Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Herkese elimizi uzatıyoruz, gelin beraber çalışalım”

Yayımlandı

üzerinde

başkanlığında yapılan Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki toplantı yaklaşık 3 saat sürdü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantının ardından kameraların karşısına geçip önemli açıklamalarda bulundu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “, nüfus artış hızı bakımından kritik bir kavşağa gelmiştir. Nüfus meselesi, milletimiz açısından giderek bir beka sorununa dönüşmektedir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının önemli bir kısmını 23 Nisan’da İstanbul’da yaşanan deprem ve alınması gereken önlemlere ayırdı.

Erdoğan muhalefete de seslenerek “Bugün herkese elimizi uzatıyoruz, gelin hep beraber omuz omuza verelim, kentlerimizi depreme dirençli hale getirmek için beraberce çalışalım” diye konuştu.

Erdoğan ayrıca 30 Nisan Çarşamba günü 1381 engelli öğretmenin atamasının da yapılacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından önemli satır başları:

“Bölgedeki halkların huzurunu ve güvenini istiyoruz.

Filistin direnişine terörist diyenlerin hükümetimizin Filistin politikasına yönelttikleri eleştirilerin hiçbir kıymeti olamaz. Tıpkı Doğu Kudüs ve Batı Şeria gibi Gazze’de Filistin halkınındır. Gazzeli kardeşlerimiz doğdukları topraklarda ilelebet yaşamaya inşallah devam edecektir.

Gazze, son yüzyılın en acımasız katliamlarının yanı sıra tüm insanlığın yüz akı olacak destansı bir direnişe de sahne olmaktadır. Herkes aklını başına toplamalı ve bölgemizin istikrarı için açılan fırsat pencerelerini hoyratça heba etmemelidir.

Türkiye nüfus artış hızı bakımında kritik bir aşamaya gelmiş olabilir.

Yarın Türkiye-İtalya dördüncü hükumetler arası zirve toplantısı için İtalya’ya gideceğiz. Hafta sonu da gerek yapımı tamamlanan eserlerin açılışını yapmak, gerekse Teknofest’te gençlerimizin heyecanını paylaşmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde olacağız.

TÜRKİYE NÜFUS ARTIŞI BAKIMINDAN KRİTİK BİR YERDE

Muhalefet absürt argümanlarla bunu sulandırmak istiyor olabilir. Nüfus Türkiye için beka sorununa dönüşmektedir.

Çarşamba’dan beri öyle iftiralara maruz kaldık ki. Bunu geçmişte defalarca yaşadık. Biz sükut ettikçe, muhataplarımız daha sorumsuz bir dil kullanıyor. Geçmişteki afetlerde de yaşadık, yine yaşıyoruz.

23 Nisan’da İstanbul’da yaşanan ve çevre illerimizde de hissedilen 6,2 büyüklüğündeki deprem hepimizi derinden etkiledi ve endişelendirdi. Depremin sarstığı tüm vatandaşlarımıza bir kere daha geçmiş olsun diyorum. Hamdolsun herhangi bir can kaybımız veya deprem kaynaklı yaralanan hiçbir vatandaşımız olmadı. 

Deprem nedeniyle tüm vatandaşlarıma geçmiş olsun diyorum. 173’ü İstanbul’da olmak üzere 236 kardeşimiz hafifçe yaralandı. Deprem 13 saniye sürmüştür, en büyüğü 5,9 olmak üzere 487 artçı sarsıntı yaşandı.

Dün de Elazığ’da 4,9 büyüklüğünde bir depremle sarsıldık. Elazığlı kardeşlerimize de geçmiş olsun dileklerimi iletiyor yine burada Samsun’un Canik ilçesinde meydana gelen heyelanda vefat eden iki evladımız ve babalarına Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.

Deprem çalışmalarımızı diline dolayan ana muhalefetin genel başkanı, İstanbul’un yolunu 5 gün sonra hatırlayabilmiştir. Miting yaptı, daha önce açılan eserleri yine açtı.

İstanbullunun dertleriyle dertlenecek hiçbir adım atmadı. Ana muhalefet partisinin genel başkanı İstanbullular depremin şokunu yaşarken piknik yapmıştır. İstanbul’a yolsuzluk skandallarının üzerine bant çekmek için geldi.

ŞEHİRLERİMİZİ DEPREME HAZIRLAMA KONUSUNDA 23 YILDA BÜYÜK MÜCADELE VERDİK

Şehirlerimizi depreme hazırlama konusunda 23 yılda büyük bir mücadele içinde olduk.

Kentsel dönüşümye ilgili çalışmalarımızı grup toplantısında detaylı bir biçimde paylaşacağız.

Dar gelirli vatandaşlarımızın konut hayalini karartmak için çabalayanlara sesleniyorum; İstanbul siyasi ikbal heveslerinize kurban edilecek şehir değildir. Bir kez daha elimizi herkese uzatıyoruz. Gelin yapı stokumuzu yenilemek için beraberce çalışalım. Muhalefetten de İstanbulluların çıkarlarını önceleyen bir davranış bekliyoruz.

Çarşamba günü 1381 engelli öğretmenimizin atamasını gerçekleştireceğiz.”

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Yalova’da 45 İşçi Gıda Zehirlenmesi Şüphesiyle Hastanelik Oldu: Hayati Tehlike Bulunmuyor

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Yalova’nın Çiftlikköy ilçesindeki ilaç fabrikalarında çalışan 45 işçi, aynı yemek firmasından temin edilen öğle yemeği sonrası gıda zehirlenmesi şüphesiyle Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve özel bir hastaneye kaldırıldı. İşçilerin hayati tehlikesi bulunmazken, olayla ilgili inceleme ve laboratuvar analizleri sürüyor.

Olayın Genel Çerçevesi

29 Temmuz 2025 günü öğle vaktinde, Yalova’nın Çiftlikköy ilçesinde faaliyet gösteren bir yemek firması aracılığıyla öğle yemeği alan 45 işçi, yedikleri yemekler sonrası mide bulantısı, kusma ve karın ağrısı şikayetleriyle rahatsızlandı . İşçilerden 40’ı Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne, kalan 5’i ise kentteki özel bir hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı .

Etkilenen Şirketler ve Çalışan Sayısı

Olayda rahatsızlanan işçiler, Çiftlikköy’deki Beno Plastik, Proses, Smak Makine ve Dem İlaç firmalarında istihdam ediliyordu . Farklı sektörlerdeki bu dört fabrikada çalışan 45 kişi, ortak bir yemek firması aracılığıyla dağıtılan menüyü tükettikten sonra benzer semptomlar göstermeye başladı .

Valilik Açıklaması ve Hayati Tehlike Yok

Yalova Valiliği’nden yapılan resmi açıklamada, “Hastaneye başvuran şahısların hayati tehlikelerinin bulunmadığı” belirtilirken, olayla ilgili idari ve adli işlemlerin başlatıldığı vurgulandı . Valilik aynı açıklamada, eğilimlerin küresel gıda güvenliği standartları açısından takipte olduğunu ve benzer vakaların tekrarlanmaması için denetimlerin sıkılaştırılacağını duyurdu .

Laboratuvar İncelemeleri ve Soruşturma Süreci

Rahatsızlanan işçilerin yediği yemeklerden numuneler alınarak Yalova Halk Sağlığı Laboratuvarı’na gönderildi. Numune analizleri, gıda kaynaklı bakteri, toksin veya kimyasal madde varlığı yönünden gerçekleştirilecek; sonuçlar kesin teşhisi sağlayacak . Olayla ilgili yemek firması, üretim ve dağıtım süreçlerine dair belgelerle birlikte soruşturmaya dahil edildi.

Uzman Görüşleri ve İşçi Sağlığına Yönelik Öneriler

Gıda zehirlenmeleri genellikle Staphylococcus aureus, Salmonella veya Clostridium perfringens gibi mikroorganizmaların kontrolsüz çoğalmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Uzmanlar, toplu tüketime sunulan yemeklerde hijyen koşullarının, pişirme ve saklama süreçlerinin titizlikle denetlenmesini öneriyor . Ayrıca, işçi sağlığı birimleri tarafından işletmelerde düzenli eğitim ve denetim programlarının hayata geçirilmesi gerektiği vurgulanıyor.

Benzer Vakalar ve Yasal Düzenlemeler

Türkiye’de toplu gıda zehirlenmesi olayları son yıllarda denetim mekanizmalarının güçlendirilmesiyle azalma eğilimi gösterse de, gıda işletmelerinin kayıt dışı süreçlerinin devam ettiği vakalar azımsanmayacak düzeyde. Türk Gıda Kodeksi mevzuatına göre, toplu tüketim yapan mutfak ve şirket kantinlerinde her gün en az bir kez numune alma zorunluluğu bulunuyor .

Sonuç ve Gelecek Adımlar

Yalova’daki 45 işçinin sağlık durumunun stabil olması sevindirici bir gelişme olarak öne çıkarken, vaka sonrası başlatılan laboratuvar incelemeleri ve soruşturmanın sonuçları, hem işletmeler hem de kamu kurumları açısından kritik önemde. Yetkililer, sürecin şeffaf şekilde yürütülerek gıda güvenliğine ilişkin eksikliklerin belirlenmesini ve giderilmesini hedefliyor. Olay, toplu beslenme hizmetlerinde hijyen ve kalite standartlarının korunmasının gerekliliğini bir kez daha göstermiştir.

Okumaya Devam Et

Gündem

65 yıl sonra Türkiye’ye döndü: Marcus Aurelius’un heykeli ziyarete açıldı

Yayımlandı

üzerinde

MS 2’nci ve 3’üncü yüzyıllara tarihlenen Marcus Aurelius heykeli, Burdur’un Gölhisar ilçesindeki Boubon Antik Kenti’nde 1960’lı yıllarda yapılan kaçak kazılar sonucu yurt dışına çıkarıldı.

Eser, yıllar içinde el değiştirerek ABD’nin Ohio eyaletindeki Cleveland Sanat Müzesi koleksiyonuna girdi. Roma İmparatoru Marcus Aurelius’u bir filozof olarak tasvir etmesi nedeniyle antik sanat tarihinde özel bir yere sahip eser, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yürüttüğü bilimsel çalışmalar sonucu 65 yıl sonra ‘ye iade edildi.

Türkiye’ye getirilen Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Millet Kütüphanesi’nde ziyarete açıldı. Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “İmparator Marcus Aurelius’in dünyaca ünlü bronz heykeli 65 yıl önce Burdur’dan çalınmıştı.

Kültür ve Turizm Bakanlığımızın çalışmaları sonucu ait olduğu topraklara döndürülen 13 bin 291’inci eser olan Marcus Aurelius, bir süreliğine Beştepe Millet Kütüphanesi’nde ziyaretçilerini bekliyor olacak” ifadelerini kullandı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Erdoğan’dan Sert Çıkış: “Katil Devlet İsrail, Gazzeli Kardeşlerimize Soykırım Uyguluyor”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan ziyareti sırasında düzenlenen ortak basın toplantısında İsrail’in Gazze’ye yönelik eylemlerini “soykırım” olarak nitelendirerek uluslararası kamuoyuna çağrıda bulundu.

Erdoğan’ın “Soykırım” Vurgusu ve Uluslararası Mesajı

1. Gündeme Hızlı Bakış

29 Temmuz 2025’te Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile gerçekleştirilen ortak basın toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’in Gazze’ye yönelik operasyonlarını “soykırım” olarak niteledi. Erdoğan’ın sert ifadeleri, uluslararası kamuoyunda geniş yankı buld

2. Toplantının Arka Planı

  • Stratejik Ortaklık: Türkiye ile Kazakistan arasındaki ilişkiler, üç yıl önce stratejik ortaklığa yükseltilmişti. İki ülke ticaret hacminde 15 milyar doları hedefliyor.

  • Bölgesel Akademik ve Siyasi İşbirliği: Rusya-Ukrayna savaşı, Afganistan krizi ve Orta Doğu’daki son durum da toplantıda ele alındı

3. Erdoğan’ın Temel Mesajları

  1. “Katil devlet İsrail Gazze’de Soykırım Uyguluyor”
    “Gazzeli kardeşlerimize soykırım uygulanıyor. İnsanlık dışı fotoğraflar geliyor. Bir halk açlık ve susuzlukla öldürülüyor. Gazze’de insani durum felaket boyutunda.

  2. Uluslararası Hukuk ve İnsan Hakları İhlali
    Erdoğan, İsrail’in insani yardımları engelleyerek açlığı silah olarak kullandığını, bu eylemlerin uluslararası hukuku çiğnediğini vurguladı

  3. Çağrı: Sesimizi Yükseltelim
    “Barbarlık karşısında İslam ülkeleri başta olmak üzere vicdan sahibi tüm devletlerin sesini yükseltmesi şarttır.” şeklinde güçlü bir çağrıda bulundu

4. Uluslararası Boyut

  • İslam İşbirliği Teşkilatı’na Mesaj: Erdoğan, İİT ve BM nezdinde Türkiye’nin bu zulme karşı aktif diplomasi yürüteceğini belirtti.

  • Türkiye’nin Diplomatik Adımları: Ankara, insani yardımların ulaştırılması ve ateşkes çağrıları için Birleşmiş Milletler ve ilgili aktörlerle temaslarını yoğunlaştırıyor.

5. Türkiye’nin Rolü ve Gelecek Adımlar

  • İnsani Yardım Operasyonları: Türkiye Kızılay ve SİHA’lar aracılığıyla sahada aktif operasyonlar düzenliyor.

  • Diplomatik Girişimler: TBMM’de kurulan Filistin Araştırma Komisyonu, rapor ve önerilerini yakında açıklayacak.

  • Kamuoyu ve STK’lar: Sivil toplum kuruluşları, bu açıklamanın ardından protesto ve farkındalık kampanyalarını hızlandırdı.


Sonuç
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “soykırım” vurgusu, Türkiye’nin Filistin meselesine bakışını bir kez daha ortaya koydu. Ankara, önümüzdeki dönemde hem diplomatik hem de insani cephelerde aktif rol almaya devam edecek.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar