Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Gergerlioğlu: ‘Narin Güran Cinayetinin Faili Anne ve Abi Değil, Masumiyetlerine Vicdanen İnanıyorum’”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması 
“DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Erzincan Cezaevi’ndeki anne Yüksel ve ağabey Enes Güran’ı ziyaret edip ‘Bu cinayetin faili ne anne ne de abi, masumiyetlerine vicdanen inanıyorum’ açıklamasında bulundu. 10. yargı paketi ve istinaf sürecine dair gelişmeler için tıklayın.”

Giriş ve Olayın Arka Planı

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos 2024 tarihinde kaybolan ve 8 Eylül 2024’te Eğertutmaz Deresi civarında cesedine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti, hem ülke gündemini sarsmış hem de hukuki tartışmaları alevlendirmiştir. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında; anne Yüksel Güran ve ağabey Enes Güran’ın da aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 12 kişi, “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı Bu karar, kamuoyunda eksik delil ve medyatik baskı iddialarını beraberinde getirmiştir


Gergerlioğlu’nun Erzincan Cezaevi Ziyareti

DEM Parti Kocaeli Milletvekili Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, 23 Mayıs 2025’te Erzincan Kadın ve Yüksek Güvenlik Cezaevleri kampüsünü ziyaret etti. Cezaevinden çıkışı sırasında basına yaptığı açıklamada, anne Yüksel Güran ve oğlu Enes Güran ile bir araya geldiğini belirtti. Görüşmeden duyduğu izlenimleri aktarırken, “Anne Yüksel Güran gözyaşları içinde ‘Yeni doğmuş bir bebek kadar masumum’ diyerek masumiyetini anlattı. Olaydan bu yana 30 kilo kaybetmiş, adeta çökmüş durumda” ifadelerini kullandı .


Vicdani Değerlendirme: “Fail Anne Değil, Abi Değil”

Gergerlioğlu, cezaevi çıkışında çarpıcı bir tespitte bulunarak “Artık tamamen eminim, bu cinayetin faili ne anne ne de abi. Masum olduklarına vicdanen inanıyorum” dedi  Milletvekili, medyadaki yoğun ajitasyonun ardından dosyayı bizzat incelediğini, olay yerine gidip delilleri incelediğini ve bu kişilerin suçsuzluğunun çok net ortaya çıktığını vurguladı .


Hukuki Süreç ve 10. Yargı Paketi Beklentisi

Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan anne ile abinin dosyası, istinaf aşamasında bulunuyor. Gergerlioğlu, Meclis’e sunulması beklenen 10. yargı paketi hakkında da “Umarım istinafta bu cezanın bozulması gerekiyor. Yargı paketleriyle adaletin her vatandaş için eşit uygulanacağı bir sürece geçeriz” açıklamasını yaptı . Bu bağlamda, adil yargılanma ilkesi ve delillerin yeniden değerlendirilmesi talepleri bir kez daha gündeme geldi.


Kamuoyu Tepkileri ve Gelecek Perspektifi

Narin Güran cinayeti, toplumsal adalet ve medyanın etkin rolü tartışmalarını derinleştirdi. İnsan hakları savunucuları ve siyasi parti temsilcileri, anne ve ağabeyin tutuklanma sürecindeki delil eksikliklerinin giderilmesini, hukuki mekanizmaların işlemesini bekliyor. Gergerlioğlu’nun açıklamaları, yargı süreçlerine şeffaflık ve toplumsal vicdan açısından önemli bir mesafe kazandırabilir. İstinaf kararının ne zaman açıklanacağı henüz netlik kazanmasa da, bu süreçte kamuoyu baskısının ciddi bir rol oynayacağı öngörülüyor

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Orman Yangınlarının Ardından Hatay’da Su Krizi Kapıda: Başkan Öntürk’ten Acil Tasarruf Çağrısı

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Hatay’da orman yangınlarının yaralarını sarmadan barajlardaki su seviyeleri alarm veriyor. Başkan Öntürk, 3 ilçenin sadece 50 günlük suyu kaldığını açıkladı.

Giriş: Yangınlardan Susuzluğa Uzanan Tehlike

Temmuz ayı başında çıkan orman yangınlarıyla mücadele eden Hatay’da şimdi de içme suyu kıtlığı kapıda. Sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerine çıkması ve son yıllarda azalan yağış miktarları, baraj doluluk oranlarını kritik seviyelere çekti. Bu durum hem halkı hem de tarımı zor durumda bırakıyor .

Barajlardaki Kritik Düzeyler

  • Karaçay Barajı’nda sadece 12 milyon m³ su kaldı, bunun yaklaşık 5 milyon m³’ü rezerv olarak tutuluyor.

  • Antakya, Defne ve Samandağ ilçelerinin içme suyu stoku yalnızca 50-60 gün yetecek düzeyde kaldı

  • Üniversite verilerine göre Türkiye genelinde 2025 yaz döneminde yağışlar son üç yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti; kış yağışlarındaki yüzde 32 düşüş de bu tabloyu ağırlaştırıyor .

Başkan Öntürk’ün Uyarısı ve Çağrısı

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk, Temmuz ayı Meclis Toplantısı’nda, bölgedeki su rezervlerinin kritik seviyeye inmesi nedeniyle “bir seferberlik ilanı” yapmak zorunda olduklarını vurguladı.

“Vatandaşımız şunu bilsin ki Hatay’da su yok. Gelen her ortamda su kıtlığından bahsedelim ve suyumuzu tasarruflu kullanalım. Yoksa büyük bir problemle karşılaşacağız.”

Neden Bu Kadar Kısa Süreli Stok?

  1. İklim Değişikliği Etkisi: Uzmanlara göre Türkiye, 2040’a kadar kuraklık riski en yüksek ikinci ülke haline gelebilir. Mevcut sıcaklık artışı, baraj doluluk oranlarında hızlı düşüşe yol açıyor .

  2. Yetersiz Yağış: 2025 kışında ölçülen 139,8 mm yağış, normallerin altında kalarak su döngüsünü olumsuz etkiledi .

  3. Artan Tüketim: Turizm sezonu ve tarımsal sulama ihtiyacı, günlük su tüketimini artırıyor. Aynı zamanda yangınla mücadele için harcanan su miktarı da stokları azalttı.

Olası Sonuçlar ve Riskler

  • İçme Suyu Kesintileri: Şehir merkezinde ve kırsalda periyodik kesintiler yaşanabilir.

  • Tarım ve Hayvancılık: Sulama suyu eksikliği, hasat dönemini tehlikeye atabilir; bölge çiftçileri büyük zarar görebilir.

  • Sağlık ve Hijyen Sorunları: Yeterli su bulunamaması, toplu kullanım alanlarında hijyen sorunlarına yol açabilir.

Alınması Gereken Acil Önlemler

  • Kamuoyu Bilinçlendirmesi: Başkan’ın vurguladığı gibi her ortamda “su tasarrufu” mesajı yayılmalı.

  • Kısa Vadeli Kaynak Geliştirme: HATSU aracılığıyla derin su kuyuları ve alternatif kaynaklar ivedilikle devreye alınmalı.

  • Uzun Vadeli Planlama: Kuraklık haritalarına dayalı olarak sulama yöntemleri modernize edilmeli; damla sulama sistemleri yaygınlaştırılmalı.

  • Yatırım ve Teşvikler: Su tasarrufu sağlayan tesislere destek verilmeli; yağmur suyu toplama sistemlerinin kullanımı teşvik edilmeli.

Sonuç: Seferberlik Zamanı

Hatay, orman yangınlarının ardından bir de susuzlukla sınanıyor. Belediye Başkanı Mehmet Öntürk’ün uyarısı, sadece Hataylıları değil tüm Türkiye’yi iklim değişikliğinin etkileri konusunda uyandırmalı. Artık “suyumuz kalmadı” dememek için hep birlikte su tasarrufuna geçme zamanı.


Yayın Tarihi: 09 Temmuz 2025

Okumaya Devam Et

Gündem

Küçükçekmece’de Motosiklet Tartışması Kanlı Bitti: 16 Yaşındaki Yusuf Demirci Döner Bıçaklarla Katledildi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
İstanbul Küçükçekmece’de motosiklet tamiri yüzünden çıkan tartışmada 16 yaşındaki Yusuf Demirci, üç kişinin döner bıçaklı saldırısıyla hayatını kaybetti. Olayın ayrıntıları, şüphelilerin yakalanma süreci ve ailenin adalet çağrısı makalemizde.

Olayın Ayrıntıları

İstanbul’un Küçükçekmece ilçesi Yeni Mahalle’de 6 Temmuz 2025 Pazar gece saatlerinde meydana gelen olayda, 16 yaşındaki lise öğrencisi Yusuf Demirci, arkadaşının motosikletini tamir etmesini istemesi üzerine başlayan tartışmaya sonradan dahil olan iki kişiyle birlikte döner bıçaklı saldırıya uğradı . İddiaya göre, Demirci, motosikleti tamir edemeyeceğini söyleyince aralarında sözlü tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine, saldırganlar telefonda hakaret ederek mağduru dışarıya çağırdı. Sokağa çıktığında bekleyen üç şüpheli, ellerindeki döner bıçaklarıyla saldırıya geçerek Yusuf’un vücudunun çeşitli yerlerine darbeler indirdi

İlk Müdahale ve Hastanedeki Süreç

Olayı gören çevredekilerin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmesi üzerine polis ve sağlık ekipleri kısa sürede olay yerine ulaştı. Ağır yaralı olarak sedyeyle ambulansa taşınan Demirci, önce bölgedeki bir hastaneye ardından yoğun bakım ünitesine sevk edildi. İki günlük yaşam mücadelesinin ardından 9 Temmuz 2025 tarihinde kurtarılamayarak yaşamını yitirdi

Şüphelilerin Yakalanması

Polis, olay yerindeki güvenlik kamerası kayıtları ve görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda saldırganları kısa sürede tespit etti. Üç şüpheli, cinayetten sonra kaçtıktan 48 saat içinde yakalanarak gözaltına alındı. Yapılan sorgulamalarda, zanlılardan birinin mağdurun çocukluk arkadaşı, diğer iki kişinin de bu arkadaşa eşlik ettiği ortaya çıktı . Şüpheliler adliyeye sevk edilerek “tasarlayarak öldürme” suçlamasıyla tutuklama talebiyle mahkemeye çıkarıldı.

Mağdur Aileden Adalet Çağrısı

Baba Tahsin Demirci, oğlunun en yakın arkadaşı olduğuna inandığı şahısların, “motosikleti yaparsın, yapamazsın” tartışmasından sonra tanıdık yüzlerle karşılaştıklarını belirterek;

“3 arkadaş gelmişler, Yusuf’u çağırmışlar. ‘Sen kimsin lan?’ dediler ve bıçakladılar. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Ben ne yaşadıysam aynısını yaşasınlar.” .

Anne Nazan Demirci ise, yaşananları “döner bıçaklarıyla çocuğumun bütün organlarını doğrayarak öldürdüler” sözleriyle anlatarak, Cumhurbaşkanı’na da adalet çağrısında bulundu:

“Henüz 16 yaşındaydı. Düğününe gideceğiz derken cenazesini aldık. Başka aileler yanmasın.” .

Uzman Görüşü ve Toplumsal Yansımalar

Suç ve ceza uzmanlarına göre, mağdurla saldırganlar arasındaki ilişkinin yakın olması ve şiddetin bıçak gibi kolayca elde edilen bir aletle gerçekleşmesi, “genç yaştaki bireylerin çatışma çözümünde şiddeti tercih etme eğilimini” gösteriyor. Uzmanlar; ailelerin, okul ve sivil toplum kuruluşlarının, ergenlerin duygusal ve öfke kontrolü eğitimini güçlendirmesi gerektiğini vurguluyor.

Sosyal medyada “#YusufDemirci” etiketiyle birçok kullanıcı, şiddete karşı tepki gösterirken, gençler arasında dayanışma mesajları yayıldı. Öğrenci dernekleri, ilçedeki okullarda şiddet karşıtı paneller ve eğitimler düzenleme kararı aldı.

Hukuki Süreç ve Beklentiler

Türk Ceza Kanunu’na göre “tasarlayarak öldürme” suçu, müebbet hapis cezasını gerektiriyor. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcılığı, olayın planlı gerçekleştiğini değerlendirerek şüphelilerin tutukluluk halinin devam etmesini talep etti. Yargılama sürecinin temmuz ayı içinde başlaması bekleniyor.

Sonuç

Küçükçekmece’de arkadaş kavgası olarak başlayan motosiklet tartışması, genç bir hayatı kararttı. Döner bıçaklı saldırı, toplumda hızla yayılan öfke ve şiddet gündeminin bir yansıması olarak görülüyor. Aile, yargıdan en ağır cezayı talep ederken, uzmanlar gençlerin kriz yönetimi becerilerinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu trajik olay, hem hukuki hem de sosyal boyutlarıyla hafızalardan silinmeden, adaletin tecelli etmesi ve benzer vakaların önlenmesi adına önemli bir uyarı niteliği taşıyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Minguzzi Ailesine Tehdit Davasında Mahkemeden Şok Karar: Çınar Diril 5 Yıl 3 Ay Hapis Cezasıyla Tahliye Edildi

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Kadıköy’de bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitiren 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin ailesini tehdit eden sanıklar hakkındaki davada, tutuklu sanık Çınar Diril 5 yıl 3 ay hapis cezası alıp tahliye edilirken, tutuksuz sanık Barış Ayata’ya ise 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Adli kontrol tedbirleri devam ediyor.

Davanın Arka Planı

9 Temmuz 2025’te Kadıköy’de uğradığı bıçaklı saldırı sonucunda hayatını kaybeden 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin ailesi, sosyal medya ve elektronik iletişim araçları üzerinden tehdit edildikleri iddiasıyla bir suç duyurusunda bulundu. Suçlamalar; tehdit, hakaret ve “suçu ve suçluyu övme” kapsamında ele alındı .

Duruşmanın Seyri

  • Mahkeme: Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesi

  • Tarih: 09 Temmuz 2025

  • Katılımcılar:

    • Tutuklu sanık Çınar Diril (SEGBİS ile bağlandı)

    • Tutuksuz sanık Barış Ayata (salonda hazır)

    • Aile avukatları ve tarafların vekilleri salonda bulundu .

Karar Detayları

  1. Çınar Diril

    • Suçlamalar: “Tehdit” ve “hakaret”

    • Ceza: Toplam 5 yıl 3 ay hapis

    • Hüküm: Hapis cezası onandı, ancak infazın ertelenmesi ve tahliyesine karar verildi.

  2. Barış Ayata

    • Suçlamalar: “Suçu ve suçluyu övme” (tehdit suçundan beraat)

    • Ceza: 2 yıl 3 ay hapis

    • Hüküm: Ceza onandı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer verilmedi.

  3. Ortak Tedbir: Her iki sanık hakkında da adli kontrol hükümleri (yurtdışı yasağı, düzenli karakola imza) devam edecek .

Hukuki ve Toplumsal Boyut

Bu karar, mağdur ailenin korunması ve benzer vakalarda caydırıcılığın sağlanması bakımından dikkat çekiyor. Yargının hem faile hapis cezası vermesi hem de adli kontrol tedbirlerine devam etmesi; suça karışan kişilere yönelik dengeleyici bir yaklaşım olarak değerlendiriliyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar