Gündem
Maldivler, İsrail Pasaportlu Kişilerin Ülkeye Girişini Yasakladı: Detaylı Haber ve Analiz

Açıklama: Maldivler, Gazze’deki çatışmaların gölgesinde İsrail pasaportlu kişilerin ülkeye girişini yasakladı. Makalemizde, kararın arka planı, uygulama detayları, uluslararası tepkiler ve turizm üzerindeki etkileri kapsamlı biçimde inceleniyor.
Giriş
Maldivler, Gazze’deki çatışmalar ve İsrail’in Filistin’e yönelik eylemlerine tepki olarak, İsrail pasaportuna sahip ziyaretçilerin ülkeye girişini yasaklayan köklü bir karar aldı. Ülkenin başkanı Dr. Mohamed Muizzu’nun onayı ve parlamentonun oybirliğiyle aldığı bu karar, hem ulusal hem de uluslararası alanda geniş yankı uyandırdı.
Kararın Arka Planı
Parlamentonun Kararı ve Başkan Muizzu’nun Onayı
Parlamentonun kısa süre önce gerçekleştirdiği toplantıda oybirliğiyle kabul edilen yasama değişikliği, Maldivler Göçmenlik Kanunu’na eklenerek İsrail pasaportu taşıyan kişilerin ülkeye girişini engelleyecek şekilde düzenlendi. Başkan Dr. Mohamed Muizzu, kararı imzaladı ve “Devletimizin, Filistin halkının maruz kaldığı süregelen zulümlere ve soykırım eylemlerine karşı net bir duruş sergilemesinin gerekliliğini” vurguladı
Siyasi ve Toplumsal Dinamikler
Maldivler, nüfusunun %98’den fazlası Müslüman olan küçük bir ada devleti olarak, uzun süredir Filistin’e destek veren bir politik çizgi izlemektedir. 1990’lı yıllarda İsrail turistlerine uygulanan eski yasakların kaldırılması sonrasında, 2010’lu yıllarda normalleşme çabalarına girişilmiş olsa da, Gazze’deki çatışmalar ve İsrail’in saldırıları sonrasında ülke genelinde artan halk tepkisi, yeniden sert bir karara zemin hazırladı.
Kararın Uygulama Detayları
Yasal Düzenlemenin İçeriği
Yeni düzenleme, İsrail pasaportu ile seyahat eden bireylerin girişini kesin olarak yasaklarken; çifte vatandaşı olan ve farklı bir pasaport kullanarak seyahat edebilenler için bir istisna tanımıyor. Göçmenlik Bakanlığı’nın görüşleri doğrultusunda, yasanın uygulanması ve denetlenmesi için özel bir komite kurulması kararlaştırıldı.
Uygulama Süresi ve Geçiciliği
Yeni yasa, bölgedeki çatışmalar ve Filistin halkına yönelik zulümlerin sona ermesine kadar geçerli olacak şekilde tasarlandı. Ülke yetkilileri, bu kararın uluslararası hukuk ve insan hakları çerçevesinde alınan diğer benzer önlemlerle uyumlu olduğunu belirtiyor.
Kararın Nedenleri ve Gerekçeleri
Filistin’e Destek ve Ulusal Duruş
Maldiv hükümeti, Gazze’de devam eden çatışmalar ve Filistin halkına yönelik uygulanan baskı ve zulümlere tepki olarak bu kararı aldığını açıklıyor. Başkan Muizzu, ülkesinin “Filistin’e olan sarsılmaz desteğini” yinelemek amacıyla hareket ettiğini ve bu kararın hem ulusal hem de uluslararası platformda Türkiye gibi diğer ülkelerdeki benzer tepkilerle paralellik gösterdiğini ifade etti.
Kamuoyunun ve Muhalefetin Baskısı
Ülke içinde, özellikle muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları, Gazze’deki insani krize dikkat çekmek amacıyla hükümete sert adımlar atması yönünde çağrıda bulunmuşlardı. Halk arasında artan öfke, kararı destekleyen önemli bir itici güç olarak görülüyor.
Uluslararası Tepkiler ve Son Durum
İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın Uyarıları
İsrail Dışişleri Bakanlığı, Maldivler’deki bu kararın ardından vatandaşlarına seyahat etmeme önerisinde bulundu. Çift vatandaşları da dahil olmak üzere İsrail pasaportu taşıyan herkesin, ihtiyaç duyulması halinde konsolosluk hizmetlerine erişimde yaşanabilecek sorunlar nedeniyle ülkeyi terk etmelerini tavsiye ettiği bildirildi.
Turizm ve Ekonomik Etkiler
Maldivler, lüks tatil destinasyonu olarak her yıl binlerce turist ağırlıyor. 2023 yılında yaklaşık 11.000 İsrailli turistin ülkeyi ziyaret ettiği verilirken, bu karardan sonra istatistiklerde keskin bir düşüş gözlemlendi. Turizm sektöründeki bu değişim, ülkenin ekonomik politikaları üzerinde de etkili olması beklenen önemli bir parametre olarak değerlendiriliyor.
Turizm Sektörüne Etkileri
Yeni karar, özellikle turizm gelirlerinin büyük bir kısmını oluşturan yabancı ziyaretçiler arasında dikkat çekti. İsrail turistlerinin sayısındaki azalma, ülke otelleri ve tatil köylerinde doluluk oranlarını etkileyebileceği gibi, genel ekonomik göstergelerde de yansımalar yaratabilir. Ancak, ülke yetkilileri bu durumun geçici olduğunu ve diğer turist gruplarının destekleyeceğini belirtiyor.
Sonuç ve Gelecekteki Gelişmeler
Maldivler, İsrail pasaportlu kişilerin ülkeye girişini yasaklama kararıyla, Filistin’e destek ve bölgedeki insan hakları ihlallerine karşı ulusal duruşunu kesin bir dille ortaya koymuş oldu. Hükümetin bu kararı, uluslararası arenada farklı görüşlerin tartışıldığı bir konu olarak yerini alırken; ilerleyen dönemde çatışmaların seyrine bağlı olarak uygulamada revizyon veya kaldırma ihtimaline de işaret edilebilir.
Özetle, Gazze’deki gelişmeler ve artan kamu baskısı, Maldivler’in bu kararı almasını tetikledi. Ülke, Filistin halkına sağladığı desteği pekiştirirken, İsrail pasaportuna sahip vatandaşlarına yönelik seyahat uyarıları ve politik değişiklikler de uluslararası ilişkilerde önemli bir yer tutmaya devam edecek.
Gündem
“Eşim ve ben bir ağaçtan kopmuş dallar gibiyiz. Dayanılmaz acılarla yaşıyoruz.”
“Eşim ve ben bir ağaçtan kopmuş dallar gibiyiz. Dayanılmaz acılarla yaşıyoruz.”
hazırlayan: Fatih Doğan
Gazze’ye dönen bir aile, buldozerlerle yıkılmış mezarlar ve çok az umutla karşılaşır.
Hiba ve Muhammed, İsrail’in Gazze’ye yönelik savaşında çok acı çekmişlerdir ve geleceğe dair pek bir beklentileri yoktur.
Gazze Şehri – Hiba el-Yazji ve eşi Muhammed, son iki yıldır cehennem azabı çektiler ve geri döndüler. İsrail saldırılarında onlarca aile üyesini kaybettiler. Evleri yok oldu. Birçok kez yerlerinden edildiler. Ve şimdi, geleceğin kendilerine ve 10 yaşındaki kızları İman’a ne getireceğinden emin olmadan bekliyorlar.
Aile, Gazze ateşkesinin başlamasından birkaç gün sonra, ancak İsrail saldırılarının anlaşmayı çökertmekle tehdit etmesinden sadece bir gün önce, geçen Cumartesi günü Kuzey Gazze’ye geri döndü.

Hiba, çadırının yanında dağınık eşyalarını düzenlerken uzaktan gelen patlamaları duyduğunu ve savaşın geri dönüp dönmediğini merak ettiğini söyledi. Bu durum, aileyi muhtemelen güneye geri dönmeye ve savaş sırasında defalarca yaptıkları bir yolculuğu tekrarlamaya zorlayacaktı.
Hiba, günler sonra Al Jazeera’ya, ailesinin çadırının kurulu olduğu kum yığınının üzerine bir sandalye çekip otururken, “Dürüst olmak gerekirse artık hiçbir şey anlamıyoruz,” dedi.
Aile öldürüldü
İsrail’in geçen Pazar günü en az 42 kişiyi öldürdüğü şiddetli şiddet olaylarının ardından ateşkes büyük ölçüde sürdürüldü.
Ancak Hiba ve Muhammed son iki yılda o kadar çok acı çektiler ki, gelecekleri konusundaki belirsizlikleri anlaşılabilir.
Çift, savaş başladığında Kuzey Gazze’de kalmıştı. Ancak savaşın başlamasından iki aydan kısa bir süre sonra bu karar onlara pahalıya mal oldu.
“Bütün ailemi kaybettim: Babamı, annemi, tüm kardeşlerimi. Aynı zamanda kuzenim olan kocam da tüm ailesini kaybetti,” dedi. Gözleri yaşlarla doluyken, Mohammad sessizce yanında oturuyordu ve kendi gözleri kıpkırmızıydı.
3 Aralık 2023’te, Gazze Şehri’nin Şeyh Rıdvan semtindeki dört katlı aile evleri bombalandı. Bu ev, diğer bölgelerden gelen birkaç akrabanın da sığındığı evdi.
Hiba, Mohammad, kızları İman ve Hiba’nın küçük erkek kardeşi, enkazın altından hafif yaralı olarak çıkarılan tek kurtulanlardı.
Saldırıda, geniş ailelerinden 60 kişi hayatını kaybetti.
“Neredeyse tüm ailem yok oldu: annem, babam, altı kardeşim, eşleri ve çocukları. Eşimin ailesi de -anne babası, kardeşleri ve çocukları. Amcalarım ve ailelerinin hepsi öldürüldü,” dedi Mohammad.
Mohammad, anne babası, altı kardeşi, çocukları ve eşleri de dahil olmak üzere toplam 36 akrabasını kaybetti.
Hiba aynı grevde anne babasını, dört kardeşini ve iki yeğenini kaybetti.

Buldozerle yıkılmış mezarlar
Dışarıdan bakan biri için Hiba ve Muhammed’in yaşadığı kayıplar neredeyse akıl almaz. Savaş sona ermiş olsa bile, bu öylece geçip gidebilecekleri bir şey değil.
“Ölmek istiyordum,” dedi. “Kocam ve ben bir ağaçtan koparılmış dallar gibiyiz. Dayanılmaz bir acıyla yaşıyoruz. Keşke bir saldırı bizi de alsaydı. Hayatta kalmak bir ceza gibi.”
Eylül ayında, İsrail tankları yaklaşırken çift, güneye gitmek üzere Gazze Şehri’nden ayrıldı. Ancak bildikleri her şeyden uzakta, mülteci kamplarındaki hayatın dayanılmaz olduğunu gördüler.
Ateşkes nedeniyle İsrail’in Gazze Şehri’ne ilerlemesi durdurulunca geri dönmeye karar verdiler.
Ama hiçbir şey onları bulacakları şeye hazırlamamıştı.
Gazze’de emlak işleriyle tanınan ailesinden Muhammed, “Tüm aile evlerimiz yıkıldı, hatta yakın zamanda taşındığımız ev, eşimin ailesinin evi bile yok oldu. Arabalarımız, düğün salonu işletmemiz, hepsi yerle bir oldu,” dedi.
FatihDoganMedya
Gündem
Donald Trump’tan Hamas’a 48 saatlik uyarı: “Esir cenazelerini geri verin, aksi halde diğer ülkeler harekete geçecek”
Tarih: 26 Ekim 2025
Saat: 03:10
Okuma süresi: ~4 dakika
Eski ABD Başkanı ve o günkü yetkili açıklamalarında etkin rol oynayan isim Donald Trump, Truth Social üzerinden paylaştığı mesajda Hamas’a 48 saatlik bir süre vererek elinde tuttuğu “ölü esir cenazelerini” iade etmesi gerektiğini; aksi hâlde “barış anlaşmasına taraf diğer ülkelerin harekete geçeceğini” söyledi. Trump, açıklamasında aralarında iki Amerikan vatandaşının cenazelerinin de bulunduğunu belirtti.

PALM BEACH, FLORIDA – DECEMBER 16: U.S. President-elect Donald Trump speaks at a news conference at Trump’s Mar-a-Lago resort on December 16, 2024 in Palm Beach, Florida. In a news conference that went over an hour, Trump announced that SoftBank will invest over $100 billion in projects in the United States including 100,000 artificial intelligence related jobs and then took questions on Syria, Israel, Ukraine, the economy, cabinet picks, and many other topics. (Photo by Andrew Harnik/Getty Images)
Başlık altı (lead)
Trump, Gazze-İsrail hattında sağlanan barış/ateşkes mutabakatının işlemesi için Hamas’ın kalan ölü esir cenazelerini derhal iade etmesini talep etti ve “48 saat içinde somut bir ilerleme” beklediğini vurguladı; aksi durumda anlaşmaya taraf ülkelerin adımlar atacağını belirtti.
Haber Detayı
Trump’ın mesajı ve platformu
Trump, söz konusu uyarıyı Truth Social hesabından yaptı; mesajında “Hamas, ölü esir cenazelerini hemen iade etmeye başlayacak; bazı cenazeler ulaşılması zor yerlerde olabilir ama birçoğunu hemen verebilirler” ifadelerini kullandı ve sürecin yakın takibinde olduğunu yazdı.
Neden bu talep önemli?
Son dönemde yürütülen ateşkes/ceasefire görüşmeleri kapsamında karşılıklılık esasına dayanan bir protokol üzerinde anlaşma sağlanmıştı: canlı esirlerin ve ölü cenazelerin iadesi, karşılığında belirli sayıda mahkûmun serbest bırakılması ve kademeli tavizler öngörülüyordu. Trump’ın açıklaması, bu takvimin aksaması halinde anlaşmanın işlemez hâle gelme riskine işaret ediyor.
“Diğer ülkeler harekete geçecek” iddiası
Trump, mesajında anlaşmaya taraf diğer ülkelerin—özellikle sürece arabuluculuk eden veya garantör pozisyonundaki ülkelerin—Hamas’ın işbirliği yapmaması hâlinde müdahaleye veya yaptırımlara yönelebileceğini ima etti. Haber ajansları ve bölge medyası, Trump’ın bu ifadelerini “uyarı/ultimatom” olarak değerlendirdi.
Sürecin mevcut durumu ve belirsizlikler
Bazı haber kaynaklarına göre (resmî kaynak açıklamaları ile karşılaştırıldığında), Gazze içindeki kaotik durum ve farklı silahlı grupların varlığı nedeniyle tüm cenazelerin hemen iade edilmesi lojistik ve güvenlik sorunları doğuruyor; buna rağmen Trump ve anlaşma ortakları geri dönüş bekliyor. Uzmanlar, zaman baskısının hem siyasi gerilimi tırmandırabileceği hem de tanımlama ve adli süreçleri zorlayabileceği uyarısında bulunuyo
Olası sonuçlar
-
Hamas’ın iade talimatına uyması: Ateşkes hattında güvenin güçlenmesi; esir aileleri için hızlı bir sonuç; anlaşma mekanizmalarının devreye girmesi.
-
Hamas’ın isteksiz veya gecikmeli yanıtı: Anlaşma ortaklarının yaptırım veya daha geniş diplomatik/askeri baskı araçlarını konuşmaya başlaması; bölgesel gerilimin tırmanması.
Bölge uzmanları, “48 saatlik baskının pratikte kısa” olduğunu; ancak siyaseten bir hareketlilik yaratma amacı taşıdığını belirtiyor. Uzmanlar ayrıca tespit, adli inceleme ve kimliklendirme süreçlerinin aceleye getirilmemesi gerektiğini; aksi hâlde insani ve hukuki problemlerin derinleşebileceğini vurguluyor.
Trump’ın 48 saatlik uyarısı, hem sahadaki insani drama hem de diplomatik sürecin kırılganlığını bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Önümüzdeki 48 saat içinde Hamas’tan somut bir iade adımı gelirse süreç rahatlayabilir; gelmezse bölgesel aktörlerin devreye girme ihtimali güçlenecektir.
Gündem
İstanbul’un 4 ilçesinde 1 günlük gösteri yasağı: Valilik “sanal devriye” raporuna göre önlem aldı
İstanbul’un 4 ilçesinde 1 günlük gösteri yasağı: Valilik “sanal devriye” raporuna göre önlem aldı
Tarih: 26 Ekim 2025 — Saat: 01:13 (İstanbul).
Okuma süresi: ~2 dakika
İstanbul Valiliği, İl Emniyet Müdürlüğü’nün “sanal devriye” çalışmalarıyla elde edilen istihbarat doğrultusunda Beyoğlu, Bayrampaşa, Kağıthane ve Şişli ilçelerinde 26 Ekim 2025 günü (00:01–23:59) süreyle her türlü açık alan toplantısı, gösteri yürüyüşü, çadır/stand kurma, oturma eylemi, imza kampanyası, anma töreni, el ilanı dağıtımı ve pankart/afiş asma gibi etkinlikleri yasakladı. Kararda, olası provokatif eylemlerin önlenmesi ve kamu güvenliğinin sağlanması amaçlandığı belirtildi.

Haber Detayı
İstanbul Valiliği tarafından yapılan basın açıklamasında, İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yürüttüğü sanal devriye faaliyetleri kapsamında bazı grupların izinsiz toplanma, yürüyüş ve protesto hazırlığında olduğu tespit edildiği vurgulandı. Valilik, bu tespitler ışığında toplumun huzur ve güvenliğini korumak amacıyla geçici bir yasak kararı alındığını bildirdi.
Yasak kararının hukuki dayanakları olarak 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu ile 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun ilgili maddeleri gösterildi. Kararın belirtilen saatler arasında uygulanacağı ve ihlallerin ilgili mevzuat çerçevesinde işlem gerektireceği ifade edildi.
Valiliğin açıklaması ayrıca vatandaşlardan ve sivil toplum kuruluşlarından yasaklanan faaliyetlere uymaları, kamu düzenini zedeleyici davranışlardan kaçınmaları ve güvenlik güçlerine yardımcı olmaları yönünde çağrı içeriyor. Güvenlik makamları da sahada gerekli tedbirleri alacaklarını duyurdu.
Etkilenen ilçeler ve kapsam
-
Beyoğlu — açık alan toplantıları ve gösteriler yasak.
-
Bayrampaşa — aynı düzenlemeler geçerli.
-
Kağıthane — tüm açık etkinlikler 1 günlüğüne durdurul
-
Şişli — yürüyüş ve gösteri yasağı kapsamında.
Yasak, 26 Ekim 2025 günü saat 00:01’den 23:59’a kadar uygulanacak şekilde duyuruldu.
Vatandaşa kısa bilgilendirme
-
Yasak kapsamındaki etkinlikler duyurulduğu saatler içinde yapılmamalıdır.
-
Kamu düzenini bozacak herhangi bir toplanma güvenlik güçlerince engellenebilir ve yasal işlem başlatılabilir.
-
Vatandaşlar çevrelerindeki gelişmeleri resmi kaynaklardan takip etmeli; Valilik veya Emniyet’in ek duyuruları varsa onlara göre hareket etmelidir.
-
Sanat1 hafta önceİlhamı aile mesleği balıkçılıktan aldı: Metal parçalarla sanat eseri üretiyor
-
Teknoloji1 hafta önce5G ihalesinin kazananları belli oldu
-
Teknoloji1 hafta önceChatGPT’nin erkeklere verdiği “korkunç flört tavsiyeleri”
-
Son Dakika1 hafta önceSon dakika deprem mi oldu? Az önce deprem nerede oldu? İstanbul, Ankara, İzmir ve il il AFAD son depremler 17 Ekim 2025
-
Teknoloji5 gün önceNASA astrofizikçisinden yeni teori: Uzaylılar “sıkıcı” olabilir
-
Teknoloji1 hafta önceJaponya’da yapay zeka ile deepfake içerik suçuna gözaltı
-
Teknoloji4 gün önceOpenAI, ChatGPT tarayıcısını tanıttı: Mac kullanıcılarına özel
-
Teknoloji1 hafta önceSamanyolu’nun merkezindeki kara delik uzay-zamanı nasıl büküyor?
