Sağlık
Yerli Akıllı Kanser İlaçlarıyla Umut: SGK’nın Karşılamadığı Maliyetler ve Erdoğan’ın Yerli Üretim Talimatı

Açıklaması:
Kanser tedavisinde kullanılan “akıllı” ilaçların SGK tarafından karşılanmaması, hastaların milyonlarca lirayı aşan maliyetlerle karşılaşmasına neden oluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli üretim talimatı, 100 bin–2 milyon TL aralığındaki akıllı ilaçların Türkiye’de üretilerek hastaların yükünü hafifletmeyi hedefliyor. Bu makalede, SGK kapsamındaki boşluklar, tedavi maliyetlerinin boyutları, Erdoğan’ın talimatının ayrıntıları, yerli üretime yönelik güncel adımlar ve sağlık sistemine etkileri detaylandırılacaktır.
Giriş
Türkiye’de kanser tedavisinde kullanılan yeni nesil “akıllı” ilaçlar, tüm dünyada kanserle mücadelede başarıyı artıran en önemli tedavi yöntemlerinden biri olarak ön plana çıkarken, SGK tarafından geri ödeme kapsamına alınmamaları nedeniyle hastalar ve aileleri üzerinde ciddi bir mali yük oluşturmaktadır. Bu ilaçların tek seferlik doz maliyetleri 15.000–65.000 TL arasında değişiklik gösterirken, tam tedavi kürlerinin toplam maliyeti 100.000 TL’den başlayıp 2.000.000 TL’ye kadar çıkabilmektedir . Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “yerli üretim” talimatı, hem mali yükü düşürmeyi hem de dışa bağımlılığı azaltmayı hedeflemektedir.
SGK’nın Akıllı İlaçları Karşılamama Durumu
SGK’nın akıllı hedefe yönelik onkoloji ilaçlarının birçoğunu geri ödeme listesine dahil etmemesi, kanser hastalarının tedaviye erişimini sınırlandırmaktadır. Özellikle mutasyon tipi kadar hastanın genetik özelliklerine yönelik tasarlanan bu ilaçlar; bağışıklık sistemini güçlendirerek hastanın yaşam süresini ve kalitesini artırmakta, kemoterapi ve cerrahi yöntemlere gerek kalmadan tedavi imkânı sunmaktadır .
-
Akıllı İlaç Tanımı: Hedefe yönelik moleküler tedavi içeren ilaçlar, kanser hücrelerini tanıyarak çoğalmalarını engellemekte ve diğer hücreleri mümkün olduğunca korumaktadır .
-
SGK Kapsamı Dışında Bırakılan İlaçlar: Trastuzumab (Herceptin), Bevacizumab (Altuzan), Rituximab (Mabthera), Cetuximab (Erbitux), Pembrolizumab (Keytruda), Atezolizumab (Tecentriq) gibi ilaçlar çoğunlukla SGK geri ödeme kapsamına alınmadığından hastaların cepten yüksek maliyetler ödemesi gerekmektedir .
Bu nedenle hastalar, SGK’dan geri ödeme alabilmek için yargı yoluna başvurmaktadır. Oysa akıllı ilaçların tedavi başarısı, kimi kanser türlerinde (örneğin akciğer, meme ve hematolojik kanserlerde) kemoterapiye kıyasla daha yüksek oranda yanıt ve daha az yan etki sunmaktadır.
Tedavi Maliyetleri ve Hastaların Yaşadığı Zorluklar
Akıllı ilaçların geri ödeme kapsamı dışında olması, hastaların ilaçlara ulaşmasını neredeyse imkânsız kılmaktadır. Örneğin;
-
Pembrolizumab (Keytruda): 100 mg’lık bir flakonun 2024 yılı fiyatı 53.505,72 TL’dir.
-
Atezolizumab (Tecentriq): 1.200 mg’lık bir flakonun fiyatı 65.712,83 TL’dir.
-
Rituximab (Mabthera): 500 mg’lık bir flakonun fiyatı 19.995,29 TL’dir.
-
Cetuximab (Erbitux): 100 mg’lık bir flakonun fiyatı 5.539,21 TL’dir.
-
Trastuzumab (Herceptin): 150 mg’lık bir flakonun fiyatı 8.849,21 TL’dir .
Bu fiyatlarla örnek bir tedavi planına baktığımızda:
-
Bir hastanın günde 200 mg Pembrolizumab kullanması durumunda tek seferlik doz maliyeti 107.011,44 TL’yi bulmakta,
-
Aylık 4 kür Atezolizumab tedavisinin maliyeti 262.851,32 TL’yi geçmektedir.
-
Rituximab veya Herceptin gibi biyobenzer ilaçlarda da aylık maliyet ortalama 50.000–100.000 TL’ye yaklaşabilmektedir .
Hastalar, çoğunlukla kişi başına düşen yıllık ortalama emekli aylığı (yaklaşık 4.000 TL/ay) ile bu maliyetleri karşılayamamaktadır. Bir hastanın “6 kutu ilaç için 240.000 TL” harcaması gerektiği ve bu ilacın bir haftada temin edilmesi gerektiğine dair gerçek hasta hikâyeleri, durumun aciliyetini gözler önüne sermektedir .
-
Baskı Altında Kalan Aileler: Bir hasta; “6 kutu kullandığında iyileşme şansının yüksek olduğunu söyledi. Ancak bir kutusu 40.000 TL olan bu ilacı bulması mümkün değil” diyerek Cumhurbaşkanı’ndan yardım istemiştir .
Bu ekonomik engeller, hastaların tedavi şansını kısıtlamakta ve moral motivasyonlarını yıpratmaktadır. Ayrıca, hastaların tedaviye geç başlaması veya uzak bir doğrudan tedavi arama sürecine girmesi, prognozu olumsuz etkileyebilmektedir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Yerli Üretim Talimatı
Bu tabloya karşılık olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “SGK tarafından karşılanmayan akıllı kanser ilaçlarının Türkiye’de üretilmesi” için bakanlıklara yeni bir talimat vermiştir. Erdoğan’ın talimatı özetle şunları içermektedir:
-
Yerli İlaç Üretim Zincirinin Kurulması: Akıllı ilaçların formül aşamasından nihai ürüne kadar tüm süreçlerinin Türkiye’de yapılmasını sağlamak, böylece dışa bağımlılığı azaltmak.
-
Ar-Ge Desteğinin Artırılması: TÜSEB ve Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle, kanser ilaçları geliştiren yerli firmalara Ar-Ge finansman desteğinin verilmesi; bunun için 2025 yılında Ar-Ge bütçesinin iki katına çıkarılması kararı alınması .
-
SGK Geri Ödeme Kapsamının Genişletilmesi: Yerli üretilen akıllı ilaçların SGK tarafından karşılanması için mevzuat düzenlemeleri yapılması; SGK’nın Faz 1–Faz 3 klinik çalışmalarında finansman desteği vermesi .
-
Stratejik Teşvik Belgeleri ve Mali Teşvikler: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı aracılığıyla, biyoteknolojik ve onkolojik ilaç üretimi yapan firmaların teşvik kapsamına alınması; teknoloji odaklı yatırımların hızlandırılması .
Erdoğan’ın talimatıyla, “100 bin TL ile 2 milyon TL arasında değişen akıllı ilaç maliyetlerinin yerli üretimle düşürülmesi” ve “hastaların cepten ödediği rakamların minimize edilmesi” amaçlanmaktadır.
Yerli Üretime Yönelik Mevcut Gelişmeler
1. CAR-T Hücre Tedavisi ve Biyoteknolojik Adımlar
-
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) desteğiyle, CAR-T hücre tedavisinin klinik araştırmaları ve üretiminin yerli bir firma tarafından yürütüleceğini duyurmuştur. 2026’ya kadar hedeflenen yerli CAR-T hücre üretimi ile maliyetlerin yarı yarıya azalması öngörülmektedir.
2. Biyobenzer İlaç Üretimi
-
Abdi İlaç ve TRPharm gibi firmalar, biyobenzer ilaçlar (Mabthera yerine Redditux, Herceptin yerine Canhera) üretmek için fabrikalar kurmaktadır. Bu muadil ilaçların SGK geri ödeme listesine alınmasıyla, kamu tasarrufunun 200–300 milyon TL arasında olması beklenmektedir .
-
Muadil biyobenzerlerin ihalelerde fiyatı düşürmesiyle, aynı molekülün ithal edilenden %30–%50 daha ucuz sunulması hedeflenmektedir. Bu adım, SGK bütçesine doğrudan katkı sağlayarak hem bütçe dengesini koruyacak hem de hastaların erişimini kolaylaştıracaktır.
3. İlaç Fiyatlandırma ve Mevzuat Düzenlemeleri
-
Geliştirilen “Üreten Sağlık Modeli” kapsamında, TÜSEB’in onayladığı bilimsel çalışmaların SGK tarafından geri ödemesi sağlanacak. Klinik çalışma masrafları SGK tarafından karşılanarak ilaç geliştirme süreci hızlandırılacaktır .
-
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı, biyobenzerden immunoterapi ilaçlarına kadar 13 milyar TL’yi aşan yatırımı destekleyerek AR-GE altyapısını güçlendirmektedir .
Sosyoekonomik ve Sağlık Sistemi Üzerindeki Etkileri
1. Hasta ve Aile Üzerindeki Yükün Azaltılması
-
Yerli üretimin devreye girmesiyle akıllı ilaç maliyetlerinin %40–%60 azalması bekleniyor. Örneğin; 1.000.000 TL olan bir tedavi maliyeti, yerli üretimle 400.000–600.000 TL seviyelerine inebilir. Bu da ailelerin üzerindeki mali yükü büyük oranda hafifletecektir .
-
Hastaların tedaviye erişim hızlanacak, doz atlama veya tedaviyi yarıda bırakma oranları düşecektir.
2. SGK Bütçesine Katkı
-
Hasta başına yılda yüz binlerce lira yerine yerli üretimle elli bin lira seviyesine inen maliyetler, SGK’nın toplam ilaç bütçesini korumaya yardımcı olacaktır.
-
Biyobenzerlerin ihalelerde rekabet yaratarak fiyatları düşürmesi ve muadil ilaçların SGK kapsamına alınmasıyla, yüksek maliyetli ithal ilaçlara yapılan harcamalar kısılacaktır .
3. Uluslararası Rekabet ve İhracat Potansiyeli
-
Türkiye’nin biyoteknolojik ilaç üretim altyapısını güçlendirmesi, bölge ülkelerine ilaç ihracatını mümkün kılacaktır. Yakın gelecekte, Akdeniz, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerine biyobenzer ve kanser ilaçları ihraç ederek döviz geliri elde etme imkânı doğacaktır.
-
Örneğin TRPharm’ın REDDITUX isimli biyobenzer ilacı sadece iç piyasaya değil, bölge ülkelerine de pazarlanmak üzere üretilecektir.
4. Ar-Ge Ekosisteminin Güçlenmesi
-
TÜSEB ve Sanayi Bakanlığı destekli kuluçka merkezleri, yerli molekül geliştiren girişimcileri çekerek ilaç geliştirme ekosistemini büyütecek; hem akademi-sanayi iş birliğini hem de uluslararası araştırma projelerini gündeme getirecektir.
-
Faz 0–1–2–3 klinik çalışmalarının SGK finansman desteğiyle yürütülmesi, Türkiye’yi “faz çalışması” almak isteyen çok uluslu şirketler için cazip hale getirecektir.
Sonuç ve Öneriler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli akıllı kanser ilaçları üretimi talimatı, hem hastaların mali yükünü hafifletmeyi hem de Türkiye’yi ilaçta dışa bağımlı olmaktan kurtarmayı hedefleyen stratejik bir adımdır. SGK’nın geri ödeme kapsamındaki boşluklar nedeniyle hastalar, yıllık yüz binlerce hatta milyonlarca lira maliyetle karşı karşıya kalırken, yerli üretimle bu maliyetlerin yarı yarıya düşmesi öngörülmektedir.
Öneriler:
-
Mevzuat Düzenlemelerinin Hızlandırılması: SGK’nın yerli üretilen akıllı ilaçları anında kapsamına alacak yasal düzenlemeler bir an önce yürürlüğe konulmalıdır.
-
Ar-Ge ve Finansman Desteğinin Artırılması: TÜSEB ve ilgili bakanlıklar, yerli onkoloji ilaçları geliştiren firmalara ek destekler sağlamalı; klinik çalışma maliyetlerini tamamen karşılayarak ilaç geliştirme sürecini hızlandırmalıdır.
-
Üretim Kapasitesinin Genişletilmesi: Biyoteknolojik tesis sayısı artırılarak üretim kapasiteleri genişletilmeli, mRNA temelli yeni jenerasyon onkoloji ilaçlarına yönelik altyapı yatırımları yapılmalıdır.
-
Hasta Bilgilendirme ve Hukuki Destek Mekanizmaları: SGK kapsamı dışında kalan hastalar için hukuki danışmanlık ve toplu dava süreçleri hızlandırılarak sosyal adalet sağlanmalıdır.
-
Uluslararası İş Birlikleri ve İhracat Stratejisi: Türkiye-AB ortak projeleri, WHO projeleri ve bölge ülkeleriyle doğrudan iş birliği yapılarak klinik araştırmalarda aktif rol alınmalı; ihracat hedefleri netleştirilmelidir.
Bu adımlarla, “yel silah” olarak adlandırılan akıllı kanser ilaçlarının ulaşılabilirliği artacak, kanserle mücadelede başarı oranları yükselecek ve Türkiye, hem bölgesel hem de küresel düzeyde ilaç üreten
Sağlık
Bu kez Muğla’da şap alarmı: Milas’ta 11 mahalle karantinaya alındı
Bu kez Muğla’da şap alarmı: Milas’ta 11 mahalle karantinaya alındı
Tarih / Saat: 08 Aralık 2025 — 01:45 (İstanbul)
Okuma süresi: ~3 dakika
Kaynak: Sözcü, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü

Muğla’nın Milas ilçesinde bir büyükbaş işletmesinde şap (foot-and-mouth) hastalığı tespit edilmesi üzerine İl Tarım ve Orman Müdürlüğü bölgeyi karantina altına aldı. Kemikler mahallesi “koruma bölgesi” ilan edilirken, çevredeki 11 mahallede 30 gün süreyle hayvan hareketi kısıtlandı. Yetkililer aşılama ve dezenfeksiyon çalışmalarının hızla sürdüğünü belirtiyor.
-
İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, ilçede faaliyet gösteren bir büyükbaş hayvan işletmesinde şap hastalığı saptandı; bulaşma riskini azaltmak için sahada hızlı müdahale başlatıldı.
-
Koruma bölgesi: Kemikler Mahallesi.
-
Karantinaya alınan mahalleler (30 gün): Ağaçlıhüyük, Akyol, Koru, Gökçeler, Ekinnanbarı, Yaka, Güllük, Kıyıkışlacık, Boğaziçi, Dörttepe ve Meşelik. Bu mahallelere büyükbaş ve küçükbaş hayvan giriş-çıkışına izin verilmeyecek.
-
Yapılan açıklamada, bölge genelinde 12.763 hayvana şap aşısı uygulandığı, yetiştiricilere dezenfeksiyon ve koruyucu tedbirler konusunda bilgilendirme yapıldığı belirtildi. Teknik ekipler saha çalışmalarını yakından takip ediyor.
Şap hastalığı büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarda hızlı yayılan, ekonomik kayıplara yol açabilen bir viral hastalıktır. Erken tespit ve hızlı karantina ile yayılmanın önüne geçilmesi hayati önem taşır; bu nedenle yetkililer aşı ve dezenfeksiyon uygulamalarını önceliklendiriyor. (Konuyla ilgili yerel saha uygulamaları İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
-
Karantina bölgelerine araç ve hayvan giriş-çıkışı kesinlikle yasak.
-
Belirtilen mahallelerde çiftçi/üreticilerin yetkililerin yönlendirmelerine uyması, şüpheli hayvan vakasını hemen bildirmesi gerekiyor.
-
Dezenfeksiyon maddeleri ve aşılama bilgileri için İl/İlçe Tarım Müdürlüğü irtibat adresleri kullanılmalı.
Sağlık
Kış soğuklarında bitki çaylarına ilgi yoğun. Hangi çaylar içilmeli? Uzmanlar ve esnaftan öneriler
Kış soğuklarında bitki çaylarına ilgi yoğun. Hangi çaylar içilmeli? Uzmanlar ve esnaftan öneriler
Tarih ve Saat: 10 Aralık 2023 – 11:30
Okuma Süresi: 3 dakika
Soğuk havaların etkisini artırdığı bu günlerde, vatandaşlar doğal korunma yöntemlerine yöneliyor. Kırşehir’deki baharatçılar, kış gelmeden bağışıklığı güçlendiren bitki çaylarının düzenli tüketilmesini öneriyor .
Havaların soğumasıyla birlikte Kırşehir’in tarihi Uzun Çarşısı’ndaki baharatçı dükkanlarının önünde kuyruklar oluşmaya başladı. Vatandaşlar, kış hastalıklarına karşı doğal bir koruma kalkanı oluşturmak amacıyla zencefil, zerdeçal, ıhlamur ve adaçayı gibi bitkilere yoğun ilgi gösteriyor .
Esnaf, hastalık kapıyı çalmadan önce önlem almanın önemine dikkat çekerek, bu çayların kış boyunca düzenli içilmesi tavsiyesinde bulunuyor.

Kışın Hangi Bitki Çayları İçilmeli?
Kış aylarında tüketilebilecek, bağışıklığı destekleyen ve vücut direncini artıran birçok bitki çayı bulunuyor. İşte en çok tavsiye edilenler ve faydaları:

Zencefil Çayı
· Ana Faydası: Vücudu içten ısıtır ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Soğuk algınlığı semptomlarını hafifletmede etkilidir .
· İçindeki Önemli Bileşen: Gingerol (antioksidan etkiye sahiptir) .
Ihlamur Çayı
· Ana Faydası: Grip ve soğuk algınlığı belirtilerini azaltır, öksürüğü yatıştırıcı etkisi vardır. Ateşli durumlarda terlemeyi teşvik eder .
· Önemli Not: Göğsü yumuşatıcı özelliği bulunur.
Kuşburnu Çayı
· Ana Faydası: C vitamini açısından çok zengindir. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve soğuk algınlığına iyi gelir .
· Ek Fayda: Vücuttaki iltihapların yatışmasına yardımcı olur .
Adaçayı
· Ana Faydası: Antiseptik ve iltihap önleyici özellikleri sayesinde boğaz ağrısını hafifletir. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinir .
· Kullanım Önerisi: Ağız ve boğaz yaraları için de faydalıdır.
Ekinezya Çayı
· Ana Faydası: Soğuk algınlığı, grip ve nezleden korunmak için etkilidir. Bağışıklık sistemi üzerinde olumlu rol oynar .
· Uzman Görüşü: Klinik çalışmalarla koruyucu etkisi gösterilmiştir .
Tarçın Çayı
· Ana Faydası: Kan dolaşımını artırarak vücudu ısıtır. Güçlü iltihap önleyici özelliklere sahiptir ve yaygın enfeksiyonlarla savaşır .
Esnaf ve Vatandaşlar Ne Diyor?
Kırşehir’de baharatçılık yapan Ünsal Gümüş, kış mevsimi öncesinde alışveriş yapan vatandaşlara şu tavsiyelerde bulunuyor:
“Kış gelmeden önce zencefil, zerdeçal ve çeşitli bitki çayları öneriyoruz.Biz kendimiz de kullanıyoruz, vatandaşlara da tavsiye ediyoruz. Hastalandığımızda kullanmak önemli ama bitki çaylarını kış gelmeden önce düzenli tüketmenin daha faydalı olduğunu düşünüyoruz.”
Bitki çayı alışverişi yapan vatandaşlardan Ahu Işık ise, “Hasta olmamak için ıhlamur çayı içiyorum. Faydalarını da görüyorum. İnsanların düzenli kullanımı önemli” ifadelerini kullanıyor .
Uzmanlar Uyarıyor: Bilinçli Tüketim Şart
Üsküdar Üniversitesi Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Kaman, bitki çaylarının faydalarını anlatırken önemli uyarılarda da bulunuyor. Kaman, “Kış hastalıkları için bağışıklığı güçlendiren, vücudu toksinlerden arındıran, sindirimi kolaylaştıran, rahatlatıcı pek çok bitki doğada mevcuttur” diyor .
Ancak uzmanlar, kronik rahatsızlığı olanların, hamilelerin, emziren annelerin ve alerjik bünyeye sahip kişilerin, bitki çaylarını tüketmeden önce mutlaka bir doktora danışması gerektiğinin altını çiziyor . Bitki çayları bir tedavi yöntemi değil, sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak düşünülmeli .
Doğru Çay Nasıl Seçilir ve Demlenir?
Bitki çaylarından maksimum fayda sağlamak için kaliteli ürün seçmek ve doğru demlemek önem taşıyor. İşte dikkat edilmesi gereken birkaç püf noktası:
· Paket Etiketlerini Okuyun: Çay alırken etikette hasat ve paketleme tarihine, içindekiler kısmına ve menşeine bakın. Taze paketlenmiş, katkı maddesi içermeyen ürünleri tercih edin .
· Demleme Süresine Dikkat Edin: Bitki çaylarının genellikle 4-7 dakika demlenmesi yeterlidir. Çok uzun süre demlemek acı bir tat oluşmasına neden olabilir .
· Kaliteli Su Kullanın: Temiz ve mümkünse filtrelenmiş su kullanmak, çayın lezzetini olumlu etkiler .
Kış aylarını sağlıkla geçirmek isteyenler için bitki çayları doğal bir destek sunuyor. Ancak unutulmamalıdır ki, dengeli beslenme, düzenli uyku ve hijyen kuralları, hastalıklardan korunmanın en temel ve etkili yolları olmaya devam ediyor.
| Derleyen: Fatihdoğanmedya Editörü
📢 Bu içerik sosyal medyada paylaşılabilir. Sağlıklı bir toplum için faydalı bilgileri yayalım.
Sağlık
500 ml portakal suyu, 60 günde genleri değiştirdi — Portakal suyu içmek faydalı mı?
500 ml portakal suyu, 60 günde genleri değiştirdi — Portakal suyu içmek faydalı mı?
FatihDoganMedya — Sağlık
Tarih: 4 Aralık 2025 · Saat: 14:35 · Okuma süresi: ~3 dakika
Yeni bir çalışmaya göre günlük 500 ml (yaklaşık iki büyük bardak) pastörize portakal suyu tüketimi, 60 gün sonunda bağışıklık hücrelerinde binlerce genin ifade seviyesini (aktivitelerini) değiştirdi. Araştırmacılar bu değişikliklerin iltihap, kan basıncı düzeni ve yağ metabolizmasıyla ilişkili genleri etkilediğini; dolayısıyla kalp-damar sağlığına potansiyel olumlu yansımaları olabileceğini bildiriyor. Ancak uzmanlar, çalışmanın sınırlılıklarına ve portakal suyunun doğal şeker içeriğine dikkat çekiyor

Araştırmanın kısa özeti — ne yapıldı, ne bulundu?
-
Çalışmada yetişkin gönüllüler günde 500 ml saf pastörize portakal suyu içti; takip 60 gün sürdü. Kan örneklerinden bağışıklık hücreleri (PBMC) alınarak gen ifade profilleri incelendi.
-
Genomik analiz, binlerce genin ifadesinde değişim gösterdi; bazı raporlara göre 1.700–3.700 arası farklı ifadelenmiş genden söz ediliyor. Bu genlerin bir kısmı özellikle iltihap (IL6, IL1B, NLRP3), kan basıncı düzeni (SGK1, NAMPT) ve yağ/glikoz metabolizması (GSK3B, RIPK1) ile ilişkilendirildi.
Ne anlama geliyor? “Genleri değiştirdi” demek tehlikeli mi?
Bilimsel terminolojide burada kastedilen, DNA’nın mutasyona uğraması değil; genlerin ne kadar aktif olduğu — yani hangi genlerin “açıldığı/kapandığı” — üzerinde değişimler gözlenmesi. Bu tür değişimler genelde besin maddeleri, flavonoidler ve antioksidanlar aracılığıyla görülebilir ve doğrudan kalıcı DNA hasası anlamına gelmez. Yine de bu sonuçlar beslenmenin hücresel düzeyde etkileri olduğunu gösteriyor.
Kimler için iyi, kimler için dikkatli olmalı?
-
Potansiyel faydalar: Çalışma, özellikle iltihabı azaltan yollar ve kan basıncıyla ilişkili genlerde olumlu değişimler olduğunu gösteriyor; bu da uzun vadeli kalp sağlığı göstergeleriyle uyumlu olabilir. Bazı raporlar vücut ağırlığına göre farklı etkiler görüldüğünü; kilolu bireylerde yağ metabolizması iyileşmesi, zayıf/normal bireylerde ise anti-inflamatuar etki daha belirgin olabildiğini bildiriyor.
-
Dikkat edilmesi gerekenler: Portakal suyu doğal şeker (fruktoz/glukoz) içerir; diyabet, insülin direnci veya kan şekeri takibi gerektiren durumları olanlar için günlük büyük miktarlarda meyve suyu risk oluşturabilir. Uzmanlar, 100% taze/pastörize ama “ilave şekersiz” ürünler tercih edilmesini; risk taşıyanların doktoruyla konuşmasını öneriyor.
Çalışmanın sınırlılıkları — sonuçları nasıl yorumlamalıyız?
-
Küçük örneklem büyüklüğü ve katılımcı profili (çoğu raporda genç erişkinler / tek coğrafi havza) sonuçların genelleştirilmesini kısıtlıyor.
-
Gen ifade değişimleri umut verici “biyolojik gösterge” olsa da doğrudan klinik sonuçlar (kalp krizi azaltma, uzun dönem mortalite düşüşü gibi) için daha geniş, uzun süreli çalışmalara ihtiyaç var.
Uzman görüşü
Beslenme bilimciler portakal suyunun içerdiği hesperidin, C vitamini ve antioksidanlar sayesinde hücresel düzeyde etkiler oluşturabileceğini kabul ediyor; fakat günlük beslenmede tüm meyvenin (lif içeriği nedeniyle) su yerine tercih edilmesinin genel öneriler arasında olduğunu belirtiyorlar. Yine de ölçülü, ilave şekersiz ve bir beslenme planı içinde kullanıldığında portakal suyu fayda sağlayabilir.
-
Gündem3 gün öncesparta’da kayıp çoban: “Öldürmüşler, kafasını kesmişler” — Başsız ceset ve arayış sürdü
-
Ekonomi1 hafta önceöğretmen,polis,hemşire ne kadar maaş alacak
-
Teknoloji1 hafta önceCep telefonu aboneliğinde köklü düzenleme: Aktif olmayan hatlar 3 ayda kapanacak, yabancılara özel numara verilecek
-
Magazin1 hafta önceSon Dakika: Murat Cemcir iç kanama nedeniyle yoğun bakıma kaldırıldı
-
Magazin1 hafta önceSeçil Erzan hakim karşısında — “Karar bugün çıkabilir” iddiası; savcılık yüzlerce yıla kadar hapis talep etti
-
Ekonomi1 hafta önceLipton, Türkiye’de 39 yıllık üretimini sonlandırdı — Rize’deki iki tesis Öz-Gür Çay’a devredildi
-
Sağlık1 hafta önceHAVAALANLARI VE AVM’LERE YERLİ “OTOMATİK ŞOK” DÖNEM
-
Spor1 hafta önceFenerbahçe — Galatasaray: Ligin 14. haftasında derbi gecesi
