Gündem
Özgür Özel’e Saldıran Katilin Mezar Yazısı Şoke Etti: “Acımadın mı Gençliğimize?”
Açıklaması
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e saldıran Selçuk Tengioğlu’nun, 2004’te katlettiği oğlunun mezar taşındaki “Acımadın mı gençliğimize?” ifadesi, Türkiye’de adalet ve toplumsal şiddet tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Olayın tüm detayları, saldırganın geçmişi ve kamuoyundaki tepkiler bu makalede.
Özet
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sırrı Süreyya Önder için düzenlenen anma töreni çıkışında 66 yaşındaki Selçuk Tengioğlu tarafından yumruklu saldırıya uğradı . Saldırganın, 2004 yılında İskenderun’da cinnet getirerek 19 yaşındaki oğlu Barış ve 17 yaşındaki kızı Mutlu’yu öldürdüğü; iki diğer çocuğunu da yaraladığı ortaya çıktı . Hatay’ın İskenderun ilçesindeki mezar taşında yer alan “Artık yatacak yerim var, bu dünya olsun sana dar. Analar gününde nasıl kıydın bize, acımadın mı gençliğimize” yazısı ise olayın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor .
Olayın Arka Planı
CHP lideri Özgür Özel, 4 Mayıs 2025’te İstanbul’daki AKM çıkışında, Sırrı Süreyya Önder’in anma töreni sonrasında saldırıya maruz kaldı . Saldırgan, Özel’in yüzüne sert bir yumruk indirmiş; güvenlik güçleri tarafından olay yerinde etkisiz hâle getirilerek gözaltına alınmıştı İçişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 66 yaşındaki S.T., 2020’de şartlı tahliye ile serbest bırakılmış bir mahkûmdu .
Selçuk Tengioğlu’nun Karanlık Geçmişi
2004 yılında Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşadığı evde cinnet geçirerek çocuklarını öldüren Tengioğlu, aynı vakada iki çocuğunu da bıçakla yaralamıştı . O dönemde 45 yaşında olan saldırganın, eşi geçim sıkıntısı nedeniyle evi terk ettikten kısa süre sonra 19 yaşındaki oğlu Barış ve 17 yaşındaki kızı Mutlu’yu tabancayla vurarak öldürdüğü belirlendi . Olayın etkisiyle küçük kızı Gülşah ağır yaralanırken, diğer kızı Yasemin ise balkondan atlayarak hayatını kurtarmıştı İçişleri Bakanlığı verilerine göre S.T.’nin ayrıca hırsızlık, tehdit, aile içi şiddet ve polise mukavemet suçlarından kaydı bulunuyor
Mezar Yazısının Derin Anlamı
Hatay İskenderun’daki mezar taşında dikkat çeken ifade şöyle:
“Artık yatacak yerim var, bu dünya olsun sana dar. Analar gününde nasıl kıydın bize, acımadın mı gençliğimize.” .
Bu satırlar, çocuklarını kaybeden bir ailenin derin acısını ve toplumsal şiddetin yarattığı travmayı gözler önüne seriyor. “Gençliğimize acımadın mı?” sorusu, sadece bir mezar yazısı değil; mağdur ailelerin ve toplumun tüm gençlik değerlerinin korunmasına dair acil bir çağrı niteliği taşıyor .
Kamuoyunda Yankı Uyandıran Mesaj
Mezar taşındaki bu vurucu sözler, sosyal medyada ve haber mecralarında büyük tepki topladı. Vatandaşlar, hem Özel’e yönelik şiddeti hem de Tengioğlu’nun geçmişte işlediği cinayetleri provoke eden sistemsel sorunların altını çizdi . Uzmanlar, adli tahliye süreçlerinin gözden geçirilmesi, ruh sağlığı destek mekanizmalarının güçlendirilmesi ve toplumsal şiddetin önlenmesi için kapsamlı reformlar yapılması gerektiğini vurguluyor .
Sonuç ve Değerlendirme
Özel’e yapılan saldırı ve mezar yazısının yarattığı etki, Türkiye’de siyaset, adalet ve toplumsal vicdan ekseninde derin bir tartışma başlattı. Bu trajik olay, geçmişin karanlık izleriyle günümüz siyasetinin kesiştiği noktada adalet mekanizmalarının ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösterdi. Gençliğimizin, insan onurunun ve siyasi liderlerin korunması adına, hem yargı süreçlerinin hem de sosyal destek mekanizmalarının acilen güçlendirilmesi elzem görünüyor.
Gündem
Meclis’teki “süreç” komisyonu ilk toplantısını bugün yapacak

PKK’nın silah bırakma süreci ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili kurulan komisyon ilk toplantısını bugün saat 11’de Numan Kurtulmuş başkanlığında yapacak.
Komisyonun, Meclis Tören Salonu’nda yapılacak ilk toplantısında isminin belirlenmesi bekleniyor.
Bu konu, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un partilerin grup başkanvekilleriyle bir araya geldiği toplantıda ele alındı. Kulislere yansıyan bilgilere göre, isim için “Toplumsal Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi” ön plana çıkıyor.
İlk toplantında komisyonun adı, çalışma usul ve esasları belirlenecek.
Toplantıların basına açık mı kapalı mı olacağı, tutanakların yayımlanıp yayımlanmayacağı gibi konular da ele alıncak.
Komisyonun kararları nasıl alacağı da ilk toplantıda karara bağlanacak.
Numan Kurtulmuş 51 kişilik komisyonda 5’te 3 çoğunlukla karar alınacağını açıkladı. Muhalefet içinden 3’te 2 çoğunlukla karar alınmasını önerenler de bulunuyor.
Komisyon, yapılması gereken yasal düzenlemeler için bir istişare zemini oluşturacak.
Ceza İnfaz Yasası, Terörle Mücadele Yasası ve Türk Ceza Kanunu gibi önemli düzenlemeler üzerinde çalışması ve yeni öneriler getirmesi bekleniyor
Komisyon ayrıca, uzman görüşleri alacak, Anadolu gezileriyle kamuoyunun nabzını tutacak.
Gündem
Kurtuluşun Kırılma Noktası: Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Başkomutanlık Ünvanı Verilişinin 104. Yıldönümü
“5 Ağustos 1921’de TBMM tarafından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Başkomutanlık unvanı verilişinin 104. yıldönümü. Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktası.”
Giriş
5 Ağustos 1921, Türk Kurtuluş Savaşı’nın kaderini yeniden şekillendiren anlardan biri olarak tarihe geçti. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin “Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine Başkumandanlık Tevcihine Dair Kanun”u kabul etmesiyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e üç aylık öncelikle verilip daha sonra süresiz olarak uzatılan Başkomutanlık unvanı, ordunun moral ve disiplinini yeniden inşa etmiş ve Sakarya Meydan Muharebesi başta olmak üzere dönemin en kritik harekâtlarında zaferin anahtarı olmuştur .
Tarihçe ve Gerekçe
TBMM Gizli Oturumu ve Önerge Süreci
4 Ağustos 1921 tarihinde yapılan gizli oturumda Mustafa Kemal Paşa, Meclis yetkilerini fiilen kullanma şartıyla başkomutanlığı kabul edeceğini belirten bir önerge sundu. Bu önerge, Mersin milletvekili Hüseyin Selâhattin Köseoğlu’nun “Ordunun başına geçsin!” talebi üzerine gündeme gelmiş ve Meclis’te yaşanan tartışmaların ardından kabul edilmek üzere yasalaşma sürecine yönlendirilmiştir .
Kanunun Kabulü – 5 Ağustos 1921
Türkiye Büyük Millet Meclisi, 5 Ağustos 1921’de 144 sayılı “Başkumandanlık Kanunu”nu kabul ederek, Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya üç aylık süreyle Türk Orduları Başkomutanlığı yetkisini devretti. Kanun hem yasama hem de yürütme yetkilerinin aynı kişide toplandığı olağanüstü bir düzenleme olarak, Kurtuluş Savaşı’nın kritik bir virajında stratejik esneklik sağlamıştır .
Başkomutanlık Ünvanının Savaşın Gidişatına Etkisi
Başkomutanlık unvanını alması, Sakarya Meydan Muharebesi öncesi orduya moral ve yön hissi kazandırdı. Dağınık ve cephe gerisindeki iktisadi zorluklarla boğuşan birlikler, Atatürk’ün mutlak komuta yetkisiyle hızlı hareket etti. Cumhuriyet Gazetesi’nden Prof. Dr. Hakkı Uyar’ın aktardığına göre, bu karar Türk ordusunun disiplinini perçinlemiş, komutanlık zincirini güçlendirmiş ve karşı taarruzun başarıya ulaşmasında belirleyici rol oynamıştır.
Süre Uzatımları ve Sonuçları
Başkumandanlık Kanunu, ilk üç aylık dönemin ardından sırasıyla;
-
30 Ekim 1921,
-
4 Şubat 1922,
-
6 Mayıs 1922 tarihlerinde üçer ay daha uzatıldı.
20 Temmuz 1922’de ise TBMM, bu yetkiyi süresiz hale getirerek Büyük Taarruz’un planlanmasını ve icrasını doğrudan Atatürk’ün komutasına bıraktı. Bu mekanizma, Sakarya Zaferi’nin ardından İnönü Muharebeleri ve nihayetinde Dumlupınar’da elde edilen kesin zaferde etkin oldu .
Sonuç
5 Ağustos 1921’de Meclis’in tarihe düşürdüğü imzasıyla başlayan Başkomutanlık dönemi, Türk Milletinin şahlanış hikâyesinin mihenk taşlarından biridir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Başkomutan” sıfatıyla sürdürdüğü liderlik, Kurtuluş Savaşı’nı zaferle sonuçlandırmış ve yeni bir devletin kuruluşuna zemin hazırlamıştır. 104 yıl sonra bugün, bu tarihi kararın yıldönümünde; bağımsızlık ve egemenlik ruhunu yeniden hatırlıyor, Başkomutan’ın önderliğini saygı ve minnetle anıyoruz.
Gündem
“Kana Susamış! Netanyahu’nun Gazze Planı Ortaya Çıktı: Tam İşgal ve Korkunç Senaryolar”
Açıklaması :
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’ni tamamen işgal etme planı ve bölgedeki insani felaketi derinleştirecek “korkunç senaryolar” tüm ayrıntılarıyla ortaya çıktı. Planın stratejik hedefleri, uluslararası tepkiler ve Gazze’de olası açlık, göç ve rehin krizi senaryolarını bu makalede okuyun.
Giriş
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun onayıyla Gazze Şeridi’nin tamamen işgalini öngören askeri plan, 21 ayı aşan çatışmayı yeni bir boyuta taşıma riski taşıyor. Hedef, Hamas’ı yıkmak ve hâlâ ellerinde tuttuğu yaklaşık 50 rehineyi serbest bırakmak olarak ifade edilirken, plan “korkunç senaryolar” başlığını hak edecek insani sonuçları da beraberinde getiriyor.
Planın Temel Maddeleri
-
Tam Askeri İşgal:
-
Gazze’nin güney kıyısından kuzey sınırına kadar kalan tüm bölgelerin kontrol altına alınması
-
Askeri yönetim ve güvenlik bölgelerinin tesis edilmesi
-
-
Hamas’ın Çökertilmesi:
-
Yeraltı tünellerinin tespiti ve imhası
-
Örgütün lider kadrosuna yönelik özel operasyonlar
-
-
Rehinelerin Kurtarılması:
-
Rehinelerin bulunduğu tahmin edilen bölgelere öncelikli saldırılar
-
Uluslararası insani kurallar çerçevesinde müzakere baskısının artırılması
-
Korkunç Senaryolar
1. İnsanlık Krizi ve Kıtlık
Birleşmiş Milletler’in “Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması” (IPC) raporuna göre, Gazze’deki kıtlık riski en kötü senaryoda tam felaket boyutuna ulaşabilir. Tam işgal, yardım koridorlarının kapanmasına ve sivillerin gıda erişiminin tamamen kesilmesine yol açabili.
2. Kitlesel Göç ve Mülteci Akını
Gazze’den kaçan on binlerce sivilin Refah sınır kapısına ve Mısır’a yığılması, bölgesel mülteci krizini derinleştirecek; altyapı çökerken sağlık ve barınma hizmetleri yetersiz kalacak.
3. Rehinelerin Güvenliği
Askeri baskı altında Hamas’ın rehineleri hedef alarak intihar saldırılarına ya da pazarlık kozlarına başvurmasına zemin hazırlanabilir. Kritik sağlık koşullarındaki rehine sayısı, planın insanî maliyetini artırıyor
4. Uzun Vadeli İstikrarsızlık
Hamas’ın tamamen tasfiyesi, beklenenin aksine güç boşluğu ve yeni silahlı grupların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bölgedeki siyasi yapı çarpıcı bir şekilde değişirken, barış umudu tamamen sönme riskiyle karşı karşıya.
Uluslararası Tepkiler
-
ABD: Resmi olarak diplomatik çözüm çağrısı yaparken, özel temsilci aracılığıyla yeni bir barış inisiyatifi üzerinde çalışmayı sürdürüyor.
-
Birleşmiş Milletler ve AB: Sivil can kayıplarına ilişkin “ağır endişe” bildirdi ve işgalin insani hukuku ihlal edebileceği uyarısında bulundu.
-
Arap Ligi: Toplantı çağrısı yaparak, işgal planının bölgedeki ateşkes umutlarını bitireceğini vurguladı.
Sonuç
Netanyahu’nun Gazze planı, askeri ve siyasi hedefleri ne kadar net olursa olsun, ortaya koyduğu “korkunç senaryolar”la insanî krizi derinleştirme potansiyeline sahip. Uluslararası kamuoyu ve bölge aktörlerinin baskısı, planın uygulanması önünde belirleyici olacak.
-
Gündem1 hafta önce
MOSSAD İddiası ve Bursa Yangınında Sabotaj Şüphesi: Gerçek Ne?
-
Gündem2 gün önce
Foça’yı Şoke Eden Kayıp: “Efsane Başkan” Ahmet Nihat Dirim’in Oğlu Kerem Dirim Sazlıkta Ölü Bulundu – Vücudunda Derin Kesikler Tespit Edildi!
-
Gündem5 gün önce
“Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı Duyurdu: Bursa Harmancık‑Orhaneli Yangını Kontrol Altına Alındı”
-
Gündem4 gün önce
Aydın’ı Sarsan Bebek Skandalı: 9 Günlük Bebeği Para Karşılığı Satın Alan Çocuk Doktorunun Kan Donduran İtirafı
-
Gündem3 gün önce
“Banyoda Boğazından Bıçaklanarak Öldürüldü: Trans Birey Nida Nazlıer Cinayeti ve Ardındaki Gerçekler”
-
HAVA DURUMU5 gün önce
Meteoroloji Uzmanı Tekin Tarih Verdi: Cuma Günü Sıcaklık Düşüyor, Yağış Geliyor!
-
Gündem4 gün önce
Denizli’de Polis Dehşeti: Ailesini Katleden Memur İntihar Etti, Şok Gerçekler Ortaya Çıktı
-
Gündem6 gün önce
Türkiye, Azerbaycan Üzerinden Cumartesi Günü Suriye’ye Günlük 6 Milyon m³ Doğalgaz Tedarikine Başlıyor