Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

Yapay zeka tartışmaları: Korkutucu mu, insanlık için iyi bir adım mı? Uzmanları yanıtlıyor

Yayımlandı

üzerinde

Megabayt  Gigabayt terabayt petabayt ve zettabayt….

Bugün toplanan, işlenen, depolanan ve akıl almaz boyutlara gelen “büyük verinin” rakamsal değerini ifade eden bu tanımlar bizi sessiz sedasız bir yapay zeka devrimine götürdü.  

Aslında soru belli: Yapay zeka neye yol açacak?

Bir yanda; açlığın, yoksulluğun sona ereceğine, sınırsız zenginlik yaşanacağına inanan iyimserler… 

Öte yanda; işsizlik dalgalarının yaşanacağına, zenginle  yoksul arasındaki uçurumun büyüyeceğine inanan kötümserler…

Hangisi doğru… Yapay zeka yapıcı mı olacak, yıkıcı mı?

Yanıtı bulmak için önce geçmişe dönmek gerekiyor.

Bu balta, 1 milyon yıl önce kullanılan baltayla neredeyse aynı.

İnsanlık tarihinin yüzde 99,99’u da aynı kaderi paylaşıyor. Çok değişmedi. Büyük buluşlar ve dünyanın yaşadığı büyük değişim son birkaç yüzyıla yığıldı…

Ayşegül İldeniz:

Yepyeni bir çağ diye düşünüyorum, vücudumuzun çok çalıştığı işleri bıraktığımız ve daha fazla sorguladığımız daha fazla kurduğumuz ve inovasyonun da çok daha önemli olduğu bir çağa atlıyor olabiliriz

Matt Brittin:

Örnek olarak, “Project Relate” adında harika bir proje var. Bu proje konuşma engelli kişilerin iletişim kurmasına yardımcı oluyor. Telefonunuzu kullanarak söylediklerinize altyazı ekleyebilirsiniz ve bu, iletişim engellerini ortadan kaldırır. Bu yüzden, insanların birbirini anlamasını sağlamak ve kendilerini ifade etmelerini kolaylaştırmak için köprüler inşa etmek, duvarlar değil, çok büyük bir fırsat.

Suncem Koçer :

Bizim adımıza bir sürü şey çözen makinelerle beraber yaşıyor olacağız O zaman bizim becerilerimizi yeniden tanımlamamız gerekecek.

Faruk Eczacıbaşı:  

Elektrik nasıl bir çağın başlangıcı olduysa matbaa buharlı makine internet Bunların hepsi birer Çağın başlangıcı oldu. da böyle. fakat bizi bekleyen Çağ değiştirici yeni yaklaşımlar da olacak
 
Yapay zeka bugün bize; 

– Yol gösteriyor, 

– Yüzleri tanıyor, 

– Tıbbi verileri değerlendiriyor,

– Resimler, grafikler, videolar oluşturuyor,

– Hikayeler, senaryolar, şarkılar yazıyor

 
Bugün yeterli verinin olduğu her alanda yapay zekâ işini başarıyla yapıyor. Gelecek içinse beklentilerimiz daha da büyük;

– Çaresiz hastalıkları yok etmesini

– Yoksulluğu ortadan kaldırmasını

– İklim krizine karşı çözümler üretmesini

– Trafik kazalarını önlemesini bekliyoruz.

Altan Çakır:

Bilgisayarların içerisindeki hesaplama kapasitesine sahip Çipler içerisindeki transistörlerin her yıl her iki yılda bir iki katına çıkmasıyla birlikte işlemci kapasitesinin Yani bir işi hesaplama kapasitesinin iki katına çıktığı bir durumdan bahsediyoruz. 

Bir Gigaflop, yani saniyede bir milyar işlem yapabilen bir bilgisayarı ele alalım.

1960 yılında böyle bir bilgisayarı yapmak mümkün değildi ama isteseydiniz de harcamanız gereken para, Amerika’nın o dönemdeki 2 yıllık bütçesine denkti. (850 milyar dolar)

1984’te fiyatlar düştü ve saniyede bir milyar işlem yapabilen bilgisayar yapmak mümkün hale geldi. Ona rağmen harcamanız gereken tutar bir jet uçağı almanızı sağlayacak büyüklükteydi. (40 milyon dolar)

1997’de ise aynı hızdaki bir bilgisayar, bir spor otomobil fiyatına kadar geriledi. (400 bin dolar)

2013 yılında ise saniyede bir milyar işlem yapabilen bir çipin fiyatı 25 sente düştü. Saniyede 1,2 trilyon işlem yapabilen Play Station 4’ün fiyatı ise 400 dolardı ve 20 milyon eve girmeyi başarmıştı.

Bugün ise saniyede 1 milyar işlem yapabilen çipin fiyatı, 2 sent. Evet yanlış duymadınız tam 2 sent. 

Artık terafloplar konuşuyoruz. Üstelik o bilgisayarlar sadece beş yüz dolara mal oluyor.

Bugün en değişmeyen olgu teknolojinin engel tanımaması. Değişen olgular ise sürekli olarak daha iyileşmesi, daha ucuzlaması, değişimin hiç durmaması ve yaygınlaşıp, demokratikleşmesi.

STEVE WOZNIAK:

Her yeni geliştiğinde, bu çerçevenin adım adım ilerlemesine yol açıyor. Bu, çip üzerinde giderek daha fazla transistör ürettiğimiz zamana benziyor. Eskiden bir transistör vardı. Aynı fiyata bir çip üzerinde 60 milyar transistör var. Buna üstel büyüme deniyor. Sizden önceki büyümenin üzerine inşa ettiğinizde ve tüm teknoloji bir şekilde katlanarak büyüyor.

Bugün her yanımız bilgisayar.

İnternete bağlı 40 milyar bilgisayar var. Yakın gelecekte bu sayının 500 milyara çıkması bekleniyor.

Bankacılık sistemi, tapu kayıtları, video kurgu, fotoğraf makinaları, metro ulaşım planları, otomobillerin yazılımı, uçaklar, trafik ışıkları, ürün stokları, şehir içi su şebekesi kısaca aklınıza gelen her şey bilgisayar ile çalışıyor. Beyin muhteşem bir organ. Benim gibi sıradan bir insanın beyni bile saniyede bir katrilyon işlem yapıp, 35 gibabayt veriyi işleyebilir.

Bilim adamları da günümüzde benimkine benzer, mekanik bir beyin yarattı. Adına da Yapay zeka dediler. Laf aramızda bu cihaz şimdilik benim beynim kadar bile kabiliyetli değil.

Orası kesin.

Evet karmaşık hesaplamaları benden çok daha hızlı yapabilir ama benim gibi espri yapamaz, hayal kuramaz. Hatta bir dilim baklavanın tadını asla bilemez. Yapay zekanın kabiliyetleri şimdilik kısıtlı ama bilim adamları bunları ve başka şeyleri de yapabilmesi için var güçleriyle çalışıyor.  

Aslında soru basit: bilim bu programı bir gün kendi başına çalışabilir, düşünebilir, hatta öğrenebilir hale getirebilir mi? Bunu ben bilmiyorum.

Bence bilim adamları da bilmiyor.

Tabi şimdilik.

Bernard Marr:

Yapay zekanın ilk büyük başarılarından biri, IBM’in Deep Blue adlı bilgisayarının satrançta Garry Kasparov’u yenmesi oldu. Ancak bu geleneksel bir yapay zeka algoritmasıydı ve temelde insanın düşünebildiğinden daha fazla satranç hamlesini hesaplama gücüne dayanıyordu. Bir sonraki büyük adım ise, kuralları bilmediğimiz durumlarda makineleri nasıl eğitebileceğimiz sorusuyla geldi. , Go adlı bir strateji oyununda bir yapay zeka geliştirdi. Go, satrançtan çok daha karmaşıktır ve büyük ustalar bile hareketlerini sezgisel olarak yapar. Google, algoritmayı geçmişte oynanmış tüm Go oyunlarıyla eğitti ve ardından “peki ya iki bilgisayarı birbirine karşı oynatsak ve kazananı ödüllendirsek” dedi. Bu süreç sonunda yapay zeka, giderek daha iyi hale geldi ve dünya şampiyonu Lee Sedol’u yenmeyi başardı.

Kasım 2020’de Google’ın yapay zeka şirketi Deep Mind; hesaplamalı biyoloji alanında çığır açacak bir buluşa imza attığını açıkladı. Deep Mind bir proteine ait molekülün sonsuz sayıda katlanma ihtimalini değerlendirip, nasıl katlanacağını başarıyla hesaplamış, alacağı son hali bilmişti. Bu bir devrimdi. Pek çok bilim adamı tüm kariyerini bu problemin çözümüne adamış, ancak ilerleme sağlayamamıştı. Deep Mind bu problemi genetik koda dayalı bir tahmin ile çözmeyi başardı.

Çığır açan buluş pandemi döneminde ortaya çıkmış, bir sonraki pandemiye karşı hazırlıklı olma yolunda tüm dünyaya umut vermişti. 

Bu; ortaya çıkan bir virüse karşı, var olan ilaçlardan hangilerinin etkili olabileceğine ışık tutabilecek çok önemli bir gelişmeydi.

Buluşun başka vaatleri de vardı. Henüz çaresi bulunamayan şeker, parkinson ve alzheimer gibi hastalıkları daha iyi anlamamızı sağlayabilir, hatta petrol gibi atıkları çözmeye yarayan proteinler üretmek için dahi kullanılabilirdi.

Deep Mind geçen 4 yılda hiç hız kesmedi ve biyolojik yaşamın büyük sırlarını çözebilen bir sisteme döndü. Yeni aşılar ve ilaçlar geliştirmekten, hava koşullarına dayanıklı tohumlar elde etmeye kadar pek çok alanda kullanılıyor.

Artık yapay zeka; dünyayı dönüştüren, sayısı da giderek artan pratik uygulamalarla hayatın içinde.

Bu ilerlemeye iki önemli gelişme ivme katıyor;

Olağanüstü hızda üretilen verinin büyüklüğü ve bu veriyi işlememizi sağlayan süper bilgisayarla. Ve insanlığın önüne koyulan soru basit: Yapay zeka daha da gelişerek insan beynine benzeyecek mi?

İkinci bir dil öğrenen herkes bilir ki, yeni dili ne kadar çok kullanırsak o kadar çabuk öğreniriz.

Aynı şey makinelerin öğrenmesi için de geçerli. Bilgisayar ne kadar çok veriye erişirse o kadar hızlı öğrenir, yorumlamakta da o kadar ustalaşır.

Dünyanın hızla dijitalleşmesi sayesinde artık daha fazla veriye erişebiliyoruz; bu da yapay zekânın daha hızlı, akıllı ve isabetli hale gelmesini sağlıyor. 

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

Türk Telekom’dan İnternet Ücretlerine Büyük Zam: 1 Temmuz 2025’ten İtibaren Geçerli Yeni Tarifeler

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Türk Telekom, sabit internet paketleri, hat işlemleri ve statik IP ücretlerinde yüzde 10–27 arasında zam yaparak 1 Temmuz 2025’ten itibaren yeni tarifeleri yürürlüğe koyuyor. Taahhütlü müşteriler avantajını korurken, taahhütsüz paketlerde fiyatlar ortalama %20 artacak. Detaylı fiyat tablosu için tıklayın.

1. Zam Oranları ve Yürürlük Tarihi

Türk Telekom, sabit internet paketleri, hat işlemleri ve statik IP ücretlerinde yüzde 10–27 arasında değişen oranlarda zam yapacağını açıkladı. Yeni fiyatlar 1 Temmuz 2025 tarihinden itibaren tüm taahhütsüz aboneler ve yeni kullanıcılar için geçerli olacak .


2. Taahhütlü Müşterilerin Durumu

  • Mevcut taahhütlü müşteriler, taahhüt süreleri boyunca mevcut fiyatlardan faydalanmaya devam edecek.

  • Taahhüt yenileme aşamasındaki kullanıcılar ise zamlı fiyatlar üzerinden ücretlendirilecek.

  • Taahhüt bitmeden aboneliğini sonlandırmak isteyenlere, zamlı fiyatlar üzerinden cayma bedeli uygulanacak .


3. Taahhütsüz İnternet Tarifeleri (1 Temmuz 2025)

Aşağıdaki tabloda, ADSL, VDSL ve Fiber taahhütsüz limitsiz paketlerin eski ve yeni fiyatları yer almaktadır :

İnternet Türü / Hız Mevcut Fiyat 1 Temmuz 2025’den İtibaren
12 Mbps’e kadar (ADSL/VDSL/Fiber) ₺755 ₺950
16 Mbps’e kadar (ADSL/VDSL/Fiber) ₺760 ₺970
24 Mbps’e kadar (ADSL/VDSL/Fiber) ₺785 ₺990
35 Mbps’e kadar (VDSL/Fiber) ₺795 ₺1.010
50 Mbps’e kadar (VDSL/Fiber) ₺805 ₺1.020
75 Mbps’e kadar (VDSL/Fiber) ₺825 ₺1.070
100 Mbps’e kadar (VDSL/Fiber) ₺885 ₺1.120
200 Mbps’e kadar (Fiber) ₺1.030 ₺1.300
500 Mbps’e kadar (Fiber) ₺1.375 ₺1.600
1.000 Mbps’e kadar (Fiber) ₺1.720 ₺1.900

4. Tek Seferlik Hizmet Ücretleri

Hat dondurma, kapama, devir, nakil ve statik IP gibi ek işlemlerde de ortalama %20 oranında artış yapıldı. Yeni ücretler şu şekilde güncellendi :

Hizmet Eski Fiyat Yeni Fiyat
Hat Dondurma ₺125 ₺150
Hat Kapama (Dunning) ₺250 ₺300
Devir Ücreti ₺290 ₺385
Nakil Ücreti ₺600 ₺750
Yalın Erişim Ücreti ₺60 ₺75
ADSL‑NDSL Geçiş Ücreti ₺66 ₺80
NDSL Devre Hazırlama Ücreti ₺27 ₺33
Aylık Tekli Statik IP ₺149 ₺175
Yıllık Tekli Statik IP ₺1.490 ₺1.750

5. Resmî Duyuru ve Kaynak

Resmî olarak Türk Telekom’un web sitesinde yayımlanan “1 Temmuz 2025 Tarife Güncellemesi” duyurusunda, sadece taahhütsüz müşterilerin zamdan etkileneceği, mevcut taahhüt sahiplerinin ise fiyat değişikliğine tabi tutulmayacağı belirtildi .


6. Öneriler

  • Taahhütlü Paket Avantajı: Mevcut avantajınızı korumak istiyorsanız, taahhüt sürenizi sonlandırmadan yeni taahhüte geçmeyi düşünün.

  • Paket Değişikliği: Daha yüksek hız veya ek hizmetleri değerlendirirken, yeni fiyat tablosunu mutlaka karşılaştırın.

  • Cayma Bedeli Bilgisi: Taahhüt bitmeden iptal etmeniz durumunda uygulanacak zamlı cayma bedelini göz önünde bulundurun.


Hazırlayan: [FATİH DOĞAN]
Yayın Tarihi: 11 Haziran 2025

Okumaya Devam Et

Teknoloji

“Robotaxi” ifşa oldu: Tesla’nın sürücüsüz taksi deneyimi

Yayımlandı

üzerinde

’ın CEO’su olduğu elektrikli otomobil şirketi ’nın merakla beklenen ve “robotaxi” diye bilinen sürücüsüz araçlarının geçici lansman tarihi 22 Haziran olarak duyuruldu.

ABD’nin Teksas eyaletindeki Austin kentinde yola çıkacak olan robotaxi, Google’ın ana şirketi Alphabet’in halihazırda aynı bölgede sürüşte olan Waymo otomobillerine rakip olacak.

Bizzat Musk’ın yaptığı açıklamaya göre Tesla robotaxileri, 22 Haziran itibarıyla sınırlı sayıda araçla ön deneme için yola çıkıyor.

YOLDA GÖRÜNTÜLENDİ

Şimdiden Austin’de bir robotaxi test sürüşündeyken görüntülendi. ABD’li bir vatandaşın çektiği görüntüleri X hesabından paylaşan yazarı Sawyer Meritt, “Sürücü koltuğunda hiç kimse yok. İlk Tesla Model Y robotaxi, Austin’deki kamu yollarında test edilirken görüldü!” diye yazdı.

Videodaki otonom aracın tasarımının siyah bir Model Y ile aynı olduğu ama yan tarafında “Robotaxi” yazdığı görülüyor.

Meritt’in gönderisini alıntılayan Musk, “Güzel biçimde sade bir tasarım” ifadelerini kullandı.

“KESİN TARİH DEĞİL”

Musk, salı akşamı X’teki bir kullanıcıya yanıt olarak, robotaxi’nin “geçici lansman kapsamında 22 Haziran’da” yolculuk hizmeti sunmaya başlayacağını belirtti. Ancak bunun kesin bir tarih olmadığını da ekledi.

“Güvenlik konusunda aşırı paranoyak davranıyoruz, bu yüzden tarih değişebilir. Fabrika hattının sonundan müşterinin evine kadar kendi kendine giden ilk Tesla 28 Haziran’da.”

Musk daha önce ilk lansmanın 10 ila 20 sürücüsüz Model Y aracını içereceğini ve Austin’in sınırlı alanlarında deneneceğini söylemişti.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

ChatGPT’ye yeni model geldi: o3-pro hakkında tüm bilinenler

Yayımlandı

üzerinde

OpenAI, popüler dil modeli ChatGPT’nin yeni sürümü “o3-pro”yu duyurdu. 11 Haziran itibarıyla resmen tanıtılan yeni model, şirketin şimdiye kadar geliştirdiği en güçlü muhakeme yeteneğine sahip model olarak lanse ediliyor.

OpenAI’a göre o3-pro, özellikle doğruluğun ve araç kullanımının kritik olduğu alanlar için tasarlandı. Modelin blimsel araştırmalar, eğitim, yazılım geliştirme, işletme analizi ve yaratıcı yazarlık gibi çok sayıda alanda üstün performans sergilediği öne sürülüyor.

Şirketin tanıtımına göre model, yalnızca sorulara yanıt vermekle kalmayıp aynı zamanda internet üzerinden güncel bilgi arayabiliyor, PDF ve veri dosyalarını analiz edebiliyor, Python kodları çalıştırabiliyor, görseller üzerinden yorum yapabiliyor ve kullanıcı geçmişini dikkate alarak kişiselleştirilmiş yanıtlar sunabiliyor.

“4’TE 4 GÜVENİLİRLİK”

o3-pro’nun en dikkat çeken özelliklerinden biri ise “4/4 güvenilirlik” testini başarıyla geçtiği iddiası. Bu testte yapay zekanın aynı soruya dört farklı seferde aynı doğru yanıtı vermesi gerekiyor ve o3-pro’nun bunu tutarlı bir şekilde başarabildiği ifade ediliyor.

Ancak modelin yüksek kapasitesinin bedelleri de var. Öncelikle, arka planda çeşitli araçlarla çalıştığı için yanıt süresinin epey daha olduğu, bazı sorulara yanıt alabilmek için 1 ila 3 dakikaya kadar beklemek gerektiği ifade ediliyor.

Ayrıca, görüntü üretme yeteneği bu modelde şu an için mevcut değil. Teknik nedenlerle “geçici sohbetler” (temporal chats) özelliği de devre dışı. Bu, kalıcı hafızanın devre dışı olduğu, yani sohbet geçmişinin hatırlanmadığı özel bir konuşma moduydu.

FİYATLANDIRMA BELLİ OLDU

Bunun yanı sıra, modelin API üzerinden kullanımı da pahalıya patlayabilir. API üzerinden kullanım, bir uygulamanın başka bir uygulamayla otomatik olarak iletişim kurması anlamına geliyor. ChatGPT için bu, kullanıcının OpenAI’ın modelini kendi yazılımına veya hizmetine entegre etmesi, o doğrultuda özelleştirebilmesi demek.

Modelin API kullanımında giriş verileri için 1 milyon token başına 20 dolar, çıkış verileri içinse 80 dolar gibi yüksek ücretler talep ediliyor. Bu da, baz model olan o3’e kıyasla yaklaşık 10 kat daha fazla bir maliyet.

Diğer kullanıcılar içinse o3-pro; ChatGPT Pro ve ChatGPT Team abonelerine 10–11 Haziran itibarıyla sunulmuş durumda. Bu aboneler, artık önceki model olan o1-pro yerine otomatik olarak o3-pro modelini kullanıyor. 

Kurumsal (Enterprise) ve Eğitim (Edu) planlarına sahip kullanıcılar için de modelin dağıtımı önümüzdeki hafta içerisinde tamamlanacak. Geliştiriciler ise model adı olarak “o3-pro”yu seçerek OpenAI API üzerinden bu modele erişim sağlayabiliyor. Modelin, özellikle derin analiz, belge işleme, web tarama, kodlama ve veri yorumlama gibi görevlerde yüksek doğruluk ve araç entegrasyonu isteyen kullanıcılar için ideal olduğu söyleniyor.

Ancak daha hızlı yanıt süresi ve düşük maliyet arayanlar için standart o3 modeli veya GPT-4o mini gibi alternatifler hâlâ geçerli ve daha uygun seçenekler.

MUHAKEME YETENEĞİ NE KADAR GERÇEK?

OpenAI’ın o3 modeli, önceki klasik büyük dil modellerine (LLM) kıyasla daha doğru yanıtlar üretmek üzere tasarlanmış özel “muhakeme” sistemlerinden biri olarak tanıtılmıştı. o3-pro’nun da yapay zeka dünyasında ileri düzey görevlerde kullanılabilecek son derece güçlü bir araç olarak konumlandırıldığı görülüyor.

Muhakeme modelleri, “chain-of-thought” (düşünce zinciri) adı verilen çok adımlı mantık yürütme sürecini kullanarak, daha karmaşık görevleri çözebilmeleriyle öne çıkıyor.

Ancak Apple araştırmacılarının yakın zamanda yayınladığı bir araştırma muhakeme modelleriyle ilgili iddialı söylemlere büyük bir darbe vurabilecek nitelikte. Araştırmaya göre bu modeller karmaşık sorunlar karşısında tamamen çöküyor. Ayrıca bu durumlarda gerçekten muhakeme etmek yerine ezberden yanıt verdikleri ve bir noktada token işlemeyi, yani “düşünmeyi” bıraktıkları belirtiliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar