Açıklaması

29 Nisan 2025’te düzenlenen ikinci dalga İBB operasyonunda 48 kişi gözaltına alındı; savcılık 30 kişi için tutuklama, 18 kişi için adli kontrol talep etti. Hakimlik kararları bekleniyor.

Özet

29 Nisan 2025 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında gerçekleştirilen ikinci dalga operasyonda, 48 kişi gözaltına alınmış ve ifadeleri tamamlandı. Savcılığın talebiyle bu şüphelilerden 30’u tutuklama istemiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilirken, 18’i adli kontrol şartıyla serbest bırakılması talebiyle mahkemeye gönderildi .

1. Olayın Arka Planı

2019’dan bu yana İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) merkezli devam eden “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” iddialarıyla sürdürülen soruşturmada, daha önce de birinci dalga operasyonuyla çok sayıda isim gündeme gelmişti  İkinci dalga ile soruşturmanın derinleştirilmesi ve yeni delillere ulaşılması amaçlandı

2. Operasyonun İkinci Dalgası

• Tarih ve Kapsam: 26 Nisan 2025’te İstanbul, Ankara ve Tekirdağ’da eş zamanlı düzenlenen operasyonla 48 şüpheli gözaltına alındı .

• İşlemler: Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler önce Bayrampaşa Devlet Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirildi, ardından Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi .

• İfade Süreci: Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunda görevli 17 savcı, şüphelilerin ifadelerini aldı ve savcılıkça hazırlanan esas dosya mahkemeye sunuldu .

3. Gözaltına Alınan ve Haklarında İstemin Dağılımı

30 şüpheli hakkında tutuklama, 18 şüpheli hakkında adli kontrol kararı talep edildi . Adli kontrol talep edilenler arasında; Mustafa Kemal Özcengiz, Onur Can Tekbaş, Faik Özberk, Dursun Balcıoğlu, Can Akın Çağlar, Turan Aydoğan, Hülya Kırlıova, Oya Özinan, Mehmet Şahin, Serap Öbekçi, Meral Çakır, Turgut Tuncay Özbilgin, Murat Yazıcı, Mehmet Çakılcıoğlu, İhsan Yılmaz, Arif Gürkan Alpay, Kadriye Kasapoğlu ve Erkan Şimşek yer alıyor .

4. Hukuki Süreç

• Savcılık Talebi: Savcılık, topladığı deliller doğrultusunda 30 şüphelinin tutuklanmasını; 18 şüphelinin ise adli kontrol tedbiriyle serbest bırakılmasını talep etti .

• Hakimlik Kararı: Nöbetçi sulh ceza hakimlikleri, savcılık taleplerini değerlendirerek kısa süre içinde kararlarını açıklayacak. Adli kontrol kapsamındaki isimlere yurt dışına çıkış yasağı ve haftada belirli günlerde karakola imza atma şartı getirildi .

• Gelişmeler: Hakimlik kararları kesinleşene dek şüpheliler adli kontrol veya cezaevinde bekleyecek; itiraz hakkı bulunuyor.

5. Siyasî ve Toplumsal Tepkiler

• CHP ve İBB Kanadı: Soruşturmanın politik saikle devam ettiği yönündeki eleştiriler sürerken, belediye yönetimi hukuki sürecin işlediğini vurguladı. Ekrem İmamoğlu’nun uzaklaştırılmasının ardından yaşanan bu gelişmeler, yerel yönetim tartışmalarını yeniden alevlendirdi .

• Muhalefet ve Diğer Partiler: İYİ Parti ve MHP, soruşturmanın şeffaflığına dikkat çekerek Adalet Bakanlığı’ndan süreçle ilgili detaylı açıklama talep etti. Toplumun belli bir kesiminden “adalet yerini bulsun” çağrıları gelirken, bazı kesimler “siyasi operasyon” yorumunda bulundu

6. Sonuç ve Beklentiler

İkinci dalga operasyonu, İstanbul’daki yolsuzluk soruşturmasının seyrini belirleyecek kritik bir adım oldu. Hakimlik kararları, soruşturmanın akıbeti ve soruşturmaya olası yeni dalgaların yaşanıp yaşanmayacağı önümüzdeki günlerde netleşecek. Sürecin, yerel yönetim politikaları ve Türkiye’de yargı bağımsızlığı tartışmaları üzerinde uzun vadeli etkileri olması bekleniyor.

Açıklaması
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ikiz e-imza klonlayan şebekeye yönelik soruşturması; 70 sahte diploma, 100’den fazla sahte ehliyet ve ölen öğrenciler üzerinden yapılan kayıt hilelerini tüm detaylarıyla ortaya koyuyor.

Özet

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, kamu kurumlarında görevli yöneticilerin e-imzalarını klonlayarak 70’i aşkın sahte üniversite diploması ve 100’den fazla sahte sürücü belgesi düzenleyen organize bir şebekeye yönelik soruşturma yürütüyor. Operasyonda, ölen öğrencilerin kayıtları silinip yerine yeni kayıtlar oluşturulması ve sınav notlarının değiştirilmesi gibi akıl almaz yöntemler tespit edildi. Soruşturma kapsamında 23 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda 73 kişi gözaltına alındı; 17’si tutuklandı, diğer şüpheliler hakkında ise yakalama çalışmaları sürüyor.

Olayın Özeti

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve bazı üniversitelerin bilişim sistemlerine “ikiz e-imza” yöntemiyle yetkisiz erişim sağlandığını belirledi . Bu erişimle sahte üniversite mezuniyet belgeleri ve sürücü belgeleri üretildiği tespit edildi .

Şok Eden Yöntem: E-İmzaları Klonlama

Şebeke üyeleri, elektronik sertifika hizmet sağlayıcı kuruluşlarda sahte kimlik veya sahte ehliyet ibraz ederek kamu kurumlarındaki yöneticiler adına e-imza ürettirdi . Ardından bu “klon e-imza”larla kurum sistemlerine girilip belge üretimi gerçekleştirildi .

Ölen Öğrenciler Üzerinden Sahte Kayıtlar

İlk etapta Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden mezun olup hayatını kaybeden öğrenciler tespit edildi . Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve Gazi Üniversitesi sistemlerinden bu öğrencilerin kayıtları silinip yerine yeni sahte öğrenci kayıtları eklendi; sahte transkript ve mezuniyet belgeleri oluşturuldu.

Onlarca Diploma ve Ehliyet Üretimi

Ekol TV Muhabiri İlker Turak’ın haberine göre soruşturma kapsamında 70 farklı bölümden sahte mezuniyet belgesi üretildi . Yazılı veya direksiyon sınavında başarısız olan adayların notları değiştirilerek 100’den fazla sahte ehliyet düzenlendi .

Soruşturmanın Kapsamı ve Gözaltılar

Soruşturma dosyasında 161 şüpheli tespit edildi; 23 ilde eş zamanlı yürütülen operasyonda 73 kişi gözaltına alındı, 88 şüphelinin yakalanmasına yönelik çalışmalar devam ediyor . İlk dalgada 67 kişi daha gözaltına alınmış, 15’i tutuklanmıştı .

Hukuki Süreç ve Beklenen Cezalar

Şüpheliler hakkında “Resmi belgede sahtecilik”, “Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Hizmetleri Hakkında Kanuna Muhalefet” ve “Bilişim sistemine girme” suçlarından işlem yapıldı . Tutuklu şüpheli sayısı 17’ye yükselirken, firari şüphelilerin yakalanması için çalışmalar sürüyor .

Sonuç ve Değerlendirme

Bu büyük ölçekli sahtecilik şebekesi, elektronik imza güvenliğinin ne denli önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Kamu sistemlerinin tüm dijital denetim mekanizmalarının gözden geçirilmesi ve e-imza süreçlerinin sıkılaştırılması gerektiği açıktır. Vatandaşların ve kurumların, belge doğrulama sistemlerini aktif kullanarak benzer olayların önüne geçilmesi hayati önem taşıyor.

Özel, cezaevinde Gezi Parkı davası hükümlüleri Çiğdem Mater ve Mine Özerden’in yanı sıra tutuklu Esila Ayık ile görüştüğünü söyledi. CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sevgi Kılıç ve Bakırköy Belediye Başkanı Ayşegül Ovalıoğlu ile bu ziyareti gerçekleştirdiğini anlatan Özel, “Gezi barışçıl bir şekilde bitsin diye gayret sarf etmiş, çatışma olmasın diye, kimsenin canı yanmasın diye mücadele etmiş arkadaşlarımızı içeride tutuyorlar.” dedi.

Özel, Esila Ayık’ın sağlık sorunlarına ilişkin, “Birtakım rahatsızlıkları kamuoyuna yansıdı. Hem cezaevi yönetimiyle hem kendisiyle yaptığımız görüşmede, kendisi de bazı haberlerin biraz fazla kamuoyunda abartılarak ele alınmasından ve ortaya çıkan infial durumundan rahatsız olduğunu işaret ediyor.” diye konuştu.

Ayık’ın ailesinin ekonomik durumunun kötü olduğunu söyleyen Özel, “Bundan sonraki süreçte hasta, her geçirdiği günün sıkıntılı olduğu bu arkadaşımızın bir an önce serbest kalmasını bekliyoruz. Elbette serbest kalacak.” diye konuştu.