Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

İBB’ye Yönelik Yolsuzluk Operasyonu: 4 Milyar Liralık Kamu Zararı İddiası Açıklığa Kavuştu

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hakkında yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, reklam ihale süreçlerindeki usulsüzlükler neticesinde kamu zararının 4 milyar lira seviyesinde olduğu iddiası gündeme geldi. Hazırlanan rapor, İBB’ye bağlı bazı şirketlerin reklam alanlarını mevzuata aykırı şekilde kullandığını, usulsüz ödeme yöntemleriyle kamu zararına neden olunduğunu ortaya koyuyor.


Operasyonun Arka Planı

Soruşturmanın Başlatılması

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçları kapsamında soruşturma başlattı. İmamoğlu, emniyetteki ifadesinde yöneltilen tüm suçlamaları reddederek, “Bu soruyu muhatap almıyorum, tüm isnatları şiddetle reddederim.” şeklinde yanıtladı.

Reklam İhalelerindeki Usulsüzlükler

Soruşturma kapsamında toplanan verilere göre, İBB’ye ait reklam ihale süreçlerinde:

  • Reklam Ünitesi İhaleleri: Kentteki reklam ünitelerinin ihalesinde, İBB’nin iştiraki olan Kültür AŞ ve Medya AŞ’nin gayrimeşru işlemler yoluyla, inşaat ve binalardaki reklam panolarına yönelik usulsüz ödemeler aldığı iddia ediliyor.

  • Açık Hava Reklam Üniteleri: 4 bin 600 adet açık hava reklam ünitesinin ihalesinde, yapının izinsiz değiştirilmesi sonucu 415 milyon liralık kamu zararı tespit edildi.

  • Billboard ve Megalight İhaleleri: Billboard ve megalight tip reklam uygulamalarının ihalesinde, 1 milyar 189 milyon lira zararın oluştuğu öne sürülüyor.

  • Üst Geçit Reklam İhaleleri: Üst geçitlerin reklam alanı olarak kullanılmasıyla 896 milyon lira ve 985 milyon lira gibi yüksek rakamlarla kamu zararının meydana geldiği iddiaları yer alıyor.

  • İSPARK Otoparkları: İSPARK otoparklarında düzenlenen billboard reklam ihalesinde de, 98 milyon liralık zarar bildirildi.


Raporun İçeriği ve İddialar

Kamusal Zararın Hesaplanması

İBB tarafından hazırlanan raporda, reklam alanları ve ihale süreçleri titizlikle incelenmiş; usulsüzlük iddiaları karşısında ortaya çıkan kamu zararının güncel döviz kuru ile yaklaşık 4 milyar 50 milyon TL’ye ulaştığı belirtiliyor. Raporda yer alan bulgulara göre:

  • İlgili ihale süreçlerinde yasa dışı protokoller, gayri resmi ödemeler ve muvazaalı işlemler söz konusu.

  • Bazı ihale sözleşmelerinde belirlenen bedellerin gerçeği yansıtmadığı, rakamların usulsüz şekilde arttırıldığı ifade ediliyor.

  • İhalelerde yer alan işlemler, kamu yararının gözetilmesi gereken bir süreçte, özel çıkarların ön plana çıkarılmasıyla gerçekleşmiş.

İddiaların Siyasi ve Hukuki Yansımaları

Raporda, İBB’nin reklam ihale işlemlerinin usulsüzlüğünün, sadece maddi zarar vermekle kalmayıp, aynı zamanda şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesine de zarar verdiği vurgulanıyor. İmamoğlu’nun ifadesinde, soruşturmanın siyasi müdahale ve yargı tacizi şeklinde sürdüğü iddiaları yer alırken, İBB’nin faaliyetlerinin kamu menfaatini koruma ilkesine dayanması gerektiği belirtiliyor.


İmamoğlu ve Yetkililerin Savunmaları

İmamoğlu’nun Açıklamaları

Gözaltında ifadesi alınan İmamoğlu, reklam ihale süreçlerindeki tüm suçlamaları reddederek:

“Bu soruyu muhatap almıyorum, tüm isnatları şiddetle reddederim.”

ifadesini kullanırken, soruşturmanın asılsız olduğuna inandığını ve tarafına yönelik iddiaların siyasi amaçlı yargı tacizi olduğunu belirtti.

Diğer Yetkililerin İfadeleri

Soruşturma kapsamında, İBB’ye bağlı iştiraklerin yöneticileri ve ilgili birimlerin müfettiş raporları, usulsüzlüklerin defalarca denetlendiğini, ancak kamu zararının resmi olarak tespit edilemediğini ortaya koyuyor. İlgili raporun, 2020 yılında İçişleri Bakanlığı’na sunulduğu ancak dosyanın işleme alınmadığı bilgisi de dikkat çekici.


Sonuç ve Değerlendirme

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yolsuzluk soruşturması, reklam ihale süreçlerindeki usulsüzlüklerin kamu zararına yol açtığı iddialarını gündeme taşıyor. Hazırlanan raporda, İBB’nin, özel çıkarlar uğruna kamu kaynaklarını zarara uğrattığına dair ciddi iddialar yer alırken; ilgili dosyanın devlete sunulmasına rağmen herhangi bir hukuki işlem başlatılmamış olması, soruşturmanın seyrine dair tartışmaları alevlendiriyor.

Gelecekte Atılacak Adımlar

  • Hukuki Süreç: İlgili raporun detaylı incelenerek, usulsüzlük yapan şahısların ve kurumların yargılanması için gerekli adımların atılması bekleniyor.

  • Şeffaflık ve Denetim: Kamu kaynaklarının yönetiminde şeffaflık ve hesap verebilirliğin sağlanması için, benzer ihalelerde denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi büyük önem taşıyor.

  • Siyasi Tartışmalar: Soruşturmanın siyasi yansımaları, kamuoyunda tartışmalara yol açarken, tarafsız ve bağımsız yargı süreçlerinin önemine dikkat çekiliyor.

  • Son Söz

    İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturması ve ortaya çıkan 4 milyar liralık kamu zararı iddiası, İstanbul’un kamu yönetiminde şeffaflık ve hesap verebilirlik konusundaki beklentilerini yeniden gündeme getiriyor. Soruşturmanın nihai sonuçları, ilgili kamu kurumlarının ve siyasetçilerin hesap vermesinin sağlanması açısından büyük önem taşıyor.

Gündem

Sadakat indirimi Yargıtay’dan döndü, müebbet hapis aldı

Yayımlandı

üzerinde

4.Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Abdullah Kaya, 22 Eylül 2022’deki karar duruşmasında önce müebbet hapis cezasına mahkum edildi.

Daha sonra ölenin “sadakat yükümlülüğünü” yerine getirmediği gerekçesiyle verilen hapis cezası haksız tahrik uygulanarak 18 yıl hapis cezasına indirildi.

GEREKÇELİ KARAR AÇIKLANDI

Mahkeme, haksız tahrik indiriminin gerekçesini, “Sanık ve maktül resmen evli değilse de maktülün sanığın bir başkası ile resmi nikahla evli olduğunu bilerek olay gününe kadar yaşamaya devam etmiş olması, gayri resmi evliliklerinden bir çocuklarının dünyaya gelmiş olması, sanığın maktülün bakımını üstlenmiş olması dikkate alındığında sanıktan ayrılana kadar sanığa yönelik sadakat yükümlüğü bulunmasına rağmen bu yükümlüğe aykırı davranarak tanık Ç.D. ile ilişki yaşamasının meydana getirdiği haksız tahrik altında bu eylemi gerçekleştirmiş olması, haksız tahrikin niteliği de dikkate alınarak takdiren 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına.” diyerek açıkladı.

MAHKEME SAVCISI İTİRAZ ETTİ

Bu karara, mahkeme savcısı “sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği”, öldürülen Hülya Güllüce’nin yakınları ise “sanık hakkında tasarlayarak kasten öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiği ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği” yönünde Adana Bölge Adliye Mahkemesine itiraz etti.

DOSYA YARGITAY’A GÖNDERİLDİ

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 25.11.2022 tarihli kararında yapılan itirazları reddetmesi ve kararı yerinde bulması üzerine dosya Yargıtay’a gönderildi.

KARAR BOZULDU

Yargıtay 1.Ceza Dairesi yaptığı inceleme sonucunda 2 Ekim 2024’te yerel Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesinin sanık Abdullah Kaya’ya haksız tahrik indirimli verdiği 18 yıl hapis cezası kararını ve Bölge Adliye Mahkemesi 1.Ceza Dairesinin itirazların reddi yönündeki kararını bozdu.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanık Abdullah Kaya’ya verilen haksız tahrik indirimli 18 yıl hapis cezasını, “Dosya kapsamına göre, maktulün sanıkla yaşadığı süre boyunca tanık beyanları ile doğrulandığı üzere resmi evlilik talebini ısrarla dile getirdiği, sanığın kabul etmemesi üzerine maktulün sanıkla son dokuz ay boyunca aynı ev içerisinde farklı odalarda yatmaya başladıkları, bu süre zarfında maktulün başka biriyle duygusal bir yakınlık kurduğu ve evlenmek istediği, bu hususu da müşterek çocukları ve sanıkla paylaştığının anlaşılması karşısında, maktulün resmi olarak eşi olmayan sanığa karşı sadakat yükümlülüğü bulunmaması ve maktulden kaynaklanan sanığa yönelen hukuk kuralları ile korunan hiçbir haksız davranış olmadığı halde sanık hakkında şartları oluşmayan haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.” gerekçesiyle bozdu.

DAVA YENİDEN GÖRÜLDÜ

Yargıtay 1.Ceza Dairesinin bozma kararı üzerine dava dosyası Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesine yeniden gönderildi.

Karar duruşmasına sanık Abdullah Kaya ile taraf avukatları katıldı. Duruşmayı, CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, CHP Adana Kadın Kolları Başkanı Özgürtan Çığ da izledi.

Sanık Abdullah Kaya savunmasında, dini nikahla evli olduğu Hülya Güllüce ile ayrı ayrı odalarda yattıkları iddiasının doğru olmadığını söyledi.

Hülya Güllüce’nin sineklerden dolayı içeride yattığını belirten Kaya, eşinin kendisine ayrılmak istediğini söylemediğini, bu sırada başka biriyle görüşmeye devam ettiğini iddia ederek, ”Hülya ile aramız iyiydi. Ben ona her zaman ev işlerinde yardım ederdim. Kendisine hiçbir zamanda şiddet uygulamadım. Hatta kendisine çalışmamasını söylerdim. O da bana, ‘Ben namusumla çalışıyorum’ derdi. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Çünkü bana ayrılmak istediğini, başkasıyla evlenmek istediğini hiçbir şekilde söylemedi. Ben bunu hak etmiyorum.” dedi.

ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASI ALDI

Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütaalasında sanığın “Kasten insan öldürme” suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını ve tutukluluğunun devamını talep etti.

Mahkeme heyeti, daha önce 18 yıl hapis cezasına mahkum ettiği sanık Abdullah Kaya’yı müebbet hapis cezasına mahkum edip, tutukluluk halinin devamına karar verdi.

NE OLMUŞTU?

‘nın Çukurova ilçesinde 04 Ekim 2020’de meydana gelen olayda,17 yaşındaki S.N.K., evdeki gürültü seslerine uyanıp, içeriye gittiğinde annesi Hülya Güllüce’yi yerde kanlar içerisinde buldu.

S.N.K.’nin durumu 112 Acil Çağrı Merkezine haber vermesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde, başından ve vücudunun çeşitli yerlerinden tabancayla vurulan Güllüce’nin hayatını kaybettiğini belirledi.

Olay sonrası inşaat ustası Abdullah Kaya, cinayette kullandığı tabanca ile polise giderek teslim olup tutuklandı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Resmi Gazete’de bugün (25 Nisan 2025 Resmi Gazete kararları)

Yayımlandı

üzerinde

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

YÖNETMELİKLER

– İstanbul Okan Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

– Trakya Üniversitesi Meslek Yüksekokulları Eğitim, Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

– Yeditepe Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

TEBLİĞ

– Binalarda Enerji Performansı Ulusal Hesaplama Yöntemine Dair Tebliğ (Tebliğ No: MHG/2017-26)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ

İLÂN BÖLÜMÜ

a – Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları
b – Çeşitli İlânlar

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Döviz Kurları ve Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

Okumaya Devam Et

Gündem

Satışa çıktı! A101 aktüel katalog 24 Nisan: A101 marketlerde ev gereçleri, beyaz eşya, tekstil ürünleri, oyuncaklar, mobilya çeşitleri satışta

Yayımlandı

üzerinde

Oyuncak Piknik Sepeti 149 TL

Oyuncak Çekçekli Market Arabası 289 TL

Oyuncak Mini Puset 129 TL

Oyuncak Mikser ve Kahve Makinesi 99,50 TL

Oyuncak Pilli Süpürge 399 TL

Oyuncak Sürtmeli İnşaat Araçları 139 TL

Oyuncak Tren Seti 249 TL

Oyuncak Şirin Davul 99,50 TL

Oyun Hamurlu Kuaför Seti 99,50 TL

Oyuncak Güzellik Seti Fön Makineli 219 TL

Oyuncak Batman Oto Taşıyıcı Araç 169 TL

Çantalı Boyama Kitabı 39,50 TL

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar