Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Devlet Bahçeli’den Leman’a karikatür tepkisi: İğrenç saldırıyı nefretle lanetliyorum

Yayımlandı

üzerinde

Milliyetçi Hareket Partisi , Leman Dergisi’nde yayınlanan karikatüre tepki gösterdi.

“Sözde bir mizah dergisinde efendimiz Resulullah’a yapılan iğrenç saldırıyı nefretle lanetliyorum.” diyen lideri, İslamofobi ile mücadelede hukuki bir eylem planı hazırlanması çağrısında bulundu.

Bahçeli’nin gündeminde orman yangınları da vardı.

“Yalnızca izmaritten 81, piknik ateşinden 50 yangının çıkması ihanet değil midir?” diye soran Devlet Bahçeli, “Milletimize yangınlarla boğuşan yöre insanımıza geçmiş olsun diyorum. Yaralarımızı saracağımıza inanıyorum.” şeklinde konuştu.

“CHP İÇİN DEMOKRATİK BİR FIRSAT”

Devlet Bahçeli konuşmasında Cumhuriyet Halk Partisi’nin 38’inci kurultayı için açılan iptal davasına da değindi.

Davanın 8 Eylül’e ertelendiğini anımsatan Bahçeli, “Sosyalist Enternasyonal’in yörüngesinde dönerek değil, Atatürk’ün izinden yürüyerek istikrarsızlıktan kurtulacakları düşüncesindeyim. 8 Eylül’den bir gün sonra tarihi bir gün olan 9 Eylül’e bir ve bütün halde ulaşması demokratik bir fırsattır.” diye konuştu.

“PKK SİLAHLARI BIRAKMALI”

Terörsüz sürecinin, ‘nin milli varlığının ebedi güvencesi olduğunu söyleyen MHP lideri Devlet Bahçeli, “Kara bir dönem açılmamak üzere kapanmalıdır. Barış havası hakim olmalıdır. Bundan geriye dönüş yoktur.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin bu süreçle yeni bir döneme girdiğini kaydeden Bahçeli, “PKK’nın silah bırakma sürecini tamamlaması sağlanmalı. Provokasyon mahiyetli, hiç kimsenin altından kalkamayacağı yeni çatışmalara yol açacak sivri tahriklere karşı azami derecede dikkat edilmelidir.” ifadelerini kullandı.

Bahçeli’nin konuşmasından satır başları şöyle:

“Sözde bir mizah dergisinde efendimiz Resulullah’a yapılan iğrenç saldırıyı nefretle lanetliyorum. İslamofobi tehdidinin ülke içine kadar sızmasına karşı, siyasi, stratejik ve hukuki bir eylem planı hazırlanmasını önemli görüyorum.

Fitne durur mu? Elbette durmadı. Yaylım ateşine ara vermedi. Yapay zeka ile konuştuğumu öne süren özürlü beyinleri, zehirli dilleri şaşkınlıkla izledik. Dublör kullanıyor, gerçekler gizleniyor diyen şarlatanlara hayretler içinde şahit olduk.

ORMAN YANGINLARI

Ormanlar milli servettir. Bir ağacın yanması esasen ülke varlığına kastetmektir. Yangınlar, artık tahammül sınırlarını taşmıştır. Geçen hafta ülkemizde çıkan orman yangınları, olağanüstü önlemlerin alınmasını mecburi hale getirmiştir.

Yangınlar, sabır taşını bile çatlatacak boyutlardadır. Yalnızca izmaritten 81, piknik ateşinden 50 yangının çıkması ihanet değil midir? Uyulması gereken kanunlar vardır ve bellidir. Yeter ki tam ve eksiksiz tatbik edilsin. Yangınlara karşı devletin her kurumu ile dayanışma halindeyiz. Milletimize yangınlarla boğuşan yöre insanımıza geçmiş olsun diyorum. Yaralarımızı saracağımıza inanıyorum.

CHP’NİN KURULTAY DAVASI

Belediyeleri saran yolsuzluk tufanından, kongrelerin gölgelenmesine kadar en başta milletimize büyük bir hakarettir. CHP’nin mahkemelik olması, günden güne ağırlaşan hastalıklı bünyesinin sonucudur. CHP ne yapacağını, ne isteyeceğini bilemez haldedir.

CHP’nin 38’inci kurultayı ile görülen mutlak butlan davası ve duruşmanın 8 Eylül’e ertelenmesinin bizim nazarımızda herhangi bir değeri yoktur. Fakat CHP’nin kendi içinde birlik halinde olması, iç huzur ve dengeyi yakalaması Türk demokrasisinin hayrına olacağı kanaatindeyim.

Sosyalist Enternasyonal’in yörüngesinde dönerek değil, Atatürk’ün izinden yürüyerek istikrarsızlıktan kurtulacakları düşüncesindeyim. 8 Eylül’den bir gün sonra tarihi bir gün olan 9 Eylül’e bir ve bütün halde ulaşması demokratik bir fırsattır.

CHP artık kartel partisidir. Yani siyasi hedefleri için devletin kaynaklarını kanun dışı yollardan kullanacak kadar çizmeyi aşmıştır. Dehşet veren kanunsuzluk, hukuksuzluk ve yolsuzluk markası olmaya da açık ara namzettir.

CHP’nin geleceğini dış güçlerin insaf ve merhametine terk edenlerin Kuva-i Milliye’den, kuva-i milliyetsizliğe geçiş yapmaları oldukça üzücüdür. CHP’nin başkalaşarak iç işgal çephesinin iştahını kabarttığını da değerlendiriyoruz. Muhataplarını samimiyetle ikaz ediyoruz. Aklınızı başınıza alın.

TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ

Terörsüz hedefi doğru zamanda atılan doğru adımdır. Süreklilik içeren barış ortamına duyulan özlemdir. Komşu coğrafyaları tesirine alan istikrarsızlık dalgasına karşı iç bünyemizde tesis edilen emniyet kuşağıdır.

Yeni yüzyılda teröre yer yoktur. Ödenen bedellere, çekilen çilelere, acılara tekrar katlanmak söz konusu değildir. yeni bir döneme geçmiştir. PKK’nın silah bırakma sürecini tamamlaması sağlanmalı. Provokasyon mahiyetli, hiç kimsenin altından kalkamayacağı yeni çatışmalara yol açacak sivri tahriklere karşı azami derecede dikkat edilmelidir.

27 Şubat İmralı açıklamasına müzahir şekilde, PKK örgütsel varlığını feshettiğini 12 Mayıs’ta açıklamıştır. DEM Parti’nin temasları kaydadeğerdir. Kara bir dönem açılmamak üzere kapanmalıdır. Barış havası hakim olmalıdır. Bundan geriye dönüş yoktur.

Türkiyemizin yükselmesi, zenginleşmesi ve güçlenmesi için omuz vermeliyiz. Bizim kendimizi Türk milleti olarak tanımlamamızı sağlayan sosyo-kültürel varlık, bir arada ve beraberce yaşamanın, kaynaşmanın, paylaşmanın ele geçirilemeyecek şifresidir. Zaman zaman Türkiye tek yürek derken muradımız da budur.

Müşterek bir lisanın oluşturduğu çekim alanı, yaşanmışlıklar, var oluş anıları, kadim birikim, millet evlatlarının hayatları, bu değerleri bütünleyen hiç kuşkunuz olmasın ki milli hazinemizin temelini teşkil etmektedir.

Nükleer silahların kullanımı ile ilgili iddialar feci tehditlerin varlığına işarettir. Dünya savaşının fitilini tutuşturmak için planlı bir rekabet söz konusudur. Füzeler, İHA’lar, savaş uçakları, ölen siviller, kaybolan değerler, rezil rüsva olmuş bir dünya gerçeği karşımızdadır. İşte bu ibretlik gerçeğe karşı, Terörsüz Türkiye milli varlığımızın ebedi güvencesidir.

Türkiyemizi çekemeyen zulüm projeleri devrededir. Bu habis projeleri yırtıp atacağız. Türkiye’yi canımız pahasına koruyacağız. Kayıkçı kavgalarına karnımız toktur.”

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

SON DAKİKA | Böcek Ailesi Faciası — Anne Çiğdem ve çocukları yan yana defnedildi, cenazede gelin duvağı gözyaşlarına boğdu

Yayımlandı

üzerinde

SON DAKİKA | Böcek Ailesi Faciası — Anne Çiğdem ve çocukları yan yana defnedildi, cenazede gelin duvağı gözyaşlarına boğdu

Yayın: 18.11.2025 • 20:30 (İstanbul) • Okuma süresi: 3 dakika

İstanbul’daki zehirlenme şüphesiyle gündeme gelen Böcek ailesinin acı tablosu büyüyor. Anne Çiğdem Böcek ve çocukları Kadir Muhammet (6) ile Masal (3), Afyonkarahisar Bolvadin’de aile mezarlığında yan yana toprağa verildi. Cenazede annenin ve küçük kızın mezar taşlarına sarılan gelin duvağı, törene katılanları derinden etkiledi. Olayla ilgili yürütülen soruşturmada 11 kişi gözaltında, Adli Tıp incelemeleri sürüyor.


Olayın kısa özeti

  • Ailenin İstanbul’daki rahatsızlanma ve hastaneye kaldırılma süreci, 12 Kasım gecesi başladığı yönünde haberler bulunuyor; aile önce Fatih’te bir otelde konakladı, daha sonra fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Bazı kaynaklar ailenin Ortaköy ve çevresinde sokak lezzetleri (midye vb.) tükettiklerini bildiriyor.

  • İlk günlerde anne ve iki çocuk hayatını kaybetti; baba Servet Böcek yoğun bakımda tedavi görüyordu. Olayın ardından yürütülen soruşturmada otel sahibi, yedikleri yerlerin işletmecileri ile ilaçlama şirketi çalışanlarının da aralarında olduğu yaklaşık 11 şüpheli gözaltına alındı. Adli Tıp Kurumu’nun ön raporları ve toksikolojik incelemeler devam ediyor.


Cenaze ve ailenin tepkileri

Cenaze namazı Bolvadin Müslümana Camisi’nde kılındı; Bolvadin Kaymakamı, yakınlar ve çok sayıda vatandaş törene katıldı. Anne ve çocukların mezarlarının yan yana açılması ve küçük kızın mezar taşına bağlanan gelin duvağı fotoğrafları, sosyal medyada ve yerel basında geniş yankı uyandırdı. Tören sonrası konuşan baba Servet’in dayısı Recep Yılmaz, yaşananları özetleyerek olayın aydınlatılmasını ve sorumluların cezalandırılmasını istedi; Yılmaz, gecenin öyküsünü anlatırken aile fertlerinin ilk etapta ‘midye yedik’ dediklerini aktardı.


Soruşturmanın seyrine ilişkin bilgiler

Soruşturmayı yürüten birimler; otel, yemek yedikleri işletmeler ve ilaçlama uygulamalarına odaklanmış durumda. Polis ve adli birimler, otelde yapılan ilaçlamaya ilişkin iddiaları da değerlendiriyor; bazı haber kaynakları alüminyum fosfit gibi ilaçlama/zararlı madde ihtimallerinin değerlendirildiğini aktarıyor. Kesin ölüm nedeninin Adli Tıp’ın kapsamlı toksikolojik ve mikrobiyolojik incelemeleriyle belirleneceği yetkililerce tekrarlandı.


Aile ve kamuoyunun talepleri

Yakınlar, hem olayın kısa sürede aydınlatılmasını hem de ihmal veya kusur varsa sorumluların hesap vermesini talep ediyor. Bölge sakinleri ve esnaf ise soruşturma boyunca iş yerlerinin idari ve adli incelemelere tabi tutulduğunu söylüyor. Yetkililer, halk sağlığını ilgilendiren her iddiayı titizlikle araştırdıklarını bildirdi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Konya’da 16 yaşındaki oğul, tartıştığı babasını bıçaklayarak öldürdü

Yayımlandı

üzerinde

Konya’da 16 yaşındaki oğul, tartıştığı babasını bıçaklayarak öldürdü

Konya, 18 Kasım 2025 — 00:30
Yazar: FatihDoganMedya Haber MERKEZİ Okuma süresi: 2 dakika

Hızlı bakış: Konya Meram’da çıkan aile tartışması büyüdü; 16 yaşındaki S.G., mutfaktan aldığı bıçakla babası Ahmet G.’yi göğsünden bıçakladı. Ağır yaralanan baba hastanede yaşamını yitirdi. Şüpheli genç gözaltına alındı, soruşturma sürüyor.


Olayın ayrıntıları

Konya’nın Meram ilçesi Yenişehir Mahallesi’nde, müstakil bir evde bugün akşam saatlerinde baba ile oğlu arasında henüz belirlenemeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüşürken, iddiaya göre 16 yaşındaki S.G. mutfaktan aldığı bıçakla babası Ahmet G.’nin göğsüne saldırdı. Olayın bildirilmesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

Hastaneye kaldırıldı, kurtarılamadı

İlk müdahalenin ardından ağır yaralanan Ahmet G., olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Meram Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanedeki müdahalelere rağmen Ahmet G. yaşamını yitirdi. Olayın ardından şüpheli S.G. polis ekipleri tarafından gözaltına alındı; soruşturma başlatıldı.

Emniyet ve adli süreç

Konya polisi, olay yerinde inceleme yaparken savcılık da olayla ilgili tahkikat başlattı. Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmaları ve tanık beyanlarının alınmasının ardından şüphelinin ifadesi ve olayın çıkış nedenine ilişkin ayrıntılar soruşturma çerçevesinde netleştirilecek. Yerel kaynaklar şu anda temel bilgileri aktarırken, yetkililer açıklama yapacağını bildirdi.

Komşuların ve mahalle sakinlerinin ifadeleri

Çevredeki bazı sakinler, aile içi tartışmanın uzun süre önce başlamış olabileceğine dair söylentiler olduğunu belirtse de, henüz doğrulanmış bir bilgi bulunmuyor. Mahalledeki bazı görgü tanıkları olay anında sağlık ve polis ekiplerinin kısa sürede müdahale ettiğini aktardı. Soruşturmanın ilerlemesiyle birlikte komşu ve tanık ifadeleri dosyaya eklenecek.


Neden önemli?

  • Olay, aile içi şiddetin sonuçlarını bir kez daha gözler önüne serdi; 16 yaşındaki failin bir yetişkini öldürmesi, hem adli hem sosyal açıdan soru işaretleri doğuruyor.

  • Olayda failin reşit olmaması, yargılama ve psikososyal müdahale süreçlerini farklılaştırabilir.

  • Toplumsal farkındalık ve önleyici çalışmaların önemini hatırlatıyor.


Son durum

Soruşturma devam ediyor. FatihDoganMedya Haber Merkezi olarak gelişmeleri takip edip, resmi açıklamalar ve adli süreçle ilgili doğrulanmış bilgiler geldikçe okuyucularımızla paylaşacağı

Okumaya Devam Et

Gündem

Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, 18 Kasım 2025’te İsrail Mahkemesinde Yargılanacak

Yayımlandı

üzerinde

Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, 18 Kasım 2025’te İsrail Mahkemesinde Yargılanacak

Yazar: Fatih Doğan
Tarih & Saat (İstanbul): 18 Kasım 2025, 22:30
Okuma süresi: 1,5 dakika

Kudüs — Mescid-i Aksa’nın uzun yıllardır tanınan dini lideri ve Kudüs Yüksek İslam Heyeti Başkanı Şeyh İkrime Sabri, “kışkırtma” suçlamasıyla 18 Kasım 2025 Salı günü İsrail’e bağlı Kudüs Sulh Mahkemesi’nde yargılanacak. Savunma heyeti, Sabri’nin duruşmaya katılacağını bildirerek insan hakları örgütleri ve basın kuruluşlarını izleyici olarak davet etti.

Davanın temel iddiaları arasında, Sabri’nin Mescid-i Aksa’da verdiği hutbeler ile bazı kamuya açık açıklamalarının “kışkırtma” unsuru içerdiği öne sürülüyor. Savunma ekibi bu suçlamaları reddediyor; yapılan açıklamalarda davanın siyasi gerekçelerle başlatıldığı ve uluslararası hukuka aykırı olduğu vurgulandı.

Kısa özgeçmiş: Şeyh İkrime Sabri, yarım yüzyılı aşkın süredir Mescid-i Aksa’da hutbe veren bir isim olarak biliniyor ve Kudüs Yüksek İslam Heyeti başkanlığı görevini yürütüyor. Daha önce de İsrail makamları tarafından Mescid-i Aksa’ya giriş yasağı ve benzeri kısıtlamalarla gündeme gelmişti.

Kudüs’teki Filistin dini ve ulusal kurumları ile bazı bölgesel kuruluşlar, yargılama kararını “dini otoritelere yönelik baskı” şeklinde değerlendirdi. Savunma heyeti duruşmanın şeffaf olması için uluslararası izleyicileri çağırdı; insan hakları kuruluşlarının da süreci yakından takip etmesi bekleniyor.

İsrail yetkilileri tarafından iddianamenin tüm ayrıntıları resmi olarak paylaşılmadı; medya raporları suçlamaların bugün için “kışkırtma” ve kamu düzenini bozma iddiaları etrafında şekillendiğini aktarıyor. Hukuk uzmanları davanın hem hukuki hem politik sonuçlar doğurma potansiyeline dikkat çekiyor.

Fatihdoganmedya Notu: Bu haber, yerel ve uluslararası ilk rapor ve açıklamalara dayanmaktadır. Duruşma gelişmeleri ve resmi belgeler ulaştıkça haberimiz güncellenecektir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar