Gündem
TikTok’ta Skandal: Yeni Doğmuş Bebek İddiaları ve Uygunsuz Görüntüler Gündemde

Açıklama:
TikTok’ta yayınlanan uygunsuz görüntüler, yeni doğmuş bebeğe yönelik iddialarla sosyal medyada büyük infial yarattı. Yetkililer inceleme başlatırken, kullanıcılar tepkilerini iletiyor. Olayın detayları, sosyal medya yorumları ve uzman değerlendirmeleri makalemizde
Giriş
Sosyal medyanın en popüler platformlarından biri olan TikTok, son dönemlerde pek çok tartışmaya konu oluyor. Ancak, platformda yayınlanan bazı içeriklerin sınırları zorlaması toplumda ciddi tepkilere yol açabiliyor. Son günlerde gündeme gelen bir olayda; bir kullanıcının yayınladığı ve iddia edilen şekilde yeni doğmuş bebeğine yönelik uygunsuz görüntüler, sosyal medyada adeta infial yarattı. Bu makalede, olayın detayları, iddiaların arka planı, sosyal medyada oluşan tepki ve yetkililerin konuya yaklaşımı ele alınmaktadır.
Olayın İddia Edilen Detayları
İddiaların Özeti
Gündem maddesi olan haber başlığı; “TikTok’ta mide bulandıran rezalet! Yeni doğmuş bebeğini de alet etti…” gibi çarpıcı ifadelere yer veriyor. İddialara göre, ilgili kullanıcının yayınladığı video veya görüntülerde, anne pozisyonuyla yayınlanan uygunsuz görüntüler mevcut. Olayın başlığı, izleyenlerde dehşet ve infial uyandırdı. Ancak, bu iddiaların detayları ve doğruluğu henüz resmi kurumlar veya platform yetkilileri tarafından onaylanmamıştır.
Görüntü İçeriği ve Yayın Platformu
Özellikle, sosyal medya içeriklerinin sınırlarını belirlemek ve korumak konusunda platformların uyguladığı kurallar büyük önem taşımaktadır. TikTok, içerik politikaları gereği çocukların korunması ve aile dostu içeriklere öncelik verilmesi gibi kriterleri esas almaktadır. İddia edilen görüntüler, bu politika sınırlarını ihlal ettiği gerekçesiyle büyük tepki toplamıştır. Platform yetkilileri, benzer içeriklerin önlenmesi için hızlı müdahalelerde bulunmayı taahhüt ederken, kullanıcılar arasında yapılan paylaşımlarda dikkatli olunması gerektiğini dev urgulamaktadır.
Sosyal medya platformu olan TikTok bir kez daha iğrenç bir paylaşımla gündem oldu. Yeni doğum yapan bir kadın hem kendini teşhir etti hem de bebeğini kullandı. Uygunsuz görüntüler kullanıcılar tarafından tepki çekti. Sosyal medya görüntülerin ardından ayağa kalkarken Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı açıklama yaptı. Anne gözaltına alınırken minik bebek ise devlet korumasına alındı.
Sosyal Medya Tepkileri ve Kamuoyu
Toplumsal Tepki ve Yorumlar
İddia edilen uygunsuz görüntülerin sosyal medyada yer almasıyla birlikte kullanıcılar arasında adeta bir infial meydana geldi. Twitter, Facebook, Instagram ve TikTok gibi platformlarda, olayla ilgili farklı yorumlar yapılırken; pek çok kullanıcı, çocukların korunması adına daha sıkı denetimler ve yaptırımlar uygulanması gerektiğini belirtti.
-
#ÇocukHakları ve #AileDeğerleri gibi hashtag’lerin yoğun kullanımı, halkın konuyla ne kadar hassas olduğunu göstermektedir.
-
Bazı kullanıcılar, içeriklerin yayılmasını engellemek ve benzer olayların tekrar yaşanmaması için platformun daha etkin adımlar atması çağrısında bulunuyor.
Medyanın Rolü ve Yorumcuların Değerlendirmeleri
Haber siteleri ve dijital medya organları da konuyu yakından takip ediyor. Uzman yorumcular, sosyal medya üzerinden yayılan içeriklerin toplum üzerindeki psikolojik etkilerine dikkat çekerken, aynı zamanda bu tür içeriklerin yayılarak ne gibi sonuçlar doğurabileceğine dair analizler yapmaktadır.
-
Psikoloji uzmanları: Özellikle çocukların maruz kalabileceği travmatik etkiler açısından bu tür görüntülerin sakıncalı olduğunu vurguluyor.
-
Hukukçular: Mevcut yasalar çerçevesinde, çocuk haklarının korunması adına daha etkin önlemler alınması gerektiğini ifade ediyor.
Yetkililerden Açıklamalar ve Soruşturmanın Seyri
Resmi Makamlardan Gelen İlk Bilgiler
Olayla ilgili henüz resmi açıklamaların yapılmaması, sosyal medyada oluşan spekülasyonları artırmaktadır. Ancak, yerel emniyet ve savcılık makamlarından konunun soruşturma kapsamında incelendiğine dair açıklamalar beklenmektedir. Resmi makamlar, iddiaların doğruluğunun araştırılması ve gerekli yasal işlemlerin başlatılacağı yönünde konuşmalar yapabilmektedir.
-
Emniyet güçlerinin açıklamaları: İlgili videoların ve sosyal medya yayınlarının derhal incelendiği, eğer iddialar doğrulanırsa ağır cezai işlemlerin uygulanacağı ifade edilmektedir.
-
TikTok’un İçerik Denetimi: Platform, kullanıcı güvenliğini sağlamak adına sistemlerini sürekli güncellemekte ve uygunsuz içeriklerin tespiti konusunda teknolojik altyapısını güçlendirmektedir.
Hukuki Boyut ve Olası Yaptırımlar
Çocukların korunması adına yürürlükte bulunan yasalar, bu tür durumlarda son derece katı yaptırımlar öngörmektedir.
-
Ceza Hukuku: İddia edilen eylemlerin, çocuk istismarı kapsamında değerlendirilmesi ve ağır cezai yaptırımlara tabi tutulması beklenmektedir.
-
Çocuk Koruma Kanunları: Bu tür olayların önlenmesi için mevcut yasal düzenlemelerin yanı sıra, gerektiğinde yeni düzenlemelerin yapılması gündeme gelmektedir.
Uzman Görüşleri ve Sosyal Medya Üzerindeki Psikolojik Etkiler
Psikoloji ve Sosyal Etki Uzmanlarının Değerlendirmeleri
Çocukların ve toplumun genel psikolojisi üzerinde bu tarz skandalların yarattığı etki oldukça büyüktür. Uzmanlar, aile yapısının ve çocuk gelişiminin sağlıklı bir ortamda sürdürülmesi gerektiğini, bu tür içeriklerin ise olumsuz travmatik etkiler yaratabileceğini dile getiriyor.
-
Travma ve Gelişim: Erken yaşta şiddet ve istismara maruz kalan çocukların, ileriki yaşamlarında çeşitli psikolojik sorunlar yaşaması riski bulunmaktadır.
-
Toplumsal Algı: Özellikle internet ve sosyal medya üzerinden yayılan bu tür içeriklerin, toplumun genelinde şiddet ve istismar algısının artmasına neden olabileceği görüşündedir uzmanlar.
Aile ve Çocuk Psikolojisi Perspektifi
Aile danışmanları, böylesine hassas bir konuda aile içi iletişimin ve çocuğun korunmasının önemine vurgu yapmaktadır. Bu tür olaylar, ailelerin sosyal medya kullanım alışkanlıklarını ve çocuklarının internet ortamındaki etkileşimlerini yeniden gözden geçirmelerini gerektirebilir.
-
Eğitim ve Farkındalık: Ailelerin, çocukların hangi içeriklere maruz kaldığını yakından takip etmesi ve gerekli önlemleri alması önemlidir.
-
Toplumsal Sorumluluk: Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde, çocuk haklarının korunması konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılmalıdır.
Tartışmalar ve İddiaların Geleceği
Sosyal Medya Düzenlemeleri ve Yeni Yönlendirmeler
Bu tür vakalar, sosyal medya platformlarının içerik denetleme mekanizmalarının ne kadar etkin olduğu sorusunu da gündeme getiriyor. TikTok gibi büyük platformlar, toplumsal duyarlılık gereği içerik politikasını sürekli güncellerken; kullanıcıların da bu kurallara uyması beklenmektedir.
-
Algoritmaların Rolü: Uygunsuz içeriklerin otomatik olarak tespit edilmesi için geliştirilen algoritmaların güncellenmesi, benzer olayların önüne geçilmesi adına önem arz etmektedir.
-
Kullanıcı Raporları: Topluluk temelli raporlama sistemlerinin işlevselliği, olayların erken aşamada tespit edilip engellenmesinde belirleyici olacaktır.
İddiaların Soruşturma Süreci ve Olası Gelişmeler
Gündemde yer alan bu tür olaylarda, resmi makamlar ve platform yetkilileri tarafından yürütülen soruşturmaların sonuçları merak konusu.
-
İddiaların Doğrulanması: Olayla ilgili ortaya atılan tüm iddiaların, tarafsız ve titiz bir şekilde incelenmesi gerekmektedir.
-
Geleceğe Yönelik Öneriler: Hem medya kuruluşları hem de düzenleyici kurumlar, bu tür vakaların tekrarlanmaması adına daha sıkı denetim ve düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etmektedir.
Sonuç: Toplumsal Duyarlılık ve Önlemler
Olayın detayları henüz netleşmemiş olsa da, sosyal medyada oluşturduğu infial ve tartışmalar, çocukların korunması ve aile değerlerinin önemi konusunda toplumsal bir uyanışı beraberinde getirmiştir.
-
Yetkililerin Harekete Geçmesi: Resmi makamlar, konu ile ilgili soruşturmayı titizlikle yürütmekte ve gerekli gördükleri takdirde yasal işlemleri başlatmaktadır.
-
Kamuoyu Bilincinin Artması: Sosyal medya kullanıcılarının tepkileri, toplumda çocuk haklarının korunması ve aile değerlerinin güçlendirilmesi konusundaki hassasiyeti bir kez daha ortaya koymaktadır.
Bu gelişen süreçte, olayın tüm boyutlarının aydınlatılması ve benzer vakaların tekrarlanmaması adına yapılan çalışmalar büyük önem taşımaktadır. Gelişmeler yakından takip edilip, resmi açıklamalarla desteklendiğinde, toplum olarak daha bilinçli ve duyarlı hareket etmek gerekecektir.
Gündem
ABD’de kanlı üniversite saldırısı: Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırıdan 2 ölü, 8 yaralı; şüpheli kaçtı
ABD’de kanlı üniversite saldırısı: Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırıdan 2 ölü, 8 yaralı; şüpheli kaçtı
Tarih: 14 Aralık 2025 | Okuma Süresi: 3 DAKİKA SAAT: 03:00
ABD’nin gözde eğitim kurumlarından Brown Üniversitesi, silahlı şiddetin pençesine düştü. Saldırganın kampüste terör estirdiği olayda 2 kişi hayatını kaybetti, 8 kişi ağır yaralandı. Tamamen siyah giyinmiş şüpheli, polise ve FBI’a rağmen hâlâ bulunamadı.

ABD’nin Rhode Island eyaletinin Providence şehrinde bulunan seçkin Brown Üniversitesi’nde silahlı bir saldırı meydana geldi. Saldırıda en az 2 kişi öldü, 8 kişi ağır yaralandı. Saldırganın kampüsten kaçtığı ve polisin geniş çaplı bir arama başlattığı bildirildi. Olay, ABD’deki silahlı şiddet salgınına bir yenisi daha eklerken, ülkedeki güvenlik ve silah kontrol tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Son Dakika Gelişmeleri ve Olay Yerinden Görüntüler
Providence Polis Teşkilatı Müdür Yardımcısı Tim O’Hara, şüpheliyi tamamen siyah giyinmiş bir erkek olarak tanımladı. Üniversite yetkilileri, öğrencilere ve personelde acil durum uyarısı göndererek, bulundukları yerlerde kalmalarını ve güvenli alanlara sığınmalarını istedi. Bazı öğrenciler kampüsten tahliye edildi.

Olayın ardından bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, FBI’ın olay yerine gönderildiğini duyurdu. Saldırının nedeni ve hedefi henüz netlik kazanmadı. Polis, şüphelinin yakalanması için kampüs ve çevresinde yoğun çalışma yürütüyor.
Brown Üniversitesi’nde silahlı saldırı sonrası polis ekipleri kampüs çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Öğrenciler güvenli bölgelere yönlendirildi.
ABD’de Silahlı Şiddet: Bitmeyen Bir Kâbus
Bu saldırı, ABD’de giderek kronikleşen bir halk sağlığı krizi haline gelen silahlı şiddetin en son örneği. Independent Türkçe’de yer alan bir analize göre, Amerikalıların silahlı şiddeti azaltmaya yönelik çaresizlik duyguları artıyor ve toplumda bir “teslimiyet” havası hâkim. Sadece geçtiğimiz 4 Temmuz hafta sonunda ülke genelinde en az 22 kitlesel silahlı saldırı meydana geldi ve 20 kişi hayatını kaybetti.
Silahlı şiddet, beyzbol ve elmalı turta kadar “Amerikan” bir olgu haline gelmiş durumda. Uzmanlar, bu durumun arkasında güçlü silah lobilerinin ve siyasi sistemdeki düğümlenmenin yattığını belirtiyor. Bir aktivistin ifadesiyle, “Amerikalıların çoğunluğu silah güvenliği ve silah reformuna inanırken, Cumhuriyetçi Parti onların ölümünde, hayatlarının kurtulmasındakinden daha fazla kâr görüyor”.
Tarihten Yansımalar: Columbine ve Diğerleri
Brown Üniversitesi’ndeki bu saldırı, akıllara ABD’nin en karanlık okul saldırılarını getirdi. Bunların en sembolik olanı, 1999’da Colorado’daki Columbine Lisesi’nde yaşandı. Eric Harris ve Dylan Klebold isimli iki öğrenci, 12 öğrenci ve 1 öğretmeni öldürdü, 24 kişiyi yaraladı. Bu saldırı, ABD’de okul güvenliği konusunda büyük değişikliklere yol açtı ve “aktif saldırgan” durumlarında polis müdahale taktiklerini kökten değiştirdi.
Brown Üniversitesi: Seçkin Bir Kurumda Travma
Brown Üniversitesi, Ivy League olarak bilinen seçkin üniversiteler liginin bir üyesi. Dünyanın dört bir yanından gelen parlak öğrencilere ev sahipliği yapan üniversite, şimdi derin bir travma yaşıyor. Olayın, akademik takvimi ve öğrencilerin psikolojik sağlığını nasıl etkileyeceği merak konusu.
Üniversite yönetiminin, kriz danışmanlığı ve psikolojik destek hizmetlerini devreye aldığı bildiriliyor. Saldırının, üniversitelerdeki güvenlik protokolleri üzerine ulusal düzeyde bir tartışma başlatması bekleniyor.
Soruşturma ve Politika Etkileri
FBI ve yerel kolluk kuvvetlerinin ortak soruşturması devam ederken, saldırının siyasi yankıları da büyüyor. Başkan Trump’ın müdahalesi, olayın ulusal güvenlik boyutunu gösteriyor. Her büyük silahlı saldırıdan sonra olduğu gibi, bu olay da silah kontrol yasaları ve ruh sağlığı hizmetlerine erişim konusundaki tartışmaları alevlendirecek.
Ancak numaralı analizde belirtildiği gibi, geçmişte Sandy Hook ve Parkland gibi büyük trajediler bile kalıcı ve etkili federal yasaların çıkmasını sağlayamadı. Ulusal Tüfek Birliği (NRA) gibi lobi gruplarının etkisi ve politik kutuplaşma, her seferinde reform çabalarını baltaladı.
Brown Üniversitesi’ndeki bu trajik olay, ABD’nin silahlı şiddet epidemisiyle mücadelede ne kadar yol kat etmesi gerektiğinin acı bir göstergesi. Öğrenciler, aileler ve tüm toplum, bir kez daha güvenlik ve özgürlükler arasındaki dengeyi düşünmeye zorlanırken, soruşturmanın sonuçları ve şüphelinin yakalanması tüm dünyanın merakla beklediği bir gelişme olmaya devam ediyor.
Brown Üniversitesi’nde Silahlı Saldırı Paniği: Öğrenciler Kilit Altında
Gündem
Dilovası Yangınında İddianame Hazır: istenen cezalar belli oldu
Dilovası Yangınında İddianame Hazır: istenen cezalar belli oldu
Dilovası’ndaki kozmetik fabrikası yangını faciasında hayatını kaybeden 7 işçi için adalet yolunda önemli bir adım atıldı. Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı, 16 sanık hakkında hazırladığı iddianameyi mahkemeye sundu. Şirket yetkilisi 4 sanık için en ağır suçlama olan “olası kastla öldürme” talebinde bulunuldu.

📍 Tarih: 13 Aralık 2025 | ⏳ Okuma Süresi: 4 dakika |Saat: 19:30
İddianamede Yer Alan Suçlamalar ve Talepler
Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, sanıkları üç farklı suç kategorisinde sorumlu tutuyor.
1. “Olası Kastla Öldürme” Suçlaması (En Ağır Cezayı Gerektiren Suç)
· Sanıklar: İsmail Oransal, Altay Ali Oransal, Aleyna Oransal, Gökberk Güngör.
· Kimdir: Yangının çıktığı Ravive Kozmetik San. ve Dış Tic. A.Ş. ile LYKKE Kozmetik firmalarının yetkili ortakları.
· Talep: 7 kişinin ölümünden dolayı “olası kastla öldürme” suçundan cezalandırılmaları.

2. “Bilinçli Taksirle Ölüme Neden Olma” Suçlaması
· Sanıklar: 8 sanık.
· Talep: “Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan yargılanmaları.
3. “Suçluyu Kayırma” Suçlaması
· Sanıklar: 4 sanık.
· Talep: Delil karartma veya soruşturmayı engelleme şüphesiyle “suçluyu kayırma” suçundan dava açılması.
Dava: Gebze Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan davanın, işçi sağlığı ve güvenliği alanında emsal teşkil etmesi bekleniyor.
🔥 Facianın Başlangıcı: Ne Olmuştu?
Tarihe bir iş cinayeti olarak geçen facia, 8 Kasım 2025 Cumartesi sabahı Kocaeli’nin Dilovası ilçesi Mimar Sinan Mahallesi’nde bulunan bir kozmetik fabrikasında yaşandı.
· Yangın, sabah saat 09.00 sıralarında, üretim sırasında alkolün kazana aktarımı sırasında statik elektrik boşalması veya elektriksel kontak kaynaklı tutuşma neticesinde çıktı.
· İlk belirlemelere göre 6 kişi hayatını kaybetti. Ancak ağır yaralı olarak kaldırılan Tuncay Yıldız’ın daha sonra vefat etmesiyle can kaybı 7’ye yükseldi. Olayda 7 kişi de yaralandı.
· Hayatını Kaybedenler: Esma Dikan (3 çocuk annesi), Hanım Gülek (65), Şengül Yılmaz (55), Nisa Taşdemir (17), Tuğba Taşdemir (18) ve Cansu Esatoğlu (16). Mağdurların arasında iki çocuk işçinin bulunması toplumda büyük üzüntü ve tepkiye neden oldu.

⚖️ Soruşturma Süreci ve Gözaltılar
Facia sonrası başlatılan soruşturma hızla genişledi.
· Gözaltılar: Yangından sonraki günlerde, aralarında fabrika sahibi ve vardiya amirlerinin de bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı.
· Tutuklamalar: Gözaltına alınanlardan 7’si tutuklanırken, 4’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklananlar arasında fabrika sahibi Kurtuluş Oransal ve ailesi de yer aldı.
· Kaçma Girişimi: Fabrika sahibi Kurtuluş Oransal’ın, yangından hemen sonra içi para dolu bir çantayla Yalova’da kaçmaya hazırlanırken yakalandığı belirlendi. Ayrıca oğlu ve yeğeninin de yurt dışına kaçma hazırlığı yaptıkları sırada yakalandığı ifade edildi.
Kurumsal Sorumluluk ve Görevden Almalar
Facia, denetim mekanizmalarına dair ciddi soru işaretlerini de beraberinde getirdi. İlgili kurumlarda geniş çaplı görevden almalar yaşandı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda 7 kişi açığa alındı:
· SGK Kocaeli İl Müdürü ve Yardımcısı
· Gebze Sosyal Güvenlik Merkez Müdürü
· İŞKUR Kocaeli İl Müdürü
· İŞKUR Dilovası Hizmet Merkezi Müdürü
· İŞKUR CİMER’den Sorumlu Şube Müdürü
· Bir personel
Dilovası Belediyesi’nde 5 kişi görevden uzaklaştırıldı:
· Belediye Başkan Yardımcısı Necati Temiz
· Zabıta Müdürü Nizamettin Balcı
· 3 zabıta memuru
Bakanlık, olayla ilgili iki başmüfettiş ve bir müfettiş görevlendirdiğini açıkladı.
Tepkiler ve Siyasi Sorumluluk Çağrıları
CHP Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, yangının nedeni olarak “açgözlülük, denetimsizlik ve beceriksizlik” olduğunu belirtti. Avşar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Dilovası Belediye Başkanı’na seslenerek, “biraz onurunuz varsa derhal istifa edin” ifadelerini kullandı.
Sosyal Medyadan İlginç ve Üzücü Gelişme
Olayla ilgili bir başka gelişme de sosyal medyadan geldi. Yangında hayatını kaybedenlere yönelik Telegram platformunda hakaret içerikli paylaşımlar yapıldığı tespit edildi. Paylaşım yapan iki şüpheli, Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalanarak tutuklandı.
İddianamenin kabul edilerek davanın başlamasıyla birlikte, Türkiye’nin kanayan yarası haline gelen iş cinayetlerinde hukuki sorumluluğun sınırları da netleşmeye başlayacak. Süreç, hem mağdur aileler hem de tüm kamuoyu tarafından titizlikle takip ediliyor.
Gündem
4 ildeki yasa dışı bahis operasyonunda 10 tutuklama
Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, 9 Aralık’ta yasa dışı bahis oynattığı ve suç gelirlerini akladığı belirlenen bir gruba yönelik Elazığ, İstanbul, Kocaeli ve Sivas’ta belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenledi.
Operasyonda, 13 şüpheli yakalandı, adreslerde bulunan dijital materyallere el konuldu.
Şebekenin, yasadışı bahiste kullanılmak üzere “set” olarak tabir edilen 3. kişilere ait kimlik bilgilerini topladıkları ve bunlara banka hesapları açıp, adlarına GSM hattı çıkardıkları, çıkarılan banka kartlarını ve GSM hatlarını şifreleri ile birlikte yasa dışı bahis sitesi sahiplerine göndererek her hesap için maddi menfaat elde ettikleri, ayrıca banka hesaplarına bloke konulanlardan tehdit ve şantaj yoluyla tahsis ettirdikleri kazançları, yasa dışı bahis sitesi sahiplerine ilettikleri veya zimmetlerine geçirdikleri belirlendi.
Banka hesap hareketleri incelendiğinde 45 milyon lira işlem hacmi olduğu tespit edildi.
Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan 10’u çıkarıldıkları nöbetçi hakimlikçe tutuklandı, 1’i hakkında adli kontrol kararı uygulanarak diğerleri serbest bırakıldı.
-
Gündem7 gün öncesparta’da kayıp çoban: “Öldürmüşler, kafasını kesmişler” — Başsız ceset ve arayış sürdü
-
Teknoloji4 gün önceAvustralya tarihi kararı uyguladı: 16 yaş altına sosyal medya yasağı başladı
-
Magazin1 hafta önceSON DAKİKA: Hande Sarıoğlu, uyuşturucu soruşturması kapsamında gözaltına alındı
-
Magazin5 gün önceIMDb 2025’in En Çok Konuşulan Yıldızlarını Açıkladı: İşte Yılın En Popüler Oyuncuları
-
Magazin1 hafta önceAdliye soygunu sonrası Bakan Tunç düğmeye bastı: 4 başmüfettiş görevlendirildi, Türkiye geneli denetim başladı
-
Sağlık1 hafta önce500 ml portakal suyu, 60 günde genleri değiştirdi — Portakal suyu içmek faydalı mı?
-
Magazin1 hafta önceÜnlü oyuncu Celil Nalçakan trafik kazası geçirdi — son açıklama ve görüntüler
-
Teknoloji1 hafta önceGoogle 2025’İN ARAMA TRENDLERİ: TÜRKİYE EN ÇOK BUNLARI MERAK ETTİ
