Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Türkiye’de Bir İlk: Melodili Yol Uygulamasıyla Mozart’ın ‘Türk Marşı’ Asfalttan Yükselecek”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun açıklamasıyla hayata geçirilen Melodili Yol uygulaması, sabit hızla seyreden araçlarda Mozart’ın Türk Marşı’nı duyurarak yol güvenliğini ve sürücü dikkatini artırmayı hedefliyor. Projenin ayrıntılarına ve dünya genelindeki benzer örneklere göz atın.

Özet

Türkiye, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun duyurusuna göre Ankara‑Nallıhan-Beypazarı Devlet Yolu’nda dünyanın dört bir yanında turist çekmek ve sürücü dikkatini artırmak için kullanılan müzikli yol (melodili yol) teknolojisini ilk kez hayata geçirdi . Bu uygulama, sabit saatte yaklaşık 100 km hızla geçen araçlarda Mozart’ın “Türk Marşı” bestesini titreşim ve ses yoluyla sentezleyerek duyurmayı amaçlıyor. İkinci etap çalışmaları 17 Mayıs 2025’te Ankara–Eskişehir Devlet Yolu’nda başlatıldı.


Melodili Yol Nedir?

Melodili yol, yol yüzeyine belirli aralıklarla yerleştirilen oyuklar veya işaretlemeler sayesinde tekerleklerin geçişinde titreşimler üreten ve bu titreşimlerin bir melodi oluşturacak frekanslarda düzenlendiği bir teknolojidir  İlk örnek, 1995’te Danimarka’da “Asfaltofon” adıyla Gylling’de hayata geçirilmiş; sonrasında Japonya’dan Çin, Endonezya ve Güney Kore’ye kadar pek çok ülke güvenlik ve turizm amaçlı benzer yollar inşa etmiştir .


Türkiye’de İlk Uygulama: Nallıhan-Beypazarı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından planlanan Melodili Yol’un ilk etabı, Ankara’nın Nallıhan ilçesinde, Eymir köyü mevkisinde tamamlandı . Burada sabit hızla (ortalama 100 km/s) seyreden araçlar Mozart’ın “Türk Marşı”nı net biçimde duyabiliyor . Uygulama, yaban hayatı geliştirme sahalarına en az etki edecek mesafede konumlandırıldı


Uygulamanın İşleyiş Prensibi

  • Titreşim ve Ses Üretimi: Yol yüzeyindeki her oyuk veya işaretleme, farklı frekansta bir nota oluşturacak şekilde konumlandırılıyor. Sabit hızda geçişte bu titreşimler birleşerek melodiyi oluşturuyor.

  • Hız Bağımlılığı: En net melodik etki için araç hızının 100 km/s civarında sabit kalması gerekiyor. Hız sapmaları melodinin bozulmasına yol açabilir .


İkinci Etap ve Gelecek Planları

Melodili Yol’un ikinci etabı, 17 Mayıs 2025 tarihinde Ankara–Eskişehir Devlet Yolu’nun Sivrihisar çıkışındaki 37. kilometrede Kertek mevkisinde başlatıldı . Bakan Uraloğlu, yerleşim yerleri yakınındaki gürültü şikayetlerini önlemek için uygulamaların yerleşim alanlarından uzakta yapılacağını belirtti .


Teknik Kriterler ve Değerlendirme

  1. Yol Özellikleri: Düz, pürüzsüz bir kaplamaya sahip, üst yapı bozukluklarının olmadığı yollar tercih ediliyor .

  2. Trafik Hacmi: Düşük trafik yoğunluğu olan, özellikle ağır taşıt geçişinin az olduğu güzergâhlar en uygun seçenekler arasında

  3. Aşınma Dayanımı: Oyukların kısa sürede aşınıp işlevini yitirmemesi için malzeme ve düzenleme kriterleri titizlikle uygulanıyor .


Beklenen Faydalar ve Güvenlik

  • Sürücü Dikkati: Monoton uzun yolculuklarda sürücülerin dikkatinin dağılmasını müzikli uyarılarla önleme

  • Hız Kontrolü: Melodiyi duyabilmek için sabit hıza zorunluluk, hız sınırlarına uyumu teşvik ediyor .

  • Turizm ve Tanıtım: Türkiye’nin inovatif altyapı projeleri arasında yer alarak bölge tanıtımına katkı sağlaması bekleniyor.


Dünya Genelinde Benzer Örnekler

  • Danimarka (1995): Gylling’deki “Asfaltofon” ile başlayan uygulama, F majörde bir arpej çalıyor .

  • Japonya (2007–günümüz): 30’dan fazla “Melody Road” hattı; Neon Genesis Evangelion teması, “Spirited Away” gibi ünlü ezgiler

  • Çin (2016): Pekin’in doğa rezervi yolunda “Ode to the Motherland” ve “Without the Communist Party…” besteleri çalınıyor.

  • Endonezya (2019): “Happy Birthday” ezgili yol, kazaları azaltmayı hedefliyor .

  • Güney Kore: “Mary Had a Little Lamb” melodili güvenlik yolu; sürücü uyanıklığının korunması amaçlı .


Sonuç

Melodili Yol uygulaması, hem sürücü güvenliğini hem de yol deneyimini geliştirmeyi amaçlayan yenilikçi bir altyapı projesidir. Türkiye’de ilk kez Nallıhan’da hayata geçirilen bu teknoloji, 17 Mayıs 2025 itibarıyla Ankara–Eskişehir güzergâhında da sürücülerle buluşacak. Global örnekleriyle uyumlu bir şekilde, dikkat dağınıklığını azaltması ve hız kontrolünü teşvik etmesi beklenen bu uygulama, Türkiye’yi dünyanın müzikli yollar haritasına dahil ediyor.


Hazırlayan: [FATİHDOGANMEDYA ]

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Samsun’da Apartmana Yayılan Kötü Koku Dehşeti: Yabancı Uyruklu Adil Muhsin’in Aylar Önce Hayatını Kaybettiği Ortaya Çıktı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama: Samsun’un İlkadım ilçesinde zemin kattan yayılan kötü koku üzerine yapılan operasyonda, Irak uyruklu Adil Abdul Maher Muhsin’in yaklaşık 1,5–2 ay önce öldüğü ve evde yalnızca kemiklerinin bulunduğu tespit edildi. Olayın detayları, adli süreç ve alınacak önleyici tedbirler bu makalede.

Bu makalede, 19 Mayıs 2025 tarihinde Samsun’un İlkadım ilçesi Rasathane Mahallesi’nde meydana gelen trajik olayı, olayın tespit sürecini, adli işlemleri ve gelecekte benzer vakaların önüne geçmek için atılabilecek adımları detaylı şekilde inceliyoruz. Yapılan ihbar sonrası polisin zemin kattaki daireye girmesiyle, yalnız yaşayan Irak uyruklu Adil Abdul Maher Muhsin’in (60) aylar önce öldüğü ve evde yalnızca kemik kalıntıları bulunduğu belirlendi. Olay, vatandaşların yaklaşık bir aydır hissettikleri kötü kokuyu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmesiyle gün yüzüne çıktı. Alt başlıklarda olayın akışı, yetkili kurumların çalışmaları ve toplum için çıkarılacak derslere değinilecektir.

Olayın Detayları

İhbarın Gerçekleşmesi

  • Apartman sakinleri, yaklaşık bir aydır devam eden rahatsız edici kötü kokuyu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi .

  • Kokunun kaynağı olarak tespit edilen zemin kattaki dairede polis ve olay yeri inceleme ekipleri görevlendirildi .

Keşif ve İlk İnceleme

  • Ekipler, daireye ilk girdiğinde yalnız yaşayan Irak uyruklu 60 yaşlarındaki Adil Abdul Maher Muhsin’in cesedine ulaştı .

  • Yapılan incelemede, cesedin yaklaşık 1,5–2 ay öncesine kadar yaşadığı ve geriye yalnızca kemiklerin kaldığı tespit edildi .

Olay Yeri ve Şahıs Bilgileri

  • Olay, Samsun’un İlkadım ilçesi Rasathane Mahallesi, zemin kat dairede gerçekleşti.

  • Ölen şahsın kimlik bilgileri, Irak uyruklu Adil Abdul Maher Muhsin olarak belirlendi. Yaklaşık 60 yaşında olduğu değerlendirildi .

Adli İşlemler ve Soruşturma

  • Ceset, kesin ölüm nedeninin tespiti amacıyla Samsun Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı’na gönderildi .

  • Olayla ilgili olarak “taksirle ölüme neden olma” ve “ihmal” boyutunda soruşturma başlatıldı; emniyet ekiplerinin çalışmaları sürüyor

Toplumsal ve Güvenlik Mesajları

  • Bu tür vakalar, apartman yönetimleri ve site güvenlik görevlilerinin düzenli denetim ve yaşlı/yalnız yaşayan kişilerle iletişim kurulmasının önemini vurguluyor

  • Komşuluk ilişkilerini güçlendirmek, ani sağlık sorunlarında erken müdahaleyi kolaylaştırabilir. Vatandaşlar, benzer belirtiler gördüklerinde 112 dışında apartman yönetimine de haber vermeli.

Benzer Vakalar ve Önleyici Tedbirler

  • Geçmişte Türkiye’nin farklı illerinde “kötü koku” ihbarlarının, uzun süre haberdar olunamayan ölümlerle sonuçlandığı vakalar yaşandı. Düzenli kapı çalma, koku takibi ve komşu denetimleri bu vakaları azaltabilir.

  • Yerel yönetimler, yaşlı ve yalnız yaşayan kişiler için “iyi hal” denetim ekipleri oluşturabilir; muhtarlar devreye girerek listeler oluşturulabilir.


Sonuç olarak, bu üzücü olay, toplumsal dayanışma ve erken ihbar mekanizmalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Apartman sakinleri ve yöneticiler, düzenli iletişim ve denetimle benzer trajedilerin önüne geçebilir. Samimi bir komşuluk ağı, yaşlı ve yalnız yaşayan vatandaşların güvenliğini önemli ölçüde artıracaktır.

Okumaya Devam Et

Gündem

Öğretmenin ‘Karabaş’ İfadesi Skandalı: Tesettürlü Öğrenciye Hakaret Eden Öğretmene İdari Soruşturma Başlatıldı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Hatay’ın Erzin ilçesinde 11 yaşındaki tesettürlü öğrenci H.K.’ya derste “Karabaş” diye hitap eden fen bilgisi öğretmeni hakkında aile CİMER’e başvurup idari soruşturma başlattı. Olayın perde arkası ve süreci bu makalede.

Giriş: Olayın Özeti

9 Mayıs 2025 tarihinde, Hatay’ın Erzin ilçesindeki bir ortaokulda eğitim gören 11 yaşındaki tesettürlü öğrenci H.K., fen bilgisi dersinde öğretmeni tarafından “Önüne dön, karabaş” diye hitap edilerek ayrımcı bir muameleye maruz kaldı . Bu skandal sözler, sınıf arkadaşlarının önünde duyulan ifadenin utancıyla H.K.’nın gözyaşlarını tutamamasına yol açtı . Olayın hemen ardından baba Harun K., okul idaresine, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne sözlü ve CİMER üzerinden yazılı şikayette bulunarak resmi girişim başlattı . Gelen şikayetler üzerine Hatay Valiliği konuyla ilgili idari soruşturma açtı .


Olayın Ayrıntıları

  • Olayın Gerçekleşme Tarihi ve Yeri: Olay 9 Mayıs 2025’te Erzin’deki bir ortaokulda yaşandı .

  • Hitap Şekli: Fen bilgisi öğretmeni, H.K. sırasından kalem almak için arkasını döndüğünde “Önüne dön, karabaş” ifadesini kullandı.

  • Öğrencinin Tepkisi: Arkadaşlarının önünde ayrımcı sözlere maruz kalan H.K., teneffüse kadar ağlamaya devam etti ve durumu eve gidince babasına anlattı .


Ailenin Tepkisi ve Başvuru Süreci

  • Baba Harun K.’nın İletişimi: Harun K., öğretmeni arayarak durumu sordu; öğretmen “Kızınızdan özür diledim, ama kabul etmiyorsanız her yere şikayet edebilirsiniz” yanıtını verdiğini iletti.

  • Resmi Şikayet Adımları: Önce okul yönetimine, ardından İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne ve nihayet CİMER’e şikayetini ilettiğini bildird


İdari Soruşturma Süreci

Hatay Valiliği, aileden gelen şikayetlerin ardından 19 Mayıs 2025 itibarıyla olayla ilgili idari soruşturma başlattı . Soruşturma kapsamında öğretmenin ifadesi alınacak, tanık öğretmen ve öğrenci beyanları değerlendirilecek, ayrımcı muamelenin okul disiplin yönetmeliği ve Milli Eğitim Bakanlığı yönergelerine aykırılığı araştırılacak .


Olayın Eğitim ve Toplumsal Boyutu

Bu tür ayrımcı tutumlar, öğrencilerin psikolojik gelişimine zarar verirken eğitim ortamında eşitlik ve saygı prensiplerini zedeler. Eğitim uzmanları, öğretmenlerin bilinçlendirilmesi için hizmet içi eğitimlerin yaygınlaştırılmasını öneriyor


Beklentiler ve Sonuç

Ailenin talebi, öğrenciye yönelik hakaretin tekrar etmemesi ve öğretmenin gerekli eğitimlerden geçirilmesidir. Soruşturmanın adil ve şeffaf yürütülmesi, eğitim kurumlarının güvenilirliğini yeniden tesis etmede kritik rol oynayacaktır. Sürecin yakından takipçisiyiz.

Okumaya Devam Et

Gündem

“İstanbul’u Sarsan Skandal: Müdür Yardımcısı Yektacan Ç.’nin 15 Erkek Öğrenciye Yıllar Boyu Süren Cinsel İstismarı”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

“2016–2024 arasında İstanbul’da görev yapan öğretmen Yektacan Ç., 15 erkek öğrencisini psikolojik baskı, müstehcen mesajlar ve zorla buluşmalarla istismar etti. 300 yıla kadar hapis cezası talebi içeren iddianame ve tanık ifadelerinin ayrıntıları bu makalede.”

Özet

İstanbul’da 2016–2024 yılları arasında görev yapan Türkçe öğretmeni ve müdür yardımcısı Yektacan Ç., toplam 15 erkek öğrencisini psikolojik baskı ve müstehcen mesajlarla yıllarca cinsel istismara maruz bıraktı. İstismar, öğrenciler mezun olduktan sonra da özel kurs ortamı ve telefonla devam etti; mağdurların ailelerinin telefon incelemesiyle ortaya çıkan mesajlar ve tanık ifadeleri, olayın boyutunu gözler önüne serdi. Hazırlanan iddianamede “eğitici ve öğretici kişi tarafından nitelikli cinsel istismar” suçu kapsamında yaklaşık 300 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor


Olayın Detayları

Yektacan Ç., 2016 yılında İstanbul’daki bir lisede Türkçe öğretmeni ve müdür yardımcısı olarak göreve başladı ve aynı zamanda özel bir kursta eğitim vermeye devam etti .
İddialara göre; göreve başladıktan kısa süre sonra 15 erkek öğrencisini seçerek, hem okulda hem de okul sonrası ortamlarda istismara başladı ve bu durum 2024’e kadar sürdü .
Öğrencilerin bazıları, öğretmenin diğer mesai arkadaşlarının da dikkatini çeken samimiyeti sayesinde olayın ilk kıvılcımlarını fark etti


Mesajlar ve Tanık İfadeleri

Mağdurlardan birinin ifadesine göre, öğretmen mezuniyet sonrasındaki dönemde bile “özel ders” adı altında arayarak müstehcen mesajlar gönderdi ve yüz yüze görüşmelere zorladı .
Bir başka öğrenci, okulun bodrum katında cinsel saldırıya maruz kaldığını, eşi tarafından anbean izlendiğini ve bu anın dehşet verici olduğunu anlattı 
Telefon kayıtları ve WhatsApp yazışmaları belgeleyici nitelikte olup, öğretmenin hediye ve ödüllerle mağdurları manipüle ettiği de iddianamede yer aldı .


İddianame ve Suçlamalar

Savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, Yektacan Ç.’nin “eğitici ve öğretici kişi tarafından nitelikli cinsel istismar” suçu ile yargılanacağı; mağdurların ergenlik dönemindeki savunmasızlıklarını kullandığı açıklandı .
Iddianamede, öğretmenin pedagojik formasyonunu kendi çıkarları doğrultusunda kullanarak çocuklar üzerinde psikolojik baskı kurduğu ve müstehcen sohbetlerle zihinlerini yönlendirdiği anlatıldı .
Yaklaşık 300 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor, cezanın boyutu ve duruşma takvimi İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nin takdirine bırakıldı .


Tutuklama ve Hukuki Süreç

Olaylar gün yüzüne çıktıktan sonra yürütülen soruşturma sonucunda Yektacan Ç. tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, hazırlanan iddianameyi kabul ederek yargılamayı başlattı; duruşma takvimi, tanık dinleme ve ek bilirkişi raporlarına göre şekillenecek.


Toplumsal Yankılar ve Önlemler

Bu skandal, eğitim camiasında derin bir güven bunalımı yarattı; uzmanlar öğrenci-öğretmen dijital iletişiminin şeffaf denetimini ve okul-aile iş birliğinin güçlendirilmesini öneriyor KARAR.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın, benzer vakaların önüne geçmek amacıyla etik eğitim programlarını yaygınlaştıracağı ve denetim mekanizmalarını sıkılaştıracağı belirtiliyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar