Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

TÜRK-İŞ’ten Tarihi Grev Kararı: Ergün Atalay 500 Kuruma Grev İlanı Asılacağını Duyurdu

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, 30 Temmuz 2025’te kamu toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamayınca grev kararı aldıklarını ve ilk grev ilanının Karayolları’na asılmasının ardından yaklaşık 500 kurumda ilanların yayımlanacağını açıkladı


TÜRK-İŞ’ten Tarihi Grev Kararı: 500 Kuruma İlan Asılacak

Giriş

30 Temmuz 2025 tarihinde TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile yürütülen 2025–2026 Kamu Toplu İş Sözleşmesi Çerçeve Protokolü görüşmelerinin tıkanması üzerine grev kararı aldıklarını resmî olarak duyurdu . İlk grev ilanı, Karayolları Genel Müdürlüğü’ne asıldı; önümüzdeki günlerde ise yaklaşık 500 kamu kurumunda daha ilanların yayımlanacağı bildirildi .

Arka Plan: Uzlaşma Sağlanamayan Görüşmeler

  • 600 bini aşkın kamu işçisini kapsayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde ilk teklifler, işçi temsilcileri tarafından “yetersiz” ve “hakaret niteliğinde” olarak nitelendirildi.

  • TÜRK-İŞ, işçilerin alım gücündeki kaybın telafi edilmesini talep ederken, hükümetten %24 (ilk 6 ay), %11 (ikinci 6 ay), %10 (üçüncü 6 ay) ve %6 (dördüncü 6 ay) zam teklifi geldiğini açıkladı .

Grev Kararının Detayları

  1. Resmî Duyuru: Ergün Atalay, genel merkez önündeki açıklamada “Devlet verdiği sözü tutacak!” vurgusunu yaptı.

  2. İlan Süreci:

    • İlk ilan, 30 Temmuz 2025’te Karayolları Genel Müdürlüğü’nde asıldı.

    • Planlanan takvime göre, takip eden günlerde 500’ü aşkın kamu kurumunda ilanlar fiziksel panolara ve sendika ağlarına asılacak.

  3. Eylem Takvimi:

    • 1 Ağustos 2025: Eti Maden İşletmeleri genelinde ilk grev başladı.

    • 2 Ağustos 2025: Zonguldak maden sahalarında grev uygulamasına geçilecek .

Neden 500 Kurum?

  • Kamu hizmetlerinin aksamasını en aza indirmek ve hem emekçi hem de kamuoyu üzerinde güçlü bir mesaj vermek amacıyla, grev ilanlarının geniş çaplı bir alana yayılması hedefleniyor.

  • İlan sayısının büyüklüğü, hükümet nezdinde pazarlık gücünü artırma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Muhtemel Etkiler

  • Kamu Hizmetleri: Yol bakım, altyapı onarım, madencilik ve diğer pek çok alanda hizmet kesintileri yaşanabilir.

  • Ekonomik Boyut: Stratejik kamu kurumlarında yaşanabilecek duruşmalar mali piyasalar ve aracı kurumlar tarafından yakından izlenecek.

  • Toplumsal Farkındalık: Dijital ve geleneksel medya, bildirim süreçlerini detaylı şekilde paylaşarak kamuoyunun desteğini artırabilir.

Sonuç ve Beklentiler

TÜRK-İŞ’in aldığı bu grev kararı, toplu sözleşme masasında yeni bir dönemeç olarak görülüyor. 500 kurumu kapsayan geniş kapsamlı ilan süreci, hem işçi sendikalarının hem de hükümetin bir adım geri atmasını zorlayacak nitelikte. Önümüzdeki günlerde sendika yetkililerinin uygulama detaylarını ve muhtemel müzakere adımlarını açıklaması bekleniyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Hastanede düşürüldüğü iddia edilen Ahsen Meva bebeğin ölümü — 6 sağlık çalışanına dava açıldı

Yayımlandı

üzerinde

Hastanede düşürüldüğü iddia edilen Ahsen Meva bebeğin ölümü — 6 sağlık çalışanına dava açıldı

FatihDoganMedya | Haber
Tarih: 04 Kasım 2025
Saat: 12:50 (İstanbul)
Okuma süresi: ~3 dakika

Ankara’da 17 günlükken yaşamını yitiren Ahsen Meva bebeğin ölümüyle ilgili olarak, Adli Tıp Kurumu raporu doğrultusunda özel hastanede görevli 6 sağlık çalışanı hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçundan dava açıldı. Dava, şüpheliler için 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası talep ediyor.


Olayın kronolojisi ve Adli Tıp bulguları

Ankara’da Hacer Ersoy Çetiner’in 35’inci haftada doğurduğu bebeği Ahsen Meva, doğum sonrası “yenidoğanın geçici taşipnesi” nedeniyle yoğun bakımda izlendi. Üçüncü gün durumunun ağırlaşması üzerine bebek önce aynı hastanenin başka bir şubesine, ardından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne sevk edildi. Burada yapılan beyin tomografisinde kafatasında kırıklar ve yüz-baş bölgesinde morluklar saptandı; Adli Tıp Kurumu raporu “kafa travmasına bağlı kafatası kemik kırıkları” ile ölüm geliştiğini belirtti.

Kimlere dava açıldı, suçlama ve ceza talebi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturması sonucunda, özel hastanede görevli başhekim N.D., başhekim yardımcısı S.D.Y., nöbetçi doktor A.A.K., çocuk kardiyoloji doktoru İ.U.S., yoğun bakım hemşiresi N.K. ve kadın doğum hemşiresi A.Y. hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Yargılama Ankara 75. Asliye Ceza Mahkemesi’nde sürüyor.

Ailenin iddiaları — anne Hacer Ersoy Çetiner’in anlatımı

Anne Hacer Ersoy Çetiner, DHA’ya verdiği ifadede bebeğin doğumda kilosu ve reflekslerinin normal olduğunu; ilk iki gün her şeyin iyi göründüğünü söyledi. Çetiner, hastaneye çağrıldıklarında bebeğin reflekslerinin olmadığını, “kafasının şişmiş” ve “sağ gözünün üstünün kızarmış” olduğunu belirttiğini aktardı. Anne, yaşananlara ilişkin cevap alamadıklarını ve dosyayı adalete taşıdıklarını söyledi.

Hukuki süreçte önümüzdeki adımlar

Savcılık iddianamesiyle başlayan süreçte mahkeme, delillerin ayrıntılı biçimde değerlendirilmesini sürdürecek. Adli Tıp raporu soruşturmanın önemli dayanaklarından biri oldu; duruşmalarda vaka zamanlaması, nöbet kayıtları, hasta izlem formları ve görevli personel beyanları ayrıntılı biçimde incelenecek. Mahkeme sürecinin tamamlanması zaman alabilir; taraflar tanık ve bilirkişi beyanlarına başvurulmasını talep edebilir.


Neden önem taşıyor?

Bu dava, yenidoğan bakımındaki ihmal iddialarının ve özel sağlık kuruluşlarındaki nöbet/sorumluluk düzenlemelerinin hukuki ve etik boyutlarını tekrar gündeme getiriyor. Benzer olaylar toplumsal güven, sağlık hizmetlerinin denetimi ve hasta güvenliği uygulamalarına ilişkin tartışmaları alevlendiriyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

İstanbul’da yola yağ döküldü: Motosikletliler peş peşe kayarak düştü

Yayımlandı

üzerinde

Olay, sabah saatlerinde Adnan Menderes Bulvarı’nın Aksaray istikametinde meydana geldi. Henüz belirlenemeyen nedenle bulvarın sağ şeridine dökülen yağ, sürücüler için tehlike oluşturdu.

Direksiyon hakimiyetini kaybeden bazı motosikletliler peş peşe kayarak yere düştü. Kazayı fark eden diğer sürücüler, düşen motosikletlilerin uyarısıyla son anda olası kazalardan kurtuldu.

İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, durumu belediye ekiplerine bildirdi. Ekipler, yolu temizleyip kum dökerek kaygan zeminde önlem aldı. Yaşanan kazalar, çevredekiler tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Bursa’da vahşet: Arzu’nun katilinin ilk ifadesi — “Çocuklara bak dedi”

Yayımlandı

üzerinde

Bursa’da vahşet: Arzu’nun katilinin ilk ifadesi — “Çocuklara bak dedi”

Tarih: 04 Kasım 2025 · Saat: 13:00 · Okuma süresi: 4 dakika

Bursa’nın Yıldırım ilçesinde birlikte yaşadığı Azerbaycan uyruklu sevgilisi tarafından bıçaklanarak hayatını kaybeden 20 yaşındaki Rus uyruklu Arzu Khalılova’nın (20) katil zanlısı Salican Mehmet (27) ilk ifadesinde, “Alışverişe çıkacağım, çocuklara bak” sözünün tartışmaya yol açtığını, sinirlenip mutfaktan aldığı bıçakla saldırdığını söyledi. Olayda genç kadının vücudunda çok sayıda bıçak darbesi tespit edildi; fail gözaltında, soruşturma sürüyor.


Olay nasıl gerçekleşti?

Olay, 3 Kasım 2025 Pazartesi günü saat 15.00 sıralarında Bursa’nın Yıldırım ilçesi Değirmenlikızık Mahallesi’ndeki bir evde meydana geldi. İddiaya göre birlikte yaşayan Arzu Khalılova ile Azerbaycan uyruklu sevgilisi Salican Mehmet arasında alışveriş ve ev işleri konularında çıkan tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Komşuların ihbarı üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi; Arzu Khalılova, ağır yaralı olarak kaldırıldığı Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.

Vücudunda tespit edilen yara sayısı: Birden çok kaynağa göre genç kadının vücudunda 75’e yakın bıçak darbesi olduğu bildirildi.


Zanlının ifadesi ve geçmişi

Gözaltına alınan şüpheli Salican Mehmet’in ifadesinde, Arzu’nun “alışverişe çıkacağım, çocuklara bak” demesinin kendisini sinirlendirdiğini; aralarında tartışma çıktığını ve mutfaktan aldığı bıçakla saldırdığını söylediği öğrenildi. Mehmet’in emniyetteki ifade sürecinin ardından adli işlemler devam ediyor.

Yerel haber kaynakları ve gazetecilik servisleri, şüphelinin daha önce “kasten yaralama”, “uyuşturucu bulundurmak”, “ateşli silah kanununa muhalefet” gibi suçlardan kayıtlarının bulunduğunu; hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçlaması yönünde de işlemler olduğunun belirtildiğini aktarıyor. Bu bilgiler soruşturma dosyasına yansıdığı takdirde adli mercilerce değerlendirilecek.


Mağdurun yakınları, çocuklar ve sosyal boyut

Çiftin 3,5 ve 2 yaşlarında iki kız çocuğunun olduğu; olay sonrası çocukların bakımının yetkililer ve yakınlar tarafından üstlenildiği bildirildi. Olayın yaşandığı mahallede ve sosyal medyada büyük üzüntü ve tepki var. Yetkililer, çocukların korunması ve psikososyal desteğe yönlendirilmesi konusunun takip edileceğini açıkladı (resmi açıklama bekleniyor)

Kadın cinayetlerinin artışı, sivil toplum kuruluşlarının ve kamuoyunun gündeminde. 2025’in ilk yarısına ilişkin bazı raporlar, Türkiye genelinde kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümlerine dikkat çekiyor; bu tür olaylar tekrar tekrar yasaları, önlemleri ve koruma mekanizmalarını tartışmaya açıyor.


Soruşturmanın seyri

  • Olay yeri incelemesi ve adli tıp raporu çalışmaları sürüyor; cenaze otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiği bildirildi.

  • Şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilebilir; savcılık soruşturmayı yürütüyor. (Resmi iddianame ve tutuklama kararı açıklanana kadar “şüpheli” ifadesi kullanılacaktır.)


Görgü tanıkları ve mahalle tepkisi

Mahalle sakinleri, evden gelen kavga sesleri sonrasında polisin geldiğini, olayın ardından bölgenin büyük üzüntüye boğulduğunu aktardı. Hastaneye gelen yakınlarının fenalaştığı haberleri yerel kaynaklarda yer aldı.


Sonuç ve yetkililerin çağrısı

Olay, kadın cinayetleri meselesinin acı yüzünü bir kez daha ortaya koydu. Yetkililerden beklenti, kapsamlı soruşturma, adli sürecin şeffaf yürütülmesi ve özellikle çocukların korunmasına dair hızlı müdahale. Sivil toplum kuruluşları ve kamuoyu, benzer trajedilerin önüne geçmek için koruma mekanizmalarının güçlendirilmesi çağrısını tekrarlıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar