Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Esra Erol’da “Kaynana–Damat Aşkı” Skandalı: RTÜK İncelemesi Başlatıldı

Yayımlandı

üzerinde

Esra Erol’un televizyon programında meydana gelen “kaynana–damat aşkı” olayı, Türkiye genelinde büyük bir infial yarattı. Yaşanan bu skandal, özellikle aile yapısını ve toplumsal değerleri koruma amacı güden RTÜK’ün dikkatini çekti. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in sosyal medya üzerinden yaptığı açıklama, konunun ne kadar hassas ve gündemde olduğunu açıkça ortaya koyuyor.


Olayın Genel Detayları

Skandalın Ortaya Çıkışı

Program sırasında, 21 yaşındaki bir damat adayının, 47 yaşındaki kayınvalidesiyle arasında gerçekleştiği iddia edilen yasak ilişki görüntüleri ve açıklamalar izleyicileri şoke etti. Olay, sosyal medyada hızla yayılarak geniş kitlelerce tartışılırken;

  • İzleyiciler, programın aile değerlerine zarar verdiğini savundu

  • Haber siteleri ve televizyon dünyasından uzmanlar, bu tür yayınların toplumsal normlarla uyumlu olup olmadığını sorguladı

İzleyici Tepkileri

Yaşanan infial, sosyal medya platformlarında ve haber sitelerinde yoğun eleştirilere yol açtı. İzleyiciler, özellikle çocukların ve aile bireylerinin korunması gerektiği noktasına vurgu yaparken;

  • “Bu durum aile yapısına zarar veriyor” şeklindeki yorumlar sıkça paylaşıldı

  • Programın, toplumun ahlaki değerlerini sorgulattığı belirtildi


RTÜK’ün Müdahalesi ve Açıklamaları

RTÜK İnceleme Kararı

Konuyla ilgili olarak Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), programın yayınlanmasının ardından inceleme başlatma kararı aldı. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, şu ifadelerle açıklamada bulundu:

“ATV’de yayınlanan ‘Esra Erol’da’ programına ilişkin kamuoyunda gündeme gelen yayın hakkında inceleme başlatılmış olup, gerekli işlemler ivedilikle gerçekleştirilecektir. Yayıncı kuruluşlarımızın özellikle aile yapısı, çocukların korunması ve toplumsal değerler konusunda daha hassas ve sorumlu davranmaları gerektiğini, bu tür programlar ile ilgili almış olduğumuz ‘İlke Kararları’nı bir kez daha önemle hatırlatırız. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Bu açıklama, RTÜK’ün aile ve çocuk koruma ilkelerini ön planda tutarak, program yapımcılarını daha dikkatli davranmaya çağırdığını gösteriyor.

İncelemenin Kapsamı

RTÜK tarafından başlatılan inceleme;

  • Program içeriğinin toplumsal değerlerle uyumluluğunu

  • Aile kurumuna ve çocukların korunmasına yönelik potansiyel zararları

  • Yayıncı kuruluşun “İlke Kararları” kapsamında sorumluluklarını
    merkezi bir mesele olarak ele alacak. İncelemenin sonucuna göre, gerekli yaptırımların ve düzenlemelerin devreye alınması bekleniyor.


Skandalın Toplumsal ve Medyatik Etkileri

Toplumsal Değerler ve Aile Yapısı

Bu olay, Türk aile yapısı ve toplumun muhafazakâr değerleri açısından ciddi tartışmalara yol açtı. Geleneksel aile yapısının korunması gerektiğini savunan izleyiciler;

  • Programın aile kurumuna zarar verdiğini

  • Toplumdaki ahlaki değerlerin göz ardı edildiğini ileri sürdü

Medya ve Reyting Odaklı Yayın Anlayışı

Eleştirilerin bir diğer odak noktası, televizyon dünyasının reyting elde etme çabaları olarak öne çıkıyor. Programın;

  • İzleyici çekmek amacıyla sansasyonel ve tartışmalı içeriklere yer vermesi

  • Toplumsal normları sorgulatacak ifadeler barındırması, medyada eleştiri konusu oldu
    uzerinde duruluyor.

Uzman Görüşleri ve Sosyal Medya Yansımaları

Televizyon programları ve reality şovların toplumsal etkileri konusunda uzmanlar;

  • Bu tür yayınların gençlerin evlilik kurumuna bakış açılarını olumsuz etkilediğini

  • Program içeriğinin “üstün reyting” uğruna sansasyonelliğe itildiğini belirtti
    Sosyal medyada ise kullanıcıların tepkileri, RTÜK’ün müdahalesinin ne kadar gerekli olduğunu gösterir nitelikteydi.


Geleceğe Yönelik Beklentiler ve Çözüm Önerileri

Yayıncı Kuruluşların Sorumlulukları

RTÜK incelemesi, sadece Esra Erol’un programının değil; benzer formatlarda yayın yapan diğer programların da denetim altına alınması gerektiğini ortaya koyuyor.

  • Yayıncı kuruluşların, aile değerleri, çocukların korunması ve toplumsal normlarla uyumlu yayın politikaları geliştirmesi

  • Program içeriklerinin, toplumun genel hassasiyetlerine uygun olup olmadığının düzenli olarak gözden geçirilmesi önem arz ediyor

Toplumsal Diyalog ve Farkındalık

Yaşanan bu olay, kamuoyunda geniş çaplı bir diyalog başlatması açısından da önem taşıyor.

  • Aile değerlerinin ve mahremiyetin korunması noktasında toplumsal farkındalığın artırılması

  • Medya tüketicilerinin bilinçlenmesi ve eleştirel medya okuryazarlığının teşvik edilmesi, gelecekte benzeri skandalların önlenmesine yardımcı olabilir


Sonuç

Esra Erol’un programında yaşanan “kaynana–damat aşkı” skandalı, televizyon dünyasında sansasyonel yayınların aile kurumuna ve toplumsal değerlere etkisini yeniden gündeme taşıdı. RTÜK’ün başlattığı inceleme, yayıncı kuruluşların daha sorumlu yayın politikaları izlemeleri yönündeki baskının bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Bu olay, reyting odaklı yayın anlayışının ötesinde, toplumun temel değerlerinin korunması gerektiğini vurgularken, medya dünyasında yapılacak düzenlemelerin ve toplumsal farkındalığın artmasının önemini ortaya koyuyor.

Gündem

Resmi Gazete’de bugün (10 Eylül 2025 Resmi Gazete kararları)

Yayımlandı

üzerinde

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

CUMHURBAŞKANI KARARLARI

–– Bazı Yükseköğretim Kurumları ile Yükseköğretim Üst Kuruluşlarına Ait Dolu ve Boş Memur Kadrolarında Değişiklik Yapılması Hakkında Karar (Karar: 2025/354)

–– Bazı Yükseköğretim Kurumlarına Ait Dolu ve Boş Öğretim Elemanı Kadrolarında Değişiklik Yapılması Hakkında Karar (Karar: 2025/355)

YÖNETMELİK

–– Sivil Hava Ulaşımına Açık Havaalanlarında Yer Alan Terminaller ile Sıhhi İşyerleri İçin İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik (SHY-33B)’te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

TEBLİĞLER

–– İşkolu Tespit Kararları (No: 2025/73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89)

İLÂN BÖLÜMÜ

a – Yargı İlanları

b – Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları

c – Çeşitli İlânlar

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Döviz Kurları ve Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

Okumaya Devam Et

Gündem

Eniştesini tornavidayla öldürmüştü! Yasak aşk iddiası: “17 sene sakladım” — O söz sonrası cinayeti işledi

Yayımlandı

üzerinde

Tarih.Saat: 09 Eylül 2025 — 17:05 (TSİ)
Okuma süresi: 3 dakika
Yayın: FatihDoganMedya

Aydın’da Ozan K. iddiasına göre 17 yıl önce annesiyle yasak ilişki yaşadığını söylediği eniştesi Şenol G. ile tartışıp tornavidayla öldürdü. Olayın ayrıntıları, mahkeme ifadeleri ve savcılık iddianamesi.


Olayın özeti

Aydın’ın kırsal Sınırteke Mahallesi (Çayiçi mevkisi) yakınlarında 13 Haziran 2025 sabahı meydana gelen olayda, iddiaya göre mısır tarlasına sulama için giden Şenol Göktaş ile Ozan Kaya (O.K.) arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Tartışma sırasında O.K., eniştesi Göktaş’ı tornavida ile yaraladı; Göktaş olay yerinde hayatını kaybetti. Jandarma ve sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından yapılan incelemede Göktaş’ın yaşamını yitirdiği tespit edildi

Sanığın iddiası: “Yasak ilişkiyi 17 yıl sakladım”

Duruşmada savunma yapan sanık Ozan Kaya, öldürme gerekçesini “namus” meselesi olarak gösterdiğini, “17 sene önce annemle Şenol’un ilişkisini gördüm ve bunu kimseye söylemedim” şeklinde ifade verdiğini belirtti. Sanık, ayrıca Göktaş’ın küçük kardeşini ima ederek kendisine “Büyüdü mü?” şeklinde sözler söylediğini, bunun üzerine uzun süre içini çektiğini ve son sözlerin ardından sinirlendiğini anlattı. Sanık, olaydan önce tornavidayı iş yerinde bilediğini ve sabaha karşı tarlada beklediğini söyledi.

Olayın gelişimi — yakalanma ve soruşturma

İhbar üzerine olay yerine gelen jandarma ekipleri inceleme yaptı; O.K. bir süre sonra jandarmaya teslim oldu ve adliyeye sevk edilerek tutuklandı. Soruşturma kapsamında Ozan Kaya hakkında “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Mahkeme, sanığın akıl sağlığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istenmesine karar verdi.

Tarafların ifadeleri ve olası motivasyon

  • Sanıkın savunması: Ozan Kaya, öldürme sebebini maddi değil, annesiyle olduğu iddia edilen ilişki ve “namus” meselesi olarak açıkladı. Ayrıca miras ve tapu uyuşmazlığına dair gerilim de yaşandığını, ancak miras sebebiyle öldürmediğini ifade etti.

  • Aile bireylerinin beyanı: Ölen kişinin eşi ve sanığın annesi duruşmada tanık olarak dinlendi; sanığın annesi, çiftle arasında bir sorun olmadığını, eniştesini “baba gibi” gördüklerini belirtti.

Hukuki süreç ve sonrası

Soruşturma ve kovuşturma sürecinde savcılık dosyasında “tasarlayarak kasten öldürme” suçuna yer verilmiş; mahkeme süreci devam ediyor. Mahkeme ayrıca sanığın akıl sağlığının yerinde olup olmadığını değerlendirmek üzere Adli Tıp raporu alınmasına karar verdi. Yargılama ilerledikçe deliller, tanık ifadeleri ve Adli Tıp raporu kritik öneme sahip olacak. M

Okumaya Devam Et

Gündem

BM Genel Sekreteri Guterres: İsrail’in Doha’ya Yönelik Hava Saldırıları, Katar’ın Egemenliğinin “Açıkça İhlali”

Yayımlandı

üzerinde

Tarih: 9 Eylül 2025
Saat: 16:30 (TSİ)
Kaynak / Yayın: FATİHDOGANMEDYA
Okuma süresi: ~3 dakika

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri António Guterres, İsrail tarafından Katar’ın başkenti Doha’da düzenlenen hava saldırılarını sert bir dille kınayarak bu eylemi Katar’ın egemenliği ve toprak bütünlüğünün “açıkça ihlali” olarak nitelendirdi. Guterres, saldırının aynı zamanda Doha’nun aracılık rolünü de zedeleyebileceğine dikkat çekti.

Olayın Özeti

İsrail ordusu, Doha’da bazı Hamas yetkililerini hedef aldığını belirterek hava saldırıları düzenledi. Saldırının ardından başkentte patlamalar ve duman görüntüleri rapor edildi; ilk haberler saldırının üst düzey Hamas isimlerini hedef aldığı yönündeydi. Reuters ve diğer uluslararası ajanslar, saldırıyı doğrulayan raporlar yayımladı.

Guterres’in Mesajı

Guterres, gazetecilere yaptığı açıklamada İsrail saldırısını “Katar’ın egemenliği ve toprak bütünlüğünün açıkça ihlali” şeklinde tanımladı ve bölgedeki ateşkes çabalarına zarar verilmemesi gerektiğini vurguladı. BM Genel Sekreteri, Katar’ın barış sürecinde önemli bir arabulucu rolü üstlendiğini hatırlatarak tüm taraflara itidal çağrısında bulundu.

Katar ve Bölgesel Tepkiler

Katar yönetimi saldırıyı “cezalandırılmalı” derecede ağır bir şekilde kınadı; Doha’dan yapılan resmi açıklamalarda eylemin “korkakça ve uluslararası hukuku ihlal eden bir saldırı” olduğu belirtildi. Arap Ligi ve bazı bölge ülkeleri de saldırıyı kınayarak Katar’ın egemenliğine saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Hedefler ve Son Durum

Bazı haber ajansları, saldırıların Hamas’ın üst düzey müzakerecilerini hedef aldığı ve ilk raporlara göre hedeflenen kişilerin hayatta kaldığı ya da ölü sayısıyla ilgili çelişkili bilgiler bulunduğunu bildirdi. Olay yerinden gelen görüntüler ve resmi açıklamalar çerçevesinde durumun netleşmesi için gelen bilgilerin doğrulanması gerekiyor.

Uluslararası Hukuk ve Olası Sonuçlar

Uzmanlar, bir ülkenin başka bir ülke topraklarında askeri operasyon düzenlemesinin uluslararası hukukta ciddi sonuçları olabileceğini hatırlatıyor. BM ve bölgesel aktörlerin atacağı adımlar; diplomatik protestolar, Güvenlik Konseyi gündemi ve uluslararası soruşturmalar biçiminde şekillenebilir. Guterres’in açıklaması, bu tür adımların değerlendirilmesine zemin hazırlayabilir.

Neden Önemli?

Doha, son yıllarda Gazze konusunda arabuluculuk yapan kilit aktörlerden biri oldu. Katar’daki böyle bir saldırı, bölgedeki ateşkes ve rehine takası görüşmelerini zayıflatabilir; ayrıca Körfez ülkeleriyle ilişkilerde yeni gerilimler yaratabilir. Uluslararası toplumun tepkisi ve gelişmelerin nasıl şekilleneceği, önümüzdeki saatlerde ve günlerde netleşecek.

Kısa Not: Haber, BM Genel Sekreteri António Guterres’in açıklamaları ve uluslararası haber ajanslarının ilk doğrulanmış raporları temel alınarak hazırlanmıştır. Daha fazla resmi açıklama ve ayrıntı geldiğinde FATİHDOGANMEDYA üzerinden güncelleme yapılacaktır.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar