Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Sanat

3 günde yapıyor, görenler tarihi eser sanıyor: Hiçbirini satmayı düşünmüyorum

Yayımlandı

üzerinde

Hiçbir elektronik alet kullanmadan, tamamen el işçiliği ile eski yöntemlere bağlı kalarak heykeller yaptığını vurgulayan Kaya, basın mensuplarına verdiği röportajda şu ifadeleri kullandı:

“Bu sanata 2005 yılında stres atmak için başladım. Yaptığım heykellerin hepsini tamamen kendi hayal gücüm ile ortaya çıkarıyorum. Bir resme veya görsele bakmadan tamamen doğaçlama yapıyorum. Şu an 30’a yakın eserim var ve bunları evimin bahçesinde sergiliyorum. Bir heykeli ortalama 3 ile 5 gün arasında yapıyorum. Heykelin boyutuna göre bu süre bazen 10-15 gün de olabiliyor. Heykel yapmak için kullandığım taşları, kendi bahçelerimden çıkarıyorum.”

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sanat

Dede mirası mesleğini yaşatıyor: El emeğini geleceğe taşıyor

Yayımlandı

üzerinde

Süt ağacından yapılma sepetler, hediyelik eşyalar, bayan çantaları, kitaplık, ayakkabılık, manav ve marketlerde kullanılan teşhir sepetleri, avizeler ve plaj şemsiyeleri gibi birçok ürünün üretildiğini aktaran Aydeniz, hem Aydın’daki hem de Muğla’daki atölyelerinde çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.

Okumaya Devam Et

Sanat

Ceviz kabuklarından yapıyor: 110 farklı obje ortaya çıkarıyor

Yayımlandı

üzerinde

Bugüne kadar ortaya 110 farklı obje çıkaran Yücel, ceviz kabuklarından bağlama, kaplumbağa, kuş, abajur, el arabası, bebek beşiği, motosiklet, helikopter ve uçak gibi birçok figür tasarlıyor. İlk çalışmalarına bebek ve gemi figürleriyle başlayan Yücel, zamanla hayvan ve insan figürlerine yönelerek koleksiyonunu zenginleştirdiğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Sanat

Nesilden nesle aktarılan gelenek: “Sabrı öğreniyoruz”

Yayımlandı

üzerinde

Öğretmenlikten istifa edip, Bursa Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı’nda ney sanatçısı olarak görev alan Kılıç, hocasının yadigarı olan Tarihi Irgandı Köprüsü’ndeki atölyede de ney dersleri vermeye başladı. 1800’lü yıllardan bu yana nesilden nesile aktarılan neyzenlik geleneğini, ustasından devraldığı atölyede yaşatmaya çalışan Salih Kılıç, sanatını, merhum hocası İbrahim Benlioğlu’ndan aldığı elle hem ney üfleyip öğreterek hem de imal ederek sürdürüyor. Kılıç, neyzenliğin sabır ve süreklilik gerektiren bir sanat olduğuna dikkat çekiyor. Atölyesinde dersler vererek, usta-çırak geleneğini de sürdüren Kılıç, geçmişle bugünü birleştiren kültürel mirasa sahip çıkmayı amaçlıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar