Gündem
Yargıtay’dan Yıllık İzin Ücretinin Peşin Ödenmesi Hakkında Emsal Karar: İşçi Kıdem Tazminatı Yolunu Açtı
Açıklaması:
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 02.06.2025 tarihli kararı, yıllık izne çıkan işçiye izin ücretinin peşin ödenmemesini haklı fesih sebebi saydı ve kıdem tazminatı hakkı tanıdı. İş Kanunu 57/1 uyarınca işverenlerin yükümlülükleri, işçinin hakları ve işverenlerin alması gereken önlemler, uzman görüşüyle detaylı olarak ele alınıyor.
Giriş
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte işyerlerinde yıllık izin kullanımları yoğunlaşmaya başladı. Türkiye’deki İş Kanunu’nda (4857 sayılı Kanun) yıllık izin dönemine ilişkin net düzenlemeler bulunmasına rağmen, pratikte bu hükümlerin tam olarak uygulanmadığı sıkça gözlemlenmektedir. İş Kanunu Madde 57/1’e göre, işveren; yıllık izne çıkan işçiye, izne ait ücretini ya peşin ödemek ya da avans olarak vermekle yükümlüdür. Ne var ki, uygulamada işverenler bu zorunluluğa uymaktan kaçınmakta, işçinin izne çıkarken ücretini alması gecikmektedir. İşçinin bu durumda sözleşmeyi haklı nedenle feshetme hakkı doğmakta ve kıdem tazminatı talep edebilmektedir.
02 Haziran 2025 tarihinde Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, işverenin yıllık izin ücretini peşin ödememesi durumunu haklı fesih sebebi olarak kabul ederek emsal bir karar verdi. Bu karar, benzer sorunlar yaşayan pek çok çalışan için emsal niteliği taşıyor. Aşağıda, ilgili Yargıtay kararının detaylarını, İş Kanunu hükümlerini ve karardan doğan işçi ve işveren yükümlülüklerini ayrıntılarıyla inceleyeceğiz.
Yargıtay Kararının Özeti ve Dayanak Hukuki Düzenleme
Karar Bilgileri ve Konusu
-
Karar Makamı: Yargıtay 9. Hukuk Dairesi
-
Esas No: 2025/2024 E.
-
Karar No: 2025/2487 K.
-
Karar Tarihi: 02 Haziran 2025
-
Konusu: İşverenin, yıllık izne çıkacak işçinin izne ilişkin ücretini izne çıkmadan önce peşin veya avans şeklinde ödeme yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip kıdem tazminatına hak kazanabileceğine hükmedilmesi
İlgili Mevzuat
-
İş Kanunu Madde 57/1:
“İşveren, yıllık izin dönemine giren işçiye, izin ücreti bir defada peşin ödemek veya avans olarak vermek zorundadır.” -
İş Kanunu Madde 24/II-(e) ve (f):
-
(e) bendi: “Ücretin zamanında ödenmemesi”
-
(f) bendi: “Çalışma şartlarına uyulmaması”
-
-
İş Kanunu Madde 26:
“Haklı nedenle derhal fesih hakkı, feshe neden olan olayın öğrenildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde ve her hâlükârda fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl içinde kullanılmalıdır.”
Madde 57/1’in mutlak-emredici nitelikte olması nedeniyle, işçinin ayrıca talepte bulunmasına gerek olmadığı vurgulanmıştır.
Yargıtay Kararının Gerekçesi ve İş’leyişi
-
Peşin Ödeme Yükümlülüğü Kesindir:
Yargıtay, Madde 57/1’in açık hükmüne atıf yaparak, işverenin izne çıkan işçiye izne ilişkin ücretini peşin olarak ödeme veya avans verme yükümlülüğünün “mutlak-emredici” olduğunu vurguladı. Dolayısıyla, işçinin bu hakkını ayrıca yazılı talep etmesine gerek olmadığı belirtildi. -
Haklı Fesih Kapsamı:
-
İşverenin peşin ödeme yükümlülüğüne uymaması, “ücretin zamanında ödenmemesi” başlığı altında değerlendirilerek İş Kanunu 24/II-(e) bendi kapsamında haklı fesih nedeni sayıldı.
-
Aynı fiil, “çalışma şartlarına uyulmaması” kapsamında da değerlendirilebilir ve 24/II-(f) bendi kapsamında yeniden haklı fesih gerekçesi oluşturabilir. Yargıtay, bu durumu ikili olarak ele alarak işçinin kıdem tazminatı talep etme hakkını onadı.
-
-
Fesih Süreleri:
Yargıtay, Madde 26 çerçevesinde;-
“Haklı nedenle derhal fesih hakkı”nın, feshe yol açan durumun öğrenildiği tarihten itibaren 6 iş günü içinde kullanılması gerektiğini;
-
Her hâlükârda, ücretin ödenmemesi fiilinin gerçekleştiği tarihten itibaren 1 yıl içinde fesih hakkının kaybedileceğini hatırlattı.
-
-
Kıdem Tazminatı Hakkı:
İşçinin, ilgili sürelere uygun olarak fesih bildirimi yapması halinde, çalıştığı her bir yıl için kanunda öngörülen kıdem tazminatı tutarını talep etme hakkı doğmaktadır. Kararda; işçinin izine çıkmadan önce ücretini alamadığı için istifa etmesinin “haklı fesih” olduğu kabul edildi ve kıdem tazminatı hüküm altına alındı
Kararın İşçi ve İşveren Açısından Getirdiği Yenilikler
İşçi Açısından
-
Hakkını Kolayca Koruma İmkanı: Yargıtay kararı, işçinin ek bir talepte bulunmaksızın, izin ücretini zamanında alamadığı durumda haklı fesih yoluna gidebileceğini netleştirdi.
-
Fesih Sürelerine Dikkat: İşçi, fesih hakkını kullanırken “6 iş günü içinde” bildirim yapmayı, aksi halde sürenin geçeceğini bilmelidir.
-
Kıdem Tazminatı Talep Hakkı: İşçi, izne ilişkin ücretini almadığı için kıdem tazminatı talep etme hakkına sahip olur. Böylece, izne çıkmadan önce ücretinin zamanında ödenmemesi durumunda önemli bir mali güvence elde eder.
İşveren Açısından
-
Mevzuata Uyum Zorunluluğu: İşverenler, İK 57/1 yükümlülüğünü açıkça yerine getirmedikleri takdirde hem haklı feshe engel olamamakta hem de hukuki tazminat riskine girmektedir.
-
Risk Yönetimi ve İş Sürekliliği: İzine çıkacak her işçi için bordro ve muhasebe rutinleri önceden planlanmalı, “izne çıkmadan önce izin ücretinin ödenmesi” süreci standart hale getirilmeli.
-
İdari Yaptırım İhtimali: Sadece kıdem tazminatı talebi değil, aynı zamanda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın teftişlerinde “izne ilişkin ücretlerin zamanında ödenmemesi” sebebiyle idari para cezası uygulanabilir.
Uygulamada Dikkat Edilmesi Gereken Adımlar
-
Bordro ve Kayıt Düzeni Oluşturma:
-
İzin ücretlerinin “yıllık izin ücreti” olarak bordroya net şekilde yansıtılması.
-
İşçi izin formu, bordro, ödeme dekontu ve banka kayıtları gibi belgelerin eksiksiz arşivlenmesi.
-
Bu kayıtlar, olası bir fesih veya mahkeme sürecinde delil olarak işlev görecektir.
-
-
İç Prosedürlerin Güncellenmesi:
-
İnsan Kaynakları ve Muhasebe departmanları, Madde 57/1 kapsamında “izin ücreti ödeme süreci”ni netleştiren yazılı talimat ve yönergeler hazırlamalıdır.
-
İzin talepleri alındığı anda, otomatik olarak bordro planlamasına işlenip izin ücreti ödemesi izne çıkış tarihinden önce tamamlanmalıdır.
-
-
Çalışanları Bilgilendirme:
-
İş Kanunu’nda öngörülen haklar, işyeri içi duyurular veya e-bültenlerle çalışanlara hatırlatılmalıdır.
-
“Yıllık izin ücreti ödemesi” konusundaki gecikme veya aksamanın hukuki sonuçları, kısa bir bilgilendirme notuyla çalışanlarla paylaşılmalıdır.
-
-
Yöneticilerin ve Muhasebecilerin Eğitilmesi:
-
İK ve bordro sorumluları, ilgili Yargıtay kararını içeren seminer veya online eğitimlerle bilgilendirilmelidir.
-
Bu sayede, “madde 57/1 ihlalinde oluşabilecek haklı fesih ve kıdem tazminatı yükümlülüğü” konusunda ortak farkındalık yaratılmış olur.
-
Uzman Görüşü
Uzman: Av. Muzaffer Yılmaz
Görüş Özeti:
“Bu karar, uzun süredir uygulamada aksayan bir noktayı netleştirmiştir. İş Kanunu’nun açık hükmüne rağmen ‘işçinin talep etmesi gerekir’ şeklindeki yanlış algı, mahkemece bertaraf edilmiştir. Artık işveren cephesinde, yıllık izin ödemelerini izne çıkmadan önce kesinlikle yerine getirme bilinci oluşacaktır. Çalışan ise, ücretini alamadığı takdirde kısa sürede hukuki yollara başvurarak hem haklı fesih yolunu kullanabilir hem de kıdem tazminatı talep edebilir. Bu kararla, emeğin korunması adına önemli bir adım atılmıştır.”
Sonuç ve Öneriler
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 02.06.2025 tarihli kararı, işverenlerin yıllık izin öncesi ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesini haklı fesih sebebi olarak değerlendirip kıdem tazminatı hakkı tanıdı. İşverenler için hem mali hem de itibar anlamında büyük bir risk oluşturan bu durum, pratik önlemlerle kolayca aşılabilir:
-
Yıllık İzin Ücretlerinin Zamanında Ödenmesi: İzne çıkacak her işçinin izin ücretinin en geç izne çıkmadan önce bordroya ve banka ödemesine yansıtılması.
-
Dokümantasyonun Titizlikle Tutulması: İzin talepleri, bordro dökümleri, ödeme dekontları ve ilgili yazışmaların düzenli şekilde saklanması.
-
İç Süreçlerin ve Politika Belgelerinin Güncellenmesi: İş Kanunu 57/1 uyarınca, “izin ücreti peşin veya avans ödeme politikası”nın yazılı hale getirilmesi ve tüm çalışanlara duyurulması.
-
Çalışan ve Yönetici Eğitimi: Departman bazlı bilgilendirmeler, iş hukuku seminerleri ve kısa eğitimlerle hem çalışan hakları hem de işveren yükümlülükleri netleştirilmeli.
Bu karar, iş hayatında “emek ve hak” dengesini korumak adına önemli bir gerekliliktir. Hem işçi hem işverenler, yürürlükteki hukuki düzenlemelere titizlikle uydukça, olası uyuşmazlıkların önüne geçilebilir ve iş barışı sağlanabilir.
Gündem
Yaya çarpıp kaçtı, ehliyetsiz ve ampüte çıktı

Bursa İnegöl’de yolun karşısına geçmeye çalışırken otomobilin çarptığı yaya hayatını kaybetti.
Kaza gece saatlerinde Bursa-Ankara karayolu İnegöl girişinde meydana geldi.
İlçe merkezine doğru seyir halinde olan 14 yaşındaki M.Y. yönetimindeki otomobil, yolun karşısına geçmeye çalışan henüz kimliği belirlenemeyen kişiye çarpıp yaklaşık 60 metre sürükledi.
Sürücü M.Y., olay yerinden hızla uzaklaşırken, diğer sürücülerin ihbarı üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
Otomobilin çarptığı yayanın hayatını kaybettiğini belirlendi.
5 KİLOMETRE UZAKTA TERK ETTİ
Kaza ile ilgili çalışma yapan polis, yayaya çarpan otomobili olay yerinden 5 kilometre uzaklıkta bir arsada terk edilmiş halde buldu.
Polis ekipleri yaya olarak kaçan sürücü M.Y. ve arkadaşları M.K. (15) ile B.E.’yi (14) takip sonucu yakaladı.
Kaza sırasında hafif şekilde yaralandıkları anlaşılan sürücü ve 2 arkadaşı tedavilerinin ardından polis merkezine götürüldü.
Hayatını kaybeden yayanın cenazesi ise olay yerindeki incelemenin ardından Bursa Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı.
Öte yandan ehliyeti bulunmayan sürücü M.Y.’nin geçen yıl geçirdiği iş kazası sonucu sağ kolunun dirsek altından ampüte edildiği anlaşıldı.
Gündem
Diyarbakır Kayapınar’da 13 Katlı Binada Feci Yangın: 2’si Çocuk 3 Kişi Hayatını Kaybetti, 17 Yaralı
Açıklaması
Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesi Fırat Mahallesi’ndeki 13 katlı binada çıkan yangında 2’si çocuk 3 kişi yaşamını yitirdi, 17 kişi dumandan etkilendi. Yangının çıkış nedeni, müdahale süreci ve yetkililerin açıklamaları bu detaylı makalede.
Giriş: Diyarbakır’daki Korkunç Yangın Faciası
05 Haziran 2025 akşamı Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesi Fırat Mahallesi’nde bulunan 13 katlı Rojava Sitesi’nde çatı katında çıkan yangın, kısa sürede korkunç bir tabloya dönüştü. Yoğun duman ve alevler, binadaki birçok daireyi etkisi altına alarak 3 kişinin (2’si çocuk) hayatını kaybetmesine, 17 kişinin ise dumandan yaralanmasına yol açtı . Olay, sadece ailelerin değil, tüm kent halkının yüreğini dağladı. Bu makalede yangının çıkış şekli, can kaybı ve yaralı sayısı, müdahale süreci, yetkililerin açıklamaları ve sonrasında alınması gereken tedbirler başlıklarıyla ele alınacaktır.
1. Yangının Meydana Geldiği Yer ve Zaman
-
Tarih ve Saat
Yangın, 05 Haziran 2025 Perşembe günü saat 18:30 civarında çıktı . -
Yer Bilgisi
Olay, Diyarbakır’ın merkez Kayapınar ilçesi, Fırat Mahallesi 564. Sokak’taki Rojava Sitesi’ne ait 13 katlı apartmanın en üst katında (çatı katı) başladı . -
Binanın Özellikleri
Rojava Sitesi, 200’ün üzerinde hanenin yaşadığı, merkezi konumlu ve yoğun nüfus barındıran bir apartman kompleksiydi. 13 katlı yapının özellikle üst katları ahşap tavan ve izolasyon malzemeleriyle döşeli olduğu için alevler hızla yayıldı.
2. Yangının Çıkış Nedeni ve İlk Görgü Tanıklarının İfadeleri
-
Kesin Sebep Henüz Belirlenemedi
Diyarbakır Valiliği ve Kayapınar Kaymakamlığı tarafından yapılan ilk açıklamalara göre yangının çıkış nedeni henüz kesinleşmedi. Soruşturma ekipleri, binanın çatı katında bulunan elektrik tesisatı, izolasyon malzemeleri ve olası ihmal etkenlerini araştırmaya başladı -
Görgü Tanıklarının İfadeleri
Bazı apartman sakinleri, çatıdan yükselen dumanı gördükten kısa süre sonra evini boşaltmak zorunda kaldığını belirtti. Bir görgü tanığı, “Kapıyı açtığımızda yoğun dumanla karşılaştık, merdivenler tamamen duman doluydu. Kimse neye uğradığını anlayamadı” dedi .
3. İçeride Mahsur Kalanlar ve Kurtarma Süreci
-
İlk İhbar ve Ekiplerin Sevkiyatı
Yangının duyulmasıyla birlikte 112 Acil Sağlık, itfaiye, AFAD ve polis ekipleri hızla olay yerine sevk edildi. AFAD ve UMKE ekipleri olay yerine ilk varan ekipler oldu. İtfaiyenin olay yerine ulaşması, Kayapınar’ın merkezi olmasına rağmen yoğun trafik nedeniyle yaklaşık 7–8 dakikayı buldu -
Yoğun Duman ve Tahliye Zorluğu
Çatı katından başlayarak alt katlara doğru inen duman, merdiven boşluklarını tamamen kapladı. Binada mahsur kalanların bir kısmı sepetli vinçlerle dışarı çıkarıldı, bazıları ise balkonlardan komşu dairelere geçerek kurtarıldı -
Tahliye Edilen Kişi Sayısı
Bütün tahliye çalışmaları sonucunda 1’i bebek olmak üzere 38 kişi binadan güvenli şekilde çıkartıldı . Ancak dumandan etkilenen 17 kişi çeşitli hastanelere sevk edildi.
4. Can Kaybı ve Yaralı Durumları
-
Hayatını Kaybedenler (3 Kişi)
Yangında, dumandan zehirlenme ve alevlerin etkisiyle 2’si çocuk olmak üzere 3 kişi yaşamını yitirdi:-
Ahmet Kaya (32) – Dumandan etkilenenlerden, olay yerine yakın bir hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamadı.
-
Zeynep Aktaş (8) – Ailesiyle birlikte tatildeyken apartmanı ziyaret etmeye gelmişti. Yangın sırasında çatı katından dumanla boğuştu. Hastanede yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
-
Mehmet Karaca (1) – Aile yakınlarını ziyarete gelen bebeğin yoğun dumandan dolayı hayatını kaybettiği öğrenildi .
-
-
Yaralı Sayısı (17 Kişi)
Dumandan etkilenen 17 kişi ambulanslarla yakın hastanelere sevk edildi. Yaralılardan bazılarının durumu kritik olmakla birlikte yapılan tedavilere olumlu yanıt verdiği, hiçbirinin hayati tehlikesinin kalmadığı ifade edildi .
5. Resmi Makamların ve Yetkililerin Açıklamaları
-
Vali Murat Zorluoğlu’nun İlk Değerlendirmesi
Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu yangın bölgesine gelerek şu bilgileri paylaştı:“Yaklaşık saat 18:30’da haber aldık. İlk belirlemelere göre 17 vatandaşımız dumandan etkilendi, 3’ü ne yazık ki vefat etti. Bunlardan 2’si çocuk. İncelemelerimiz sürüyor. İhmal varsa en üst düzeyde hesap sorulacaktır.”
-
Kaymakamlık ve İl Emniyet Müdürlüğünün Açıklamaları
Kaymakamlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, soruşturmanın adli makamlarca yürütüldüğü, olay yerinde emniyet ve itfaiye ekiplerinin çalışma başlattığı bildirildi ve “Yangının kesin çıkış sebebi bilirkişi raporu sonrasında kamuoyuyla paylaşılacak.” denildi . -
İtfaiye ve AFAD Ekiplerinin Müdahalesi
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı, “Binanın çatı katında başlayan yangın, izolasyon malzemeleri ve rüzgârın etkisiyle hızla tüm merdiven boşluklarını dumanla doldurdu. Mahsur kalan vatandaşları sepetli vinç ve merdivenlerle tahliye ettik. Soğutma çalışmalarının devam ettiği alanda risk tamamen ortadan kalktıktan sonra hasar tespiti yapılacak.” şeklinde bilgi verdi .
6. Yangının Toplumsal Etkileri ve Vatandaş Tepkileri
-
Mahalle Sakinlerinin Endişesi
Fırat Mahallesi sakinleri, “Dar sokak yapısı ve yanında üst üste inşa edilmiş binaların yangına karşı risk oluşturduğunu” belirterek, yetkililerden yangın güvenliğinin artırılmasını talep etti -
Diğer Bina Sakinlerinin Görüşleri
Rojava Sitesi’nde oturan bazı aileler, “Apartmanın eskiyen izolasyon malzemeleri ve bakımsız kalan elektrik tesisatı bu facianın fitilini ateşlemiş olabilir. Denetim eksikliğinin sonucu bu oldu” diyerek yetkilileri uyardı -
Sosyal Medya ve Yerel Basın Yansımaları
X (Twitter) ve Instagram gibi sosyal medya platformlarında “#DiyarbakırYangını” etiketiyle paylaşım rekorları kırıldı. Birçok kullanıcı, benzer yapıların kentin risk haritasına alınması gerektiğini savundu. Yerel basın ise yangının nedenlerini irdeleyen özel haberler yayımladı ve uzman görüşlerine başvurdu.
7. Olası Sebepler ve Önleyici Tedbirler
7.1 Olası Sebepler
-
Elektrik Tesisatı Arızası
Uzmanlar, 13 katlı binalarda sıkça rastlanan iç tesisat aşınması veya kaçak akım nedeniyle yangın çıkma ihtimaline dikkat çekti. Yüklü elektrikli cihazların çatı katındaki dağıtım panosuna fazla yüklenmesi de olası nedenler arasında görülüyor. -
İzolasyon Malzemeleri ve Yanıcılık
Çatı katı izolasyonu için kullanılan strafor, ahşap ve yalıtım malzemeleri alev alıcı özellik taşıyabiliyor. Bir kıvılcım veya küçük bir kıvılcım, kısa sürede büyük yangına dönüşebilir. -
İhmal/İnsan Faktörü
Brahim Usta gibi bazı tanıklar, “Çatı katında elektrik kontağı ya da unutulmuş bir sigara izmariti” gibi küçük ihmallerin yangını tetiklemiş olabileceğini belirtti.
7.2 Alınması Gereken Önleyici Tedbirler
-
Düzenli Denetimler ve Periyodik Bakım
Belediye ve ilgili kurumlar, yüksek katlı binalarda periyodik olarak elektrik tesisatı, izolasyon malzemeleri ve yangın söndürme sistemlerini denetlemeli. Her dairede yangın söndürücü bulundurulması zorunlu hale getirilmeli. -
İtfaiye Erişimini Kolaylaştıracak Altyapı Düzenlemeleri
Dar sokaklarda yangın araçlarının rahat manevra yapabileceği alanlar oluşturulmalı; itfaiye bağlantı noktaları ve su dolum alanları üretim/tesis planlarında mutlaka yer almalı. -
Halkı Bilinçlendirme Kampanyaları
Özellikle yaz aylarında artan risklere karşı apartman sakinleri, mahalle bazında düzenlenen seminerlerle yangın söndürme teknikleri, tahliye planı hazırlama ve dumanın tehlikeleri konusunda bilgilendirilmeli. -
Erken Uyarı ve Alarm Sistemleri
Kat kaseti ve ortak kullanım alanlarına konulan duman dedektörleri, erken uyarıyla dumanın yoğunlaşmasını engelleyebilir. Bu sistemler, hem sesli hem de mobil/uygulama tabanlı bildirimle binada yaşayanları hızlıca haberdar edebilir. -
Yüksek Katlı Binalarda Zorunlu Sprinkler Sistemi
13 katlı ve üzeri binalarda otomatik sprinkler sistemi kurulumu zorunlu hale getirilmeli. Uluslararası standartlara uygun sprinklerler, yangının başlangıç aşamasında söndürülmesine yardımcı olur.
8. Yangının Ardından Son Durum ve Soruşturma Süreci
-
Soruşturmanın Kapsamı
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, yangınla ilgili “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan resen soruşturma başlattı. Savcılık, binanın bakım – onarım kayıtları, elektrik tesisat raporları ve itfaiye tutanaklarını incelemeye aldı -
Binanın Hasar Tespiti ve Yeniden İskan Süreci
Yangın kontrol altına alındıktan sonra hasar tespit ekipleri binada kapsamlı inceleme yaptı. Çatı katı ve 12. kat başta olmak üzere alevlerin doğrudan temas ettiği katlardaki daireler “yaşanamaz” raporu aldı. Belediye, zarar gören aileleri geçici olarak Göç İdaresi Yurdu ve öğrenci yurtlarında konaklamaya yönlendirdi. -
Sigorta ve Mali Yükümlülükler
Rojava Sitesi’ndeki birçok dairenin “Zorunlu Deprem Sigortası (DASK)” ve konut yangın sigortası poliçeleri bulunuyordu. Sigorta şirketleri, ölümler ve yaralanmalar dışında maddi hasar için tazminat ödemelerini hızlandırdıklarını duyurdu.
9. Sonuç ve Değerlendirme
Diyarbakır Kayapınar’daki 13 katlı Rojava Sitesi’nde meydana gelen yangın, kentin kentleşme sorunları, yüksek katlı binalarda denetim eksiklikleri ve hızlı büyüyen nüfusun getirdiği riskleri bir kez daha gözler önüne serdi. 2’si çocuk 3 vatandaşımızın yaşamını yitirdiği, 17 kişinin dumandan etkilendiği bu acı olay, hem yerel yönetimleri hem de vatandaşları önleyici tedbirler konusunda harekete geçmeye zorladı.
Gelecekte benzer faciaların önlenmesi için
-
Düzenli denetim ve bakım,
-
Akıllı erken uyarı sistemleri,
-
Sprinkler ve yangın söndürme altyapısının güçlendirilmesi
gibi adımlar acil olarak hayata geçirilmelidir. Ayrıca, halkın bilinçlendirilmesi için mahalle ve apartman bazlı eğitim programlarının yaygınlaşması, can ve mal güvenliğini artırmada en önemli etkenlerden biri olacaktır.
Bu felaket, sadece Fırat Mahallesi’ndeki bir apartmanın meselesi değil, bütün Diyarbakır’ın ve benzer yerleşim yerlerinin ortak sorunudur. Sorumluların titiz bir soruşturma yürütmesi, eksiklerin mutlaka tespit edilmesi ve bir daha tekrarlanmaması adına gerekli tüm yasal, idari ve teknik tedbirlerin alınması elzemdir.
Gündem
Alman İş İnsanı Bernd Kebbel, Namibya Safari’sinde Aslan Saldırısında Hayatını Kaybetti
Açıklaması:
Almanya doğumlu iş insanı ve hayırsever Bernd Kebbel, Namibya’daki Hoanib Skeleton Coast Camp yakınlarında aslan saldırısında hayatını kaybetti. Olayın tüm ayrıntıları ve son durumu bu makalede öğrenin.
Olayın Özeti ve Tarihçesi
30 Mayıs 2025 sabahı, Namibya’nın kuzeybatısında Sesfontein bölgesine bağlı Hoanib Skeleton Coast Camp yakınlarında, Alman iş insanı ve hayırsever Bernd Kebbel (59), kamp alanında konakladığı tente tipi çadırından tuvaleti kullanmak üzere çıktığı esnada bir dişi aslan (lokal isimle “Charlie”) tarafından boğazına saldırıldı. Arkadaşlarının ve güvenlik görevlilerinin müdahalesine rağmen alınan ölümcül yaralar nedeniyle Kebbel olay yerinde yaşamını yitirdi.
Yetkililer, saldırıyı gerçekleştiren aslanın 1 Haziran 2025 tarihinde insan ve turist güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle avlandığını ve etkisiz hâle getirildiğini açıkladı.
Bernd Kebbel Kimdir?
Bernd Kebbel, 1965 doğumlu Almanyalı bir iş insanı ve hayırseverdi. Üniversite yıllarını Almanya’da geçirdikten sonra 1990’lı yılların ortalarında Namibya’ya yerleşerek “Offroad Centre” adlı şirketini kurdu. Bu şirket, Safari ve off-road araç donanımları sağlayarak bölgedeki ekoturizme önemli katkılarda bulundu.
Kebbel, ayrıca Namibya’daki çöl aslanlarının korunmasına yönelik başlattığı projelerle de tanınıyordu. Yerel halk ve uluslararası toplum nezdinde, nesli tükenme tehlikesi altındaki bu aslanlar için yaptığı bağışlar ve finansal desteklerle biliniyordu. Hatta yerel bir koruma uzmanı, Kebbel’in onuruna bir aslana “Bernd” adını vermişti.
Saldırı Anı ve Kamp Koşulları
Olay, hafta sonu tatilini geçirmek üzere Kebbel’in eşi Conny (57) ve bir grup arkadaşıyla birlikte kurduğu kamp alanında yaşandı. Kebbel’in konakladığı tente çadır, zemin üstü platforma kurulmuş olup, tuvalet ihtiyaçları için özel bir araç veya sabit bir yapı yerine basit bir çadır çıkışı kullanılıyordu.
Saldırı, gece yarısını takip eden sabah erken saatlerde meydana geldi. Kebbel, henüz gün ışığı tam doğmadan çadırdan çıkarak tuvaleti kullanmak üzere yürüyüşe geçtiği sırada, gözlerden uzak bir noktada bekleyen dişi aslan tarafından boğazına saldırıldı. O sırada eşine ve arkadaşlarına görünmeyen aslan, ani bir hareketle Kebbel’e saldırdı. Karşı koyma imkânı bulamayan Kebbel, aşırı kan kaybı ve boğaz bölgesindeki ölümcül yaralar nedeniyle hayatını kaybetti.
Kamp arkadaşları ve güvenlik görevlileri, saldırıyı durdurmak için aslanı kovaladı ve silah kullanmak zorunda kalarak aslanı bölgeden uzaklaştırdı. Ancak bu müdahale, Kebbel’in hayatta kalmasını mümkün kılmadı. Olay yerine ulaşıldığında, tüm müdahalelere rağmen Kebbel’in kalp atışları durmuştu.
Aslanın Euthanasia Kararı ve Yetkili Açıklamaları
Namibya Çevre, Orman ve Turizm Bakanlığı’ndan yapılan resmi açıklamada, saldırıyı gerçekleştiren dişi aslanın (Charlie) 1 Haziran 2025 tarihinde “sürdürülebilirlik ve topluluk güvenliği” gerekçesiyle avlandığı belirtildi. Bakanlık sözcüsü Ndeshipanda Hamunyela, aslanın yakın bölgede risk oluşturmaya devam ettiğini, bölgedeki turist ve yerel halk için tehlike arz ettiğini açıkladı.
Hamunyela ayrıca, kamp alanına yakın noktalarda insanların yürümesinin aslanlar için bilinen bir durum olduğunu, ancak Kebbel’in gece saatlerinde tek başına hareket etmesinin tehlikeyi artırdığını vurguladı. Saldırının gerçekleştiği bölge, 2023 yılı verilerine göre yaklaşık 60 erişkin çöl aslanına ev sahipliği yapan bir ekosistem içinde yer alıyordu.
Namibya’da Çöl Aslanları ve Koruma Çabaları
Namibya’daki çöl aslanları (Panthera leo bleyenberghi), diğer aslan alt türlerine kıyasla zorlu koşullara adapte olmuş nadir kedigil türlerinden biridir. Hoanib Nehri çevresi ve Kunene bölgesi gibi kurak alanlarda yaşayan bu aslanların sayısı, 2023 sonu itibarıyla 60 erişkin birey civarında tahmin edilmektedir.
Çöl aslanları, gece avlanmaya adapte olmuş, su kaynakları kıtlığına rağmen küçük av hayvanlarıyla beslenerek hayatta kalabilen nadir türlerden biridir. Ancak iklim değişikliği, insan yerleşimleri ve kaçak avcılık gibi faktörler, bu türün geleceğini tehdit etmektedir. Namibya hükümeti ve sivil toplum kuruluşları, bu aslanları korumak için bölgesel komünite temelli programlar yürütmekte, aslanların hareketini izlemek için uydu takip cihazları takmakta ve yerel halkı bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleştirmektedir.
Son yıllarda, “Lion Rangers” adı verilen koruma timleri, köylerde yaşayan halkı aslanların varlığı hakkında erken uyarı sistemleri aracılığıyla bilgilendirerek insan-aslan çatışmalarını minimize etmeye yönelik projeler yürütüyor. Ayrıca ekoturizm gelirlerinin bir kısmı, koruma çalışmaları ve yerel toplulukların kalkınması için ayrılıyor.
Aile, Toplumsal Tepkiler ve Soruşturma Süreci
Bernd Kebbel’in ani ve trajik ölümü, Namibya’daki Alman konsolosluğu ve Almanya’daki medyada geniş yankı uyandırdı. Kebbel’in eşi Conny ve iki yetişkin çocuğu, olayın haberini aldıktan sonra Namibya’ya dönerek yetkililerle iş birliği yaptı ve cenaze işlemlerini organize etti.
Namibya polisi ve Çevre, Orman ve Turizm Bakanlığı yetkilileri, saldırıyla ilgili kapsamlı bir soruşturma başlattı. Kamp alanındaki güvenlik protokolleri, aslan bölgesinde gece yürüyüşü yapan turistlerin korunması için yetersiz miydı, yoksa Kebbel’in bireysel tercihi mi bu kazayı tetikledi soruları araştırılıyor. Güvenlik kameraları ve tanık beyanları, olay anını detaylı olarak ortaya koymaya yardımcı olacak.
Çevre Bakanlığı, benzer olayların tekrarlanmaması için kamp işletmecilerine daha katı yönergeler ve eğitimler verilmesi kararını değerlendirdiğini açıkladı. Bunun yanı sıra uluslararası safari turizmi acentaları, konaklama ve güvenlik standartlarını gözden geçirme taahhüdünde bulundu.
Sonuç ve Güvenlik Uyarıları
Alman iş insanı Bernd Kebbel’in ölümü, safari turizminin ne kadar büyüleyici olduğu kadar ölümcül riskler de barındırdığını gösterdi. Uzmanlar, özellikle çöl aslanları gibi vahşi hayvanların yoğun olarak bulunduğu bölgelerde, gece veya gündüz fark etmeksizin mutlaka uzman rehber eşliğinde hareket edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Namibya, ekoturizm açısından cazibesini korurken, turistlerin güvenliği için sıkı önlemler almayı sürdürüyor. Safari sırasında izlenmesi gereken temel kurallar şöyle özetlenebilir:
-
Bölgedeki yaban hayatının davranışlarını öğrenin: Özellikle gece aktif hayvan türlerinin alışkanlıklarına dikkat edin.
-
Rehbersiz kamp dışına çıkmayın: Çadıra en yakın sabit tuvalet tesislerini kullanın veya mutlaka bir rehberden refakat alın.
-
Gürültü ve ışık kullanımına özen gösterin: Ani ışık açma veya yüksek ses, aslanların dikkatini çeker.
-
Grup hâlinde hareket edin: Yalnız yürümek, koruma içgüdüsünü tetikleyebilir ve saldırı riskini artırır.
-
Rehber ve güvenlik talimatlarına harfiyen uyun: Yerel rehberler, hayvan davranışları ve bölgedeki güvenli rotalar hakkında en doğru bilgiye sahiptir.
-
Gündem1 hafta önce
Özgür Evren Öziş’in Cansız Bedeni Ağaçta Bulundu: Ailesi Televizyon Programlarına Başvurmuştu
-
Teknoloji1 hafta önce
Gizemli Uzay Nesnesi ASKAP J1832−091: Dünya’ya Her 44 Dakikada Bir Radyo ve X-Işını Sinyali Gönderiyor
-
Gündem7 gün önce
Hamilelikte Mucize Görüntü: 8 Aylık Amanda Foster’ın Ultrasonunda “Tanrı’nın Eli” Belirdi
-
Gündem1 hafta önce
Papara’ya Yasa Dışı Bahis Operasyonu: 8 Şirkete Kayyum Atandı
-
Gündem1 hafta önce
Konya’da 10 Yaşındaki Öğrencinin Boğazını Sıkma Faciası: Küçük Yusuf Yoğun Bakımda Hayat Mücadelesi Veriyor
-
Gündem3 gün önce
19 Yaşındaki Sırp TikTok Fenomeni Tijana Radonjic, Budva’da Deniz Paraşütü Kazasında Hayatını
-
Gündem7 gün önce
Hollanda’da Haribo Ekşi Kola Jelibonlarında Esrar Krizi: Tüm Ürünler Geri Çağrıldı
-
Gündem1 hafta önce
“İlişkilerde Sağlıksız Tercihler: Kadınlar Neden Bazen Kendilerine Zarar Verebilecek Partnerlere Yönelebilir?”