Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Ekonomi

Bitcoin 2017’deki gibi mi davranıyor? Analistler BTC’nin yönünü tartışıyor

Yayımlandı

üzerinde

MAKROEKONOMİK BELİRSİZLİKLER VE BİTCOİN ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

’in düşüşü, yalnızca kripto piyasasına özgü bir durum değil. Küresel ekonomi, ticaret savaşları ve faiz politikaları nedeniyle dalgalı bir seyir izliyor. ABD’de artan resesyon korkuları, Trump’ın gümrük vergileri politikaları ve küresel ticaret gerilimleri risk algısını olumsuz etkiliyor.

Özellikle, Kanada ve Avrupa Birliği ile yaşanan ticaret gerginlikleri piyasalarda panik havası yaratıyor. Trump yönetiminin Kanada’dan ithal edilen çelik ve alüminyuma yüzde 25 gümrük vergisi koyması, Kanada’nın da 21 milyar dolarlık ABD mallarına aynı oranda vergiyle karşılık vermesine yol açtı. Avrupa Birliği de 28 milyar dolarlık misilleme tarifesi açıklayarak ticaret savaşlarını bir üst seviyeye taşıdı.

Bu gelişmeler, yatırımcıları riskten kaçınmaya yönlendirirken, nakit, altın ve tahvil gibi güvenli liman varlıkları daha cazip hale geldi. gibi volatil yatırımlar ise kısa vadeli satış baskısıyla karşılaştı.

ABD’de 12 Mart’ta açıklanan enflasyon verileri kısa süreli bir rahatlama sağladı. Şubat ayı tüketici fiyat endeksi yalnızca yüzde 0,2 artarak yıllık enflasyonu yüzde 2,8 seviyesine düşürdü. Çekirdek enflasyon ise yüzde 3,1 ile Nisan 2021’den bu yana en düşük seviyeye geriledi. Bitcoin, bu verilerle birlikte kısa süreliğine 84.000 doların üzerine çıktı ancak gün ilerledikçe kazanımlarını geri verdi.

KURUMSAL YATIRIMCILAR BTC’DEN ÇIKIYOR

Bitcoin piyasasında büyük bir belirleyici unsur da kurumsal yatırımcıların tutumu. 13 Şubat’tan bu yana spot Bitcoin ETF’lerinden önemli miktarda çıkış yaşanıyor. En kötü darbe, 25 Şubat’ta 1 milyar doların üzerinde çıkışla geldi ve bu, kurumsal yatırımcıların riskten kaçınma eğilimini açıkça ortaya koydu.

12 Mart itibarıyla, BlackRock’ın IBIT fonu hâlâ piyasadaki en büyük ETF olarak 568.000 BTC’ye sahip. Fidelity’nin FBTC fonu 197.500 BTC ve Grayscale’in GBTC fonu ise 196.000 BTC’yi elinde bulunduruyor.

Bitcoin söylemine siyasi bir boyut kazandıran bir diğer unsur ise Trump yönetimindeki en az altı yetkilinin doğrudan ya da ETF’ler aracılığıyla BTC sahibi olması. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı Robert F. Kennedy Jr.’ın 1 ila 5 milyon dolar arasında değişen Bitcoin yatırımı bulunurken, Hazine Bakanı Scott Bessent’in BlackRock’ın Bitcoin ETF’ine 250.001 ila 500.000 dolar arasında yatırım yaptığı biliniyor. Bessent’in bu pozisyonu 90 gün içinde tasfiye edeceğini açıklaması, yönetim ile kripto piyasaları arasındaki bağlantıya dikkat çekiyor.

TEKNİK VERİLER NE DİYOR?

Bitcoin’in vadeli işlemler piyasasındaki açık pozisyon (OI) seviyesi de yatırımcı davranışlarına dair önemli sinyaller veriyor. BTC’nin tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığı 22 Ocak’ta 70 milyar doları aşan açık faiz, Bitcoin düştükçe azalarak 11 Mart itibarıyla 45,7 milyar dolara kadar geriledi. Ancak son iki günde açık faiz tekrar toparlanarak 13 Mart itibarıyla 1 milyar doların üzerine çıktı. Bu, bazı yatırımcıların ihtiyatlı da olsa uzun pozisyonlara yeniden giriş yapmaya başladığını gösteriyor.

Teknik analist CryptoCon, Bitcoin’in Göreceli Güç Endeksi (RSI) Bollinger Bantları’nda tarihsel olarak en düşük seviyelerine ulaştığını belirtiyor. Bu noktalar geçmişte genellikle BTC için bir dip oluşturmuş ve ardından toparlanma gelmişti. CryptoCon, 2013, 2016 ve 2020’de benzer döngülerin yaşandığını, BTC’nin düzeltme sonrası 9-12 ay içinde yeni zirvelere ulaştığını hatırlatıyor. Ona göre Bitcoin’in mevcut durumu Mart 2017’yi andırıyor ve uzun vadede yeni zirveler mümkün olabilir.

Ancak bu iyimser görüş, tüm analistler tarafından paylaşılmıyor. Doctor Profit gibi analistler, Bitcoin’in yönü için iki farklı senaryo üzerinde duruyor:

68.000 – 74.000 Dolar Seviyesinde Dip:

Piyasa Değeri/Gerçekleşmiş Değer (MVRV) göstergesi, BTC’nin bu seviyelerde güçlü bir dip oluşturduğunu gösteriyor.

Makroekonomik belirsizlik devam etse de, BTC bu seviyelerde tutunursa yeni bir ralli başlayabilir.

Kara Kuğu Senaryosu:

Trump’ın ticaret savaşlarını tırmandırması, küresel resesyon endişeleri ve olası bir finansal kriz, Bitcoin’i çok daha aşağıya itebilir.

Eğer büyük bir ekonomik şok yaşanırsa, BTC’nin 50.000 dolara kadar gerileyebileceği ihtimali masada.

BİTCOİN İÇİN YOLUN DEVAMI

Piyasa, Bitcoin’in tarihsel döngülerine mi uyacağını yoksa makroekonomik baskıların mı ağır basacağını görmek için bekliyor. Yatırımcılar, uzun vadeli teknik göstergelerle birlikte ticaret savaşları ve küresel ekonomik dinamikleri yakından izlemeli.

Bitcoin’in toparlanması için ETF girişlerinin tekrar pozitif bölgeye dönmesi ve açık faiz seviyelerinin istikrarlı bir şekilde yükselmesi gerekiyor. Şu an piyasada belirsizlik hâkim ve yatırımcıların aşırı risk almaktan kaçınması öneriliyor.

Teknik göstergeler iyimser olsa da, piyasanın dışsal şoklara duyarlı olduğu unutulmamalı.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ekonomi

5 jeotermal kaynak arama ruhsat sahası ihale edilecek

Yayımlandı

üzerinde

İl Özel Encümeni Başkanlığının konuya ilişkin ilanı, ‘de yayımlandı.

Buna göre, Bolu’nun Gerede ilçesinde jeotermal kökenli gaz arama ve jeotermal kaynak arama ruhsatları verilmesi için açık teklif artırma usulüyle ihale yapılacak.

Muhammen bedelleri 1 milyon 265 bin lira ile 1 milyon 310 bin lira olan ve geçici teminat bedelleri 37 bin 950 lira ile 39 bin 300 lira olan sahaların ihaleleri, 13 Mayıs Salı günü saat 14.00’te Bolu İl Encümeni Toplantı Salonu’nda yapılacak.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Şimşek’ten ABD temasları açıklaması: Türkiye’ye ilgi yoğun

Yayımlandı

üzerinde

Bakan Şimşek, IMF-Dünya Bankası Bahar Toplantıları kapsamında gittiği ‘deki görüşmelerine ilişkin bilgi verdi.

2 binden fazla yatırımcı, çok taraflı kalkınma bankaları, kredi derecelendirme kuruluşları, ABD’li teknoloji şirketleri, düşünce ve sivil toplum kuruluşlarıyla biraraya geldiğini bir haftada 60’tan fazla toplantı yaptığını söyledi ve “Türkiye’ye ilgi çok yoğun.” dedi. 

Dünya Bankası, Uluslararası Finans Kurumu, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, Asya Altyapı Yatırım Bankası, İslam Kalkınma Bankası ve Avrupa Yatırım Bankası ile de görüştüğünü söyleyen Şimşek, “3 yıllık dönemde uzun vadeli ve düşük maliyetli yaklaşık 41 milyar dolar proje finansmanı sağlamayı öngörüyoruz, kaynaklar yeşil ve dijital dönüşüm, afet dayanıklılığı projeleri için kullanılacak.” açıklamasını yaptı.

Okumaya Devam Et

Ekonomi

Ekonomide zirveye oynuyor: Kaliforniya, Japonya’yı geride bıraktı

Yayımlandı

üzerinde

‘nin Kaliforniya eyaleti, Başkan Donald Trump’ın yeni tarifelerinin ardından dünyanın dördüncü büyük ekonomisi haline geldi. Eyalet valisi Gavin Newsom, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve ABD Ekonomik Analiz Bürosu’nun (BEA) yeni yayınladığı verilerle Kaliforniya’nın resmen Japonya’yı geride bıraktığını bildirdi.

IMF’nin 2024 Dünya Ekonomik Görünümü verilerine ve BEA verilerine göre Kaliforniya’nın GSYİH’sı 4,1 trilyon dolara ulaştı. 4,02 trilyon dolar ile Japonya’yı geride bırakan Kaliforniya, küresel sıralamada yalnızca ABD, Çin ve Almanya’nın gerisinde yer aldı.

Öte yandan Kaliforniya’nın ekonomisi, dünyanın en büyük üç ekonomisinden daha hızlı büyüyor. Geçtiğimiz yıl yüzde 6’lık büyüme oranı ile en büyük üç ekonomiyi geride bıraktı.

Newsom, “Kaliforniya sadece dünyayla aynı hızda ilerlemiyor, aynı zamanda hızı belirliyor” dedi.

ABD’NİN YÜZDE 14’ÜNÜ OLUŞTURUYOR 

Ancak Newsom, Trump yönetiminin “pervasız” olarak nitelendirdiği gümrük tarifesi politikalarının Kaliforniya ekonomisini ciddi biçimde tehdit ettiğini vurguladı. Vali, bu uygulamaların özellikle teknoloji, üretim ve tarım gibi kritik sektörlere büyük zarar verdiğini ifade etti.

“Kaliforniya’nın ekonomisi ülkeye güç veriyor ve korunması gerekiyor” dedi.

Yaklaşık 40 milyonluk nüfusuyla ABD’nin en kalabalık eyaleti olan Kaliforniya, Silikon Vadisi’nden gelen yüksek teknoloji gücü ve büyük finans sektörünün katkısıyla ülke GSYİH’sinin yüzde 14’ünü oluşturuyor. 2024 yılında 675 milyar dolarlık iki yönlü ticaret gerçekleştiren eyalet, Meksika, Kanada ve Çin ile en fazla ticaret yapan üç büyük ortak konumunda bulunuyor.

Newsom, geçen hafta Trump’ın olağanüstü yetkilerini kullanarak tek taraflı olarak kapsamlı küresel tarifeler yürürlüğe koyması nedeniyle dava açmıştı.

Öte yandan Kaliforniya’nın başlattığı bu hukuki mücadeleye on iki eyalet daha destek vererek Trump yönetimine dava açtı. Davada, Amerikalılara gümrük vergileri yoluyla “yasadışı olarak vergi artışı dayatıldığı” ileri sürüldü.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar