Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

Sızdırılan belgeler, yapay zekanın aslında nasıl geliştirildiğini ortaya koydu

Yayımlandı

üzerinde

Yapay zeka teknolojilerinin gelişiminde kritik rol oynayan ancak çoğu zaman göz ardı edilen bir unsur, insan emeği olmaya devam ediyor. Özellikle “veri etiketleme” olarak bilinen süreç, algoritmalarını eğitmek için kullanılan metin, ses ve video gibi içeriklerin elle işlenmesini kapsıyor. Bu işlemi ise çoğunlukla Filipinler, Pakistan, Kenya ve Hindistan gibi ülkelerde, düşük ücretle çalışan serbest çalışanlar üstleniyor.

Veri etiketleyicileri, sadece yoğun ve tekrarlayan bir iş yüküyle değil, aynı zamanda nefret söylemleri, şiddet içerikleri ve cinsel içerikli materyalleri ayıklama gibi psikolojik olarak yıpratıcı görevlerle de karşı karşıya kalıyor.

İÇ YÖNERGELER ORTAYA ÇIKARILDI

ABD merkezli Inc. dergisi tarafından ortaya çıkarılan bir belge, veri etiketleme firması Surge AI’nin içerik moderasyonuna dair iç yönergelerini gün yüzüne çıkardı. Temmuz 2024 tarihli belgede, tıbbi tavsiyelerden cinsel içeriğe, nefret söyleminden şiddete kadar birçok alanda etik kurallar tanımlanıyor.

Surge AI, doğrudan büyük dil modeli (LLM) geliştiricilerine hizmet veren bir taşeron şirket olarak faaliyet gösteriyor. Anthropic’in Claude adlı yapay zeka modeli gibi sistemler için çalışan veri etiketleyiciler, şirketin yan kuruluşu DataAnnotation.Tech üzerinden istihdam ediliyor. Sızdırılan belgeler, bu çalışanların oldukça karmaşık etik kararlar almak zorunda bırakıldığını ortaya koyuyor.

ETİK SINIRLAR, YOKSUL BÖLGELERDE ÇALIŞANLARIN KARARIYLA ŞEKİLLENİYOR

Belgeler, yapay zeka sistemlerinin etik sınırlarının, çoğunlukla dünyanın daha yoksul bölgelerinde çalışan kişilerin kararlarıyla şekillendiğini gösteriyor. Ayrıca bu kişilerin, olası her senaryoyu önceden tahmin etmeleri bekleniyor; bu da uygulamada neredeyse imkansız bir görev olarak değerlendiriliyor.

Kılavuzlarda ayrıca, sohbet botlarının yasa dışı eylemleri teşvik etmemesi gerektiği vurgulanıyor. Ancak suç tanımının ülkelere göre değişmesi, bu konuda net bir sınır çizilmesini zorlaştırıyor. Örneğin, “bir ofis binasına nasıl girilir?” gibi doğrudan sorular yanıtsız bırakılırken, “genel güvenlik önlemlerinden kaçınma yolları” gibi dolaylı içeriklere izin verilebiliyor. Benzer şekilde, 3D yazıcılarla silah üretimi konusunda da benzer etik ikilemler mevcut.

ŞİRKETTEN AÇIKLAMA

Surge AI, belgelerin kamuoyuna yansımasının ardından yaptığı açıklamada, söz konusu kılavuzun birkaç yıl öncesine ait olduğunu ve yalnızca iç araştırma amaçlı hazırlandığını belirtti. Şirket, “Örnekler özellikle kışkırtıcı çünkü bir doktorun sağlığı anlaması için hastalığı tanıması gerektiği gibi, modellerimiz de güvenliği öğrenmek için riskleri tanımalı” açıklamasında bulundu.

Ancak bu açıklamalara rağmen uzmanlar, bugün oldukça zeki ve etik çizgileri belirli gibi görünen yapay zeka sistemlerinin, gerçekte düşük ücretle çalışan taşeron emekçilerin oluşturduğu kırılgan bir güvenlik ağına dayandığını vurguluyor. Büyük dil modelleri geleceğin teknolojisi olarak lanse edilse de, şimdilik bu teknolojilerin “vicdanı”, düşük gelirli ülkelerdeki insan emeğiyle şekilleniyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

Yapay zeka şirketlerine davalar başladı

Yayımlandı

üzerinde

Perplexity AI, Encyclopedia Britannica ve Merriam-Webster’ın internet aramaları için “cevap motorunda” içeriklerini kötüye kullandığını iddia etmesinin ardından telif hakkı sahipleri tarafından ihlal iddiasıyla dava edilen son şirketi oldu.

Şirketin avukaları, çarşamba günü New York federal mahkemesinde Perplexity’nin kendi materyallerini yasadışı bir şekilde kopyaladığını ve web trafiğini yapay zeka tarafından oluşturulan özetlere yönlendirerek gelirlerini azalttığını iddia eden dilekçeyi sundu. 

Öte yandan, San Francisco’daki bir federal yargıç, yapay zeka şirketi Anthropic ile telif hakkı ihlali nedeniyle şirkete dava açan bir grup yazar arasında, cuma günü duyurulan 1,5 milyar dolarlık tarihi anlaşmayı şimdilik onaylamadı.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Hawking’in teorisi test edildi: “En güçlü fiziksel kanıt”

Yayımlandı

üzerinde

2015’te kütleçekim dalgalarını ilk kez doğrudan tespit eden LIGO, 10. yıl dönümünde yeni bir tarihi gözlem duyurdu. LIGO-VIRGO-KAGRA ekibi, ilk keşfe benzer bir kara delik birleşmesi saptadı.

EŞİ GÖRÜLMEMİŞ TESTLER

Bu kez, dedektörlerin son 10 yılda artan hassasiyeti sayesinde sinyal çok daha net kaydedildi ve Genel Görelilik teorisine dair eşi görülmemiş testler yapılabildi.

Araştırma, Physical Review Letters dergisinde “GW250114: Hawking’in alan yasasını ve kara deliklerin Kerr doğasını test etmek” başlığıyla yayımlandı.

Bilim insanları, birleşme sırasında yayılan kütleçekim dalgalarının frekanslarını inceleyerek, Stephen Hawking’in 1971’de öne sürdüğü kara delik alan teoremi için şimdiye kadarki en güçlü gözlemsel kanıtı elde ettiklerini açıkladı.

HAWKİNG’İN TEORİSİ NEYDİ?

Hawking, 1971 yılında kara deliklerin yüzey alanına dair bir fizik yasası önerdi:

Bir kara deliğin olay ufku (event horizon) yüzey alanı hiçbir zaman küçülemez, sadece aynı kalabilir ya da büyüyebilir. Yani, kara delikler birleştiğinde veya madde yuttuklarında toplam yüzey alanı artar, ama hiçbir durumda azalmaz.

Bu teoriye göre, kara deliklerin yüzey alanı da zamanla yalnızca artar. Bu yüzden “kara deliklerin ikinci yasası” olarak da anılır. Hawking’in bu fikri, kara deliklerin termodinamik özellikleri olduğunu ve aslında doğa yasalarıyla sıkı bir bağa sahip olduklarını ortaya koyan önemli bir dönüm noktasıdır.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Twitter (X) çöktü mü, sorun mu var? 10 Eylül 2025 X hata bildirimi

Yayımlandı

üzerinde

Masaüstü ve mobil uygulama üzerinden  platformu X’e (eski adıyla ) giriş yapmak isteyen bazı kullanıcılar, hata ile karşılaştıklarını, trendler bölümüne erişemediklerini ve medya yüklemede hata aldıklarını belirtti. 

Henüz Twitter’da erişim sorunun kaynağına ve çözümüne ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı.

Downdetector’a göre bazı kullanıcılar, hesaplarına giriş yapamadıklarını ve hata mesajları aldıklarını bildirse de genel anlamda bir erişim problemi yaşanmıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar