Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Ormanın Kitabı Gerçek Oldu: Elli Zanziman’ın Vahşi Hayvanlarla Yaşamından İnanılmaz Dönüşümüne Yolculuk”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Ruanda’da zorbalık yüzünden ormanda vahşi hayvanlarla yaşamaya itilen Ellie Zanziman’ın, Afrimax TV belgeseli ve küresel bağışlarla kazandığı yeni hayatını keşfedin.

Özet: 1999 doğumlu Ruandalı Ellie Zanziman, fiziksel farklılığı ve maruz kaldığı zorbalık nedeniyle evinden kaçarak yıllarca ormanda vahşi hayvanlarla birlikte yaşadı. Afrimax TV ekibinin keşfiyle kurtarılan Zanziman, toplanan bağışlar sayesinde Ubumwe Toplum Merkezi’ne yerleşip özel eğitim aldı; okul üniformasıyla ilk defa kameralara yansıyan yeni hâli görenleri şoke etti. Ailesinin ve dünyanın dört bir yanından gelen destekçilerin katkıları, Ellie’nin hem fiziksel hem de sosyal olarak yeniden doğuşunu sağladı.

Hikâyenin Özeti

1999 yılında Ruanda’da dünyaya gelen Ellie Zanziman, mikrosefali hastalığı nedeniyle normalin çok altında bir kafa yapısıyla doğdu . Fiziksel görünümü ve ‘tuhaf’ davranışları yüzünden köyündeki insanlar tarafından ‘maymun’ ve ‘uzaylı’ lakaplarıyla dışlandı . Ailesinin koruyamadığı Zanziman, ergenlik yıllarında kaçıp ormana yerleşerek vahşi hayvanlarla iç içe yaşamaya başladı

Ormanda Geçirdiği Yıllar

Belgesel çekimi için Ruanda’ya gelen Afrimax TV ekibi, Zanziman’ın izini ormanda maymunlarla avlanırken sürdürdü . Bulunduğunda yoğun travma ve izole hayatın izlerini taşıyan genç adam, başlangıçta insanları tehdit eden bir tavır sergiledi . Ekip, sabırla yaklaştıktan sonra Ellie’yi ikna ederek yanında götürmeyi başardı .

Kurtarma ve Belgeselin Etkisi

Belgeselin yayınlanmasının ardından dünya çapında büyük ilgi oluştu. İzleyiciler, Ellie ve annesi için bağış kampanyaları başlattı . Kısa sürede yüz binlerce dolar toplanarak ikili Ubumwe Toplum Merkezi’ne yerleştirildi . Merkezde aldığı özel eğitimle sosyal becerilerini hızla geliştiren Zanziman, artık temel iletişim kurabiliyor ve eğitimine okul üniforması içinde devam ediyor.

Mucizevi Dönüşüm

2022’de çekilen son görüntülerde Ellie, annesiyle ev yaşamının konforunu yaşıyor; okula gidiyor ve akranlarıyla bir arada mutlu bir hayat sürüyor . Annesi, bu inanılmaz dönüşümü bir ‘mucize’ olarak tanımlıyor: “Bağışçılar bize yeni bir hayat verdi, oğlum artık huzurlu ve sevgi dolu” .

Destek Kampanyası ve Gelecek Planları

Dünya genelinden gelen bağışlar, Ellie’nin sağlık ve eğitim masraflarını karşıladı; annesi de destek programlarına dahil edildi  Şu anda Ruanda’daki Ubumwe Toplum Merkezi’nde devam eden eğitimine ek olarak, psikososyal rehabilitasyon programlarıyla topluma tam entegrasyonu hedefleniyor

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Türkiye’nin en yoksul ve en zenginlerinin yaşadığı yerler belli oldu — TÜİK verileri açıklandı

Yayımlandı

üzerinde

FatihDoganMedya Haber — 18 Ağustos 2025 11:49
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ilk kez yayımladığı “Sosyoekonomik Seviye (SES) — 2023” bülteniyle, hanehalklarının sosyoekonomik durumunu il ve ilçe düzeyinde haritalandırdı. Araştırma, eğitim, meslek ve gelir gibi değişkenlerin birlikte değerlendirildiği bir SES skoru kullanılarak Türkiye’de “en zengin” ve “en yoksul” bölgeleri ortaya koydu.

KAYNAK:Türkiye İstatistik Kurumu


Özet

  • TÜİK verilerine göre il düzeyinde en yüksek sosyoekonomik seviye İstanbul, ilçe düzeyinde ise Çankaya (Ankara) ilk sırada yer aldı.

  • Orta ve uç dağılım dikkat çekici: hanehalklarının yalnızca %1,1’i “en üst” sosyoekonomik seviyede yer alıyor; %16,7’si ise “en alt” kategoride. Bu durum gelir/yaşam dengelerinde belirgin bir kutuplaşma gösteriyor.


Hangi iller ve ilçeler “zirve”de?

TÜİK’in ilçe bazlı ortalama SES skoru sıralamasında en yüksek SES puanlarına sahip ilk yedi ilçe şu şekilde açıklandı: Çankaya (Ankara), Kadıköy (İstanbul), Beşiktaş (İstanbul), Etimesgut (Ankara), Nilüfer (Bursa), Bakırköy (İstanbul) ve Güzelbahçe (İzmir). Bu ilçeler yüksek eğitim düzeyi, gelir ve beyaz-yakalı istihdamın yoğunluğu ile öne çıkıyor.

Ayrıca TÜİK verileri, “en üst” ve “üst” gruplarındaki hanehalklarının coğrafi yoğunluğunu da paylaştı: örneğin en üst ve üst gruptaki hanehalklarının büyük kısmı İstanbul ve Ankara’da yoğunlaşıyor; il düzeyinde üst ve en üst grupların önemli bir kısmı İstanbul’da bulunuyor.


“Dip”teki ilçeler — en düşük SES skoruna sahip yerler

Araştırma, ortalama SES skoru en düşük çıkan ilçeler olarak Çamoluk (Giresun), Derebucak (Konya), Doğanşar (Sivas), Felahiye (Kayseri), Dikmen (Sinop), Pınarbaşı (Kastamonu) ve Bayramören (Çankırı) isimlerini veriyor. Bu ilçelerde eğitim, istihdam yapısı ve gelir göstergeleri ülke ortalamalarının oldukça gerisinde kalıyor.


Neden önemli? Metodoloji ve politika etkileri

TÜİK’in SES ölçümü; hanehalkı fertlerinin eğitim düzeyi, meslek grubu, gelire ilişkin gösterge ve benzeri sosyo-ekonomik verilerin birlikte değerlendirilmesiyle oluşturuldu. Bu yaklaşım, yalnızca gelir değil, yaşam koşulları ve fırsat eşitsizliklerini de ortaya koyuyor. Sonuçlar, bölgesel kalkınma politikalarının hedeflenmesi, sosyal yardımların etkinleştirilmesi ve eğitim-istihdam programlarının coğrafi önceliklendirilmesi açısından yol gösterici olacak.


Ne diyor veriler — bazı kilit rakamlar

  • Hanelerin %1,1’i “en üst” seviyede.

  • Hanelerin %11,0’ı “üst” seviyede.

  • “En alt” seviyede bulunan hanehalkı oranı %16,7.
    Bu dağılım, toplumsal uçurumun varlığını ve büyüklüğünü net şekilde ortaya koyuyor.


Uzman görüşü (örn. editör yorumu)

Bölgeler arası bu farklılıklar tek başına ekonomik büyüme rakamlarıyla kapatılabilecek türden değil. Eğitim, nitelikli iş olanakları ve altyapı yatırımlarıyla uzun vadeli müdahaleler gerekiyor. Yerel yönetimler ve merkezi politika yapıcıların, TÜİK’in sunduğu bu detaylı coğrafi veri setini kullanarak hedefe yönelik programlar hazırlaması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Aşırı sıcaklar yeşil altını yaktı! Fiyatı fırlayacak

Yayımlandı

üzerinde

Siirt Fıstık Üreticileri Birliği Başkanı Şuayip Aslan, bu yıl “var yılı” olmasına rağmen fıstıkta ciddi kayıplar yaşandığını belirterek, yaklaşık 1 milyon fıstık ağacının kuruyabileceği uyarısında bulundu.

Aslan, kentte 450 bin dekar alanda fıstık üretimi yapıldığını, normal şartlarda 45 bin ton rekolte beklenirken yüzde 70-80 oranında kayıp öngörüldüğünü belirterek, “Maalesef bu kaybın cezasını da vebalini de üretici çekiyor. Eğer kuraklık bu şekilde devam ederse milyonlarca ağaç kuruyacak.” dedi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Pakistan’daki muson yağışlarında bilanço ağırlaşıyor: 645 ölü

Yayımlandı

üzerinde

FatihDoğanMedya | GÜNCEL 23: 00

— Yaz mevsiminin muson sezonunda Pakistan’da etkisini artıran şiddetli yağışlar ve ani sel olayları can kayıplarını yükseltti. Ulusal Afet Yönetimi Kurumu (NDMA) verilerine göre, haziran sonundan bu yana yağışlara bağlı olaylarda hayatını kaybedenlerin sayısı 645’e ulaştı.

Kısa özet (lead)

Son günlerde özellikle kuzeybatıdaki dağlık bölgelerde görülen şiddetli bulut boşalmaları (cloudburst) ve buna bağlı ani sel ile heyelanlar, çok sayıda yerleşimi yerle bir etti. En ağır kayıplar Khyber Pakhtunkhwa bölgesinde kaydedilirken binlerce kişi evsiz kaldı ve acil yardım çalışmaları devam ediyor.

Nerede, ne oldu?

  • Odak bölge: Khyber Pakhtunkhwa’nın Buner ve çevresi ile ülkenin kuzey kesimleri. Reuters ve bölge kaynakları, bir saatte 150 mm’yi aşan ani yağışların taşkın ve heyelanları tetiklediğini bildiriyor. Bu durum yerel köyleri aniden sular altında bıraktı; yollar, köprüler ve elektrik altyapısı büyük zarar gördü.

  • İl/ilçe dağılımı: NDMA raporuna göre ölümler Khyber Pakhtunkhwa, Pencap, Gilgit-Baltistan, Sindh, Belucistan, Azad Keşmir ve Islamabad’da kayıtlı; Khyber Pakhtunkhwa en yüksek can kaybını bildiriyor. (Bölgesel dağılım ve istatistikler NDMA kaynaklı raporlarda yer alıyor.)

Son durum ve resmi açıklamalar

Yetkililer arama-kurtarma çalışmalarının sürdüğünü, yolların yeniden açılması ve enkaz kaldırma operasyonlarının öncelik olduğunu söylüyor. Hükümet yetkilileri, bazı eleştirilere rağmen acil yardım ve tazminat taahhütleri verdi; aynı zamanda hızlı ve öngörülemeyen bulut boşalmalarının tahminini zorlaştırdıklarını belirterek müdahale planlarını savundular. Bazı haber kuruluşları, resmi açıklamalarda ülkenin dış yardımlarını kabul etmediğine dair ifadeler olduğunu aktarıyor.

KAYNAKLAR:AP NewsAl Jazeera

İnsan manzarası: tanıklıklar ve insani ihtiyaçlar

Görgü tanıkları evlerinin aniden suyla dolduğunu, araç ve hayvanların sürüklendiğini; bazı köylerde ceset kokusunun ve sağlık risklerinin ortaya çıktığını aktarıyor. Etkilenen bölgelerde temiz su, gıda, sağlık hizmeti ve geçici barınma en acil ihtiyaçlar olarak ön plana çıkıyor. Kurtarma ekipleri, ordunun ve sivil savunma birimlerinin en çok ihtiyaç duyulan yerlerde tahliye ve ilk yardım sağladığını bildiriyor.

İklim bağlantısı: daha sık ve daha şiddetli olaylar

Uzmanlar ve uluslararası gözlemciler, Güney Asya’daki monsun akımlarının iklim değişikliği nedeniyle güçlendiğini ve böylece benzer aşırı yağış olaylarının sıklığının arttığını vurguluyor. Bu olaylar yalnızca can kaybına değil, tarım, altyapı ve yerleşim alanlarında uzun vadeli ekonomik ve sosyal yıkıma neden oluyor. (Küresel ısınma ile muson davranışındaki değişikliklere ilişkin çalışmalar daha önce de benzer uyarılar yaptı.) KAYNAK:The Guardian

Ne bekleniyor?

Meteoroloji yetkilileri, ağustos sonuna kadar birkaç güçlü muson dalgasının daha gelebileceği uyarısında bulundu; bu da arama-kurtarma ve yardım planlarının esnek tutulmasını gerektiriyor. Yetkililer halkı riskli alanlara yaklaşmaktan kaçınmaları ve resmi uyarıları takip etmeleri konusunda uyardı.

Yardım ve yapılabilecekler

  • Resmi kurumların ve yerel yönetimlerin koordinasyonunu bekleyin; acil durum hatları ve güvenli tahliye merkezleri hakkında yerel duyurulara dikkat edin.

  • Bağış yapmayı düşünüyorsanız, güvenilir ve şeffaf yardım kuruluşlarını tercih edin; doğrudan bölge içinde bilinen yerel sivil toplum kuruluşları ve tanınmış uluslararası insani yardım örgütleri önceliklendirilebilir. (Hangi kuruluşa bağış yapacağınız konusunda doğrulama yapın; dolandırıcılık riski yüksek dönemlerde dikkatli olun.)

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar