Gündem
Trafikte Yeni Düzenleme: 32 Maddelik Yasa Tasarısı Geliyor
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’dan Çarpıcı Açıklamalar
Açıklama:
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, trafikte kural ihlallerinin caydırıcılığını arttırmak için Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılacak değişikliklere yönelik 32 maddelik yasa tasarısının hazırlandığını duyurdu. Yeni düzenleme, trafik kazalarını azaltmayı, denetimleri güçlendirmeyi ve sürücülerin sorumluluğunu arttırmayı hedefliyor.
Giriş
Trafik kazaları, her yıl binlerce can kaybına, maddi zarara ve ailelerin yıkımına neden oluyor. Son Bayram tatilinde yaşanan acı olaylar, kamuoyunun dikkatini çekerken, yetkililer de harekete geçmek için yeni adımlar atıyor. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, yaptığı canlı yayında, Karayolları Trafik Kanunu’nda düzenleme yapılmasına yönelik 32 maddelik yasa tasarısının hazırlandığını ve taslağın önümüzdeki günlerde Meclis’e sunulacağını duyurdu.
Bakan Yerlikaya’nın Açıklamaları
Bakan Yerlikaya, trafikteki kural ihlallerinin caydırıcılığını artırmak amacıyla kapsamlı bir taslak üzerinde çalışıldığını ifade etti. Yapılan açıklamalarda öne çıkan başlıca noktalar şunlardır:
-
32 Maddelik Tasarı:
Tasarı, trafikteki denetimlerin artırılmasının yanı sıra, ceza yaptırımlarının caydırıcılığının yükseltilmesini, bazı durumlarda sürücülerin ehliyetlerinin iptal edilmesi gibi sert önlemleri içeriyor. -
Ramazan Bayramı Verileri:
Bayram tatilinde meydana gelen trafik kazalarının istatistikleri paylaşıldı. Bakan, 9 günlük tatil süresince 74 kişinin hayatını kaybettiğini ve 10 bin 199 kişinin yaralandığını belirtti. Özellikle aşırı hızın kazaların %41’inin temel nedeni olduğuna dikkat çekildi. -
Denetim ve Güvenlik Önlemleri:
Ramazan tatili süresince denetim sayısında önemli artış yaşandı. Örneğin, 4 milyon 957 bin 939 araç denetlenirken, 593 bin 654 sürücüye cezai işlem uygulandı. Bunların yanı sıra 48 bin 21 araç trafikten men edilirken, 7 bin 720 sürücünün ehliyetine el konuldu.
Düzenlemenin Amaçları ve Hedefleri
Yeni yasa tasarısının temel hedefi, trafik kazalarını minimize etmek ve kamu güvenliğini artırmaktır. İşte düzenlemenin ana amaçları:
-
Kural İhlallerine Karşı Caydırıcılık:
Tasarı, kural ihlallerinin daha ciddi şekilde cezalandırılmasını hedefliyor. Bu kapsamda, hız ihlali, kırmızı ışıkta geçme ve diğer trafik kuralı ihlallerine yönelik cezaların artırılması planlanıyor. -
Ehliyet İptali Uygulamaları:
Özellikle agresif davranış sergileyen ve kural ihlali nedeniyle büyük tehlike oluşturabilen sürücülere yönelik olarak, ehliyet iptali gibi ağır yaptırımlar öneriliyor. Bu önlemin, kazaların önlenmesinde önemli bir etkisi olması bekleniyor. -
Denetim Sistemlerinin Güçlendirilmesi:
Mobil radar araçları, hız tespit sistemleri, drone ve helikopter kullanılarak yapılan denetimlerin yoğunlaştırılması, ihlallerin tespit edilmesine büyük ölçüde katkı sağlayacak. Böylece, trafikteki tehlikeli durumların hızlıca engellenmesi amaçlanıyor.
Alınan Ek Tedbirler
Bakan Yerlikaya, düzenlemenin sadece yasal düzenlemelerle sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda trafik güvenliğini artırmak için diğer önlemlerin de devreye sokulacağını belirtti:
-
Özel Kontroller:
Otobüs ve diğer toplu taşıma araçları için sürücü denetimleri, sivil yolcu gibi binen personel uygulamaları ile desteklenecek. Bu sayede, otobüs kazalarının önüne geçilmesi hedefleniyor. -
Hız Tespit ve Denetim Artışı:
Radar araçlarının sayısının artırılması, drone ve helikopter destekli hava denetimleri ile ilave kontrol mekanizmaları devreye alınacak. Bu sistemler, özellikle yoğun trafik saatlerinde uygulanan denetimleri daha etkin hale getirecek. -
İstatistiksel İyileştirme ve Sürekli İzleme:
Mevcut kazaların analiz edilerek hangi saatlerde ve nerelerde yoğunluk yaşandığı belirlenip, kaynaklar bu alanlara yoğunlaştırılacak. Böylece, “Trafikte Sıfır Can Kaybı” hedefinin gerçekleştirilmesi için planlı ve veri odaklı çalışmalar yapılacak.
Trafik Güvenliği ve Toplumsal Duyarlılık
Bakan Yerlikaya, trafikte küçük bir dikkatsizliğin dahi büyük sonuçlara yol açabileceğini vurguladı. Trafik güvenliğinin yalnızca bir ulaşım meselesi değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olduğu üzerinde durdu:
“Trafikte göstereceğimiz bir saniyelik sabır, bir canın kurtulması anlamına gelir. Bir emniyet kemeri, bir tık sesi, bir aileyi felaketten koruyabilir.”
— İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya
Bu vurgu, hem sürücülerin hem de yayaların trafik kurallarına uyum sağlamasını ve daha dikkatli davranmasını teşvik ediyor. Yasa tasarısının bir diğer önemli hedefi, toplumsal farkındalığı artırarak, herkesin trafikte daha sorumlu davranmasını sağlamaktır.
Sonuç ve Beklentiler
Yeni trafik düzenlemesi, trafikteki kural ihlallerine karşı alınacak yaptırımların caydırıcılığını artırmayı amaçlıyor. Bakan Yerlikaya’nın ifadesiyle, bu düzenlemenin uygulanmasıyla trafik kazalarının azalması, denetimlerin artması ve sürücü davranışlarının iyileşmesi bekleniyor. Tasarının önümüzdeki günlerde Gazi Meclisi’nde görüşülmesi ile birlikte, kısa süre içerisinde uygulamaya geçmesi hedefleniyor.
Bu yeni düzenleme, trafikte yaşanan acı olayların tekrarlanmaması ve daha güvenli bir ulaşım ortamının oluşturulması için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Hem sürücülerin hem de yayaların duyarlı davranması, alınacak tüm önlemlerin etkinliğini artıracak en önemli faktör olarak öne çıkıyor.
Gündem
Bahçelievler Kur’an Kursunda Cinsel İstismar Skandalı: Tutuklanan Belletmen İbrahim K. ve 17 Çocuğun Pedagog Eşliğinde İfadesi
Açıklaması :
Bahçelievler’de Diyanet’e bağlı Kur’an kursunda belletmen İbrahim K. 17 çocuğa cinsel istismar iddiasıyla tutuklandı. Çocuklar pedagog eşliğinde ifade verdi.
Bahçelievler’de Diyanet’e bağlı yatılı erkek Kur’an kursunda yaşanan cinsel istismar iddiası, toplumda derin bir infial yarattı. 25 Nisan 2025 sabahı Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, kursun belletmeni İbrahim K. gözaltına alındı ve tutuklandı. Yaşları 10 ile 13 arasında değişen 17 çocuk, hafta sonu Bakırköy Çocuk İzleme Merkezi’nde pedagog gözetiminde ifadelerini verdi. Olayın halihazırda devam eden hukuki süreci, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kurs yönetimine dair herhangi bir idari işlem yapmaması ve mağdur çocukların çoğunun kursa geri gönderilmesi tartışmaları daha da alevlendirdi.
Olayın Geçmişi
İstanbul Bahçelievler’de, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı yatılı erkek Kur’an kursunda görev yapan belletmen İbrahim K., 10–13 yaşındaki çocuklara yönelik cinsel istismarla suçlanıyor . İddiaların kamuoyuna yansıması, yakınlardaki imam hatip ortaokulunda görevli bir öğretmenin çocukların konuşmalarını duyarak savcılığa ihbarda bulunmasıyla gerçekleşti
Soruşturma Süreci
İmam hatip ortaokulundan yapılan başvuru üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı derhal soruşturma açtı . Belletmen İbrahim K. önce gözaltına alındı, ardından sevk edildiği mahkeme tarafından “suç delillerini karartma ve kaçma riski” gerekçesiyle tutuklandı
Çocukların İfadeleri
Hafta sonu düzenlenen seansta 17 mağdur çocuk, Bakırköy Çocuk İzleme Merkezi’nde uzman pedagog eşliğinde dinlendi Pedagoglar gözetiminde alınan ifadelerde, çocuklar belletmenin kurs içindeki odalarda uyudukları sırada yataklarına girerek istismarda bulunduğunu anlattı . Bazı çocuklar, davranışları diğer personelin de gördüğünü ancak müdahale edilmediğini ifade etti
Hukuki Durum
Soruşturmayı yürüten Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Ceza Kanunu’nun “cinsel istismar” maddeleri uyarınca kovuşturma başlattı Tutuklanan İbrahim K. hakkında hazırlanan iddianame tamamlandığında, dosya İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edilecek . Kurs yönetimine ve Diyanet’e bağlı diğer yetkililere henüz idari yaptırım uygulanmadı .
Uzman Görüşleri ve Önlemler
Çocuk hakları alanında faaliyet gösteren psikologlar ve pedagoglar, Kur’an kursları gibi kapalı ve denetimsiz ortamlarda istismar riskinin yüksek olduğuna dikkat çekiyor . “Çocukların korunması için Diyanet’e bağlı tüm kurslarda rutin pedagojik denetimler ve psikososyal destek birimleri oluşturulmalı” önerisi yapılıyor . Ayrıca uzmanlar, kuruma alınacak personelde adli sicil ve referans araştırmasının zorunlu hale getirilmesini tavsiye ediyor .
Sonuç
Bahçelievler’deki bu skandal, dini eğitim kurumlarında çocuk güvenliğinin sağlanması gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu. Hukuki süreç devam ederken, mağdur çocukların travmalarının iyileştirilmesi için uzun vadeli psikolojik destek ve toplumsal farkındalık çalışmalarının hızlandırılması önem taşıyor. Kamuoyu ayrıca Diyanet’in kurs yönetimine yönelik idari adımları atmasını ve benzer vakaların önüne geçilmesi için kapsamlı bir reform planı açıklamasını bekliyor.
Gündem
Kütahya Simav’da 6 Dakikada İki Sarsıntı: 4.5 ve 3.9 Büyüklüğünde Depremler!
Açıklaması
25 Nisan 2025 sabahı Kütahya’nın Simav ilçesinde saat 07:23’te 4,5 büyüklüğünde ana deprem ve 6 dakika sonra 3,9 artçı sarsıntı yaşandı. AFAD ve Kandilli Rasathanesi’nden “olumsuz durum yok” duyurusu geldi. Saha tarama çalışmaları devam ediyor.
Özet
Kütahya’nın Simav ilçesinde 25 Nisan 2025 sabahı 07:23’te yerin yaklaşık 8,8 kilometre derinliğinde 4,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İlk sarsıntının ardından sadece 6 dakika sonra, saat 07:29’da 3,9 büyüklüğünde ikinci bir artçı kaydedildi. Her iki deprem de bölge halkı tarafından hissedilirken, AFAD ve Kandilli Rasathanesi’nden “olumsuz bir durum olmadığı” bildirildi. Saha tarama çalışmaları sürüyor ve vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.
Depremin Detayları
Kütahya’nın Simav ilçesi merkezli ilk deprem, 25 Nisan 2025 tarihinde saat 07:23’te gerçekleşti ve büyüklüğü 4,5 olarak ölçüldü .
Yer kabuğunun 8,81 kilometre derinliğinde kaydedilen sarsıntı, AFAD tarafından da aynı değerlerle duyuruldu .
Sadece 6 dakika sonra, saat 07:29’da 3,9 büyüklüğünde bir artçı deprem daha meydana geldi .
İkinci depremin derinliği ise yaklaşık 11,6 kilometre olarak kayıt altına alındı .
AFAD ve Kandilli Açıklamaları
AFAD tarafından yapılan resmi açıklamada, “Kütahya ilimizin Simav ilçesinde saat 07:23’te meydana gelen 4,5 büyüklüğündeki deprem sonrası, an itibarıyla olumsuz bir durum bulunmamaktadır. Saha tarama çalışmaları devam etmektedir. Etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi sunarız.” ifadelerine yer verildi .
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ise ilk depremin büyüklüğünü 4,6 olarak ölçerken, artçı depremi 3,9 olarak açıkladı.
Etkileri ve Güvenlik Önlemleri
Depremler, Simav’ın yanı sıra çevre köy ve ilçelerde de hissedildi; kısa süreli panik yaşanmasına rağmen can kaybı veya ciddi hasar bildirilmedi .
AFAD ve yerel yönetimler, vatandaşları tedbirli olmaya davet ederek şu güvenlik önlemlerini hatırlattı:
-
Yapısal olarak sağlam binalarda hasar kontrolü yaptırmak.
-
Acil durum çantası bulundurmak (el feneri, radyo, ilk yardım malzemeleri).
-
Deprem anında masa-altı veya kapı eşiği gibi korunmalı alanlara sığınmak.
-
Artçı şoklara karşı uyanık olmak ve bina içine girip çıkmamak.
Simav Bölgesinin Deprem Riskine Kısa Bakış
Batı Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan Kütahya, geçmişte de zaman zaman orta şiddetli sarsıntılar yaşadı. Simav bölgesi ise özellikle diri fay hatları açısından dikkat çekiyor.
BOUN Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi’nin 25 Nisan 2025 tarihli “Yemişli‐Simav (Kütahya) M4.6 Depremi Ön Değerlendirme Raporu” bölgedeki fay hareketliliğini ortaya koyuyor .
Sonuç ve Öneriler
Simav’da peş peşe yaşanan depremler, bölgedeki fay hatlarının ciddiyetini bir kez daha gösterdi. Olası artçı sarsıntılar için hazırlıklı olmak, can ve mal kaybını en aza indirecek en etkili yöntemdir. Yetkililer saha tarama ve hasar tespit çalışmalarını sürdürürken, vatandaşlarımızın da belirtilen güvenlik önlemlerine uyması hayati önem taşımaktadır.
Gündem
Sadakat indirimi Yargıtay’dan döndü, müebbet hapis aldı

Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Abdullah Kaya, 22 Eylül 2022’deki karar duruşmasında önce müebbet hapis cezasına mahkum edildi.
Daha sonra ölenin “sadakat yükümlülüğünü” yerine getirmediği gerekçesiyle verilen hapis cezası haksız tahrik uygulanarak 18 yıl hapis cezasına indirildi.
GEREKÇELİ KARAR AÇIKLANDI
Mahkeme, haksız tahrik indiriminin gerekçesini, “Sanık ve maktül resmen evli değilse de maktülün sanığın bir başkası ile resmi nikahla evli olduğunu bilerek olay gününe kadar yaşamaya devam etmiş olması, gayri resmi evliliklerinden bir çocuklarının dünyaya gelmiş olması, sanığın maktülün bakımını üstlenmiş olması dikkate alındığında sanıktan ayrılana kadar sanığa yönelik sadakat yükümlüğü bulunmasına rağmen bu yükümlüğe aykırı davranarak tanık Ç.D. ile ilişki yaşamasının meydana getirdiği haksız tahrik altında bu eylemi gerçekleştirmiş olması, haksız tahrikin niteliği de dikkate alınarak takdiren 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına.” diyerek açıkladı.
MAHKEME SAVCISI İTİRAZ ETTİ
Bu karara, mahkeme savcısı “sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği”, öldürülen Hülya Güllüce’nin yakınları ise “sanık hakkında tasarlayarak kasten öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiği ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği” yönünde Adana Bölge Adliye Mahkemesine itiraz etti.
DOSYA YARGITAY’A GÖNDERİLDİ
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 25.11.2022 tarihli kararında yapılan itirazları reddetmesi ve kararı yerinde bulması üzerine dosya Yargıtay’a gönderildi.
KARAR BOZULDU
Yargıtay 1.Ceza Dairesi yaptığı inceleme sonucunda 2 Ekim 2024’te yerel Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesinin sanık Abdullah Kaya’ya haksız tahrik indirimli verdiği 18 yıl hapis cezası kararını ve Bölge Adliye Mahkemesi 1.Ceza Dairesinin itirazların reddi yönündeki kararını bozdu.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanık Abdullah Kaya’ya verilen haksız tahrik indirimli 18 yıl hapis cezasını, “Dosya kapsamına göre, maktulün sanıkla yaşadığı süre boyunca tanık beyanları ile doğrulandığı üzere resmi evlilik talebini ısrarla dile getirdiği, sanığın kabul etmemesi üzerine maktulün sanıkla son dokuz ay boyunca aynı ev içerisinde farklı odalarda yatmaya başladıkları, bu süre zarfında maktulün başka biriyle duygusal bir yakınlık kurduğu ve evlenmek istediği, bu hususu da müşterek çocukları ve sanıkla paylaştığının anlaşılması karşısında, maktulün resmi olarak eşi olmayan sanığa karşı sadakat yükümlülüğü bulunmaması ve maktulden kaynaklanan sanığa yönelen hukuk kuralları ile korunan hiçbir haksız davranış olmadığı halde sanık hakkında şartları oluşmayan haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.” gerekçesiyle bozdu.
DAVA YENİDEN GÖRÜLDÜ
Yargıtay 1.Ceza Dairesinin bozma kararı üzerine dava dosyası Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesine yeniden gönderildi.
Karar duruşmasına sanık Abdullah Kaya ile taraf avukatları katıldı. Duruşmayı, CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, CHP Adana Kadın Kolları Başkanı Özgürtan Çığ da izledi.
Sanık Abdullah Kaya savunmasında, dini nikahla evli olduğu Hülya Güllüce ile ayrı ayrı odalarda yattıkları iddiasının doğru olmadığını söyledi.
Hülya Güllüce’nin sineklerden dolayı içeride yattığını belirten Kaya, eşinin kendisine ayrılmak istediğini söylemediğini, bu sırada başka biriyle görüşmeye devam ettiğini iddia ederek, ”Hülya ile aramız iyiydi. Ben ona her zaman ev işlerinde yardım ederdim. Kendisine hiçbir zamanda şiddet uygulamadım. Hatta kendisine çalışmamasını söylerdim. O da bana, ‘Ben namusumla çalışıyorum’ derdi. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Çünkü bana ayrılmak istediğini, başkasıyla evlenmek istediğini hiçbir şekilde söylemedi. Ben bunu hak etmiyorum.” dedi.
ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASI ALDI
Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütaalasında sanığın “Kasten insan öldürme” suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını ve tutukluluğunun devamını talep etti.
Mahkeme heyeti, daha önce 18 yıl hapis cezasına mahkum ettiği sanık Abdullah Kaya’yı müebbet hapis cezasına mahkum edip, tutukluluk halinin devamına karar verdi.
NE OLMUŞTU?
Adana‘nın Çukurova ilçesinde 04 Ekim 2020’de meydana gelen olayda,17 yaşındaki S.N.K., evdeki gürültü seslerine uyanıp, içeriye gittiğinde annesi Hülya Güllüce’yi yerde kanlar içerisinde buldu.
S.N.K.’nin durumu 112 Acil Çağrı Merkezine haber vermesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.
Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde, başından ve vücudunun çeşitli yerlerinden tabancayla vurulan Güllüce’nin hayatını kaybettiğini belirledi.
Olay sonrası inşaat ustası Abdullah Kaya, cinayette kullandığı tabanca ile polise giderek teslim olup tutuklandı.
-
Ekonomi3 gün önce
Eskişehir’de Ormanlık Alanda Yakılarak Öldürülen 30 Yaşındaki Kadın Dehşeti: Sadece Saç ve Kemik Kaldı
-
Gündem21 saat önce
Şanlıurfalı Genç İşçi 3 Günlük Korkunç İşkenceyle Yüzleşti: Dişleri Kırıldı, Hamam Böceği Yedirildi
-
Son Dakika1 hafta önce
Yasak Aşk Skandalında Yeni Gelişme: Kayınvalide ve Damat Esra Erol Programında Canlı Yayında Gözaltına Alındı!
-
Gündem1 hafta önce
Ünlü İsimlerden Sırrı Süreyya Önder’e Destek: “Sakın Ölme Sırrı Abi… Benimle Yine Dalga Geç!”
-
Son Dakika1 hafta önce
Son Dakika: Şakir Paşa Ailesi Konakta Yangın! 1 Ölü – Tüm Detaylar
-
Gündem1 hafta önce
Kayınvalidesini hamile bırakmıştı! Arsız damadın babası konuştu: Oğlum sapıktır
-
Gündem1 gün önce
“Silivri’de 6,2’lik Depremin Derinden Gelen Uğultusu: Sismik Kayıtların Ardındaki Gerçek”
-
Son Dakika6 gün önce
Oyuncu Sevil Akdağ Arkadaşını Öldürdü: Fatih İskenderpaşa’daki Cinayet Olayının Tüm Detayları