Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Antalya’da yaklaşık 25 ton bozuk tavuk ürünü ele geçirildi — Çamköy’de soğuk hava depolarına baskın

Yayımlandı

üzerinde

Antalya’da yaklaşık 25 ton bozuk tavuk ürünü ele geçirildi — Çamköy’de soğuk hava depolarına baskın

25 Kasım 2025 — 18:04 (TSİ) · Okuma süresi: 3 dakika

Antalya’nın Aksu ilçesinde belediye zabıta ekipleri ile İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin ortak denetiminde, Çamköy Mahallesi’ndeki 4 soğuk hava deposu ve 1 iş yerinde son kullanma tarihi geçmiş yaklaşık 25 ton tavuk ve tavuk ürününe el konuldu. Ürünlerden döner, ciğer, taşlık ve sucuk gibi yeniden paketlenmiş gıda maddeleri tespit edildi; halk sağlığını tehdit eden ürünler imha edildi.


Olayın detayları

Aksu Belediyesi zabıta ekiplerinin sabah saatlerinde başladığı denetimde, Çamköy Mahallesi’ndeki soğuk hava depolarında stoklanan ürünlerin etiket kontrolü ve son kullanma tarihlerine yönelik inceleme yapıldı. Yapılan kontrollerde, tüketim tarihleri geçmiş tavuk etleri ile bunlardan üretilip yeniden paketlenerek “satışa hazır” hale getirildiği belirlenen döner, ciğer, taşlık ve sucuk türü ürünler bulundu. Ele geçirilen toplam miktar yaklaşık 25 ton olarak kaydedildi.

Aksu Belediyesi zabıta müdürü ve denetimde yer alan İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkilileri, ele geçirilen ürünlerin numaralandırılarak kayıt altına alındığını ve Türk gıda mevzuatına göre imha sürecinin başlatıldığını açıkladı.


Yetkililer ne dedi?

Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım, “Halkın sağlığıyla oynanmasına izin vermeyiz; denetimlerimiz kararlılıkla sürecek” ifadelerini kullandı. Zabıta yetkilileri ise halk sağlığını tehdit eden ürünlerin derhal imha edildiğini bildirdi.


Hukuki boyut ve soruşturma

Konuya ilişkin başlatılan idari süreç kapsamında depolar ve iş yeri hakkında yaptırım uygulanacağı, sorumluların tespit edilmesi halinde cezai işlemler için valilik ve ilgili birimlerle koordinasyon sağlanacağı yetkililer tarafından belirtildi. İlçe Tarım Müdürlüğü ve zabıta ekiplerinin denetimleri genişleterek benzer riskleri önlemeye yönelik çalışma başlattığı aktarıldı.


Vatandaşlara uyarı ve tavsiye

  • Satın alınan ürünlerin etiket ve son kullanma tarihleri kontrol edilmelidir.

  • Şüpheli ürün gören vatandaşlar en yakın zabıta veya Tarım İlçe Müdürlüğü’ne bildirim yapmalıdır.

  • Evde saklama koşullarının uygun olmadığı ürünler kesinlikle tüketilmemelidir.


Arka plan (neden önemli?)

Toplu gıda zehirlenmeleri ve halk sağlığını riske atan ürünler hem sağlık hem de ekonomik açıdan büyük zararlar doğurur. Bu tür operasyonlar hem tüketici güvenini korumak hem de haksız rekabeti engellemek için önem taşıyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İtalya’da tarihi adım: Kadın cinayetlerine “femicide” suçu ve koşulsuz ömür boyu hapis

Yayımlandı

üzerinde

İtalya’da tarihi adım: Kadın cinayetlerine “femicide” suçu ve koşulsuz ömür boyu hapis

FatihDoganMedya • 25 Kasım 2025, 21:00 (İstanbul) — Okuma süresi: 4 dakika

Özet: İtalya Parlamentosu, kadınların cinsiyetleri nedeniyle öldürülmesini ayrı bir suç olarak tanımlayan ve “femicide” (femminicidio) suçu için koşulsuz ömür boyu hapis cezası öngören yasal düzenlemeyi kabul etti. Hükümet tasarısı, kabine onayından sonra Temmuz’da Senato’da destek görmüş; bugün Temsilciler Meclisi’nden geçerek yürürlüğe girdi.


Haber: Neler değişiyor?

İtalya’da çıkarılan yeni yasa, bir kadının ölümü eyleminin “kadına yönelik ayrımcılık veya nefret” nedeniyle işlenmesi veya failin eylemi kadının haklarını, özgürlüklerini ya da kişiliğinin ifadesini bastırmak amacıyla gerçekleştirmesi hâlinde suçu femicide (femminicidio) olarak tanımlıyor ve bu suç için ömür boyu hapis cezası öngörüyor. Yasa metni ayrıca mağduru hedef alan; takip (stalking), intikam pornosu ve benzeri cinsiyete dayalı şiddet unsurlarını da hukuki bağlamda değerlendirmeye olanak tanıyor.


Süreç nasıl ilerledi?

  • 8 Mart 2025: Kabine (Council of Ministers) tasarıyı onaylayarak yasama sürecini başlattı; düzenleme, Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü öncesinde duyuruldu. Hükümet, tasarıyı “kadınları korumaya yönelik önemli bir adım” olarak nitelendirdi.

  • 23 Temmuz 2025: Senato oy birliğiyle tasarıyı kabul etti. Başbakan Giorgia Meloni hükümeti ve muhalefet, metin üzerinde geniş uzlaşma sağladı.

  • 25 Kasım 2025: Temsilciler Meclisi’nden de geçmesiyle tasarı yasalaştı ve yürürlüğe girdi.


Hükümetten ve sivil toplumdan tepkiler

Hükümet yetkilileri yasanın “kadınlara yönelik şiddetle mücadelede sistematik bir adım” olduğunu vurguladı; Başbakan ve bakanlıklar metne destek verdi. Ancak bazı kadın hakları savunucuları ve uzmanlar, cezaların artırılmasının tek başına yeterli olmayacağını; önleme, eğitim, sığınma altyapısı ve adli uygulamalarda iyileşme gerektiğini belirtiyor. Tartışmada ayrıca veri toplama, soruşturma-pratikleri ve mağdur koruma mekanizmalarının güçlendirilmesi talepleri öne çıktı.


Neden bu düzenleme gerekli görüldü?

İtalya’daki son yıllardaki femicide (kadın cinayeti) verileri kamuoyunda büyük tepki yarattı. Resmi ve bağımsız kaynaklar, 2024’te İtalya’da 100’e yakın kadının öldürüldüğünü ve vakaların önemli bölümünün partner veya eski partner tarafından işlendiğini rapor etti; bu tablo yasa yapıcılar ve aktivistler üzerinde baskı oluşturdu. Uzmanlar, ceza artırımının yanı sıra erken uyarı sistemleri, mağdur hizmetleri ve toplum eğitimine yatırım gerektiğini söylüyor.


Uygulama ve hukuki notlar

Yeni düzenleme, mevcut ceza kanununa “cinsiyete dayalı kasten öldürme” başlığıyla ek maddeler getiriyor. Yürürlüğe girdikten sonra soruşturmalar, failin motivasyonunun cinsiyete dayalı nefret veya mağdurun hak/özgürlüğünü bastırma amacı taşıyıp taşımadığı yönünde özel değerlendirmelere konu olacak; bu durum mahkemelerin delil toplama ve ceza takdiri süreçlerinde yeni kriterler kullanmasını gerektirecek. Hukukçular, tanımlamanın genişliğinin uygulamada yorum farklarına sebep olabileceğini ve yargı içi kılavuzlara ihtiyaç duyulacağını belirtiyor.


Uzun vadede beklentiler

Yasa, hem caydırıcılık hem de toplumsal farkındalığı artırma amaçlı sembolik ve uygulamalı bir adım kabul ediliyor. Ancak hukuk çevreleri ve sivil toplum, veriye dayalı önleme programları, eğitim politikaları, polis ve adli süreçlerde reform ile desteklenmezse yalnızca cezai mekanizmanın sorunu kökten çözmeyeceği konusunda uyarıyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Akaryakıt istasyonunda faciaya ramak kala — Şarj halindeki elektrikli otomobil bomba gibi patladı, şans eseri yaralanma yok

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul Esenyurt’ta bir akaryakıt istasyonunda şarj edilen elektrikli otomobilde patlama ve yangın çıktı. İtfaiye alevleri söndürdü, olayla ilgili soruşturma başlatıldı

Yayın: 25 Kasım 2025 — 23:05 (İstanbul)
Okuma süresi: ~2 dakika

İstanbul Esenyurt Saadetdere Mahallesi, Ambarlı Kavşağı’ndaki bir akaryakıt istasyonunda, şarj halindeki elektrikli otomobilde akşam saatlerinde patlama meydana geldi. Patlamanın ardından araç alev aldı; çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın söndürüldü, oluşan inceleme sürüyor.

Sağlık ekiplerinin ilk kontrollerine göre olayda yaralanan olmadı; araç kullanılamaz hale geldi ve çekiciyle bölgeden kaldırıldı. Polis ekipleri ve bilirkişi ekipleri olay yerinde delil çalışması yaparken, patlamanın kesin sebebine ilişkin soruşturma başlatıldığı bildirildi.

Görgü tanıkları ve müdahale

İstasyona yakın noktada bulunan görgü tanıkları, önce yüksek bir patlama sesi duyduklarını ve ardından aracın alev aldığını aktardı. İstasyonda görevli personelin ve çevredeki vatandaşların ilk müdahalesi sonrasında itfaiyenin gelmesiyle yangın kontrol altına alındı. Resmi makamlar henüz ayrıntılı açıklama yapmadı; olay yeri incelemesi devam ediyor

Olası nedenler ve uzman uyarısı

Resmi soruşturma sürerken olayın otomatik sistem arızası, şarj cihazı kaynaklı sorun veya batarya kaynaklı termal olaylar gibi ihtimaller üzerinden incelendiği bildirildi. Elektrikli araç bataryalarında nadiren de olsa termal kaçış (thermal runaway) gibi ciddi yangın riski oluşturabilecek durumlar olabildiği uzmanlar tarafından biliniyor; bu yüzden yetkili servis ve üretici talimatlarına uyulması önem taşıyor. (Bu bölüm genel bilgi amaçlıdır; Esenyurt olayının kesin sebebi soruşturma sonucu belirlenecek.)

Yetkililerin açıklamaları

Olayla ilgili resmi mercilerden yapılan ilk bildirimlerde can kaybı veya yaralanma olmadığı, itfaiye ekiplerinin yangını söndürdüğü ve olay yeri incelemesi başlatıldığı bildirildi. Soruşturma sonuçlanana kadar ayrıntılı teknik açıklamaların yetkililerce paylaşılacağı belirtildi.


Kısa not — okuyucu için güvenlik hatırlatması

  • Elektrikli araç şarjı yapılırken üretici kılavuzundaki güvenlik uyarılarına uyun.

  • Şarj sırasında olağan dışı koku, ısı artışı veya duman görürseniz hemen uzaklaşın ve acil durum hatlarını arayın.
    (Bu tavsiyeler genel güvenlik önerileridir; olayın teknik sebebi soruşturma ile netleşecektir.)

 

 

Okumaya Devam Et

Gündem

Gazze’de çadırlar sular altında — Yüzbinler zorlu kış koşullarında hayatta kalmaya çalışıyor

Yayımlandı

üzerinde

Gazze’de çadırlar sular altında — Yüzbinler zorlu kış koşullarında hayatta kalmaya çalışıyor

FatihDoganMedya · Web Haber / Özgün Haber
Tarih: 25 Kasım 2025 · Saat: 21:00
Okuma süresi: 4 dakika

Gazze Şeridi’ni etkileyen yoğun yağışlar, iki yıldır yerlerinden edilmiş ailelerin barınma imkânlarını bir kez daha felç etti. Binlerce çadır suyla doldu; BM ve yardım kuruluşları acil çadır, battaniye ve ısınma malzemesi çağrısı yapıyor.


Detaylar — Ne oldu, nerede, kim etkilendi?

Son birkaç gündür süren şiddetli sağanaklar, Gazze Şeridi’nin özellikle düşük rakımlı çadır kamplarında büyük hasara yol açtı. BM yetkilileri ve saha raporlarına göre en az 13.000 çadır ya hasar gördü ya da kullanılamaz hale geldi; on binlerce aile sel, çamur ve taşkınla karşı karşıya.

Reuters’ın saha raporuna göre bazı bölgelerde su seviyesi 50 santimetreye kadar yükseldi; pek çok aile eşyalarını kurtarmaya çalışırken sağlık ve hijyen koşulları hızla kötüleşiyor.

BM ve yerel yetkililer, mevcut ihtiyaçların çok büyük olduğunu; en az 300.000 yeni çadır veya prefabrik konut benzeri barınma malzemesine ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. Yardım dağıtımı siyasi ve lojistik engeller nedeniyle gecikiyor; uluslararası kuruluşlar erişimin artırılmasını talep ediyor.


Sahadaki tablo ve insani riskler

  • Çamur ve lağım karışmış suyun çadırların içine girmesi, su kaynaklı enfeksiyon ve solunum yolu hastalıkları riskini artırıyor. BM ve sağlık kuruluşları, çocuklar ve yaşlıların özellikle risk altında olduğunu vurguluyor

  • Tıkanmış yollar ve hasarlı altyapı, yardım malzemelerinin doğru şekilde ulaştırılmasını zorlaştırıyor; alanlarda su tahliye ve çamur temizleme çalışmaları yürütülüyor.


Yetkililer ve yardım kuruluşlarının açıklamaları

  • BM OCHA insani durum raporlarında yağışların yerinden edilmiş nüfusu daha savunmasız hale getirdiğini ve acil barınma, ısınma, su/kanalizasyon malzemesi gereksinimi olduğunu belirtti.

  • UNRWA ve diğer yerel yardım kuruluşları, hasar tespit ve acil yardım dağıtımı için sahada çalıştıklarını ancak tedarik ve geçiş kısıtlarının çalışmaları yavaşlattığını bildiriyor.


Neden bu kadar büyük bir kriz var?

Gazze’deki altyapı savaş sırasında ağır hasar gördü; nüfusun büyük bir kısmı hâlâ geçici çadırlarda yaşıyor. Kış öncesi kuvvetli yağışlar, zaten zayıf barınakları anında işlevsiz hale getiriyor. Ayrıca yardım koridorları ve malzeme geçişiyle ilgili sınırlamalar insani müdahaleleri kısıtlıyor; bu da zamanında yardım ulaşmamasına yol açıyor.


Sahadan bir kare daha — Görgü tanıklarından

Kamplarda yaşayanlar, eşyalarını kurtarmaya çalışırken yardımın yetersiz olduğunu söylüyor. “Her şey ıslandı, çocuklar titriyor” gibi ifadeler saha fotoğraflarında sıkça görülüyor. Aidiyet ve toparlanma için zamana ve malzemeye ihtiyaç var.


Ne yapılmalı? Yardım çağrıları

  • Acil olarak ısınma malzemesi, çadır, su ve sanitasyon kitleri gönderilmeli.

  • Geçiş izinleri ve lojistik kolaylıklar artırılarak yardım malzemelerinin hızlıca alana ulaşması sağlanmalı.

  • Sağlık taramaları ve bulaşıcı hastalık önlemleri hızla uygulanmalı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar