Çorum’da İl Özel İdaresi’ne ait resmi plakalı araçta “escort” olduğu iddia edilen iki kadının bindiği görüntüler büyük tepki çekti. Çorum Valiliği videolar üzerine resmî soruşturma başlattığını açıkladı. Olayın hukuki boyutları ve olası yaptırımlar makalemizde.

Olayın Perde Arkası

Çorum’da İl Özel İdaresi’ne ait olduğu öne sürülen resmi plakalı bir araçla ilgili sosyal medyada yayılan görüntülerde, araçta “escort” olduğu iddia edilen iki kadının bindiği görülmüştü. Söz konusu videolar kısa sürede büyük tepkilere yol açarken; aracın kamu hizmeti dışında, usulsüz kullanıldığı yönündeki eleştiriler çoğaldı

Valiliğin Yazılı Açıklaması

Yayılan videoların ardından Çorum Valiliği tarafından yapılan yazılı duyuruda, olayın ciddiyetle ele alındığı ve resmî tahkikatın başlatıldığı belirtildi. Açıklamada şöyle denildi:

“Bugün bazı sosyal medya platformlarında ve internet haber sitelerinde, İl Özel İdaresine ait olduğu iddia edilen bir araca ilişkin dolaşıma sokulan video görüntüleri ve buna ilişkin olarak yapılan değerlendirmeler üzerine Valiliğimizce tahkikat başlatılmış olup, tahkikat sonucuna göre gerekli her türlü müeyyide uygulanacaktır.”

Hukuki Boyut: Resmi Araç Kullanımı ve Fuhuş İddiası

• Resmi Plaka ve Sorumluluk: Türkiye’de resmi plakalı araçlar, “siyah zemin üzerine beyaz yazı” ile tanımlanır ve yalnızca devletin veya kamu kurumlarının görevleri doğrultusunda kullanılabilir. Usulsüz kullanım iddiaları, hem idari hem de adli açıdan soruşturma gerektirir.

• Escort İddiası ve TCK: “Escort” terimi modern hukukta genellikle fuhuş yapan kişiye atıfta bulunsa da, Türk Ceza Kanunu’nda para karşılığı ilişkiye girmenin kendisi suç olarak düzenlenmemiştir. Ancak resmi bir araçta bu tür bir faaliyetin gerçekleşme ihtimali, kurum itibarını zedelerken, usulsüz plaka kullanımına ilişkin cezai ve idari yaptırımları gündeme getirmektedir

Soruşturmanın Seyri ve Olası Sonuçlar

1. Delil Toplama: Valilik, sosyal medyadaki videoların orijinalliğini ve olayın gerçekleştiği tarih-saat bilgilerini netleştirecek.

2. Tanık ve Kamera İncelemeleri: Olay yerine yakın çevredeki güvenlik kameraları taranarak araca binen kadının kimliği ve aracı kullanan görevlinin faaliyeti araştırılacak.

3. İdari Yaptırım: Usulsüz plaka kullanımından sorumlu personel hakkında İçişleri Bakanlığı’nın ilgili mevzuatı çerçevesinde disiplin soruşturması açılacak.

4. Adli Süreç: Eğer görüntülerde kamu malına zarar verme veya resmi belge sahteciliği gibi suç unsurları tespit edilirse, ayrı bir adli süreç işletilecek.

Kamuoyu Tepkileri ve Sosyal Medyanın Rolü

Sosyal medya kullanıcıları, özellikle resmi araçların kamu hizmetine tahsis edilmesi gerektiğini savunarak “görevde suiistimal” eleştirileri getirdi. #ÇorumValilik etiketiyle açılan paylaşımlarda, valiliğin hızlı hareket etmesi talep edildi. Bu tür vakalarda şeffaflık ve hız, kurum güvenilirliğinin korunması için kritik önem taşıyor.

“II. Abdülhamid’in torunu Kayıhan Osmanoğlu’nun sahte üniversite diploması kullandığı ve asker kaçağı olduğu iddialarıyla gündeme oturdu. Sahtecilik ve askerlik kaçakçılığı hukuki boyutlarıyla incelendi.”

Giriş

Osmanlı padişahı II. Abdülhamid’in üçüncü kuşaktan torunu Kayıhan Osmanoğlu, kısa süre önce “sahte üniversite diploması” kullandığı ve askerlik yükümlülüğünü yerine getirmeyerek “asker kaçağı” durumuna düştüğü iddialarıyla Halk TV’de gündeme oturdu. Bu makalede, olayın ayrıntılarına, hukuki sorumluluklara ve kamuoyundaki yankılara ışık tutuyoruz.

Olayın Detayları

• Sahte Diploma İddiası: Halk TV’nin haberine göre, Kayıhan Osmanoğlu’nun üniversite diploması YÖK veritabanından sorgulandığında kayıt bulunamadı. İncelemeler, diploma üzerinde tahrifat yapıldığını ve belgenin resmi makamlarca düzenlenmediğini gösteriyor.

• Askerlik Kaçağı İddiası: 1990 doğumlu olduğu tahmin edilen Osmanoğlu’nun 20 yaşından sonra askerlik yükümlülüğünü yerine getirmediği, Nüfus ve Askerlik Dairesi kayıtlarında “asker kaçağı” statüsünde olduğu öne sürüldü.

Tarihsel Arka Plan ve Aile Bağları

II. Abdülhamid Han (1842–1918), Osmanlı İmparatorluğu’nun “Son Mutlak Monarşi” dönemine damgasını vurmuş bir padişahtır. Ailenin günümüzdeki bireyleri, hem Türkiye’de hem de yurt dışında çeşitli sosyal ve akademik kimliklerle tanınıyor. Ancak bugün konuşulan Kayıhan Osmanoğlu’nun adı, hem ailesinin prestijini gölgelemekte hem de hukuka uygun davranış sorumluluğunu tartışmaya açmaktadır.

Hukuki Süreç ve Muhtemel Cezai Yaptırımlar

1. Resmî Belgede Sahtecilik: TCK md. 204’e göre, kamu görevlisi olmayan bir kişiye ait resmi belgeyi tahrif eden ve kullananlar için 1–4 yıl hapis cezası öngörülüyor.

2. Asker Kaçağına İlişkin Hükümler: Askeralma Kanunu’na göre; yoklama kaçağı veya bakaya olanların yakalanması ve askerlikle ilişiğinin kesilmesi yönünde işlemler yapılır. Resmî işlemlerin başlatılması durumunda para cezası ve zorlama hapis sevk edilebilir.

Kamuoyu ve Medyanın Duruşu

• Sosyal Medya Tepkileri: Twitter ve Instagram’da “#KayıhanOsmanoğlu” etiketiyle binlerce paylaşım yapıldı; bir kısım kullanıcı “eşitlik” ve “adalet” vurgusu yaparken bazıları sadece “ailenin adı” üzerinden tonunu yükseltti.

• Basın Kuruluşları: Bazı ulusal gazeteler olayın doğruluğunu sorgulamak için YÖK ve Milli Savunma Bakanlığı’na resmi başvuru yaptı. Henüz resmî bir açıklama gelmemesi, spekülasyonların sürmesine zemin hazırlıyor.

Sonuç ve Beklenen Adımlar

1. Resmî Açıklama Bekleniyor: YÖK ve MSB’den gelecek resmi teyit, iddianın gerçekliğini netleştirecek.

2. Hukuki Süreç: Savcılığın takibi, olası soruşturma ve dava sürecinin nasıl ilerleyeceğini gösterecek.

3. Toplumsal Yansıma: “Sahte belge” ve “asker kaçağılık” disiplinleri, toplum nezdinde eşitlik ve hukukun üstünlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirecek.