Gündem
Kartalkaya davasında 5’inci gün: Sanık itfaiye eri bayıldı

“Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel’de 21 Ocak sabaha karşı çıkan yangında 78 kişi yaşamını yitirdi, 133 kişi yaralandı.
Facianın ardından 19’u tutuklu 32 sanığa açılan davada 4. gün dün tamamlandı. Davanın 5’inci celsesi bugün devam ediyor.
Otel sahibi Halit Ergül’ün savunmasına devam ettiği duruşmada daha sonra dinlenen Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nde görevli tutuksuz sanık itfaiye eri İrfan A, savunmasını yaparken fenalık geçirerek bayıldı.
“TUTUKLARIM”
Duruşma, otel sahibi Halit Ergül’ün çapraz sorgusuyla devam etti. Çapraz sorgu öncesi mahkeme başkanı, dün akşam mahkeme salonunda yaşanan arbede nedeniyle katılımcıları uyardı ve bir daha yaşanmamasını istedi.
Başkan, “Duruşmanın düzenini bozanlara disiplin hapsi uygulayacağım. Söz verilmeden konuşanları, düzeni bozanları tutuklarım. Avukatlardan izin almadan söz alanlar dışarı atılacak.” dedi.
“KENDİMİZİ GÜVENDE HİSSETTİM”
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 16 Aralık 2024’teki denetiminde nerede olduğu sorulan Ergül, “Emir, ‘Baba bunlar burada her şeye bakıyorlar, sanki kusur arıyorlar.’ dedi. Bolu’daydım.” dedi.
Ergül’ün, “Denetlemede tutanak tutuldu mu?” sorusuna, “Tutulmuştur herhalde” cevabı üzerine avukatın, “Tutanak tarihi 22 Ocak 2025 olarak yazılmış. Odalarda duman dedektörünün olduğu yazılmış, duman dedektörü var mı?” sorusuna Ergül, “Uygun denildiği için kendimizi güvende hissettik, duman dedektörü var.” karşılığını verdi.
“Kültür ve Turizm Bakanlığının denetmenlerini neden ücretsiz ağırlıyorsunuz, şirinlik mi yapıyorsunuz?” sorusunu Ergül, “Hayır öyle bir şey yapmadım, fatura kesilip kesilmediğini bilmiyorum.” şeklinde cevapladı.
Ergül, “Kültür ve Turizm Bakanlığı denetmenlerinden ücret almamanız normal mi?” sorusu üzerine, “Ücret almazsak kusurlarımızı yok mu gösterecekler?” dedi.
“GÜVENLİ OLMADIĞINI BİLSELERDİ BİZİ MÜHÜRLERLERDİ”
“Denetmenlerin Grand Kartal Otel’de kalma istememe sebebi otelin güvenli olmadığını bilmeleri miydi?” sorusuna Ergül, “Güvenli olmadığını bilselerdi bizi mühürlerlerdi.” cevabını verdi.
Ergül, “22 Ocak’tan sonra banka hesaplarında ciddi hareket olmuş, hesaplarda ihtiyati tedbir kararı aldırdığımız için 1 lira bile bulamadık,” beyanına karşı, “Otel kapandı, personel ödemeleri, tazminat ödemeleri yapıldı.” dedi.
“Kimseyi şikayet etmeyi düşündünüz mü, bunun sorumlusu sizce kim?” sorusunu Ergül, “Denetimi yapmayanlar.” şeklinde yanıtladı.
Ergül, “Bilirkişi raporunda yangının çıkış sebebi değil ama LPG konusu ölümlerin artmasının birinci sebebi olarak belirtiliyor.” beyanı üzerine, “Bilirkişi raporunda ‘LPG kontrol edilseydi yangın birkaç dakika içinde kendi kendine sönebilirdi.’ diyor. Biz onun eksiğini bilmiyorduk. Aygaz’la olan sözleşmede ‘Aygaz, yılda iki kez denetler.’ diyor. Yangınla ilgili eksiklik olursa gazı keser. Biz de tam zannettik.” diye konuştu.
“DENETİMLERDEN TAM GEÇTİK”
“Aygaz’ın 2022’den beri gelmediğinin farkında mısınız, farkında olması gereken kim? sorularına, Ergül, “Hayır.” ve “Biz denetimlerden tam geçtik.” cevaplarını verdi.
Ergül, müşteki avukatının “bilirkişi raporunda yangın kontrol panelinin yerinde olmadığı ibaresini olduğu” beyanına, “Kriminalciler, birileri almış diye düşünüyorum.” şeklinde cevapladı.
“Sizin görevlerinizden en önemlisi denetlemek. Yangının başlamasına sebep olan ‘grill plate’ cihazındaki termostat bozuk muydu, denetim yaptınız mı, bilginiz var mı?” sorusunu Ergül, “Bilgi sahibi değilim, arkadaşlar bozuk olmadığını söyledi. Bozuk olsaydı gerekli işlem yapılırdı.” cevabını verdi.
Ergül, otele ait bir kafenin kiraya verilmesiyle ilgili soruya, kiralandığını bildiğini ama hangi işlemlerin gerçekleştirildiğini bilmediğini savundu.
Sanık Ergül, yönetici olarak oteli denetleyip denetlemediğinin sorulması üzerine, denetleme şeklinde değil de ara ara oteli dolaştığını kaydetti.
“MALİYETLER NE KADAR OLURDU?” SORUSU
“Sprinkler (yağmur söndürme sistemi) ve itfaiyenin belirlediği eksiklikleri gidermenin bedeli ne kadar olurdu?” sorusuna Ergül, “Bilmiyorum ama çok fazla olmazdı.” yanıtında bulundu.
Ergül, “Grand Kartal Otel size Gazelle Otel kadar kazanç sağlamadığı için mi yatırımda bulunmadınız?” sorusuna, “Grand Kartal Otel’e yatırımda bulunmadık diye beyanım yoktur. Yatırım tutarı muhasebe kayıtlarından çıkar.” cevabını verdi.
Daha sonra sanık avukatlarının da sorularını cevaplayan Ergül, “Sürdürülebilir turizmle ilgili denetimi Bakanlık neden kendi yapmıyor da şirketleri akredite ediyor?” sorusu üzerine, “Sürdürülebilir turizm belgesi olduğundan gelen yabancı misafirlere güvenli imajı vermek için” dedi.
“BU EKSİKLİKLERİ TESPİT EDİP MÜDÜRLÜĞE BİLDİRDİM”
Davanın duruşmasında Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nde görevli tutuksuz sanık itfaiye eri İrfan A’nın savunması alındı. İrfan A. savunmasında şunları söyledi:
“2016 yılında itfaiyeye başladım. 2020 yılında ruhsat biriminde görevlendirildim. 12 Aralık 2024’te Grand Kartal Otel’e gittim ve en üst katına çıkarak yaptığım denetimde girmediğim yer kalmadı. Acil çıkış kapıları ve diğer kapılar uygun değildi. Sprinkler sistemi yoktu, yalnızca yangın dolapları vardı. Yangın algılama sistemi mevcuttu ancak duman tahliye sistemi yoktu. Havuz ve SPA bölgesinde acil çıkış bulunmuyordu. Bu eksiklikleri tespit edip müdürlüğe bildirdim. 28 Aralık’ta kafe ve restorana gittim. Beni iptal dilekçesiyle arayan olmadı; iptal edildiğini sonradan öğrendim. Yasal süre olarak 15 gün verdik. 28 Aralık’ta 70 metrekarelik kafeye gittim. Bir adet kuru kimyevi toz tüpü kafede mevcuttu. 2021 veya 2022 yılında adliyedeki kafeyi denetledik ve orayı da uygun bulduk. Benim yaptığım işler bunlardı. Eksiklikleri tespit ettim. Gidip eksiklikleri ben belirledim; ben tespit etmesem kimse öğrenemezdi. Oteldeki eksiklikleri İtfaiye Müdürü Kenan Coşkun da biliyordu.”
HTS kayıtlarında, Gazelle Otel Muhasebe Müdürü Kadir Özdemir’in aradığı hatırlatıldığında, İrfan A., “Ben onu tanımam. Biz gitmeden önce onları arıyoruz, bu kadar” dedi.
FENALIK GEÇİREREK BAYILDI
İrfan A, mahkeme başkanının “Daha önce denetlemeye gidip iptal ettiğin oldu mu? 15 gün süre verip de denetlemeye gitmediğin, iptal edilen yer oldu mu?” soruları üzerine fenalık geçirerek bayıldı. Sağlık ekipleri İrfan A’ya müdahale ederken, duruşmaya 15 dakika ara verildi.
1998’ER YIL HAPİS TALEBİ
Facianın ardından başlatılan soruşturma kapsamında Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede otel sahipleri, şirket yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileri Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu, Elif Aras, Emir Aras, Zeki Yılmaz, Ahmet Demir, Kadir Özdemir, Cemal Özer, Mehmet Salun ile Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve İtfaiye Eri İrfan Acar hakkında 78’er kez ‘Olası kastla öldürme’ suçu ile ‘Olası kastla kasten yaralama’ suçlarından toplam 1998’er yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Gündem
Otel çalışanları iş bıraktı, tatilciler mağdur oldu

Antalya‘nın Manavgat ilçesinde bir otelde kalan tatilciler, ücretlerini alamadıkları iddiasıyla çalışanların iş bıraktığını, dün geceden beri de elektrik kesintisi nedeniyle mağdur olduklarını söyledi. Çalışanların iş bırakması nedeniyle otelde yeterli temizlik olmadığını, yemeklerin az çıktığını öne süren tatilciler, duruma tepki gösterdi.
“PERSONEL 1,5 AYDIR MAAŞ ALAMIYORMUŞ”
Otelde tatil yapan gurbetçi Aydın Akçalan, 3 çocuğu ve eşiyle perişan olduklarını belirterek, “Böyle tatil, böyle rezalet otel görmedim. İmkanlarımız bu şekilde denk geldi. Otel pislikten geçilmiyor, duvarlar su akıtıyor. Elektriksiz kaldık, geceden beri klima çalışmıyor. Temizlik çok kötü. Personel de 1,5 aydır maaş alamıyormuş. Onlar da haklı. Ne olacak halimiz? Perişan durumdayız. 10 gündür çekmediğimiz çile kalmadı. 2 bin 500 avro ödedik. Her şey dahil” dedi.
“SABRETTİK AMA REZİL OLDUK”
Gaziantep’ten tatil için eşi ve 2 çocuğuyla gelen Osman Baloğlu, “Otele giriş yaptığımız günden beri her gün elektrik yok, personel çalışmıyor. Yemekler yarım çıkıyor, çay yok, kahve yok. 7-8 gün kadar burada kalmayı planladık. 4 gündür sabrettik ama rezil olduk. Buraya 2 yetişkin, 2 çocuk olarak 40 bin 800 lira ödedik. Bize geri kalan 3 gece için 13 bin lira iade vereceklerini söylediler” diyerek duruma tepki gösterdi.
Otelin genel müdürü İbrahim Üstüntaş ise personelin iş bırakmasının söz konusu olmadığını öne sürerek, “Elektrik sıkıntısından dolayı bir mağduriyet yaşandı. Onun dışında herhangi bir sıkıntımız yok. Otelde kalan müşterilerin şikayetleri ise hayatın olağan durumunda olan şeyler. Geceden TEDAŞ’ın sisteminde elektrik gitmiş. Durum bu. Bugün personel maaşları da ödenecek, herhangi bir sıkıntımız yok. Bütün bunlar hayatın olağan akışında olan şeyler. Evde de elektriğimiz gidebiliyor, sabaha kadar elektriksiz kalabiliyoruz. Bu otelle alakalı bir şey değil, TEDAŞ’la alakalı. Bizim elektrik borcumuz yok” diye konuştu.
Öte yandan otelde kalan bazı tatilcilerin yaşanan olumsuzluklar nedeniyle ayrıldığı görüldü.
Gündem
Dünyanın en büyük mayın sahası: “Herkes her an ölebilir”
FATİHDOGANMEDYA – Güncel Haber
Tarih: 26 Ağustos 2025 · Saat: 15:30
Okuma süresi: 6 dakika
Özet: Rusya-Ukrayna savaşının ardından Ukrayna toprakları, uzmanların ifadeleriyle “dünyanın en büyük mayın sahası” haline geldi. Yüz binlerce kilometrekareye yayılan mayın ve patlamamış mühimmat, sivil güvenliğini, tarımı ve ülke ekonomisini tehdit ederken, temizlik operasyonları onlarca yıl ve milyarlarca doları bulacak bir mücadeleye işaret ediyor.
Neler oluyor?
Rusya’nın 2022’de başlattığı büyük çaplı işgal ve çatışmalar sırasında hem sahaya bırakılan anti-personel/antitank mayınları hem de patlamamış mühimmat (UXO) sayısında dramatik artış yaşandı. Savaşın gidişatına bağlı olarak mayınlar sadece cephe hattında değil; ormanlar, tarlalar, yollar ve yerleşim alanlarının çevresinde de tespit ediliyor. Bu durum, sivillerin günlük yaşamını doğrudan tehdit ediyor.
Büyüklük ve kapsam — rakamlar ne diyor?
Farklı kuruluşlar ve haber kaynakları, mayınla kontamine olduğu düşünülen alanın büyüklüğü için değişen ama hep yüksek tahminler veriyor. Tahminler, yüz binlerce kilometrekareyi işaret ediyor; bazı değerlendirmeler Ukrayna yüzeyinin yaklaşık %20–30’una denk gelen 139.000–174.000 km² aralığını gösteriyor. Bu alan, sıklıkla Yunanistan’ın veya İngiltere’den büyük bir ülke büyüklüğünde örneklerle kıyaslanıyor.
Sivil hayat ve ekonomik maliyet
Mayınlar yalnızca doğrudan can kaybına yol açmıyor; tarım arazilerinin kullanılamaz hale gelmesi, ulaşım hatlarının kapanması ve geri dönüşün gecikmesiyle ekonomik zararlara neden oluyor. Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşlar, mayın temizliğinin yıllar, hatta onlarca yıl alabileceğini; maliyetin ise onlarca milyar doları bulabileceğini bildiriyor. Bu, hem Ukrayna’nın yeniden yapılanmasını geciktiriyor hem de küresel gıda arzı açısından riskler yaratıyor.
Mayın temizleme: zorluklar ve yöntemler
-
Kapsamın büyüklüğü: Temizlenecek yüzey çok geniş; önceliklendirme, hassas analiz ve sahadan sahaya çalışma gerektiriyor.
-
Çeşitli tehlikeler: Anti-tank ve anti-personel mayınları, bozunmamış top mermileri, roket ve havan mühimmatları farklı uzmanlık gerektiriyor. Bazı mayın türleri yeni/ileri tasarımlı olduğundan yer tespitini zorlaştırıyor.
-
Teknoloji ve insan emeği: Robotik çözümler, zırhlı ve mekanik temizleyiciler, drone ve yapay zeka destekli analizler kullanılıyor; ancak saha çalışmaları hâlâ insanlı ekipler ve yerel uzmanlık gerektiriyor. Uzmanlar teknolojinin süreçleri hızlandırabileceğini ama “endüstrileşmiş” bir temizliğe henüz ulaşılmadığını belirtiyor.
İnsan hikâyeleri ve güvenlik
Mayınlar, savaşın bitmesinin ardından bile uzun süre gündemde kalıyor. Geri dönen aileler tarlada ya da köy yollarında patlamalara maruz kalabiliyor; çocuklar için özellikle büyük risk söz konusu. Yerel savunma ve sivil koruma ekipleri, halkı riskleri bildirmeye ve işaretlenmiş bölgelere yaklaşmamaya çağırıyor.
Uluslararası boyut ve ne yapılmalı?
-
Finansman: Uluslararası fonlar, insani yardım ve yenilenme bütçeleri mayın temizliğine ayrılmalı. Birleşmiş Milletler, UNDP gibi kurumlar finansman mekanizmaları ve yenilikçi modeller (ör. kamu-özel ortaklıkları, yeşil finansman araçları) öneriyor.
-
Eğitim ve kapasite: Yerel ekiplerin eğitimi ve ekipman temini hızlandırılmalı; özellikle kırsal bölgelerde topluluk eğitimleri hayat kurtarıcı olabilir.
-
Teknoloji yatırımı: Drone, uydu görüntüleme, AI destekli analiz ve insansız temizleme araçları verimliliği artırabilir ama insan faktörünü tamamen ortadan kaldırmıyor.
Uzman notu
Uzmanlar, bu tehdidin hem insani hem de ekonomik boyutlarının eş zamanlı olarak ele alınması gerektiğini vurguluyor: Sadece mayınları temizlemek değil, etkilenen toplulukları yeniden güvenli hale getirmek, tarım arazilerini rehabilite etmek ve uzun vadeli tazminat-planları oluşturmak hayati önem taşıyor. The Guardian
FATİHDOGANMEDYA – Sonuç: Ukrayna’daki mayın krizi, modern tarihin en büyük sivil güvenlik ve kalkınma sorunlarından biri olarak önümüzde duruyor. Temizlik yıllar sürecek, maliyet yüksek olacak; ancak küresel iş birliği, teknoloji ve insani odaklı politikalarla riskler azaltılabilir.
Gündem
Ankara’da dehşet: Evinde uyuyan çocuğu lağım faresi ısırdı
FatihDoganMedya — 26 Ağustos 2025, 18:30 | Okuma süresi: 3 dakika
Özet : Ankara’nın Sincan ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi’nde evinde uyuyan küçük bir çocuk, iddialara göre yatağın altından çıkıp yüzünü ısıran lağım faresi nedeniyle yaralandı. Aile tarafından Bilkent Şehir Hastanesi’ne götürülen çocuğa, sağlık ekipleri tarafından enfeksiyon riskine karşı müdahale edilip kuduz aşısı yapıldı; antibiyotik tedavisi başlatıldı.
Olayın ayrıntıları
Olay, mahalledeki bir apartman dairesinde hafta sonu sabaha karşı meydana geldi. Anne Hasret Ermiş’in aktardığına göre, çocuğun ağlama sesiyle odaya koşulduğunda yüzünün kanlar içinde olduğu görüldü. Anne, yatağın altından çıkan farenin peteğin altına girip kaçtığını, daha sonra banyoya geçtiğini belirtti. Aile, çocuğu derhal Bilkent Şehir Hastanesi’ne götürdü.
Hastanede ilk müdahale
Hastane yetkilileri, yara yerinin açık olması ve enfeksiyon riski nedeniyle çocuğa yerinde müdahale yapıldığını; ayrıca önlem amacıyla kuduz aşısı uygulandığını ve antibiyotik tedavisi başlatıldığını bildirdi. Kaynaklara göre çocuğa ilk doz kuduz aşısı yapıldı, izlem ve ek doz planlaması sürüyor.
Ailenin belediyeye başvurusu ve çevre endişesi
Aile yaşananların ardından belediye ekiplerine başvurduklarını, ancak yayınlanan haberlerde göre olay sonrası aynı gün içinde etkin bir ilaçlama ya da yaygın kontrol yapılmadığı yönünde şikâyetlerini ilettikleri belirtildi. Aile yetkililerinden, mahallede benzer risklerin önlenmesi için hızlı müdahale talebi geliyor.
Uzman uyarıları ve kısa notlar
-
Haber kaynakları, hastanenin çocuğa tıbbi müdahalede bulunduğunu ve izlem önerildiğini aktarıyor; sağlık görevlileri gerekli gördükleri takdirde ek önlemleri uyguluyor. (Kaynaklar).
-
Kamuoyuna ve mahalle sakinlerine önerimiz: ev ve binaların gider kapakları, balkon ve banyo giderleri, çöp toplama alanları kontrollü tutulmalı; şüpheli hayvan görülürse yetkili ekipler aranmalı.
Aileden gelen sözler
Anne Hasret Ermiş, yaşadıkları anları anlatırken “Sabah ezanına yakın oğlumun ağlama sesiyle uyandık; yüzü kan içindeydi. Yatağın altından lağım faresini gördüm, kaçtı. Çocuğum epilepsi hastası olduğu için daha da tedirgin olduk, hemen hastaneye gittik.” ifadelerini kullandı. (Haber kaynaklarından aktarıldı.)
-
Teknoloji1 hafta önce
76 yaşındaki adam yapay zekâya aşık oldu, buluşmaya gitti — randevu ölümle bitti
-
Teknoloji1 hafta önce
Dünyada bir ilk: Robot anneler insan bebekler doğuracak
-
Magazin1 hafta önce
SON DAKİKA —“Jrokez” lakaplı yayıncı Oğuzhan Dalgakıran balkondan düştü — Olayla ilgili inceleme başlatıldı
-
Gündem1 hafta önce
Isparta’da Dehşet: Baba Kalça Ağrısıyla Gittiği Hastanede Cinsel Saldırı Sonucunu Öğrendi
-
Teknoloji5 gün önce
“Yaşayan Nostradamus”tan Antarktika açıklaması: “Paralel evren olabilir” — Neler biliniyor, bilim ne diyor?
-
Magazin3 gün önce
Atakan Özkaya’dan babasına son görev: Cenaze töreninde duygusal anlar
-
Magazin1 hafta önce
Genç oyuncunun talihsiz kazası — İbrahim Yıldız yoğun bakımda, yaşam mücadelesi sürüyor
-
Sağlık5 gün önce
Kamu hastanelerinde yeni dönem: Saatler değişiyor — Sağlık Bakanlığı’ndan açıklama