Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

İş Dünyası

Zorlu Holding Eski CEO’su Cem Köksal’a 5 Yıl 3 Aya Kadar Hapis Ceza Talebi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
Zorlu Holding eski CEO’su Cem Köksal hakkında, çalışanlara gönderdiği “Ramazan kutlanmasın” içerikli mail nedeniyle “inanç, düşünce ve kanaat hürriyetini engelleme” suçundan 5 yıl 3 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Makalemizde olayın tüm detaylarını ve gelişen süreci bulabilirsiniz.


Olayın Arka Planı

Vestel Şirketler Grubu’nun CEO’su Ergün Güler, Ramazan ayının başlaması dolayısıyla çalışanlara kurumsal bir tebrik mesajı gönderdi. Ancak, Zorlu Holding eski CEO’su Cem Köksal, bu mesajın ardından çalışanlara yönelik “Ramazan ayı kutlamayız” şeklinde tepki veren maili gönderdi.

  • Mailin İçeriği:
    Cem Köksal, gönderdiği e-postada şirketin kurumsal “kutlanacak günler” listesinde Ramazan’ın yer almadığını, bunun yerine yalnızca dini bayramlar olan Şeker ve Kurban bayramlarının kutlanmasının uygun görüldüğünü ifade etti. Ayrıca, mesajında; “Şirket olarak dinden bağımsız bir duruşumuz var, çok uluslu bir yapıya ulaşmak için her dinden ve milletten çalışanlarımızın bulunması gerekmektedir” gibi ifadelere yer verdi.

  • Sosyal Medya ve Kamuoyu Tepkisi:
    Gönderilen mailin sosyal medyada hızla yayılması ve çalışanlar ile kamuoyunda yaratmış olduğu tepkiler, konunun geniş yankı uyandırmasına yol açtı. Birçok medya kuruluşu ve kamuoyu, ifadenin çalışanların inanç özgürlüğüne müdahale ettiğini değerlendirirken, Zorlu Holding içindeki hiyerarşik yapı ve kurumsal iletişim normları da tartışılır hale geldi.


Hukuki Süreç ve İddianame Detayları

Soruşturma Başlatıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili olarak “inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” suçunu işlediği öne sürülen Cem Köksal hakkında resen soruşturma başlattı. İddianamede, e-posta mesajının ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı ve çalışanların yaşam tarzlarına müdahale ettiği savunuldu.

Talep Edilen Ceza

  • Ceza Aralığı:
    İddianamede, Cem Köksal’ın zincirleme şekilde söz konusu suçu işlediği gerekçesiyle 1 yıl 3 aydan 5 yıl 3 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

  • Yargılama Süreci:
    Köksal’ın yargılanmasına İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde önümüzdeki günlerde başlanacağı bildirildi.

Savunma ve Açıklamalar

Cem Köksal, savunmasında;

  • Yanlışlıkla Gönderim:
    Maili yalnızca Vestel’in üst yöneticisi Ergün Güler’e göndermek istediğini, ancak “tümünü yanıtla” butonunun kullanılması sonucu mesajın tüm çalışanlara ulaştığını belirtti.

  • Kurumsal Prosedüre Uyum:
    Mesajının amacı, şirketin kurumsal prosedürlerine uygun olarak hangi günlerin kutlanacağı konusundaki bir eleştiri olduğunu savundu.

  • İnançlara Müdahale Amacı Taşımadığı:
    Köksal, ifadenin inançlara değil, yalnızca kurumsal kutlama normlarına yönelik olduğunu ifade ederek, kişisel bir inanç eleştirisi amacı taşımadığını iddia etti.


Zorlu Holding ve Kurumsal İletişim Üzerine Tartışmalar

Hiyerarşik Yapının Rolü

  • Kurum İçi Etki:
    Zorlu Holding’deki idari hiyerarşi, üst düzey yöneticilerin mesajlarının çalışanlar üzerinde doğrudan etkili olabileceğini ortaya koyuyor. İddianamede, bu durumun çalışanlar üzerinde baskı ve yönlendirme etkisi yarattığı savunuluyor.

  • Kurumsal Değerler:
    Şirketin milli, manevi ve kurumsal değerleri göz önünde bulundurularak, dini kutlamaların şirket içinde resmi olarak yer alıp almayacağı konusundaki farklı yaklaşımlar tartışılırken, uluslararası arenada faaliyet gösteren bir holdingin tarafsızlık ilkesinin ne ölçüde uygulanacağı sorusu da gündeme geliyor.

Sosyal Medya ve Kamuoyunun Yorumu

  • Kamuoyu Tepkisi:
    Medya kuruluşları ve sosyal medya kullanıcıları, gönderilen mailin çalışanların inanç özgürlüğüne müdahale ettiğini vurgularken; bazı kesimler ise mesajın kurumsal tutumun bir gereği olduğunu öne sürüyor.

  • Hukuki ve Sosyal Tartışmalar:
    Olay, yalnızca hukuki boyutuyla değil, aynı zamanda kurumsal iletişim, ifade özgürlüğü ve dinler arası hoşgörü konularında da geniş çaplı tartışmalara yol açtı.


Cem Köksal’ın Kariyer Özeti

  • Eğitim ve İş Hayatı:
    1967 yılında Ankara’da doğan Cem Köksal, 1988’de Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldu. Yüksek lisansını 1990’da Bilkent Üniversitesi’nde tamamlayan Köksal, bankacılık sektöründe İnterbank ve Denizbank gibi kuruluşlarda görev aldı.

  • Vestel ve Zorlu Holding Dönemi:
    2002 yılında Vestel’e Finanstan Sorumlu Başkan olarak katılan ve 2012’de Zorlu Holding Mali İşler Grubu Başkanlığı görevini üstlenen Cem Köksal, Haziran 2024 itibarıyla Zorlu Holding CEO’su olarak atanmış; ancak 2025 Mart ayı itibarıyla görevinden istifa etmişti.


Sonuç ve Gelecek Süreç

Zorlu Holding eski CEO’su Cem Köksal’ın gönderdiği mail nedeniyle başlatılan soruşturma, yalnızca hukuki değil aynı zamanda toplumsal ve kurumsal tartışmaları da beraberinde getirdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talep ettiği 5 yıl 3 aya kadar hapis cezası, yargılama sürecinin ilerleyen günlerinde kesinlik kazanacak. Bu durum, kurumsal iletişimin sınırları, ifade özgürlüğü ve inançlara saygı gibi konularda şirketlerin nasıl bir tutum sergileyeceğine dair sektörde yeni tartışmalara da zemin hazırlayabilir.

Konu ile ilgili gelişmeler, ilerleyen süreçte İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılacak duruşmalarla netlik kazanacak. Hem şirket içi iletişim stratejileri hem de kurumsal kültürün yeniden değerlendirilmesi açısından örnek teşkil eden bu olay, iş dünyasındaki etik standartların da sorgulanmasına neden oluyor.

İş Dünyası

Amerika bu olayı konuşuyor: Milyoner finansçının “işkence odası” ve kadınlara uyguladığı ŞİDDET iddiaları

Yayımlandı

üzerinde

Amerika bu olayı konuşuyor: Milyoner finansçının “işkence odası” ve kadınlara uyguladığı ŞİDDET iddiaları

Yayın Tarihi: 26 Eylül 2025 • Saat: 22:30 (TSİ)
Okuma süresi: ~4 dakika

New York merkezli emekli finansçı Howard Rubin ve eski asistanı Jennifer Powers, kadınları seyahat ettirip Manhattan’daki lüks bir penthouse’da “işkence odası” olarak tanımlanan ses yalıtımlı bir odaya götürüp şiddet uyguladıkları ve seks ticareti yaptıkları iddiasıyla federal bir iddianameyle suçlandı. Savcılık, olayların 2009–2019 yılları arasında gerçekleştiğini ve mağdurların bazılarının ekonomik olarak savunmasız olduğu ya da geçmişte travma yaşadığı̀nı belirtiyor.


Olayın kısa kronolojisi ve iddialar

Federal iddianameye göre Rubin (70) ile Jennifer Powers (45) arasında yıllarca süren bir yapı oluştu; Powers kadınları organize edip Rubin ile görüşmeleri ayarlıyordu. İddialarda, Rubin’in Midtown’daki penthouse’unun bir odasını kırmızıya boyattığı, ses yalıtımı yaptırdığı ve BDSM ekipmanlarıyla donattığı; hatta mağdurlara elektrik verebilen bir cihaz bulunduğu öne sürülüyor. Savcılar, olayların hem lüks otellerde hem de bu penthouse’da gerçekleştiğini söylüyor.

Rubin ve Powers’ın, kadınlara ödeme yaptıkları; bazı durumlarda NDAlar (gizlilik sözleşmeleri) imzalattıkları ve mağdurları susturmak için hukuki tehditler savurdukları iddia ediliyor. Savcılık ayrıca şüphelilerin mağdurları yolculuk ettirerek eyaletler arasında taşıdığı ve 2018’de bir kadınla ilgili Las Vegas’ta da insan ticareti iddiası bulunduğunu belirtiyor.


Kim bu Howard Rubin? (kısa profil)

Howard Rubin, Wall Street’te uzun yıllar çalışmış, bazı dönemlerde büyük yatırım kuruluşlarıyla bağlantılı bir paraya yönetici olarak biliniyor. Basın notlarına göre Rubin’in geçmişte Merrill Lynch, Bear Stearns ve Soros Fund Management ile ilişkileri olmuş; medya profilleri bu bağlantılara dikkat çekti. Ancak unutulmamalı: şu anki açıklamalar resmi iddianameye dayanmakta ve yargılama süreci devam etmektedir.


Hukuki durum ve geçmiş dava kayıtları

Savcılar tarafından hazırlanan federal iddianame 10 ayrı suçlama içeriyor; bunların arasında seks ticareti, eyaletler arası ulaştırma ve banka dolandırıcılığı gibi ağır suçlamalar da bulunuyor. DOJ (ABD Doğu Bölgesi) tarafından yapılan açıklamada, iddiaların 2009–2019 dönemine yayıldığı ve şüphelilerin mağdurları sömürdüğü ifade edildi. Rubin, tutuklanırken Connecticut’taki evinde yakalandı; Powers ise Texas’ta gözaltına alındı.

Bu dava, Rubin hakkında daha önce açılmış sivil davaların da geçmişinin olduğu bilgisiyle dikkat çekiyor: 2017 ve sonrası dönemlerde bazı mağdurların sivil mahkemede kazandığı kararlar bulunuyor ve daha önce mahkeme tarafından tazminat kararı verildiği rapor edildi. Rubin bu kararlara karşı temyiz başvuruları yapmıştı.


Yetkililerin açıklamaları ve soruşturmanın boyutu

ABD Bölge Başsavcılığı ve FBI yetkilileri, olayı “insan sömürüsü ve cinsel istismar” olarak tanımladı ve soruşturmanın devam ettiğini bildirdi. Yetkililer halka, soruşturmayla ilgili bilgi sahibi olanların FBI veya savcılıkla iletişime geçmesi çağrısında bulundu. Ayrıca ele geçirilen deliller arasında çok sayıda cep telefonu ve iddialara ilişkin yazışmaların bulunduğu belirtildi.


Amerika’da ve medyada yankıları

Olay, ABD medyasında geniş yer buldu; Associated Press, People, Guardian, Bloomberg gibi büyük haber ajansları ve ulusal yayınlar gelişmeleri aktarırken sosyal medya platformlarında da geniş tartışma başladı. Hem mağdurların anlatımları hem de sınıf/iktisat-dünya bağlantıları kamuoyunda tepkiyle karşılandı.


Hukuki uyarı — “İddia” ile “suçlu” farklıdır

Haberde aktarılan tüm bilgiler, resmi iddianame ve soruşturma dosyalarına dayanan iddialardır. Rubin ve Powers şu an için “suçlu” değil; hukuki süreç devam etmekte ve her iki tarafın da savunma hakları saklıdır. Gazetemiz, mahkeme sürecini izlemeye ve doğrulanmış bilgileri aktarmaya devam edecektir.


Ne olacak? Bir sonraki adımlar

  • Tutuklamadan sonra öne çıkan ilk adli işlemler (tehdit, kefalet değerlendirmeleri, ilk duruşma tarihleri) federal mahkemede yürütülecek; savcılar ve savunma avukatları belge ve tanık beyannamelerini sunacak.

  • Yetkililer mağdurların korunması ve yeni mağdurların ortaya çıkması ihtimaline karşı uyarıda bulundu; soruşturmanın genişleyebileceği belirtiliyor.

Okumaya Devam Et

İş Dünyası

Yayımlandı

üzerinde

  • ASELSAN, Borsa İstanbul’da piyasa değeri 1 trilyon TL’yi aşan ilk şirket oldu

  • Tarih: 25 Eylül 2025

  • Saat: 14:30 (yaklaşık)

  • Okuma Süresi: ~ 3 dakika

  • Türkiye savunma sanayisinin önde gelen firması ASELSAN, bugün itibarıyla Borsa İstanbul’da endekslere dahil şirketler arasında piyasa değeri 1 trilyon TL sınırını aşan ilk şirket** unvanına ulaştı.
    Bu gelişme, şirketin hisse performansı, stratejik yatırımları ve sektörel uygun konjonktürle birleşerek dikkat çekici bir başarı hikâyesine dönüştü.


  • Detaylar & Arka Plan

    ASELSAN’ın Hisse Performansı

    • Yıl başında yaklaşık 72,50 TL seviyesinde başlayan ASELSAN hissesi, zamanla istikrarlı bir yükseliş gösterdi.

    • Haber tarihine gelindiğinde hisse fiyatı 220,80 TL seviyesine ulaştı.

    • Bu değerlemeyle birlikte ASELSAN, BIST 100 endeksindeki şirketler arasında piyasa değeri açısından bir ilke imza attı

    Piyasa Koşulları ve Destekleyici Faktörler

    • Küresel risklerin azalması ve ABD Merkez Bankası (Fed) tarafından faiz indirimi beklentileri, yatırımcı iştahını artırdı

    • Türkiye’de enflasyonun düşürülmesine yönelik adımlar ve Merkez Bankası’nın faiz indirim yaklaşımı, yerli yatırımcıları cesaretlendirdi.

    • Savunma sanayi şirketlerine olan uluslararası talep artışı ve jeopolitik riskler, ASELSAN gibi firmaların değerini yukarı çekti.

    Şirketin Stratejisi: aselsaneXt ve 2030 Hedefi

    • ASELSAN, 2024 yılında başlattığı aselsaneXt programıyla “alanında en iyi ürünleri üretme”, “oyun değiştirici teknolojiler geliştirme” ve “ihracat odaklı büyüme” gibi hedefleri öne çıkardı.

    • Şirket, 2030’a kadar dünya çapında savunma sanayisinin ilk 30 firması arasına girmeyi amaçlıyor.

    Mali Veriler ve Sözleşmeler

    • ASELSAN, kritik savunma sistemleri, radar, elektro-optik ve yapay zeka destekli çözümler geliştiriyor.

    • Şirketin AR-GE harcamaları ve ihracat gelirlerinde güçlü büyüme gözleniyor.

    • 2025 itibarıyla ASELSAN’ın piyasa değeri dolar bazında da dikkat çekici seviyelere ulaşmış durumda.

    Sektörel Etki ve Yatırımcı Algısı

    • Savunma sanayi özellikle jeopolitik gerilimlerle yakından bağlantılı bir sektör olarak, yatırımcılarda “güvenli liman” algısı yaratabiliyor.

    • ASELSAN’ın 1 trilyon TL barajını aşması, sadece şirkete değil, sektöre olan güvenin de güçlü olduğuna işaret ediyor.

    • Bu başarı, diğer teknoloji ve savunma firmalarına da sermaye akışı açısından olumlu sinyaller gönderebilir.


    Sonuç ve Gelecek Beklentileri

    ASELSAN’ın bu tarihi başarıya ulaşması, hem şirket hem de Türkiye sermaye piyasaları açısından sembolik bir dönüm noktasıdır.
    Önümüzdeki günlerde, hisse fiyatının ve şirket değerlemesinin bu seviyede tutulabilmesi için;

    • finansal disiplinin devamı,

    • stratejik ihalelerin kazanılması,

    • küresel talebin korunması ve

    • jeopolitik risklerin yönetilmesi

    kritik önem taşıyacaktır.

Okumaya Devam Et

İş Dünyası

Ford, direksiyon kolonu arızası nedeniyle 115.539’dan fazla ABD aracını geri çağırıyor

Yayımlandı

üzerinde

Tarih: 24 Eylül 2025
Saat: 15:30 (Europe/Istanbul)
Okuma süresi: ~3 dakika

Ford Motor Company, ABD’de 115.539 aracın (yaklaşık 115.500) direksiyon kolonu içindeki bir parçanın ayrılma riski nedeniyle geri çağrıldığını açıkladı. Bu adım, sürüş sırasında direksiyon kontrolünün kaybedilmesine yol açabilecek bir sorunu düzeltmeyi amaçlıyor.

Hangi araçlar etkileniyor?

Geri çağırma, model yılları 2020–2021 arasındaki F-250, F-350 ve F-450 Super Duty kamyonetleri kapsıyor. Etkilenen araç sayısı ve model aralığı NHTSA raporunda ve Ford açıklamalarında açıkça belirtiliyor.

Sorunun niteliği

NHTSA raporuna göre sorunun kaynağı, direksiyon kolonunun üst milindeki bağlantı elemanının ayrılabilmesi; bu durumda sürücünün direksiyon hâkimiyetini kısmen veya tamamen kaybetme riski doğuyor. Ford yetkilileri, üretim sürecindeki bir bileşen/hata nedeniyle söz konusu parçanın olması gerektiği gibi sabitlenemeyebildiğini tespit etti

Ford ve yetkili servislerin yapacağı işlemler

Ford, etkilenen araçlar için yetkili servislerde ücretsiz muayene ve gerekli olması halinde parçanın onarımı veya değiştirilmesi işlemini yapacağını duyurdu. Araç sahipleri, araçlarının geri çağırma kapsamında olup olmadığını Ford’un resmi geri çağırma sayfasından VIN ile sorgulayabilir veya NHTSA duyurusundaki kampanya numarasını kullanarak kontrol edebilirler.

NHTSA kampanya numarası / rapor: 25V163 (ilgili NHTSA raporunda detaylar yer alıyor)

Araç sahiplerinin yapması gerekenler

  • Öncelikle Ford’un resmi geri çağırma sayfasından veya NHTSA veri tabanından VIN ile kontrol edin.

  • Eğer aracınız etkilenen araçlar arasındaysa, mümkün olan en kısa sürede yetkili Ford servisine randevu alın. Onarım ücretsizdir.

  • Direksiyonla ilgili herhangi bir gevşeme, aşırı titreşim ya da şafttan ayrılma hissi gibi anormallik gözlemlerseniz aracı derhal güvenli bir yere çekin ve servise başvurun.

Olası riskler ve uyarılar

NHTSA ve Ford, şu ana kadar bu kusurun yol açtığı bildirilen ölümlü kaza hakkında bir açıklama yapmamış olsa da, direksiyon kontrolünün kısmi veya tamamen kaybedilmesinin ciddi güvenlik riskleri doğurabileceğini vurguluyor. Bu nedenle araç sahiplerinin çağrıya kayıtsız kalmamaları önem taşıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar