Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Çok Güzel Hareketler 2 yıldızlarından Tuğba Yılmaz evleniyor

Yayımlandı

üzerinde

Oyuncu Tuğba Yılmaz evleniyor

Çok Güzel Hareketler 2 programının sevilen oyuncularından Tuğba Yılmaz, sevgilisi Alperen Sazlı’dan romantik bir evlilik teklifi aldı.

Star TV ekranlarında yayınlanan Çok Güzel Hareketler 2 oyuncularından Tuğba Yılmaz,  bir süredir birlikte olduğu sevgilisi Alperen Sazlı’dan doğum gününde evlilik teklifi aldı.

O anları sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaşan Yılmaz, mutluluğunu; “En güzel doğum günü, en güzel ‘Evet” sözleriyle ifade etti.

“İYİ Kİ VARSINIZ”

Gözyaşları içinde “evet” dediği anları da yayınlayan Yılmaz, paylaşımının ardından gelen yanlış anlaşılmalar üzerine bir açıklama yaptı.

Yılmaz, “Birçok mesaj aldım: ‘Neden doğum gününde ağlıyorsun?’, ‘Bir şey mi oldu?’ vs. Arkadaşlar, tabii ki kendi kendime konuşmuyorum. Altına bir şey yazmadığım için pek anlaşılmamış ama evet, evlilik teklifi doğru. Aslında fotoğrafı paylaşmakla paylaşmamak arasında kalmıştım ama şimdi iyi ki paylaşmışım diyorum. Heyecanıma ortak olduğunuz ve tüm güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız” sözleriyle duygularını ve yaşanan karışıklığa açıklık getirdi.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Ulvi Alacakaptan sahnedeki 56. yılını kutladı

Yayımlandı

üzerinde

Ulvi Alacakaptan 56. sanat yılını kutladı

Sinema ve tiyatro oyuncusu Ulvi Alacakaptan, 76. doğum günü ve 56. sanat yılını, Fatih Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde sahnelediği oyunla kutladı.

Yaklaşık bir saat farklı zamanlarda sahneye taşıdığı oyunlardan seçme bölümleri izleyiciyle buluşturan sanatçı Ulvi Alacakaptan,  oyunun ardından pasta kesti ve “Hayat’ta Oynamam” adlı kitabını sevenleri için imzaladı. Oyun öncesi açıklamada bulunan sanatçı, oyunculuğa merakının çocuk yaşlarda başladığını belirterek, şunları anlattı: “6-7 yaşlarındaydım. Şişli’de bir Rum evinde kiracıydık. Asma bahçeleri vardı. İkinci katta iki at kestanesi ağacı vardı. Ben onun arasına ip gerer, üzerine battaniye atardım. Orada oyuncusu, müzisyeni, gazoz satanı da aynı kişi yani ben olduğum oyunlar oynardım çocuklara. Para vermezlerdi ama eğlenirdik. Daha orada başladı.” Tiyatro sevdasına da değinen usta oyuncu, şunları aktardı: “1960’larda 6 yaşından küçük çocukları gündüz, 12 yaşından küçük çocukları da geceleyin sinemaya almazlardı ama tiyatroya girebilirdim. İstediğim her tiyatroya girerdim çünkü benim çok meşhur bir dayım vardı; Muammer Karaca. Şu anda üçüncü defa yapılıyor (Muammer Karaca) tiyatrosu. İnşallah hepsinden daha güzel olacak. O bizim idolümüzdü. Onun sayesinde bütün tiyatrolara giderdim. Ben bayağı bir tiyatro eğitimi aldım. Ama asıl eğitimim o değildi. O zamanın en iyileri sahnedeydi. 1960-1970 arası Türk tiyatrosunun en parlak zamanıdır. Münir Özkullar, Dormenler, İstanbul Tiyatrosu, Muammer Karaca… Onlara gıpta ederek, onları severek tiyatroyla tanıştım. Hayatta kimseyi kıskanmam ama en kıskanmayacağım insanlar, benden daha iyi oyunculardır.”

“ÇOCUK OYUNLARI KOLU KURDUK”

Alacakaptan, önce amatör olarak oyunculuk yaptığını, daha sonra Dostlar Tiyatrosu’nda 8 sene çalıştığını belirterek, şöyle devam etti: “Çok sıkı hocalarım oldu, başta Genco Erkal ve Mehmet Akan olmak üzere. Sonra Şehir Tiyatrolarına ‘Ayak Bacak Fabrikası’ başrolü ile geçtim, konuk oyuncu olarak. Ertesi sene Brecht’in ‘Beş Para Etmez’ oyununda oynadım. Sonra çocuk oyunları kolu kurduk. Benim çocuk oyunlarına sevdalanışımın hikayesidir. Özellikle ödenekli tiyatroda oynayanlar çocuk oyunlarını biraz ceza gibi oynar. Cumartesi, pazar sabahları oynanır ama akşamdan kalmadır tiyatrocuların çoğu. Biz çocuk oyunu oynamaya heveslilerden bir grup kurduk ve bu kadar sene geçti üzerinden, hala söylenir, çok güzel bir oyun olduğu. Benim de çocuk tiyatrosuna merakım orada başladı.” “1994’TE HAYATIMI, TİYATROMU DEĞİŞTİRDİM”

Tiyatronun en önemli isimleri ile aynı eserlerde oynadığını dile getiren sanatçı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Adile Naşit, Ayşen Gruda, Altan Erbulak, Şener Şen, İlyas Salman ve daha birçoğu ile sahneyi paylaştım. Bana nasip oldu; Metin Akpınar hayatında bir tek oyun yönetmiştir, onda da ben oynadım. O da benim en sevdiğim oyuncudur. Sonra Ferhan Şensoy ile ‘Şahları da Vururlar’ı yaptık. Çok büyük bir başarı oldu. 4 senede 579 oyun oynadı. 1994’te hayatımı, tiyatromu değiştirdim. Kendim tiyatro yapmaya başladım. Bizde ‘Tiyatrocunun akılsızı tiyatro patronu olur.’ denir. Ben de para kazanmak için değil, kendi tiyatromu yapmak için tiyatrocu oldum. ‘İnsanlar ve Soytarılar’, üniversite öğrencilerinin sene sonu etkinliği gibi başladı ama çok başarılı oldu. O zamanlar yoktu öyle şeyler. Ondan sonra Birlik Sahnesi. Tiyatroya 20 yaşında başladım. Aşağı yukarı 56 sene böyle geçti.” “AYŞEN GRUDA TAMAMEN KENDİNE HAS BİR OYUNCUYDU”

Usta oyuncu, lisede okurken de bir oyun sahneye koyduğunu dile getirerek, “Hatta o oyun çok enteresandır. Cevat Fehmi Başkut’un ‘Göç’ diye bir piyesidir. Sonradan beraber de çalıştığım, hocam Umur Bugay, daha önce Kapıcılar Kralı’nı yaptı. Kemal Sunal başrolde oynadı. Sonra ‘Bizimkiler’i yaptı. Aynı oyunun kopyasıdır. Sonradan biraz geliştirmiştir tabii. O oyunu da sahneye koymuştum.” diye konuştu. Unutamadığı anılara da değinen sanatçı, “Sezen Aksu Aile Gazinosu” oyununda yaşananları, şu sözlerle anlattı: “Şener Şen çok uzun yıllar sonra Almanya’dan döndü. Ben çok eskiden tanırdım onu. Şener Şen, Ayşen Gruda, Adile Naşit, Sezen Aksu ve ben. Sezen Aksu da oynuyordu skeçlerde. En tıfılları benim ama olağanüstü bir şeydi. Ayşen Gruda tamamen kendine has bir oyuncuydu. ‘Oyunun metni’ deriz biz herkes senaryo diyor. Yanlış. Filmin hikayesine senaryo denir. Tekst gelir. Gruda da bir bakkal defteri getirir. Kendi laflarını oraya alır, ‘İhtiyacım yok.’ der ve teksti size verir. Sonra o lafları Ayşen Gruda’nın ağzına yakışacak şekilde değiştirirdi ama olağanüstü şeyler yapardı. Sezen Aksu Aile Gazinosu’nu, Bizimkiler’in yazarı Umur Bugay yazmıştı. Çok da kötü bir tekstti. Allah rahmet eylesin. Bir gazino hikayesi. O zamanlar cılkı çıkmış bir hikayeydi. İlk gece Ayşen Gruda’nın astımı tuttu. Sinirsel bir astımı vardı. ‘Biz bittik artık. Tiyatro hayatım bitti bu oyundan sonra.’ dedi. Oyunun ilk günleri geçti. Fakat sonra Şener Şen sahnede bir şeyler yapmaya başladı. Ben yapsam ağzıma vururlar ama Şener Şen kendine yakıştırıyor. Çok acayip bir üslup edindi. Ayşen Gruda bir taraftan, Adile Naşit bir taraftan. Altan Erbulak orada çok büyüklük yaptı. Altan Erbulak, erken Cem Yılmaz’dı. Karikatüristti, şovmendi, sinemacıydı, tiyatrocuydu.”

Okumaya Devam Et

Magazin

Madonna’dan 29 yaşındaki sevgilisine romantik kutlama

Yayımlandı

üzerinde

Madonna, 29 yaşındaki sevgilisinin doğum gününde

Pop müziğin dünyaca ünlü yıldızı Madonna, erkek arkadaşı Akeem Morris’in 29’un yaş günü partisinden paylaşım yaptı.

Pop müziğin ikonik ismi Madonna, gerek sahne gösterileri gerek sosyal medya paylaşımlarıyla gündemden düşmüyor. 66 yaşındaki ünlü şarkıcı, bir süredir kendisinden 37 yaş küçük Akeem Morris ile aşk yaşıyor.

Madonna, erkek arkadaşı Akeem Morris’in 29’un yaş günü partisinden paylaşım yaptı.

Pop yıldızı “Unutulmayacak bir gece” notuyla yaptığı paylaşımda üç çocuğu Mercy, Stella ve Estere’ye de yer verdi. Madonna’nın erkek arkadaşı, yaş günü partisinde şarkıcının dans yeteneğini sergilediği anları paylaşmayı ihmal etmedi.

Akeem Morris’in “Teşekkür ederim karıcığım” notu ise dikkatlerden kaçmadı.

Okumaya Devam Et

Magazin

Tarkan’ın Avrupa turnesi devam ediyor: Prova yaptığı anları paylaştı

Yayımlandı

üzerinde

Tarkan'dan günler sonra yeni paylaşım

Geçtiğimiz haftalarda annesi Neşe Tevetoğlu’nu toprağa veren Tarkan, Avrupa turnesine devam ediyor. Megastar, Hamburg konseri öncesi prova yaparken verdiği pozları yayınladı.

Ünlü şarkıcı Tarkan’ın annesi Neşe Tevetoğlu, 16 Nisan’da hayatını kaybetti. Avrupa turnesi için Almanya’da olan Tarkan, acı haberi alır almaz İstanbul’a geldi.

“ANNE KAYBI İÇTEN YANAN HAR BİR ATEŞ”

Neşe Tevetoğlu’nu İstanbul’da gözyaşlarıyla son yolculuğuna uğurlayan Tarkan, annesinin vefatının ardından yaptığı paylaşımda ise “Anne kaybı içte yanan har bir ateş. Biliyorum öyle kolay da sönmeyecek bir ateş. En ihtiyacımın olduğu günlerde yüreğime su serpmeniz ve yanımda olmanız çok değerliydi. Bu acılı zamanımda bana destek olan tüm sevenlerime, dinleyicilerime, aile, akraba ve yakınlarıma, ekip arkadaşlarıma ve bütün değerli sanatçı dostlarıma en kalbi duygularımla teşekkür ederim. Ama en çok da bu zor zamanımda hep benimle olan eşim Pınar’a ve de varlığı ile arada bir acımı unutturup yüzümü güldüren canım kızıma çok teşekkür ederim. Sağ olun var olun” ifadelerini kullandı.

Şimdilerde Avrupa turnesine devam eden Megastar, Hamburg konseri öncesi prova yaptığı anları takipçileriyle paylaştı. Tarkan, sahnedeki fotoğrafına “Birazdan görüşürüz Hamburg” notunu düştü.

HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADI

Öte yandan geçtiğimiz hafta annesinin vefatının ardından ilk kez sahneye çıkan Tarkan, Stuttgart konserinde gözyaşlarına boğulmuştu. Barkovizyonda annesi Neşe Tevetoğlu’nun fotoğrafına yer veren ve Uzun İnce Bir Yoldayım’ı söyleyen Tarkan, hüngür hüngür ağlamıştı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar