Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Politika

Suriye Şeriat Partisi, Kürtlerin Ademi Merkeziyetçilik Taleplerini “Ulusal Birliğe Tehdit” Görerek Reddetti

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Suriye Şeriat Partisi, Kürtlerin ademi merkeziyetçiliğe dayalı federalizm talebini “bölünme riski” gerekçesiyle reddetti. Açıklamanın ayrıntıları, Kürt konferansından beklentiler ve olası siyasi sonuçları bu makalede.

Özet:
Suriye Şeriat Partisi lideri Ahmed al-Sharaa, Qamishli’deki Kürt konferansında dile getirilen ademi merkeziyetçilik taleplerini “bölünme” tehlikesi ve “ulusal birlik” vurgusuyla kesin bir dille reddetti . Kürt siyasi partileri, federal bir yapı içinde haklarının anayasal güvenceye alınmasını talep ederken, Şeriat Partisi bu isteğin Suriye’nin toprak bütünlüğünü zedeleyebileceğini belirtti. Kararın ardından Suriye siyasetinde Kürtler ile merkezî yönetim arasındaki müzakereler yeni bir döneme girmiş bulunuyor.


Konu Başlığı ve Önemi

Suriye’deki 14 yıllık iç savaşın ardından Kürtler, Rojava bölgesinde yoğunlukla özerk bir yönetim kurdu ve ademi merkeziyetçiliğe dayalı bir anayasal reformu gündeme getirdi . Qamishli’de düzenlenen pan-Kürt konferans, bu reform talebini ortak bir siyasi belgeyle ilan etti . Ancak Suriye Şeriat Partisi, “federalizm” kavramının ülkeyi parçalara ayırma riski taşıdığını savunarak bu talebi geri çevirdi .


Kürtlerin Adem-i Merkeziyetçilik Talepleri

Qamishli Konferansı ve Ortak Vizyon

  • Geçtiğimiz hafta Qamishli’de toplanan yüzlerce Kürt temsilci, Suriye’nin yeni anayasasında ademi merkeziyetçiliğin ve Kürt ulusal haklarının tanınmasını istedi .

  • Toplantıya ABD’li yetkililer de katıldı ve Kürtler, bölgesel güvenlik ile kalkınmayı garantileyecek esnek bir yönetim modeli önerdi .

  • Ortaya konulan ortak Kürt belgesi, Suriye’nin çok etnikli, çok kültürlü yapısına dayanarak, yerel kurumların geniş yetkilerle donatılmasını öngörüyordu .


Şeriat Partisi’nin Reddiyesi

  • Suriye Şeriat Partisi lideri Ahmed al-Sharaa’nın ofisi, ademi merkeziyetçilik önerisinin “ulusal konsensüs olmadan ayrılıkçı kantonlar yaratma” girişimi olarak görüleceğini açıkladı .

  • “Suriye toprak bütünlüğü ve halkının birliği kırmızı çizgimizdir” ifadesiyle parti, talepleri şiddetle eleştirdi .

  • Bu tutum, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) geçen ay merkezi hükümetle imzaladığı entegrasyon anlaşmasına da aykırı olarak nitelendirildi .


Olası Etkiler ve Gelecek Perspektifi

Siyasi Müzakereler

  • Şeriat Partisi’nin sert duruşu, Kürtlerin yeni anayasa karar sürecine katılımını zorlaştırabilir; müzakereler muhtemelen dolaylı diyaloglarla ilerleyecek .

  • SDF ile hükümet arasındaki entegrasyon anlaşmasının fiilen uygulanması, her iki tarafı da orta yolu aramaya zorlayacak .

Bölgesel ve Uluslararası Yansımalar

  • Türkiye başta olmak üzere bölge ülkeleri, Suriye’nin federal yapıya geçmesini kendi güvenlik kaygıları üzerinden değerlendirecek .

  • ABD ve AB, Kürt haklarına vurgu yaparken, Suriye’nin toprak bütünlüğünü de koruma mesajı verebilir .

Toplumsal Dinamikler

  • Rojava’da kurulan demokratik özerk yönetim modeli, DAANES olarak bilinen yapısıyla Suriye’nin kuzeydoğusunda yerel demokrasinin ve kadın katılımının artmasını sağladı .

  • Etnik ve mezhepsel çeşitliliğin yoğun olduğu bu bölgede, ademi merkeziyetçilik önerisi toplumsal barışı pekiştirirken, merkezî yönetim kaygılarını da tetikliyor .


Sonuç

Kürtlerin ademi merkeziyetçilik talepleri ile Suriye Şeriat Partisi’nin reddiyesi, ülkenin dönüşüm sürecinde kritik bir dönemeç oluşturuyor. Müzakerelerin nasıl ilerleyeceği, hem Suriye’nin gelecekteki siyasi sistemini hem de bölgedeki istikrarı doğrudan etkileyecek. Tarafların uzlaşı arayışı, yeni bir Suriye inşasında ulusal bütünlüğü korurken, farklı kimliklere alan tanıyan bir yönetim modelini mümkün kılabilir.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Politika

“Kararı Millet Versin: Özel’den Erdoğan’a Siyasetin En Büyük Düello Daveti”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
CHP lideri Özgür Özel, Mersin mitinginde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Ekrem İmamoğlu yargılamasının canlı yayınlanacağı, halkın anket ortalamasına göre kazananın siyaseti bırakacağı tarihi düelloya davet etti. Detaylar için tıklayın.

Özet
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 26 Nisan 2025’te Mersin Yenişehir Meydanı’nda düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı siyasetin “en büyük düellosu”na davet etti. Özel, Ekrem İmamoğlu’nun yargı sürecinin canlı yayında gerçekleşmesini, ardından ise tüm anket şirketlerinin sonuçlarının ortalamasına göre suçluluğa karar verilmesini teklif etti. İddiaların doğru çıkması hâlinde siyaseti bırakacağını; yanlış çıkması hâlinde ise Erdoğan’ın görevi devretmesi gerektiğini vurgulayarak meydan okudu.

Giriş

26 Nisan 2025 tarihinde CHP’nin Mersin’deki mitinginde konuşan Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik cesur bir teklif sundu . Bu teklif, Türkiye siyasetinin en tartışmalı dosyalarından biri olan Ekrem İmamoğlu’nun yargılanma sürecini ve sonuçlarını doğrudan millete dayandırmayı amaçlıyor . Siyasi gerilimin yüksek olduğu bu dönemde Özel’in “hodri meydan” çıkışı, parti tabanında geniş yankı buldu .

Davetin Detayları

Özel, teklifini şu şekilde açıkladı: “Canlı yayında yargılama olacak. Sonra Türkiye’nin bütün anket şirketlerinin ortalamasını alacağız. Eğer Ekrem İmamoğlu’nun suçluluğuna millet ikna olursa, siyaseti ben bırakıyorum. Olmazsa sen bırakmaya var mısın?” . TRT başta olmak üzere tüm ulusal kanalların yayına açılmasını öneren Özel, savcılar ve yargı heyetinin şeffaf biçimde sorgulama yapmasını talep etti

Özel’in Öne Çıkan Mesajları

  • Anayasal yetki ve halkın iradesi: “Kararı millet versin, hodri meydan” sözleriyle halkın doğrudan karar mekanizmasındaki rolüne vurgu yaptı.

  • Yargıya güven çağrısı: İddiaların doğru olması hâlinde Özel’in siyaseti bırakacağını belirterek Erdoğan’a güven testine davet etti .

  • Siyasi sorumluluk: “Eğer senin savcın haklı çıkarsa ben istifa edeceğim. Ekrem İmamoğlu’nun haklılığı ortaya çıkınca sen istifa edecek misin?” sorusuyla karşı tarafı da sorumluluğa çağırdı .

Siyasi Düellonun Şartları

  1. Canlı yayın: Yargılama sürecinin canlı ve kesintisiz yayınlanması, medya organlarının erişimine açılması .

  2. Anket ortalaması: Yargı sonucunun değil, halkın kanaatinin belirleyici olması için tüm anket şirketlerinin eşit ağırlıkta değerlendirilmesi .

  3. Siyasetçilere istifa şartı: İddialar doğruysa Özel, yanlışsa Erdoğan istifa edecek

Potansiyel Etkiler ve Tepkiler

Özel’in meydan okuması, muhalefide moralleri yükseltirken iktidar cephesinden resmi bir yanıt henüz gelmedi . Siyasi analistler, canlı yayınla halkoyunun ölçülmesinin yeni bir demokratik atılım olarak görülebileceğini belirtiyor . Ancak iktidar yandaşı medya kuruluşlarının tepkili yayınları, tartışmanın daha da sertleşeceğine işaret ediyor .

Sonuç

Özel’in Erdoğan’a yönelik “en büyük siyasi düello” teklifi, Türkiye siyasetinin gündemini bir kez daha değiştirdi. Canlı yayın, halkın iradesi ve siyasetçi sorumluluğunu içeren bu öneri, seçmen nezdinde önemli bir tartışma başlatacak. Sürecin nasıl şekilleneceği, hem anket sonuçlarına hem de resmi açıklamalara bağlı olarak netlik kazanacak.

Okumaya Devam Et

Politika

DEVA Partisi İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen Partisinden İstifa Etti: Gerekçeler ve Siyasi Yansımalar

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Seda Kaya Ösen, fikir ve görüş ayrılıklarını gerekçe göstererek DEVA Partisi’nden istifa etti. İzmir Milletvekili Ösen’in kararının Meclis’teki sandalye dağılımı ve siyasi geleceği üzerindeki etkilerini detaylı olarak inceliyoruz.

Özet

DEVA Partisi İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamayla partiden istifa ettiğini duyurdu . Kararını “fikir ve görüş ayrılıkları” olarak açıklayan Ösen, 2020 yılında kurucu İzmir İl Başkanı olarak başladığı ve sonrasında sürdürdüğü milletvekilliği görevine son verdiğini belirtti  Bu gelişme, DEVA Partisi’nin Meclis’teki sandalye sayısını 12’den 11’e düşürdü ve siyaset camiasında geniş yankı uyandırdı

Olayın Gelişimi

DEVA Partisi İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, 22 Nisan 2025 akşamı sosyal medya hesabından paylaştığı mesajla parti üyeliğini sona erdirdiğini bildirdi Cumhuriyet Haber. Ösen açıklamasında, “2020 yılında Kurucu İzmir İl Başkanı olarak başladığım, ardından İzmir Milletvekili olarak sürdürdüğüm görevimi; her kademesinde emek verdiğim DEVA Partisi’nden istifa ederek sonlandırıyorum” ifadelerine yer verdi  Yine aynı paylaşımda kararın temel gerekçesini “fikir ve görüş ayrılıkları” olarak açıkladı

İstifanın Gerekçeleri

Ösen, yaptığı açıklamada parti içindeki bazı politika ve strateji anlayışlarıyla uyumsuzluk yaşadığını belirterek, bu farklılıkların mesai arkadaşlık sınırını aştığını vurguladı . Ayrıca, Ali Babacan ve diğer kurucu isimlere teşekkür ederek, “Beni siyasete katılmaya ikna eden Sayın Ali Babacan başta olmak üzere, tüm parti kurucularına teşekkür ederim” dedi  Bu minnet duygusunun yanında, İzmir teşkilatı ve yol arkadaşlarına da özel bir teşekkür iletti

Seda Kaya Ösen Kimdir?

  • Doğum ve Eğitim: İstanbul doğumlu olan Seda Kaya Ösen, üniversite eğitimini hukuk alanında tamamladı.

  • Siyasi Kariyer Başlangıcı: 2020 yılında DEVA Partisi’nin Kurucu İzmir İl Başkanı olarak siyaset sahnesine giriş yaptı

  • Milletvekilliği: 2023 genel seçimlerinde, DEVA Partisi’nin CHP listelerinden Meclis’e 15 milletvekilinden biri olarak seçildi

  • Öne Çıkan Çalışmaları: Kadın hakları ve yerel kalkınma projeleri üzerine aktif rol aldı.

Meclis’teki Etkisi

Seda Kaya Ösen’in istifasıyla DEVA Partisi’nin TBMM’deki sandalye sayısı 12’den 11’e düştü  Bu durum, küçük partilerin temsil gücünü ve muhalefet blokundaki dengeyi bir kez daha gündeme taşıdı. 2023’ten bu yana DEVA Partisi’nden Burak Dalgın, Mustafa Yeneroğlu ve Selma Aliye Kavaf gibi isimler de çeşitli gerekçelerle ayrılmıştı

Geleceğe Bakış

Ösen, açıklamasının sonunda “Adaletin su gibi berrak, refahın ise eşit dağıldığı bir Türkiye hedefiyle yoluma devam edeceğimi” belirterek yeni siyasi yol haritasına işaret etti . İlerleyen dönemde bağımsız milletvekili olarak mı devam edeceği yoksa başka bir oluşuma katılıp katılmayacağı merak konusu

Okumaya Devam Et

Politika

“Ankara Valiliği’nden CHP’ye Ret Kararı: 23 Nisan Mitingine İzin Verilmedi”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
“Ankara Valiliği, CHP’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla TBMM önünde düzenlemek istediği miting ve Anıtkabir yürüyüşü talebini ziyaretçi yoğunluğu, trafik ve yasal uygunluk gerekçeleriyle reddetti. Alternatif meydanlar için çağrı yapıldı.”

Özet

Ankara Valiliği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara İl Başkanlığı’nın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Birinci Meclis binası önünde miting düzenleme ve Anıtkabir’e yürüyüş yapma talebini uygun görmediğini açıkladı. Valilik, TBMM ve çevresinin yoğun ziyaretçi akınına uğrayacağı, trafik akışının olumsuz etkileneceği ve talep edilen alanın 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nda ilan edilen bölgeler arasında yer almadığı gerekçelerini sıraladı. Valilik, CHP’ye alternatif olarak ilan edilen meydanlardan birinde etkinlik düzenleme çağrısında bulundu.


Gelişmenin Detayları

Valilikten Resmî Açıklama

Ankara Valiliği, CHP Ankara İl Başkanlığı’nın 22 Nisan 2025 tarihli başvurusunu değerlendirerek “1. TBMM binası önünde miting niteliğindeki faaliyet talebi uygun görülmemiştir” ibaresine yer verdi.
Açıklamada, talebin 23 Nisan 2025 Çarşamba günü saat 15.30’da Ulus Atatürk Anıtı’na çelenk sunumu, saat 17.00’de Genel Başkan Özgür Özel’in TBMM önünde konuşma yapması ve ardından Anıtkabir’e yürüyüş planını içerdiği belirtildi.

Ret Gerekçeleri

  1. Ziyaretçi Yoğunluğu: 1. TBMM binası ve çevresinin bayram dolayısıyla özellikle öğrenciler başta olmak üzere halkın yoğun şekilde ziyaret edeceği öngörülmektedir. Alanın kapatılması durumunda ziyaretçi akışının engellenebileceği ifade edilmiştir.

  2. Trafik Etkisi: Talep edilen alandaki yoğun trafik yükü nedeniyle mitingin şehir trafiğini olumsuz etkileyeceği ve vatandaşların mağdur olacağı kaydedilmiştir

  3. Yasal Uygunluk: Söz konusu bölgenin 2911 sayılı Kanun kapsamında belirlenmiş ve ilan edilmiş gösteri alanları arasında yer almaması, miting talebinin geri çevrilmesine yol açmıştır.

CHP’ye Alternatif Alan Çağrısı

Valiliğin açıklamasında, “Usulüne uygun bir şekilde belirlenerek ilan edilen alanlardan (Anadolu Meydanı, Anıtpark, Seymenler Kent Meydanı, Lale Meydanı, Kalaba Kent Meydanı vb.) birine talepte bulunulması halinde her türlü yardım ve kolaylığın sağlanacağı” vurgulandı.


Arkadaşlar ve Siyasî Yansımalar

CHP’den İlk Tepkiler

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve partililer, izin talebinin reddedilmesine tepki göstererek “demokratik hakların kısıtlandığı” eleştirisinde bulundu. Kararın, Anıtkabir’e ve TBMM’ye yakınlık nedeniyle değil, siyasi nedenlerle alındığı iddia edildi.

Muhalefet Dayanışması

Diğer muhalefet partileri de kararı yakından takip ederek “ifade ve toplanma özgürlüğü” vurgusu yaptı. İYİ Parti ve HDP temsilcileri, benzer taleplerin geçmişte ziyaretçi yoğunluğuna bakılmaksızın kabul edildiğini belirterek çifte standart eleştirisinde bulundu.


Sonuç ve İleriye Dönük Adımlar

Ankara Valiliği’nin açıklaması, 23 Nisan organizasyonlarının planlanmasında alternatif mekan arayışını gündeme getirdi. CHP’nin ilan edilen meydanlardan birinde yeni başvuru yapması bekleniyor. Sürecin demokratik katılım çerçevesinde sürdürülmesi için her iki tarafın da uzlaşı yollarını zorlaması öngörülüyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar