Kapadokya’nın saklı mirasına göz diken defineciler suçüstü! Nevşehir’de kayıtlarda olmayan yeraltı şehrinde kazı yaparken 2 kişi yakalandı.

Tarih — Saat: 08 Kasım 2025 — 16:00 (İstanbul)
Okuma süresi: 3 dakika

Nevşehir İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Kaymaklı beldesi Cami Kebir Mahallesi’nde kayıtlarda yer almayan bir yeraltı şehrinde izinsiz kazı yapıldığı yönündeki ihbar üzerine düzenledikleri operasyonda M.P. ve H.P. isimli iki şüpheliyi suçüstü yakaladı. Olay yerinde kazı aletleri ele geçirilirken, alanın eski bir medeniyete ait kayıt dışı yeraltı şehri olabileceği değerlendirildi.

Detaylar — Olay nasıl gelişti?

İhbar üzerine bölgeye intikal eden jandarma ekipleri, kazı yapılan alanda briket ve diğer malzemelerle kamufle edilmiş bir tünel girişi tespit etti. Tünel içinde ve çevresinde yapılan aramada 1 keser, 2 kürek, 1 kazma, 1 kova gibi kazıda kullanılan aletler ile kazı izlerine rastlandı. Kazı sırasında suçüstü yakalanan M.P. ve H.P. ifadeleri alınmak üzere İlçe Jandarma Komutanlığı’na götürüldü.

Kurumların müdahalesi ve ilk değerlendirme

Olayın jandarma tarafından bildirilmesinin ardından Nevşehir Alan Başkanlığı ve Nevşehir Müze Müdürlüğü’nden uzman ekipler olay yerine çağırıldı. Yapılan ön incelemede, kazı alanının daha önce kayıtlı olmayan, eski bir yerleşime ait yeraltı yapıları ve tüneller içerebileceği değerlendirildi; bu nedenle bölge koruma altına alındı ve kapsamlı arkeolojik inceleme için tutanak tutuldu. Şüpheliler hakkında soruşturma başlatıldı.

Bölgesel bağlam — Kapadokya ve yeraltı şehirleri

Nevşehir ve çevresi, tarih boyunca doğal kaya oluşumları ve yüzyıllar içinde oyulmuş yeraltı yerleşimleriyle biliniyor. Kayıtsız veya tahrip edilmemiş yeni yeraltı yapılarına yönelik izinsiz kazılar hem kültürel mirasa hem de arkeolojik araştırmalara ciddi zarar veriyor; bu tür operasyonlar, bölgedeki mirasın korunması bakımından jandarma ve müze ekiplerinin koordineli çalışmalarını gerektiriyor. (Genel bağlam ve benzer operasyon örnekleri için ilgili haber kaynaklarına bakılabilir.)

Ne olacak? Hukuki süreç ve izlenecek yol

Gözaltına alınan şüpheliler hakkında “kültür ve tabiat varlıklarını koruma mevzuatına muhalefet” ve “izinsiz kazı” kapsamında işlem başlatıldığı, savcılık talimatıyla soruşturmanın sürdüğü bildirildi. Bulunan alet ve tespit edilen hasar tutanakla belgelendi; alanın korunması adına geçici kapama ve çevre güvenliği sağlandı. Uzman ekiplerin yapacağı arkeolojik keşif ve rapor, bölgenin tescil edilip edilmeyeceği yönünde belirleyici olacak.

Görgü tanıkları / yetkili açıklamaları (özet)

• Jandarma kaynakları: İhbar sonrası operasyonun hızla planlandığını ve şüphelilerin kazı yaparken yakalandığını bildirdi.

• Müze/alan başkanlığı yetkilileri: İlk bulguların, bölgenin daha önce belgelenmemiş yeraltı yapıları içerdiğini gösterdiğini; detaylı bilimsel inceleme gerektiğini belirtti.

Trafikte yeni dönem: Para cezasının yanında ehliyet ve araç da alınabilecek

FatihDoganMedya — Haber / Analiz
Tarih: 8 Kasım 2025 • Saat: 17:44 (Europe/Istanbul) • Okuma süresi: 4 dakika

TBMM’ye sunulan Karayolları Trafik Kanunu değişiklik teklifiyle, sadece para cezası yetmeyip kuralları ağır şekilde ihlal eden sürücüler için sürücü belgelerinin geçici geri alınması ve araçların trafikten men / bağlanması gibi idari yaptırımlar öngörülüyor. Teklif; yüksek tutarlı idari para cezaları, 30–90 güne varan ehliyet geri alma süreleri ve bazı ağır ihlallerde 60 güne kadar araç bağlama/men cezalarını kapsıyor.

Ne değişiyor? (Ana maddeler)

• Ehliyet geri alma / el koyma: Hız, makas atma, yarışma ve acil geçişe yol vermeme gibi ağır ihlallerde 30–90 gün arasında, bazı olaylarda ise 60 güne varan sürelerle sürücü belgelerinin geri alınması öngörülüyor.

• Araç trafikten men / bağlama: Özellikle “makas atma”, tehlikeli yarış, otoyolda ters yön sürüşü gibi davranışlarda aracın belirli sürelerle trafikten men edilmesi ve bağlanması (ör.: 30–60 gün) maddeleri yer alıyor.

• Para cezaları yükseliyor: Makas atan, yarışan veya şeritleri tehlikeli şekilde kullanan sürücülere yüzbin TL’ye yakın idari para cezaları, ambulans/itfaiyeye yol vermeyenlere on binlerce lira tutarında cezalar öneriliyor. (Örnek: makas için ~90.000 TL; ambulansa yol vermeme için ~46.000 TL gibi rakamlar haberlerde yer aldı.)

• 

Teklifin hukuki durumu — Bu ne zaman yürürlükte olur?

Teklif, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülüyor; şu an için kanunlaşmış değil — tasarı kabul edilip Resmî Gazete’de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek. Komisyon ve Genel Kurul görüşmeleri sırasında maddelerde değişiklik yapılması (cezaların miktarı, süreler, istisnalar) mümkün.

Hangi ihlaller “ağır” sayılıyor? (Basit bir liste)

• Otoyollarda veya şehir içinde tehlikeli hız aşımı (farklı hız aralıklarına göre 30 / 60 / 90 gün ehliyet geri alma).

• Makas atma, şeritleri tehlikeli kullanma, otoyolda ters yön.

• Trafik güvenliğini tehlikeye düşüren yarış ve drift.

• Ambulans/itfaiye/çevik kurtarma araçlarına yol vermeme.

Uygulama, denetim ve itiraz mekanizması

İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü yetkililerinin açıkladığı çerçeveye göre (teklif metni ve bakanlık açıklamaları), denetimler artırılacak; ceza/süre kararları idari işlemlerle uygulanacak. Geri alınan ehliyetler genelde psikoteknik değerlendirme ve belirlenen şartların sağlanması sonrası iade edilecek. İdari yaptırımlara karşı idari itiraz ve yargı yoluna başvuru imkânı mevcut.

Vatandaş ne yapmalı? (Pratik öneriler)

1. Kurallara uymak en etkili yol. Yeni düzenlemenin amacı da cezaların caydırıcılığını artırmak.

2. Ceza tutanağı veya araç bağlama/men kararına itiraz hakkı bulunduğunu unutmayın — idari başvuru veya hukuk yoluna başvurabilirsiniz.

3. Güncel durumu takip edin: Teklifin hangi maddelerinin aynen kabul edildiği, hangi değişikliklerin yapıldığı Genel Kurul ve Resmî Gazete ile kesinleşecek.

Uzman yorumu (kısa)

Hukuk ve trafik uzmanları, yüksek cezaların caydırıcılık sağlayabileceğini, ancak uygulamanın tutarlılık, denetim kapasitesi ve hukuki güvencelerle desteklenmesi gerektiğini belirtiyor. Yerinde ve ölçülü bir uygulama ile trafik güvenliğinde iyileşme hedefleniyor; ancak uygulamada orantısızlık ve teknik hatalar itiraz ve adli süreçleri beraberinde getirebilir.

Malatya’da halı silkeleyip çöp atan kişiye 3 ay hapis cezası — Yargıtay onadı

Tarih: 08 Kasım 2025
Saat: 14:30 (TSİ)
Okuma süresi: 2 dakika

Malatya’da komşusunun balkonuna halı silkeleyip çöp atan bir kişi, “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçu kapsamında 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yerel mahkeme kararı, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 12. Ceza Dairesi tarafından onandı.

Olayın özeti

Olay, Malatya’daki bir apartmanda meydana geldi. İddialara göre sanık; komşusunun balkonuna halı silkeledi, çöp attı ve yapılan uyarılara rağmen davranışlarına devam etti. Şikâyet üzerine Malatya 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı ve mahkeme, sanığı “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçundan 3 ay hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme ve Yargıtay kararı

Yerel mahkemenin verdiği 3 aylık ceza, sanığın temyiz başvurusu üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi tarafından değerlendirildi. Daire, yerel mahkeme kararındaki olgular ve uygulanan hukuk kurallarını yerinde bularak hükmü onadı. Böylece karar kesinleşmiş oldu.

Hukuki çerçeve

Türk Ceza Kanunu’nun 123. maddesi “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçunu düzenliyor. Mevzuata göre, sırf huzur ve sükununu bozmak amacıyla yapılan ısrarlı telefonlar, gürültü ya da benzeri hukuka aykırı davranışlar sonucunda mağdurun şikâyetiyle 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilebiliyor. Halı silkelemek ve balkona çöp atmak gibi eylemler somut koşullara göre bu suç kapsamında değerlendirilebiliyor.

Uzman görüşü ve toplumsal boyut

Hukukçular, apartman hayatında kişisel temizlik alışkanlıklarının ortak yaşam kurallarına uygun biçimde yürütülmesinin önemine dikkat çekiyor. Apartman ve site yönetmelikleri ile Anayasa ve Borçlar Hukuku bağlamında komşuluk hukukunun korunması gerektiği, aksi hâlde özel ve sosyal yaşamın huzurunun zarar gördüğü vurgulanıyor. Bu tür kararların, benzer olayların yargıdan önce uzlaşıyla çözümlenmesini teşvik edebileceği ifade ediliyor.

Ne değişti, ne öğretiliyor?

Bu karar, basit görülen davranışların —özellikle tekrar ve ısrar içeriyorsa— ceza hukuku bakımından yaptırıma bağlanabileceğini gösteriyor. Apartman sakinlerine, ortak alan kullanımında özen göstermeleri ve ihtilaflarda önce sulh yollarına başvurmaları tavsiye ediliyor.