Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

Google Maps Türkiye’de en çok aratılan yerleri açıkladı: Listenin başında İstanbul’dan tarihi bir yapı var

Yayımlandı

üzerinde

‘in 20’nci kuruluş yılına istinaden, dünyada en çok araştırılan ülkelerin antik şehirleri, müzeleri ve parkları üzerinden bir çalışma yapılıp listeler yayımlandı. Listede Türkiye’den en çok araştırılan 20 kültürel eser, 20 müze ve 20 park da yer alıyor. Türkiye’den toplam 15 şehir listede yer aldı. İstanbul, İzmir, Ankara ve Antalya en çok araştırılan şehirler oldu.

EN ÇOK ARAMA YAPILAN YER GALATA KULESİ

Türkiye’de en çok aranan yerlerin başında Galata Kulesi, ardından Anıtkabir ve Yerebatan Sarnıcı geliyor. Google Maps verilerine göre; 2024 yılında Türkiye’nin en çok aranılan yerleri şu şekilde sıralandı;

1- Galata Kulesi-İstanbul

2- Anıtkabir-Ankara

3- Yerebatan Sarnıcı-İstanbul

4- Pamukkale-Denizli

5- Taksim Meydanı-İstanbul

6- Manavgat Şelalesi-Antalya

7- Side Antik Şehri-Antalya

8- Side Apollon Tapınağı-Antalya

9- Bursa Koza Han

10- Düden Şelalesi-Antalya

11- Pierre Loti Tepesi-İstanbul

12- Efes Antik Kenti-İzmir

13- Çanakkale Şehitler Abidesi

14- Kemeraltı Çarşısı-İzmir

15- Tarihi Asansör-İzmir

16- İnkaya Çınar Ağacı-Bursa

17- Beyazıt Meydanı-İstanbul

18- Eski Foça Sahili-İzmir

19- Damlataş Mağarası-Antalya

20- Tophane Saat Kulesi-Bursa

Google Maps Türkiye'de en çok aratılan yerleri açıkladı: Listenin başında İstanbul'dan tarihi bir yapı var - 1

GÜLHANE PARKI EN ÇOK ARAŞTIRILAN PARK

En çok aranan parklar listesinin başında İstanbul’daki Gülhane Parkı gelirken, ikinci sırada Emirgan Korusu yer alıyor. Liste şöyle;

1- Gülhane Parkı-İstanbul

2- Emirgan Koruluğu-İstanbul

3- Güvenpark-Ankara

4- Saklıkent-Antalya

5- Yıldız Parkı-İstanbul

6- Meydan Parkı-Trabzon

7- Aşağı Düden Şelalesi-Antalya

8- Gençlik Parkı-Ankara

9- Kordon-İzmir

10- Kelebek Parkı-Konya

11- Uludağ Milli Parkı-Bursa

12- Kuğulu Park-Ankara

13- Bahçeşehir Gölü-İstanbul

14- Caddebostan Sahili-İstanbul

15- Kültürpark-Fuar-İzmir

16- Karaalioğlu Parkı-Antalya

17- Kültür Parkı-Bursa

18- Sahil Parkları Maltepe-İstanbul

19- Kyoto-Japon Parkı-Konya

20- Beylikdüzü Vadisi-İstanbul

Google Maps Türkiye'de en çok aratılan yerleri açıkladı: Listenin başında İstanbul'dan tarihi bir yapı var - 2

TOPKAPI SARAYI İLK SIRADA

En çok aranan müze ve ören yerlerinde Topkapı Sarayı’nın ilk sırada olduğu liste şöyle;

1- Topkapı Sarayı-İstanbul

2- Mevlana Müzesi-Konya

3- Miniaturtürk-İstanbul

4- Rahmi Koç Müzesi-İstanbul

5- Göbeklitepe-Şanlıurfa

6- Zeugma Mozaik Müzesi-Gaziantep

7- Göreme Açık Hava Müzesi-Nevşehir

8- İstanbul Arkeoloji Müzesi-İstanbul

9- Efes Arkeoloji Müzesi-İzmir

10- Beylerbeyi Sarayı-İstanbul

11- Harbiye Şelalesi-Hatay

12- Kaymaklı Yeraltı Şehri-Nevşehir

13- Ulucanlar Cezaevi-Ankara

14- Atatürk Evi-Trabzon

15- 1453 Tarih Müzesi-İstanbul

16- Anadolu Medeniyetleri Müzesi-Ankara

17- Antalya Arkeoloji Müzesi-Antalya

18- Altınköy Açık Hava Müzesi-Ankara

19- Hierapolis Antik Şehri-Pamukkale-Denizli

20- Bandırma Vapuru-Samsun

”ÖNEMLİ BİR VERİ”

Söz konusu listeye ilişkin değerlendirmede bulunan Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, buna göre araştırmacıların çoğu kez ya aradığı yeri ziyaret edebilmek ya bilgi toplamak ya da sanal bir ziyaret için incelediklerini söyledi. Yavuz, ayda 2 milyar kişinin kullandığı ‘te oluşan verilerin, ülkelerin dünya genelindeki popülaritesini göstermesi açısından önemli bir veri olduğunu söyledi.

NTV’yi sosyal medyadan takip edin

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

NASA’da kriz: 4 bin çalışan istifa ediyor

Yayımlandı

üzerinde

medyasının yayınladığı haberlere göre, uzay ajansı ‘nın büyük bütçe kesintileri ve liderlik belirsizliği ile karşı karşıya kalması nedeniyle, 4 bine yakın çalışanı, istifa başvurusunda bulundu.

CBS News’in haberine göre, Trump yönetiminin federal harcamaları azaltma çabalarının bir parçası olan ertelenmiş istifa programı, NASA’nın çalışan sayısını yaklaşık 18 binden 14 bine düşürebilir. Ajansa göre, bu rakam normal yolla işten ayrılan yaklaşık 500 çalışanı da içeriyor.

NASA sözcüsü Cheryl Warner, ajansın operasyonlarını düzene sokmak için çalıştığı bu dönemde güvenliğin en önemli öncelik olmaya devam ettiğini söyledi. “NASA, Ay ve Mars dahil olmak üzere keşif ve inovasyonun altın çağına bağlılığını sürdürüyor” dedi.

Satın alma girişimi, Hükümet Verimliliği Bakanlığı tarafından başlatıldı ve dün gece yarısı sona erdi. NASA, ilk turda yaklaşık 870 çalışanın başvurduğunu, ikinci turda ise 3 bin çalışanın başvurduğunu açıkladı.

BÜTÇE YÜZDE 25 AZALIYOR

Toplu istifalar, kurumda artan belirsizlik ortamında gerçekleşti. Yönetimin 2026 mali yılı bütçe önerisi, NASA’nın fonunu yüzde 25 oranında keserek 24 milyar dolardan 18 milyar dolara düşürecek, bu da personel ve paydaşlar arasında endişe yarattı.

Bu kargaşaya ek olarak, ABD Başkanı Donald Trump, SpaceX kurucusu Elon Musk ile kamuoyunda yaşanan çatışmanın ardından, ajansı yönetmesi için aday gösterdiği milyarder astronot Jared Isaacman’ın adaylığını geri çekti. Ulaştırma Bakanı Sean Duffy, bu ayın başlarında geçici yönetici olarak atandı.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

iOS 26 güncellemesi ne zaman gelecek? İOS 26 güncellemesi alabilecek ve alamayacak telefon modelleri listesi

Yayımlandı

üzerinde

Yeni sürümle birlikte bazı eski cihazlar güncelleme desteğini kaybediyor. iPhone 11 serisi, iPhone XR, iPhone XS ve daha eski modeller, iOS 26 kapsamı dışında bırakıldı. Bu cihazlar, iOS 25 ile yola devam edecek ancak yeni özelliklerden ve bazı güvenlik güncellemelerinden mahrum kalacak.

Destek dışı kalan bazı modeller:

iPhone 11, 11 Pro, 11 Pro Max

iPhone XS, XS Max

iPhone XR

iPhone X ve daha eski modeller

iPhone SE (1. ve 2. nesil)

Okumaya Devam Et

Teknoloji

İnsan genomunda gizli bir hayalet kod bulundu

Yayımlandı

üzerinde

İnsanlık, 1869’da İsviçreli hekim Friedrich Miescher’in ’yı ilk kez izole etmesinden bu yana genom biliminde muazzam bir yol kat etti. Bu yolculuğun dönüm noktalarından biri ise 1940’larda sitogenetikçi Barbara McClintock’un “zıplayan genler” olarak da bilinen hareketli öğeleri (transposable elements, TE) keşfetmesiydi.

Onlarca yıl sonra, İnsan Genomu Projesi bu öğelerin insan genomunun yüzde 45’ini oluşturduğunu ortaya koydu. Bu öğeler, milyonlarca yıl boyunca “kopyala-yapıştır” mekanizmasıyla genomda yayılmayı başarmıştı.

Şimdiyse bir grup araştırmacı, zıplayan genleri derinlemesine araştırarak insan genomunu etkileyen “hayalet kodları” ortaya çıkardı.

ÇÖP DNA’LARIN ÖNEMİ

Zıplayan gen dizileri, birbirine son derece benzediği ve sık tekrarlandığı için uzun süre “çöp DNA” olarak küçümsenmiş ve eski virüslerden kalma genetik kalıntılar olarak görülmüştü.

Son yıllarda ise bu bakış açısı değişmeye başladı. insanları artık zıplayan genlerin genom işlevi, kromozom evrimi, türleşme ve genetik çeşitlilikte önemli roller oynayabileceğini düşünüyor.

Bilim dünyasını heyecanlandıran yeni bir uluslararası araştırmada bu gizemli dizileri analiz etmek için yepyeni bir yöntem geliştirildi ve gen ifadesinden sorumlu gizli kalıplar ortaya çıkarıldı. Araştırma hakemli bilimsel dergi Science Advances’ta yayınlandı.

Kyoto Üniversitesi’nden çalışmanın ortak yazarı Fumitaka Inoue, “Genomumuz uzun zaman önce dizilendi ama pek çok bölümünün işlevi hâlâ bilinmiyor” diyerek zıplayan genlerin anlaşılmasının genetik biliminin en büyük gizemlerinden birini çözebileceğini belirtti.

YENİ BİR YAKLAŞIM

Araştırma ekibi, zıplayan genleri daha iyi anlayabilmek için onları sınıflandırmada yeni bir yaklaşım benimsedi. Geleneksel araçlar yerine, bu dizileri hem evrimsel ilişkilerine hem de primat genomundaki koruma düzeylerine göre gruplandırdılar.

Özellikle MER11 adlı bir zıplayan gen ailesine odaklanan araştırmacılar, bu dizileri MER11_G1’den G4’e kadar dört alt gruba ayırdı. G1 en eski evrimsel dizileri, G4 ise en genç olanları temsil ediyordu.

MER11 ailesine bu yeni bakış açısıyla bakan ekip, bu grupların genom içinde düzenleyici bir işlev üstlenebileceğini ortaya koydu. Yani bu diziler, özellikle insan gelişiminin erken aşamalarında gen ifadesini açıp kapayan anahtarlar gibi davranıyor olabilir.

Gen ifadesini açıp kapamak, bir genin aktifleşip pasifleşmesini kontrol etmek anlamına geliyor. Gen ifadesi açıksa gen çalışıyor demektir, yani o genin taşıdığı talimatlara göre bir protein üretilir. Gen ifadesi kapalıysa gen devre dışıdır; protein üretimi gerçekleşmez.

EN GENÇ GRUP EN GÜÇLÜ ETKİYE SAHİP

Araştırmacılar, “lentiMPRA” adı verilen özel bir teknik de kullandı. İnsan kök hücreleri ve erken dönem sinir hücreleri üzerinde 7 bin MER11 dizisi test edildi.

Sonuçlar, en genç grup olan MER11_G4’ün gen ifadesi üzerinde en güçlü etkiye sahip olduğunu gösterdi. Araştırmaya göre bu grup, gen gelişimini ve tepkisini etkileyen kısa DNA dizilerini, yani “düzenleyici motifleri” kullanıyor.

Bu grubun evrimsel geçmişini izleyen bilim insanları, kadim virüslerden miras alınan DNA dizilerinin halen primat genomunun şekillenmesinde ve işlemesinde aktif rol oynayabildiğini ortaya koydu.

İnsan genomunu anlama yolculuğu 150 yılı aşkın süredir devam etse de, her yeni buluşta şaşırtmaya devam ediyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar