Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Son Dakika: Sırrı Süreyya Önder’in Sağlık Durumu Güncellemesi – Hastaneden Açıklama

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama: TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’in geçirdiği kalp krizini takiben yapılan 12 saatlik operasyon sonrası yoğun bakım süreciyle ilgili hastaneden gelen açıklama ve uzman yorumları.

Özet

TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, 16 Nisan 2025’te geçirdiği kalp krizi sonrası yaklaşık 12 saat süren acil cerrahi müdahale sonrasında yoğun bakımda tedavi edilmeye devam ediliyor . Hastaneden yapılan son açıklamada, Önder’in genel olarak tedaviye iyi yanıt verdiği, sistemik ve metabolik parametrelerinin düzeldiği, asidoz tablosunun normale yakın seyrettiği ve idrar çıkışının düzenlendiği bildirildi  Süreç kapsamında böbrek fonksiyonlarını korumak için hemofiltrasyon uygulanacağı, ECMO, Noradrenalin ve dobutamin desteğiyle ortalama 110/66 mmHg tansiyon seviyelerinin korunduğu ve spontan solunumun devam ettiği ifade edildi . Sol ventrikül kasılmasının çok iyi olduğu, sağ ventrikül kasılmasının ise halen düşük düzeyde gerçekleştiği, ayrıca 24 saat süresince EEG takibi yapılacağı belirtildi . Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, hastane önünde yaptığı açıklamada süreci yakından takip ettiklerini, Cumhurbaşkanı’nın da her an bilgilendirildiğini vurguladı  Önder’in sağlık durumu nedeniyle Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile DEM Heyeti arasındaki İmralı görüşmesi ertelendi  Demiroğlu Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çavlan Çiftçi, tip 1 aort diseksiyonu tanısıyla yapısal onarımlar (bypass, aort kapağı değişimi, greftleme ve anastomoz) gerçekleştirildiğini, ameliyatın 12 saate yaklaştığını ve ardından ECMO desteğiyle yoğun bakıma alındığını aktardı  Uzmanlar, gelecek günlerde nörolojik tablonun netleşeceğine dikkat çekiyor


Sırrı Süreyya Önder’in Operasyon Süreci

TBMM Başkanvekili Önder, 16 Nisan 2025’te aniden rahatsızlanarak kalp krizi geçirdi. 112 ambulans ekiplerinin nabızsız ve entübe halde hastaneye ulaştırdığı Önder’e, acil serviste yaklaşık 10 dakika süren kalp-akciğer masajıyla spontan dolaşım sağlandı . Tip 1 aort diseksiyonu teşhisi konuldu ve saat 23:35’te başlayan operasyon, koroner baypas, aort kapağı değişimi, greftleme ve anastomoz işlemleriyle 12 saate yakın sürdü . Ameliyatta sağ ventrikülde fonksiyon kaybına yol açan küçük yırtık nedeniyle mekanik dolaşım desteği (ECMO) takıldı


Hastaneden Yapılan Açıklama

Hastanenin resmi açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Genel olarak tedavilerimize iyi yanıt vermektedir. Sistemik ve metabolik parametreleri düzeliyor. Asidoz tablosu düzeldi ve idrar çıkışı normal. Sadece böbrekleri korumak için bugün hemofiltrasyon yapacağız. Spontan solunumu var. Ağrılı uyarana yanıt veriyor. Tansiyon ve dolaşımı düne göre daha normal. Bacakların dolaşımı perifer iyi. ECMO, Noradrenalin ve dobutamin altında ortalama 110/66 mmHg. Sol ventrikül kasılması çok iyi; sağ ventrikül kasılması halen iyi değil, çok az kasılmakta. EEG takıldı ve 24 saat aletin kalacak. Süreç uzun, bekleyeceğiz. Yoğun bakım süreci devam ediyor.”


Prof. Dr. Ertan Sağbaş ve Prof. Dr. Çavlan Çiftçi’nin Değerlendirmeleri

  • Prof. Dr. Ertan Sağbaş (ameliyat ekibinden):

    • Dolaşımla ilgili “umut veren iki parametre” saptandığını söyledi. Kanamanın büyük oranda durduğu ve Önder’in kızına tepki verecek derecede uyanıklık belirtileri gösterdiğini aktardı

  • Prof. Dr. Çavlan Çiftçi (Demiroğlu Bilim Üniversitesi Rektörü):

    • Tip 1 aort diseksiyonu tanısının tüm ana aorta katmanlarını kapsadığını, sağ koroner baypası ve aort kapağı onarımının ardından ECMO desteğiyle yoğun bakıma alındığını vurguladı

    • Hastanın nörolojik değerlendirmesinin ECMO desteği sonrasında sağlıklı yapılamadığını, önümüzdeki günlerde bu tablonun netleşeceğini belirti


Destekleyici Tedavi ve Cihazlar

  • ECMO (Ekstrakorporeal Membran Oksijenasyonu): Kalp ve akciğer görevini üstlenen mekanik dolaşım desteği

  • Noradrenalin ve Dobutamin: Vazopressör ve inotropik desteğin ortalama 110/66 mmHg tansiyon seviyesini koruması için kullanıldığı kaydedildi

  • Hemofiltrasyon: Böbrek fonksiyonlarını korumak amacıyla planlanan diyaliz türü işlem

  • EEG İzlemi: 24 saat boyunca nörolojik izlem için elektrofizyolojik takip


Siyasi ve Kamuoyu Tepkileri

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, hastane önünde yaptığı açıklamada “Bugün Sırrı Beyin durumuyla ilgili daha olumlu haberler alıyoruz. Cumhurbaşkanımız süreci yakından takip ediyor, gereken her şey yapılıyor” dedi  Bu kapsamda, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile DEM Heyeti’nin 18 Nisan’a planlanan İmralı görüşmesi, Önder’in durumu nedeniyle ertelendi Aile üyeleri ve siyasetçi dostları sosyal medyada geçmiş olsun mesajları yayınladı.


Beklenen Gelişmeler ve İleriki Süreç

  • Saat 12:00’de hastane yönetiminden yeni bilgilendirme yapılması öngörülüyor

  • Bir doktor heyetinin önümüzdeki günlerde Önder’i kontrol için ziyareti planlanıyor .

  • Nörolojik ve kardiyovasküler parametrelerin gelişimine bağlı olarak tedavi planı güncellenecek


Sonuç olarak, Sırrı Süreyya Önder’in sağlık durumu kritik ancak kontrollü bir sürece girmiş bulunuyor. Hastane ve uzman hekimlerin ortak görüşü, iyileşme sürecinin uzun soluklu olacağı ve bir sonraki temel belirleyici etmenin nörolojik izlemler olacağı yönündedir. Ailesi, yakın çevresi ve kamuoyu, tedavi sürecinin başarılı geçmesi için dua ve desteklerini sürdürüyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

“Şok Uyarı: İstanbul’da Aynı Noktada 6.2’lik Bir Deprem Daha Kapıda! Şener Üşümezsoy İlk Kez Açıkladı”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Silivri ve Kumburgaz çukurlarında “aynı noktada, aynı büyüklükte” 6.2’lik bir deprem daha beklediğini açıkladı. İstanbul’daki risk ve hazırlanmanız gereken adımlar makalemizde.

İlk kez Prof. Dr. Şener Üşümezsoy tarafından yapılan bu değerlendirme, İstanbul’da 23 Nisan 2025’de yaşanan 6.2 büyüklüğündeki Silivri depreminden hemen sonra “büyük Marmara depremi riskinin geçtiğini” savunmasının ardından geldi. Üşümezsoy, Silivri çukurunun orta kesimindeki kırılmayan fay hattında Kumburgaz çukurunda da benzer bir deprem kırılmasının muhtemel olduğunu belirterek, “Aynı noktada, aynı büyüklükte bir 6.2’lik sarsıntı daha bekliyorum” ifadelerini kullandı . Bu makalede, uzman tahmininin detaylarını, olası etkilerini ve almanız gereken önlemleri ele alacağız.

Özet

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, İstanbul Silivri açıklarında 20 gün önce yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından “Büyük Marmara Depremi riski bitti” açıklaması yapmış, ancak şimdi aynı bölgede “6.2 büyüklüğünde bir deprem daha” beklendiğini vurgulamıştır . Tahmin, Kumburgaz çukurunda kırılmayan yaklaşık 20–25 km’lik bir fay hattına işaret ediyor. Uzman, tekrar edecek depremin etkisinin benzer olacağını ancak biraz daha yıkıcı unsurlar içerebileceğini belirtti .

Tahminin Detayları

Kumburgaz ve Silivri Çukuru Hattı

  • Silivri Çukuru’nun Orta Kısmı: Üşümezsoy’a göre bölgedeki kırılma hattı, 200 km’den fazla bir yüzey alanı oluşturacak şekilde yırtıldı; geride kırılmayan yaklaşık 20–25 km’lik bir bölüm kaldı .

  • Kumburgaz Çukuru: Orta sırt olarak adlandırılan bu bölgede benzer uzunlukta ikinci bir fay hattı bulunuyor. Burada yeni bir kırılma, 6.2 büyüklüğünde sarsıntıya yol açabilir .

Tahminin Bilimsel Dayanağı

  • Fay Yüzeyi ve Derinlik İlişkisi: Üşümezsoy, 100 km yüzey kırılmasıyla 6.0, 200 km kırılmasıyla 6.2 büyüklük üretebileceğini açıkladı. Silivri’deki ilk depremde 200 km’lik bir alan yırtıldı; geride kalan 200 km’lik bölüm benzer bir sarsıntı potansiyeli taşıyor

  • Tarihsel Kırılma Modelleri: 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi sonrasında Marmara’nın kuzey kenar fayları temel alınırken, Üşümezsoy bu kez deniz içi orta sırt faylarındaki aktifliği vurguladı .

Uzman Görüşü ve Kamuoyuna Mesaj

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Beyaz TV’de katıldığı “Ne Var Ne Yok” programında, “İstanbul 6.2’yle yıkılmadı, ama aynı noktada, aynı büyüklükte bir deprem daha bekliyoruz. Bir 6.2’lik deprem oldu mu etkisi biraz daha sert olabilir” açıklamasını yaptı . Uzman, bölge halkını paniğe kapılmadan gerekli tedbirleri almaya çağırdı.

Sonuç ve Öneriler

Olası Etkiler

  • Bina hasarlarında artış, özellikle eski veya güçsüz yapılar için risk.

  • Altyapı ve ulaşımda aksamalar; İstanbul Boğazı ve köprülerde titreşim artışı.

  • Psikososyal etkiler: Halkta deprem korkusu ve kaygı düzeyinin yükselmesi.

Alınması Gereken Tedbirler

  1. Yapısal Güçlendirme: Deprem yönetmeliğine uygun güçlendirme çalışmaları hızlandırılmalıdır.

  2. Acil Durum Planları: Ailelerde toplanma alanları, acil durum çantaları ve iletişim kodları belirlenmelidir.

  3. Erken Uyarı Sistemleri: Mobil uygulamalar ve SMS bazlı bilgilendirme yaygınlaştırılmalıdır.

  4. Eğitim ve Tatbikat: Okullarda ve işyerlerinde deprem tatbikatları düzenlenmeli, bilinçlendirme çalışmaları sürdürülmelidir.

Okumaya Devam Et

Gündem

İstanbul Depremi Sonrası Erdoğan’dan “Önce Bana Sunulmasın” Talimatı: Toplantı Taleplerinin Perde Arkası

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
23 Nisan’daki 6,2’lik İstanbul depremi sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AFAD’daki kriz toplantısında “deprem senaryolarını inceleyin, yurt dışı uzman görüşlerini alın ve raporu önce Afet Politikaları Kurulu’na sunun” talimatlarının detayları ve siyasi yansımaları.

Özet: 23 Nisan 2025 günü saat 12:49’da İstanbul’da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı İstanbul AFAD Kriz Merkezi’ne acil toplantı düzenlemeye sevk etti. Toplantıda, deprem uzmanlarıyla alternatif senaryoların değerlendirilmesi, yurt dışı uzman görüşlerinin alınması ve gelecekteki olası etkilerin irdelenmesi talimatları verildi. Hazırlanacak raporların önce Afet Politikaları Kurulu’na sunulması; “Önce bana sunulmasın” talimatı ise, sürecin şeffaflığı ve koordinasyon zincirinin işleyişine vurgu yaptı. Kararların uygulanması ve siyasi tepkiler, hem kriz yönetimi kabiliyeti hem de İstanbul yönetimiyle koordinasyon eksenini yeniden gündeme taşıdı.

Olayın Arka Planı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı akşamı, İstanbul’da 13 saniye süren 6,2 büyüklüğündeki deprem büyük panik yarattı. Deprem, kent genelinde hasar bilgisi ve artçılar konusunda belirsizlik oluşturdu .

Erdoğan’ın Toplantı Talepleri

  • Farklı Senaryoların İncelenmesi: “Deprem uzmanlarıyla görüşün, farklı fikirleri de dahil edin. En olası senaryo hangisi” talimatı verild

  • Yurt Dışı Uzmanların Görüşü: “Yurt dışındaki uzmanlara da sorun” vurgusu, uluslararası deneyimden yararlanma isteğini gösterdi .

  • Gelecekteki Etkilerin Araştırılması: Depremin uzun vadeli muhtemel etkileri üzerinde çalışılması, risk yönetiminde öngörü kabiliyetini güçlendirmeyi amaçladı

  • Rapor Sunum Sırası: Hazırlanacak raporun “önce Cumhurbaşkanlığı Afet Politikaları Kurulu’na sunulması, ardından tarafıma iletilmemesi” talimatı, sürecin belirli bir hiyerarşi içinde yürümesini hedefledi

  • Kulis Bilgisi: Can Coşkun’un aktardığına göre, toplantı bilgilerinin bürokrat kaynaklardan edinildiği ve Erdoğan’ın eski gönüllü arama kurtarma görevlisinin aktardığı ayrıntılara özel önem verdiği iddia edildi

Taleplerin Analizi

Toplantıda öne çıkan “farklı senaryolar” ve “yurt dışı uzman” vurgusu, AFAD’ın sahadaki brifinglerini uluslararası literatürle karşılaştırma ihtiyacını işaret ediyor. Bu yaklaşım, Türkiye’nin kritik afet yönetimi stratejisinde dış paydaşları daha etkin kullanma eğilimini gösteriyor. Ayrıca “rapor önce Kurul’a sunulsun” talimatı, karar alma süreçlerinde merkezi koordinasyon mekanizmasına öncelik verdiği anlamına geliyor.

Siyasi Tepkiler

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, toplantıya İBB yetkililerinin davet edilmemesini sert şekilde eleştirdi. Özel’e göre, “16 milyonluk kentin yönetimini temsil eden İBB Başkanının ve AKOM sorumlusunun toplantıda olmaması, kriz yönetiminde siyasi angajman olarak değerlendirildi” . Bu eleştiriler, İstanbul yönetimi ile merkezi hükümet arasındaki koordinasyon tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Bahçelievler Kur’an Kursunda Cinsel İstismar Skandalı: Tutuklanan Belletmen İbrahim K. ve 17 Çocuğun Pedagog Eşliğinde İfadesi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması :
Bahçelievler’de Diyanet’e bağlı Kur’an kursunda belletmen İbrahim K. 17 çocuğa cinsel istismar iddiasıyla tutuklandı. Çocuklar pedagog eşliğinde ifade verdi.

Bahçelievler’de Diyanet’e bağlı yatılı erkek Kur’an kursunda yaşanan cinsel istismar iddiası, toplumda derin bir infial yarattı. 25 Nisan 2025 sabahı Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, kursun belletmeni İbrahim K. gözaltına alındı ve tutuklandı. Yaşları 10 ile 13 arasında değişen 17 çocuk, hafta sonu Bakırköy Çocuk İzleme Merkezi’nde pedagog gözetiminde ifadelerini verdi. Olayın halihazırda devam eden hukuki süreci, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kurs yönetimine dair herhangi bir idari işlem yapmaması ve mağdur çocukların çoğunun kursa geri gönderilmesi tartışmaları daha da alevlendirdi.

Olayın Geçmişi

İstanbul Bahçelievler’de, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı yatılı erkek Kur’an kursunda görev yapan belletmen İbrahim K., 10–13 yaşındaki çocuklara yönelik cinsel istismarla suçlanıyor . İddiaların kamuoyuna yansıması, yakınlardaki imam hatip ortaokulunda görevli bir öğretmenin çocukların konuşmalarını duyarak savcılığa ihbarda bulunmasıyla gerçekleşti

Soruşturma Süreci

İmam hatip ortaokulundan yapılan başvuru üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı derhal soruşturma açtı . Belletmen İbrahim K. önce gözaltına alındı, ardından sevk edildiği mahkeme tarafından “suç delillerini karartma ve kaçma riski” gerekçesiyle tutuklandı

Çocukların İfadeleri

Hafta sonu düzenlenen seansta 17 mağdur çocuk, Bakırköy Çocuk İzleme Merkezi’nde uzman pedagog eşliğinde dinlendi  Pedagoglar gözetiminde alınan ifadelerde, çocuklar belletmenin kurs içindeki odalarda uyudukları sırada yataklarına girerek istismarda bulunduğunu anlattı . Bazı çocuklar, davranışları diğer personelin de gördüğünü ancak müdahale edilmediğini ifade etti

Hukuki Durum

Soruşturmayı yürüten Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Ceza Kanunu’nun “cinsel istismar” maddeleri uyarınca kovuşturma başlattı  Tutuklanan İbrahim K. hakkında hazırlanan iddianame tamamlandığında, dosya İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edilecek . Kurs yönetimine ve Diyanet’e bağlı diğer yetkililere henüz idari yaptırım uygulanmadı .

Uzman Görüşleri ve Önlemler

Çocuk hakları alanında faaliyet gösteren psikologlar ve pedagoglar, Kur’an kursları gibi kapalı ve denetimsiz ortamlarda istismar riskinin yüksek olduğuna dikkat çekiyor . “Çocukların korunması için Diyanet’e bağlı tüm kurslarda rutin pedagojik denetimler ve psikososyal destek birimleri oluşturulmalı” önerisi yapılıyor . Ayrıca uzmanlar, kuruma alınacak personelde adli sicil ve referans araştırmasının zorunlu hale getirilmesini tavsiye ediyor .

Sonuç

Bahçelievler’deki bu skandal, dini eğitim kurumlarında çocuk güvenliğinin sağlanması gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu. Hukuki süreç devam ederken, mağdur çocukların travmalarının iyileştirilmesi için uzun vadeli psikolojik destek ve toplumsal farkındalık çalışmalarının hızlandırılması önem taşıyor. Kamuoyu ayrıca Diyanet’in kurs yönetimine yönelik idari adımları atmasını ve benzer vakaların önüne geçilmesi için kapsamlı bir reform planı açıklamasını bekliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar