Gündem
Gazze’de İsrail Saldırısı: Yardım Noktalarında 31 Şehit, 176 Yaralı
Açıklaması :
27 Mayıs ve 1 Haziran 2025 tarihlerinde Gazze’nin Rafah bölgesindeki yardım dağıtım noktalarına düzenlenen İsrail saldırılarında, toplamda 31 Filistinli hayatını kaybetti, 176’sı ise yaralandı. Olayın ayrıntıları, uluslararası tepkiler ve insani kriz kapsamlı olarak ele alınıyor.
Giriş ve Olayın Özeti
27 Mayıs 2025’te başlayan ve 1 Haziran 2025’te zirveye ulaşan İsrail güçlerinin Gazze’nin Rafah kentine bağlı Tel al-Sultan bölgesindeki iki yardım dağıtım noktasına yaptığı saldırılarda 31 Filistinli sivil hayatını kaybetti, 176 kişi ise ağır yaralandı. Olay, Birleşmiş Milletler tarafından “Rafah yardım dağıtım katliamları” olarak tanımlanırken, Gazze’deki insani koşulların giderek kötüleştiğine dair endişeleri yeniden alevlendirdi
Saldırı Anının Ayrıntıları
-
Tarih ve Yer: 1 Haziran 2025, sabah saatleri; Rafah’ın Tel al-Sultan mahallesi, Gazze Şeridi.
-
Saldırının Gelişimi: Binlerce sivil, Birleşik Devletler destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (Gaza Humanitarian Foundation) tarafından kurulan yeni yardım dağıtım merkezine ekmek ve temel gıda maddesi almak üzere sabahın erken saatlerinde toplandı. O sırada İsrail askerlerinin ateş açtığı, tanıkların ifadelerine göre çevre binalardan ve askerin kontrol noktalarından yönelen mermi yağmurunun sivilleri vurduğu belirtildi.
-
Can Kayıpları ve Yaralılar: İlk değerlendirmelere göre 31 Filistinli yaşamını yitirdi, 176 kişi ise yaralandı. Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin Rafah’daki saha hastanesine ulaşan yaralı sayısı ise 179’u buldu Yaralıların çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşuyordu.
Olayın Öncesi: İnsani Yardım Koridorundaki Gerginlik
-
11 Haftalık Abluka: Gazze Şeridi, Mart 2025’ten bu yana İsrail ablukası altındaydı. Bu süre zarfında insani yardım tırlarına izin verilmeyerek engellemeler yaşandı. BM raporlarına göre Gazze, “dünyanın en aç bölgesi” olarak nitelendirildi; yüz binlerce kişi yiyecek, ilaç ve yakıt kıtlığıyla mücadele etti
-
Görevlilerin Uyarıları: BM ve uluslararası sivil toplum kuruluşları, Gazze’ye insani yardım akışının artırılması için sürekli uyarılarda bulundu. Ancak, yardım koridorlarının sınırlandırılması ve askeri operasyonların yoğunlaşması, sivillerin günlük yaşamını ve hayatta kalma imkanlarını ciddi şekilde tehdit etti.
-
Benzer Vakalar: 29 Şubat 2024’te El-Kuveyt Kavşağı’nda yardım almak için toplanan sivillerin hedef alındığı benzer saldırıda 112 kişi ölmüş, yaklaşık 760 kişi yaralanmıştı. İsrail tarafı ise olayın izdihamdan kaynaklandığını iddia etmiş, uluslararası tepkiler ise surenin sivillere yönelik orantısız güç kullanımı olduğunu vurgulamıştı Bu bağlamda, 1 Haziran saldırısı, Gazze’de sivil hedeflere yönelik benzer operasyonların devamı niteliği taşıdı.
Uluslararası Tepkiler ve Hukuki Boyut
-
Birleşmiş Milletler ve İnsan Hakları Kuruluşları: BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi, “sivillerin korunması” çağrısıyla saldırıyı kınadı ve uluslararası hukukun ihlal edildiğini belirtti. Saldırı, uluslararası insani hukuka aykırı kabul edildi, “ayrım gözetme” ve “orantılılık” ilkeleri ihlal edildi .
-
ABD ve AB’den Açıklamalar: ABD Dışişleri Bakanlığı, Gazze’de insani koşulların kötüleşmesine dikkat çekerek, tarafların sivillere zarar vermemesi ve yardım koridorlarının açılması gerektiğini vurguladı. Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi ise olayın “insanlık suçu” boyutuna dikkat çekerek derin endişesini paylaşt
-
Türkiye’nin Tutumu: Dışişleri Bakanlığı, Gazze’deki sivil ölümlerinin durdurulması çağrısında bulunarak, uluslararası toplumdan İsrail’e baskı yapmasını istedi. Türkiye ayrıca insani yardım koridorlarının güvenle işletilmesi için girişimlerini sürdürdüğünü açıkladı .
Gazze’deki İnsani Krizin Derinleşmesi
-
Ölüm ve Yaralı Sayıları: 7 Ekim 2023’ten bu yana süregelen çatışmalarda Gazze’de ölenlerin sayısı 54.000’i, yaralananlar 124.000’i aştı. Saldırılar sağlık merkezlerini, okulları ve altyapıyı hedef alırken; temiz su, gıda ve yakıt kıtlığı yaşandı
-
Avrupa Hastanesi Vuruldu: 13 Mayıs 2025’te Kent hayatındaki en büyük hastanelerden biri olan Gazze Avrupa Hastanesi’ne düzenlenen hava saldırısında en az 18 kişi hayatını kaybetti. Bu saldırılar sağlık sistemini tamamen çökertirken, yaralıların tedavi imkanlarını neredeyse imkânsız hale getirdi
-
BM ve Sivil Toplum Çağrıları: UNICEF, Save the Children ve WHO gibi kuruluşlar, özellikle çocuklar için insani yardımın acilen artırılması, sağlık ve barınma koşullarının iyileştirilmesi çağrıları yaptı. Sağlık çalışanları, ilaç ve ekipman eksikliği nedeniyle yaralıların hastaneye kabul edilemediğini, “tedaviyi beklerken ölenlerin” sayısının arttığını söyledi .
Bölgedeki Güvenlik Krizi ve Siyasi Yansımalar
-
Hamas ve İsrail Arasında Müzakereler: 31 Mayıs 2025’te Hamas, ABD arabuluculuğunda teklif edilen geçici ateşkes anlaşmasını bazı ek taleplerle revize edip geri gönderdi. Anlaşma, 60 günlük ateşkes, bazı esir takasları ve insani yardıma erişim şartları içeriyordu. Ancak, bu süreçte yaşanan saldırılar barış umutlarını zedeledi .
-
İslami Cihad ve Diğer Grupların Tutumu: Hamas dışındaki Filistinli silahlı gruplar da İsrail’in ablukasını ve sivil hedeflere yönelik saldırılarını kınadı. Siyasi liderler, “Gazze’de toplu cezalandırma” olarak tanımlanan bu politikaların barış arayışlarını baltaladığını belirtti .
-
Bölgesel Etkiler: Lübnan ve Suriye sınırlarında da gerilim tırmanırken, İran’ın artan uranyum üretimi Batı’nın tepkisini çekti. İsrail’in bölgedeki tek taraflı saldırılarını sürdürmesi, Arap dünyasında sert tepkilere neden oldu .
Sonuç ve İnsani Yardımın Önemine Vurgu
Gazze’deki insani kriz, özellikle 27 Mayıs ve 1 Haziran saldırılarıyla derinleşti. 31 sivilin hayatını kaybettiği ve 176 kişinin yaralandığı bu olay, uluslararası hukukun ihlali olarak nitelendirilirken, bölgeye acilen insani yardım tırlarının güvenli bir şekilde ulaşması gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu. Çocuk, hasta ve yaşlıların bulunduğu bu yardım noktalarının vurulması, Gazze’deki sivillerin “insani koridor” haklarına yönelik ciddi bir ihlal oluşturuyor .
Uluslararası toplumun ve Türkiye’nin çabaları, sahadaki insani koşulları yumuşatmaya yönelik olsa da, sürmekte olan ablukalar ve askeri operasyonlar, sivil halkın temel ihtiyaç aksesini kısıtlamaya devam ediyor. Barış ve adalet adına, insani yardım koridorlarının güvence altına alınması, sivillerin korunması ve ateşkese yönelik samimi adımların atılması büyük bir aciliyet taşıyor.
Gündem
Çekmeköy’deki Savcı Cinayetinde Zanlının İfadesi Ortaya Çıktı
Yayın Tarihi: 04 Eylül 2025 · Saat: 13:20 (Europe/Istanbul) · Okuma süresi: 3 dakika
İstanbul Çekmeköy’de restoranda bıçaklanarak hayatını kaybeden Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan’ı öldürmekle suçlanan 19 yaşındaki Mustafa Can Gül’ün adliyedeki ilk ifadesinin ayrıntıları ortaya çıktı. Zanlı, “Kendimi kaybettim” dedi.
Giriş (Lede)
İstanbul Çekmeköy’de bir restoranda meydana gelen ve ülke gündemine oturan olayda, İstanbul Adliyesi’nde görevli Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Olayla ilgili yakalanan şüpheli Mustafa Can Gül (19), jandarmadaki ve adliyedeki ilk ifadelerinde olay anına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Olayın kısa kronolojisi
-
Olay: Çekmeköy ilçesindeki bir restoranda akşam saatlerinde gerçekleşti; savcı bıçaklanarak hayatını kaybetti.üpheli: Olay yerinde yakalanan 19 yaşındaki Mustafa Can Gül gözaltına alındı; adliyeye sevk edildi.
-
İlk ifade: Zanlı, “Orada kendisini görünce geçmişe dair konuştuk. Savcıyla tartıştık, bana küfür etti. Kendimi kaybettim, bıçağı sapladım” ifadelerini kullandığını belirtti.
Zanlının ifadesinin detayları
Adliyeye sevk edilen Mustafa Can Gül’ün ilk ifadelerine göre, şüpheli olayın önceden planlanmış bir saldırı olmadığını, restoranda karşılaştıklarında geçmişe dair konuştuklarını ve tartışma sırasında sözlü çatışma yaşandığını söyledi. Zanlı, ifadesinde savcıya küfür edildiğini iddia edip “kendimi kaybettim” diyerek saldırıyı gerçekleştirdiğini belirtti. Bu açıklamalar farklı yerel yayın organlarında aktarıldı.
Zanlının geçmişi ve soruşturmanın seyri
İncelemelerde zanlının, olayın yaşandığı restoranda daha önce garson olarak çalıştığı ve sabıka kaydının bulunduğu, haklarında çeşitli suç kayıtları olduğu yönünde haberler yer aldı. Bazı kaynaklar zanlının daha önce kadına yönelik şiddet, ısrarlı takip ve konut dokunulmazlığını ihlal gibi iddialarla kaydı olduğunu ve kısa süreli cezaevi geçmişi bulunduğunu bildirdi. Soruşturmayı yürüten birimler, olay yerinden toplanan deliller ve görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda adli işlemleri sürdürüyor.
Resmi açıklama ve yargı süreci
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve kolluk kuvvetleri konuyla ilgili soruşturmayı başlattı. Zanlının adli kontrol/cezaevine sevk süreci ile ilgili net karar adli makamlarca açıklanacak; soruşturmanın selameti ve adli süreç nedeniyle yetkililer sınırlı bilgi paylaşıyor. Gelişmeler oldukça FATİHDOGANMEDYA olarak takip edilecek ve resmi bilgileri öncelikle aktaracağız.
Neden bu haber önemli?
Bir yargı mensubuna yönelik saldırı ve sonuçları hem hukuki hem toplumsal açıdan büyük önem taşıyor. Soruşturmanın hızlı ve şeffaf yürütülmesi, adalet güvenliği ve meslektaşların güvenliği açısından kritik görülüyor. FATİHDOGANMEDYA olarak okuyucularımızı resmi açıklamalar doğrultusunda, doğrulanmış bilgilerle bilgilendirmeye devam edeceğiz.
Gündem
CHP 102. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ — KURTULUŞUN VE KURULUŞUN PARTİSİ

????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????
Tarih: 09.09.2025
Saat: 09:00 (Yayın)
Okuma süresi: 4 dakika
Kaynak / Hazırlayan: FATİHDOGANMEDYA
Açıklama (: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 9 Eylül 1923’te kuruldu. 102. kuruluş yıl dönümünde partinin tarihçesi, bugünkü kutlama programı, parti yönetiminin açıklamaları ve siyasi yankılar FATİHDOGANMEDYA için derlendi.
Özet
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 9 Eylül 1923’te “Halk Fırkası” olarak kuruldu; partinin tarihçesi ve ilkeleri Cumhuriyetin kuruluşuyla iç içe geçti. 2025 yılında CHP 102. yaşını kutluyor. Bugüne özel etkinlikler, parti içi program çalıştayları ve il örgütlerinin katıldığı etkinliklerle hafta boyunca devam edecek.
Detaylı Haber
1. 102. Yıl: Tarihçe ve anlamı
CHP, Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde 9 Eylül 1923’te önce “Halk Fırkası” adıyla kuruldu; 1924’te “Cumhuriyet Halk Fırkası”, 1935’te ise “Cumhuriyet Halk Partisi” adını aldı. Partinin temel ilkeleri (Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Laiklik; daha sonra Devletçilik ve Devrimcilik) 1927–1935 yılları arasında şekillendi ve amblemdeki “6 ok” bu ilkeleri simgeliyor. Bu kökler partinin hem tarihsel hem de sembolik önemini belirliyor.
2. 102. yıl programı ve etkinlikler
Parti yönetiminin açıkladığı programa göre 4–9 Eylül arası planlanan kuruluş haftası etkinlikleri kapsamında; il başkanları toplantıları, anma törenleri, sergiler, panel ve tarihsel sergi açılışları yer alıyor. Bazı illerdeki il yönetim değişikliklerine ve hukuki gelişmelere rağmen (İstanbul özelinde yakın tarihte yaşanan atama kararları gibi güncel gelişmeler) parti merkezinden gelen bilgiye göre etkinlikler planlandığı gibi sürdürülüyor.
3. Liderlik, mesajlar ve siyasal yankılar
Genel Merkez ve il örgütlerinden gelen kutlama mesajlarında, “cumhuriyetin korunması, demokratik haklar, toplumsal adalet” vurguları öne çıkıyor. Parti sözcüleri ve milletvekilleri, 102. yılda hem geçmişin mirasını vurguluyor hem de güncel siyasi gündeme ilişkin hedef ve vaatlerini kamuoyuyla paylaşıyor. Yerel yönetimler ve gençlik kolları etkinlikleri toplumsal hafızayı canlandırmaya odaklanıyor. (Parti kaynakları ve güncel haber ajanslarına göre program akışı devam ediyor.)
4. Neden önemli?
CHP, Türkiye siyasetinde cumhuriyet dönemi kurumsallaşmasının en eski aktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. 102. yılda yapılan vurgular; laiklik, sosyal hukuk devleti, demokrasi ve bağımsızlık temaları etrafında yoğunlaşıyor. Bu, partinin hem tarihsel rolünü hatırlatıyor hem de güncel siyasal tartışmalarda referans aldığı ilkeleri yeniden gündeme taşıyor.
Alıntılar (Seçme)
-
“Cumhuriyet Halk Partisi, cumhuriyetle yaşıttır; kuruluşu ve ilkeleri Türkiye’nin modernleşme süreciyle doğrudan ilişkilidir.” — CHP Genel Merkezi açıklaması.
-
“Kuruluş haftası programı, partimizin tarihsel hafızasını ve geleceğe dönük politikalarını bir arada tartışabileceğimiz bir zemin sunuyor.” — Parti yetkilisi (etkinlik takvimine ilişkin açıklama).
Gündem
81 ilde göçmen kaçakçılarına operasyon: 46 şüpheli yakalandı
Yayın Tarihi: 4 Eylül 2025 • Saat: 07:42 (TSİ)
Okuma süresi: 3 dk
Haber kaynağı: FatihDoğanMedya
Özet: İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın duyurusuna göre, göçmen kaçakçılığı organizatörlerine yönelik eş zamanlı operasyonlar 81 ilde gerçekleştirildi; 8’i yabancı uyruklu olmak üzere toplam 46 şüpheli yakalandı.
Detaylar
İçişleri Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen operasyonlar sabah saatlerinde 81 ilde eş zamanlı olarak başlatıldı. Operasyonlar sonucunda, göçmen kaçakçılığı organize eden kişilere yönelik soruşturmalar kapsamında toplam 46 şüpheli gözaltına alındı, gözaltına alınanlardan 8’inin yabancı uyruklu olduğu bildirildi.
Bakan Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada operasyonun ülke genelinde koordineli şekilde yürütüldüğünü ve düzensiz göçle mücadelede kararlılığın süreceğini belirtti. Yerlikaya ayrıca Cumhuriyet Başsavcılıkları, Emniyet Genel Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlığı, il emniyet müdürlükleri, polis ekipleri ve Göç İdaresi personelini tebrik etti.
Yetkililer, operasyon kapsamında yapılan aramalarda dijital materyal, kayıtlar ve soruşturmaya yardımcı olabilecek belge ve delillerin ele geçirildiğini bildirirken; şüphelilerle ilgili adli işlemlerin sürdüğü, soruşturmaların Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından yürütüldüğü kaydedildi.
Operasyonun amacı ve önemi
-
Amaç: Göçmen kaçakçılığı zincirlerini çözmek, organizatörleri adalete teslim etmek ve düzensiz göç girişimlerinin suç gelirlerini kesmek.
-
Kamu güvenliği: Organize suç ve insan kaçakçılığıyla mücadele, hem insan hakları hem de ulusal güvenlik açısından öncelikli görülüyor.
Sonraki adımlar
Gözaltındaki şüphelilere ilişkin adli süreçler Cumhuriyet Başsavcılıklarınca yürütülecek; soruşturma ve delil incelemeleri tamamlandıkça ek gözaltı veya tutuklama kararları gelebilir. Yetkililer, yasal süreç tamamlanana kadar soruşturma ayrıntılarını paylaşmaya devam edeceklerini bildirdi.
-
Teknoloji6 gün önce
ChatGPT’nin ilk belgeli cinayeti: Yapay zeka nasıl katil yarattı?
-
Teknoloji1 hafta önce
Türkiye 5G’ye hazırlanıyor
-
Gündem2 gün önce
EVLİLİK YILDÖNÜMÜ KABUSA DÖNDÜ: FİTNESS EĞİTMENİ İREM KARATUTLU TIR’IN ÇARPMAĞI SONUCU İKİ BACAKLARINI KAYBETTİ
-
Gündem1 hafta önce
Bursa’da “yasak aşk” iddiası can aldı — 3 çocuk annesi Sevgi Yandık parkta bıçaklanarak öldürüldü, zanlı eski eşi Doğan Ş. gözaltında
-
Spor6 gün önce
Kerem Aktürkoğlu, Fenerbahçe tarihinin en pahalı transferi oldu
-
Ekonomi1 hafta önce
Sebze fiyatlarını yönlendirene 1 milyon lira ceza geliyor
-
Teknoloji4 gün önce
Instagram’da yeni dönem başlıyor: Abonelik ücreti belli OLDU!
-
Sağlık1 hafta önce
Sağlık ararken canından oldular: Daha önce de ölen olduğu iddiası