Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Teğmenlerin ihraç kararı:  Ordunun Atatürk sevgisine vurgu yapıldı

Yayımlandı

üzerinde

Teğmenlerin ihraç kararı: Ordunun Atatürk sevgisine vurgu yapıldı

Kılıçlı yemin töreni sonrasında 5 teğmen ve 3 disiplin amiri hakkında verilen  Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) ihraç kararının ayrıntılı gerekçesi belli oldu. Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun (YDK) oy çokluğuyla aldığı kararda, teğmenlerin, TSK’yı tartışılır hale getirerek, “Toplumda ayrışmaya sebep oldukları ve ordunun vatan millet Atatürk’e olan sevgisinden hiç şüphe duymayan millet nezdinde yıpranmasına neden oldukları” belirtildi. Kararda, TSK’nın tartışılmasına neden olabilecek protest bir davranışın disiplinsizlik olarak kabul edileceğine dikkat çekilirken, “Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılığı ifade eden ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sözünü amacı dışında ve karşıtlık içeren protest bir eylemde kullanmak disiplinsizlik olacağı gibi sözün değerini de azaltan bir davranış olacaktır.” gerekçesine yer verildi.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun (YDK) beş teğmen için verdiği, “Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası” nın gerekçesi, teğmenlere yazılı olarak tebliğ edildi.

Gerekçede “Teğmenlerin, yemine ilişkin metnin okunmasını daha önceden planlandığının anlaşıldığı, disiplin amirleri tarafından talep reddedilmesine rağmen, tören sonrası dahi olsa emirlerin hilafında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarının millet nezdinde zedelendiği” belirtildi.

KARAR OY ÇOKLUĞUYLA ALINDI

Kararın ayrıntıları Birgün’de yer aldı. Dokuz üyeli Yüksek Disiplin Kurulu’nun beş üyesinin oy çokluğuyla alınan kararda, teğmenlerin, TSK’yı tartışılır hale getirerek, “Toplumda ayrışmaya sebep oldukları” ve “Ordunun vatan millet Atatürk’e olan sevgisinden hiç şüphe duymayan millet nezdinde yıpranmasına neden oldukları” belirtildi.

7 sayfalık gerekçede, teğmenlerin, yemine ilişkin metnin okunmasını daha önceden planlandığının anlaşıldığı, disiplin amirleri tarafından talep reddedilmesine rağmen, tören sonrası dahi olsa emirlere aykırı olarak, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin itibarının millet nezdinde zedelendiği ifade edildi. Teğmenlerin eylemleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde, toplumda ayrışma yaratan bir sonuca neden olduğu ifade edilen gerekçede, Teğmen Ebru Eroğlu’nun, andın değiştirilmesine yönelik düzenlemeyi protesto etmek yönünde planlama yaparak, yönergeden kaldırılan andın okunmasında öncü rol oynadığı aktarıldı. Gerekçede, şu tespitleri yer verildi: “Somut olayın her biri tek tek değerlendirildiğinde TSK ve Harp Okulları’nın temel değerlerine ilişkin olan fiillerin tören günüden daha önceki günlerden başlayan süreç ve olayın oluş şeklinin toplumda karşıtlık hissi oluşturabilecek, Subay Andı olarak bilinen ve yönergeden kaldırılan andın içeriğindeki değerlerin dışlandığına dair algı yaratacak ve sonuç olarak TSK’nın tartışılmasına neden olabilecek protest bir davranış disiplinsizlik olarak kabul edilecektir. Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılığı ifade eden ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sözünü amacı dışında ve karşıtlık içeren protest bir eylemde kullanmak disiplinsizlik olacağı gibi sözün değerini de azaltan bir davranış olacaktır.

TSK’YI TARTIŞMALI HALE GETİRDİLER

Kararda, teğmenlerin bu eylemleriyle, TSK’yı tartışılır hale getirdikleri, toplumda ayrışmalara neden oldukları suçlamalarına yer verilirken, “Ordunun vatan millet Atatürk’e olan sevgisinden hiç şüphe duymayan millet nezdinde yıpranmasına neden olmuştur. Söz konusu eylem toplumda asker yemininden vazgeçilmiş gibi TSK’ya olan güveni sarsar bir kanaat oluşmasına sebep olmuştur.” denildi. Askeri tören alanında program dışı izinsiz olarak icra edilen fiilin askeri hizmete de olan olumsuz etkisi disiplinsizliğin işlendiği yer ve sonuçlarının TSK’ya menfi etkileri ile personelin eylem bütünlüğü içinde değerlendirildiğinde devletin ve TSK’nın itibarına zarar verecek nitelikte ağır disiplinsizlik teşkil eden bir eylem olduğu dikkate alınarak 6413 sayılı TSK Disiplin Kanununun 20/1.  Maddesinin c fıkrası gereğince ‘hizmete engel davranışta bulunmak’ disiplinsizliğini oluşturduğu kanaatine varlmıştır.” Yüksek Disiplin Kurulunun beş üyesinin oyçokluğuyla alınan karara dört üye karşı oy gerekçesi yazdı.

SORUŞTURMA SÜRECİ NASIL BAŞLADI? Soruşturmaya konu olay, 30 Ağustos’ta Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni’nde yaşandı. Töreninin resmî kısmı bittikten sonra yeni mezun yüzlerce teğmen törenin yapıldığı sahanın ortasında toplandı. Ardından kılıç çekerek yemin etti, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganını attı. Bu slogan, sosyal medyada kimi kesim tarafından büyük beğeni toplarken kimileri tarafından eleştirildi. Söz konusu anların videosunun sosyal medyada yayılmasının ardından eleştiriler başladı. MSB, tartışmalar üzerine, yazılı açıklama yaparak, konunun incelendiğini 5 Eylül’de duyurdu. Bakanlık kaynakları, “Bahse konu olay her yönüyle incelenmektedir. İnceleme sonucunda yapılacak tespitlere göre; disiplin mevzuatı kapsamında kastı, kusuru, ihmali veya sorumluluğu olan personel hakkında gereken işlemler yapılacaktır” dedi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN TEPKİ GÖSTERDİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 Eylül’de olayla ilgili yaptığı açıklamada “Bu mesele birkaç kendini bilmezin ne yazık ki ortaya koyduğu bir karmaşaydı” dedi. Erdoğan ayrıca şu ifadeleri kullandı: “Bu işin içerisindekiler kimlerse bunların hak ettikleri cezayı almasını temin edeceğiz. Burası kendini bilmezlerin at oynattığı bir meydan değil.”

ORDUDAN İHRAÇ EDİLEN TEĞMENLER

Kara Harp Okulu’ndaki mezuniyet töreninde gerçekleşen kılıçlı yemin nedeniyle haklarında disiplin soruşturması başlatılan 5’i teğmen, 8 askeri personel hakkında yüksek dilipsin süreci 16 Ocak tarihinde tamamlanmıştı. Soruşturmada sonrasında, Teğmen Ebru Eroğlu, Teğmen İzzet Talip Akarsu, Teğmen Serhat Gündar ve Teğmen Deniz Demirtaş ve Teğmen Batuhan Gazi Kılıç ordudan ihraç edildi. 

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Aracını TEM’in ortasına çekip uykuya daldı

Yayımlandı

üzerinde

Aracını TEM’in ortasına çekip uykuya daldı

TEM yan yolda aracını sol şeritte durduran C.Y. uyuyakaldı. Polisin de uyandıramadığı C.Y., camı baltayla kırılan araçtan çıkarılıp hastaneye kaldırıldı.

Tarih:07.12.2025 Saat:05:25

İstanbul’da, TEM Otoyolu’nda otomobilinde uyuyakalan sürücü, hareketli dakikalar yaşanmasına neden oldu.

Gece yarısı TEM yan yol Bağcılar mevkisi Ankara istikametinde sürücü C.Y., otomobilini sol şeride çekip uyumaya başladı. Bu sırada aynı yolda çekici aracıyla seyir halinde olan Tamer Yiğit, durumu fark ederek C.Y.’yi uyandırmaya çalıştı.

Yiğit, C.Y.’nin uyanmaması üzerine durumu polis, sağlık ve itfaiye ekiplerine bildirdi. Olay yerine giden ekipler aracı sallayıp, camlarına vurarak C.Y.’yi uyandırmayı denedi. Sürücünün uyanmaması üzerine itfaiye ekipleri, baltayla aracın camını kırıp C.Y.’yi uyandırdı.

C.Y, sağlık ekiplerinin kontrollerinin ardından Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı. Otomobil çekiciyle yoldan kaldırılırken, polis ekipleri olay hakkında inceleme başlattı.

Okumaya Devam Et

Gündem

30 milyondan fazla ölüme neden OLMUŞTU Kara Ölüm’ün Gizemi Çözüldü

Yayımlandı

üzerinde

30 milyondan fazla ölüme neden OLMUŞTU Kara Ölüm’ün Gizemi Çözüldü

Tarih: 7 Aralık 2025 – Okuma Süresi: 4 dk

İnsanlık tarihinin en karanlık ve ölümcül dönemlerinden biri olan Kara Ölüm (Kara Veba) salgınının, yüzyıllardır akıllarda kalan bir sorusu nihayet yanıt buldu. Yeni bir bilimsel araştırma, salgının Avrupa’ya yayılımını hızlandıran kritik ve şaşırtıcı bir faktörü ortaya çıkardı: büyük bir volkanik patlamanın tetiklediği iklim değişikliği.

Communication Earth & Environment dergisinde yayımlanan çalışma, ağaç halkaları ve buz çekirdekleri gibi doğal kayıtlarla tarihsel belgeleri bir araya getirerek, bakteriler ve farelerin ötesinde, “mükemmel fırtına” olarak adlandırılan bir dizi olayın felaketin boyutunu nasıl büyüttüğünü gözler önüne seriyor.

 Bilim Tarihsel Gizemi Nasıl Çözdü?

Araştırmacılar, uzun süredir Kara Ölüm’ün neden 1330’larda Orta Asya’yı vurduktan sonra Avrupa’ya ulaşmasının on yıldan fazla sürdüğünü anlamaya çalışıyordu. İşte cevap, doğanın arşivlerinde saklıydı:

· Ağaç Halkalarındaki İpuçları: Cambridge Üniversitesi’nden coğrafyacı Ulf Büntgen, Avrupa genelindeki ağaç halkalarını incelediğinde, 1345-1357 yılları arasında yazılan kayıtlarda sıcak geçtiği belirtilen dönemde, halkaların normalden daha soğuk bir iklime işaret ettiğini fark etti.
· Buzullardaki Kanıt: Bu çelişkinin peşine düşen ekip, Antarktika ve Grönland’daki buz çekirdeklerini inceledi. Tam da 1345 civarına denk gelen katmanlarda, yalnızca büyük ölçekli bir volkanik patlamanın atmosfere salabileceği yüksek miktarda kükürt partikülleri tespit edildi. Bu partiküller, güneş ışınlarını engelleyerek dünyanın belirli bölgelerinin birkaç yıl boyunca soğumasına neden olmuştu.

Steel engraving from Gustave Dore Gallery London 1882

Volkan, İklimi ve Tarihi Nasıl Değiştirdi?

Volkanik patlamanın yarattığı zincirleme reaksiyon, Avrupa’yı derin bir krize sürükledi ve vebanın yayılması için mükemmel koşulları hazırladı.

İklim Krizi ve Tarımsal Çöküş (1345-1347):

· Anormal soğuma, mahsul verimliliğini düşürdü ve tarımsal üretimi vurdu.
· Büyük bir tahıl kıtlığı baş gösterdi ve gıda fiyatları hızla yükseldi.
· Özellikle İtalyan şehir devletleri Venedik ve Cenova, açlığı önlemek için panik halinde Kuzey Afrika ve Karadeniz’den büyük miktarda buğday ithal etmeye başladı.

Salgının Yolculuğu:
Bu kritik nokta,felaketin kapısını araladı. Vebanın nedeni olan Yersinia pestis bakterisini taşıyan pireler ve fareler, tahıl yüklü gemilere kolayca binebiliyordu. Pireler, hem fare kanıyla hem de tahıl tozuyla beslendiği için, Karadeniz’den Akdeniz limanlarına yapılan uzun deniz yolculuklarını atlatabildi. Böylece hastalık, 1347’de önce İtalya’ya, ardından tüm kıtaya yayıldı.

 Tarihin Tanıkları: Gökyüzündeki Tuhaflıklar

Araştırmacılar sadece doğal kayıtlarla yetinmedi. Orta Çağ tarihçisi Martin Bauch, dönemin mektup, şiir ve idari belgelerinde şaşırtıcı kayıtlar buldu.

· Çin ve Bohemya (günümüz Çekya’sı) gibi bölgelerde, aslında gerçekleşmemiş olması gereken “yanıltıcı ay tutulmaları” rapor edilmişti.
· Almanya, İtalya ve Bohemya’dan gelen belgelerde, “hava tuhaf biçimde karardı” ve “ay ışığı soldu” gibi ifadeler yer alıyordu.

Bu anlatılar, volkanik patlamanın atmosfere yaydığı devasa miktardaki kül ve aerosollerin, gökyüzünün görünümünü değiştirdiğine ve çağın insanları tarafından gözlemlendiğine dair güçlü tarihsel kanıtlar sunuyor.

 Kara Ölüm’ün Bıraktığı Silinmez İz

1346-1353 yılları arasında Avrupa’yı kasıp kavuran Kara Ölüm, insanlık tarihinin kaydedilmiş en ölümcül salgını olarak kabul ediliyor.

Demografik Yıkım:

· Tahminlere göre Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika’da toplam 75 ila 200 milyon insan hayatını kaybetti.
· Sadece Avrupa’da nüfusun %30 ila %60’ı yok oldu ve kıtanın 1300’lerdeki nüfus seviyesine yeniden ulaşması yaklaşık 200 yıl sürdü.

Toplumsal ve Ekonomik Deprem:
Salgın,toplumun her katmanını altüst etti. Giovanni Boccaccio, Decameron’da yaşanan çaresizliği, “Sabahleyin akrabalarıyla kahvaltı eden nice insan, akşam öteki dünyada atalarıyla yemek yedi” sözleriyle aktardı. Tarım durma noktasına geldi, köyler boşaldı, inşaatlar yarım kaldı ve sosyal düzen tamamen çöktü.

 Geçmişten Günümüze Bir Uyarı

Bu çığır açıcı araştırma, Kara Ölüm’ü yalnızca basit bir bulaşıcı hastalık olayı olarak değil, iklim, ekonomi ve biyoloji kesişiminde yaşanmış kompleks bir felaket olarak yeniden tanımlıyor. Doğal çevredeki büyük bir değişimin (volkanik patlama), nasıl bir dizi zincirleme olayı tetikleyerek insanlık tarihinin seyrini değiştirebileceğini gösteriyor.

İklim değişikliği ile salgın hastalık dinamikleri arasındaki bu tarihsel bağ, günümüzde yaşadığımız küresel çevre sorunları karşısında da derslerle dolu. Tarih, doğa ile uyum içinde yaşamanın önemini bir kez daha hatırlatıyor.

Bu önemli araştırmayı sosyal medyada paylaşarak daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz.

Not: Bu haber, Communications Earth & Environment dergisinde yayımlanan bilimsel çalışma  haberine dayanarak özgün bir şekilde derlenmiştir.

Okumaya Devam Et

Gündem

Belediye önünde kendini ateşe veren kişi hayatını kaybetti

Yayımlandı

üzerinde

Belediye önünde kendini ateşe veren kişi hayatını kaybetti

Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde, belediye binası önünde üzerine benzin dökerek kendini ateşe veren Nuh Mercimek, sevk edildiği hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Kahramanmaraş Afşin’de Nuh Mercimek, dün Afşin Belediyesi hizmet binası önünde üzerine benzin dökerek kendini ateşe verdi. Çevredekilerin müdahalesi ile ateş söndürülürken, ağır yaralanan Mercimek olay yerine gelen sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Mercimek, buradan Şanlıurfa’ya sevk edildi.

Vücudunda 3 ve 4. derecede yanıklar olduğu öğrenilen Mercimek doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Mercimek’in Afşin ilçesinde düzenlenecek törenin ardından toprağa verileceği öğrenildi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar