Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Ekonomi

Cevdet Yılmaz’dan ekonomi mesajları: Temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek

Yayımlandı

üzerinde

Ekonomi yönetimi, Doğu Karadeniz Projesi (DOKAP) Eylem Planı Bilgilendirme ve İstişare ile bu yılın ikinci Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantılarının ardından gazetecilerle bir araya gelerek, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, bu yıl eylül ayında Orta Vadeli Plan’ın (OVP) güncelleneceğini, bu sürecin Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu gereği yürütülen olağan bir uygulama olduğunu belirterek, programın üç yıllık perspektifle her yıl yeniden ele alındığını, bu yıl da dış dünya ve yurt içindeki gelişmeler ışığında programın gözden geçirileceğini ifade etti.

OVP’nin bir makro çerçeveye sahip olduğunu dile getiren Yılmaz, dünyadaki ekonomik gidişatla ilgili değerlendirmelerde, özellikle IMF’nin küresel büyüme öngörüleri ile diğer bazı uluslararası kuruluşların çeşitli konulardaki tahminlerinin esas alındığını, Türkiye’ye ilişkin makroekonomik verilerin ise yerli kurumların analiz ve değerlendirmeleri doğrultusunda güncellendiğini bildirdi.

Yılmaz, programın aynı zamanda bir reform gündemini de içerdiğini, tamamlanan reformların programdan çıkarıldığını, yeni gündeme gelen başlıkların olabildiğini söyledi.

Bütçe büyüklüklerinin de program kapsamında her yılın koşullarına göre güncellendiğini, rutin programın aynı şekilde sürdürüleceğini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu:

“Önemli olan programımızın genel çerçevesidir, ana mantığıdır, yaklaşımıdır. Bu yaklaşımda herhangi bir değişiklik söz konusu değil, yani programımızın temel çerçevesi yine korunacak. Nedir bu temel çerçeve? Temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek, dengeli bir büyüme içinde istihdamımızı, üretimimizi, ihracatımızı sürdürmek, depremin yaralarını sarmak, diğer taraftan da toplumumuz için kalıcı sosyal refah üretmek. Bu ana çerçeve devam edecek.”

“TRUMP’IN GÜMRÜK TARİFELERİ KÜRESEL DÜZEYDE BELİRSİZLİK OLUŞTURDU”

Yılmaz, ABD Başkanı Donald Trump döneminde artan gümrük tarifeleri gibi uygulamaların küresel düzeyde belirsizlik oluşturduğunu, böyle dönemlerin otomatik pilotta yönetilemeyeceğini, gelişmeleri sıkı bir şekilde izleyeceklerini ve gerekli tedbirleri de zamanında devreye koyan bir yaklaşım içinde olacaklarını dile getirdi.

Programın arkasında güçlü bir siyasi iradenin bulunduğunu, toplumun bütün kesimleriyle istişare edilerek, katılımcı bir anlayışla hazırlandığını vurgulayan Yılmaz, programla ilgili güncellemeler yapılırken de aynı anlayışla bu süreci yöneteceklerini ifade etti.

“BU ALANDAKİ FİYAT DÜŞÜŞLERİ LEHİMİZE BİR GÖRÜNÜM ARZ EDİYOR”

Cevdet Yılmaz, ABD’nin bazı tarifeleri devreye soktuğunu ancak aynı zamanda müzakereye de açık olduğunu ve birçok ülkeyle bu yönde süreç başlattığını hatırlatarak, Türkiye’nin de bu müzakereleri Ticaret Bakanlığı aracılığıyla sürdüreceğini ancak müzakerelerin sonucunun şu aşamada öngörülemediğini kaydetti.

Tüm bu müzakereler sonucunda anlaşmaya varılamazsa, Çin ve Avrupa Birliği gibi dünya ekonomisinde ağırlığı olan tarafların nasıl bir yol izleyeceğinin, ne tür karşı tedbirler alacağının da henüz net olmadığına işaret eden Yılmaz, bu belirsizlikleri yakından takip ettiklerini bildirdi.

Yılmaz, şimdilik bu yaşananların yalnızca ilk aşamasını değerlendirilebildiğini, Türkiye’nin mevcut koşullarda yüzde 10 civarında bir başlangıç tarifesiyle karşı karşıya olduğunu ve birçok ülkeye göre görece daha avantajlı bir konumda bulunduğunu belirtti.

Bu belirsizliğin oluşturduğu ortamda dünya ekonomisi ve ticaretinin olumsuz etkilenebileceğini, bu durumun tüm dünyayı ne kadar etkiliyorsa Türkiye’yi de o ölçüde etkileyeceğini anlatan Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ama burada bir yine artı tarafımız, bizim iç pazarımız büyük, yani nispeten iç pazar ağırlıklı bir yapıya sahip olduğumuzu söyleyebiliriz, bu da gelen etkileri sınırlayıcı bir yapı teşkil ediyor. Bu şartlar altında petrolün, diğer emtia fiyatlarının gerileğini gözlemliyoruz. Bu konularda ithalatçı bir ülke olduğumuz için bu alanlardaki fiyat düşüşleri lehimize bir görünüm arz ediyor diyebiliriz.

Burada bizim için en büyük risk unsuru, Çin başta olmak üzere Amerika pazarını kaybetme riski olan ülkelerin diğer pazarlarda daha agresif hareket etmeleri ve bunun da rekabeti artırması hususu. Bu konuları da yakından takip ediyoruz, sadece kendi piyasamızı değil, ihracat pazarımız olan ülkelerdeki gelişmeleri, kararları da bu çerçevede yakından takip etmeye devam edeceğiz. Dediğim gibi burada dinamik bir yönetim sergileyeceğimizi ifade edebilirim.”

“GIDA ARZINI ARTIRMAK İSTİYORUZ”

Yılmaz, OVP’yi üç ayaklı bir stratejiyle şekillendirdiklerini, bu stratejinin para politikaları, maliye politikaları ve yapısal reformlar ile müdahalelerden oluştuğunu ifade etti.

Yapısal reformlar başlığı altında özellikle gıdanın çok önemli bir yer tuttuğunu, bu nedenle tarla içi sulamalara büyük önem ve öncelik verdiklerini, bu alana ayrılan ödeneklerin ciddi anlamda artırıldığını vurgulayan Yılmaz, “Çünkü gıda arzını artırmak istiyoruz. Bu önemli bir yapısal müdahale, enflasyonu da olumlu etkileyecek, sosyal adaleti de olumlu etkileyecek bir husus.” diye konuştu.

Yılmaz, bilişim gibi alanlara da önem verdiklerini, enerji alanında ise dışa bağımlılığı azaltmayı hedefleyen politikaların programın önemli bir unsurunu oluşturduğunu belirterek, bu kapsamda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının süreçleri basitleştiren, bürokratik yükü azaltan ve yenilenebilir enerjinin payını yükselten yeni hazırlıklar içinde olduğunu kaydetti.

Ulaştırma ve lojistik alanlarında da yeni bir yaklaşım benimsediklerini bildiren Yılmaz, demir yollarını, özellikle üretim alanlarıyla liman bağlantılarını güçlendirecek yatırımlara öncelik verdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, konuşmasının sonunda, “Ayrıca, yatırım, istihdam, üretim ve ihracat perspektifimiz çerçevesinde özellikle katma değerli üretimi ve ihracatı artıracak aktif sanayi politikalarına önem veriyoruz. Bu kapsamda halihazırda uygulamaya devam ettiğimiz desteklerin yanı sıra YTAK ve HIT-30 gibi teşvik programlarını hayata geçirdik. Önümüzdeki dönemde de sanayicilerimizi ve ihracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ekonomi

ABD’de işsizlik maaşı başvuruları arttı

Yayımlandı

üzerinde

‘de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı 19 Nisan ile biten haftada 222 bine çıkarak piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti.

ABD Çalışma Bakanlığı, işsizlik maaşı başvurularına ilişkin haftalık verileri açıkladı.

Buna göre, ülkede ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 19 Nisan ile biten haftada önceki haftaya kıyasla 6 bin kişi artarak 222 bine çıktı.

Bu dönemde işsizlik maaşına başvuranların sayısı piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti.

İşsizlik maaşı başvuru sayılarına ilişkin önceki haftanın verisi 215 binden 216 bine revize edildi.

Geçen hafta itibarıyla 4 haftalık ortalama işsizlik maaşı başvuru sayısı, 750 kişi azalarak 220 bin 250’ye indi.

Devam eden işsizlik maaşı başvuru sayısı ise 12 Nisan ile biten haftada 37 bin azalışla 1 milyon 841 bine geriledi.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Binlerce BYD Elektrikli Araç Türkiye’ye Geldi! Manisa Fabrika Yatırımıyla Arz Sonu Gözükmüyor

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
Çinli elektrikli araç devi BYD, 25 Şubat’ta “BYD Changzhou” gemisiyle 7 bin adet aracı Türkiye’ye sevk etti. Manisa’da kurulacak 1 milyar dolarlık fabrika ile hem iç hem dış pazarda üretim kapasitesini yıllık 150 bin adede çıkaracak BYD’nin Türkiye macerası hız kesmeden devam ediyor.

Özeti

Çin merkezli elektrikli araç devi BYD, 25 Şubat 2025’te Çin’in Ningbo Limanı’ndan yola çıkan ileri teknolojiye sahip “BYD Changzhou” gemisiyle 7 bin adet elektrikli aracı 39 günlük bir yolculuğun ardından 5 Nisan 2025’te Kocaeli’deki Safiport Derince Limanı’na teslim etti . Bu dev teslimat, Türkiye pazarındaki hızlı büyümeyi işaret ederken, Manisa’da yapılması planlanan yaklaşık 1 milyar dolarlık fabrika yatırımının da öncüsü olarak dikkat çekiyor . Proje hayata geçtiğinde yıllık 150 bin araç üretim kapasitesi ve 5 bin kişiye kadar istihdam sağlaması hedeflenen tesis, Türkiye’nin elektrikli araç ekosisteminde stratejik bir rol üstlenecek


Giriş

Çin’in elektrikli araç üretiminde dünya liderlerinden BYD, 2025 yılı itibarıyla Türkiye pazarını devasa bir operasyonla hedef aldı . Şirket, Şubat ayında “BYD Changzhou” isimli araç taşıma gemisiyle 7 bin sıfır kilometre elektrikli aracı Türkiye’ye sevk ederek, arz kapasitesinin sınırsız olduğunu gösterdi . Bu adım, Türkiye’de artan elektrikli araç talebine hızlı yanıt verme ve pazar payını hızla büyütme stratejisinin bir parçası olarak öne çıkıyor


BYD’nin Türkiye Stratejisi

Dev Teslimat Operasyonu

BYD, dünya çapında özel tasarlanmış “BYD Changzhou” gemisi ile 7 bin araçlık dev bir sevkiyat gerçekleştirdi . 39 günlük deniz yolculuğunun ardından 5 Nisan 2025’te Derince Safiport Limanı’na ulaşan gemiden indirilen araçlar, hem Türkiye hem de bölge ülkeleri için stokları yeniledi . Havadan çekilen görüntüler, limanda bekleyen binlerce elektrikli aracın etkileyici bir panoramasını sundu .

Pazara Etkisi

Türkiye’de elektrikli araç pazarının 2024’te %25 büyüdüğü; 2025 hedefinin ise iki kat artışı yakalamak olduğu tahmin ediliyor. BYD’nin geniş araç stokuyla bayilere hızlı dağıtım yapması, pazarın doygunluk sınırlarını erteleyecek bir unsur olarak görülüyor . Ayrıca, teslimat sonrası servis ağının güçlendirilmesi ve şarj altyapı yatırımları da planlar arasında bulunuyor.


Manisa Fabrika Projesi

ÇED ve İzin Süreci

BYD, Manisa’daki fabrika yatırımı için 2024’ün son çeyreğinde Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecini başlattı . Yaklaşık 1 milyar dolarlık proje kapsamında sıfır atık yönetim planı, geri dönüşüm ve enerji geri kazanım stratejileri uygulanacak . İnşaatın 2025 yılında başlaması, 2026’nın ilk çeyreğinde makine ekipman kurulumuna geçilmesi ve aynı yılın sonunda üretime geçilmesi hedefleniyor .

Üretim Kapasitesi ve İstihdam

Fabrika açıldığında yıllık 150 bin araç üretim kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük elektrikli araç üretim tesislerinden biri haline gelecek . Tesis bünyesinde elektrikli ve şarj edilebilir hibrit modellerin yanı sıra batarya teknolojileri üzerine Ar-Ge merkezi de kurulacak . Proje, doğrudan 5 bin kişiye, dolaylı olarak ise on binlerce kişiye istihdam sağlayacak.


Ekonomik ve Bölgesel Etkiler

BYD’nin Manisa yatırımı, Ege Bölgesi’nin sanayi altyapısını güçlendirirken, bölge ekonomisine can suyu olacak  Yerel tedarikçilerle kurulacak iş birlikleri, otomotiv yan sanayisinin gelişimini hızlandıracak; Türkiye’nin elektrikli araç ekosistemindeki yetkinliği artırılacak. Ayrıca, bölgedeki lojistik ve liman kapasitesinin de artırılması planlanıyor.


Geleceğe Bakış

Türkiye’de elektrikli araç penetrasyonunun 2030’a kadar %50’nin üzerine çıkması öngörülürken, BYD’nin bu erken yatırımı, pazarın şekillenmesinde kritik rol oynayacak . Manisa fabrikası faaliyete geçtiğinde, sadece iç pazara değil, ihracata da hizmet verecek bir merkez olacak. Böylece, Türkiye hem bölgesel bir elektromobilite üssü hem de küresel tedarik zincirinde kilit bir konuma yükselecek.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

ŞOK 26-29 Nisan aktüel kataloğu: Abajur, ışıklı raf, hurç çeşitleri, baskül ve dolap düzenleyici geliyor

Yayımlandı

üzerinde

ŞOK markette bu hafta Çarşamba ve Cumartesi günü iki ayrı aktüel katalog yayımlandı. Çarşamba günü gaming oyuncu mouse 199 TL, Gaming Mikrofonlu Kulaklık 299 TL, Led Tekerlekli Scooter 699 TL, Mini Print Kamera 1.119 TL, Dokunmatik Gece Lambası 349 TL, Projeksiyon Gece Lambası 649 TL, Crocs Terlik Çeşitleri ise 999 TL ile 1.599 TL arasında satışa sunuldu. Cumartesi günü ise Ahşap abajur 189 TL, Baza altı hurç büyük boy 79,95 TL, Sensörlü 2’li Işık 199 TL , Çok Amaçlı Kapaklı Kutu 100 TL’den satışa sunulacak. İşte, ŞOK 26-29 Nisan aktüel kataloğu ve fiyat listesi…

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar