Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“CHP Otobüs Şoförü Gökhan Gülyurt’e Ev Hapsi ve Yurt Dışı Yasağı Kararı”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama

  1. CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut’un duyurduğu, 23 Nisan’da milletvekillerini taşırken polisin “dur” ihtarına uymadığı iddiasıyla gözaltına alınan Gökhan Gülyurt’a Ankara Sulh Ceza Hakimliğince ev hapsi ve yurt dışı yasağı tedbiri uygulandı.

  2. Özet:
    CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, 23 Nisan 2025 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda milletvekillerini Birinci Meclis’e götüren otobüsün şoförü Gökhan Gülyurt’un, polis memurlarının “dur” ihtarına uymadığı ve aracı üzerlerine sürme girişiminde bulunduğu iddiasıyla gözaltına alındığını açıkladı . Yapılan sorgu ve sevkin ardından Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince “zincirleme şekilde görevli memura mukavemet” suçundan yurt dışına çıkış yasağı ve konutu terk etmeme tedbiri (ev hapsi) uygulanarak serbest bırakıldı

    Olayın Arka Planı

    23 Nisan 2025 tarihinde yapılmak istenen törenler için Genel Merkez otobüsünü kullanan Gökhan Gülyurt’un, Ankara’daki polis noktasında dur ihtarına uymadığı ve aracın bir polis memuruna doğru sürdüğü iddiası üzerine emniyete çağrıldığı bildirildi . Görüntülere yansıyan kısmi güvenlik kamerası kayıtlarında, şoförün polisin ihtarına aldırış etmeden hareket ettiği öne sürüldü

    Resmi Açıklamalar ve Tepkiler

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheli G.G. hakkında “görevli polis memurlarının dur ihtarına uymaması ve aracı üzerlerine sürme” iddiaları çerçevesinde soruşturma başlattığını açıkladı . Sulh Ceza Hakimliği, olayda yaralanma olmaması, içindekilerin milletvekili olması ve şoförün yönlendirme nedeniyle ehliyetsiz hareket etmesi gerekçeleriyle adli kontrol tedbiri uyguladı .

    CHP cephesinden ise Burhanettin Bulut, “İyice zıvanadan çıktılar… Suçu, 23 Nisan’da milletvekillerimizi 1. Meclis’e götürmesi” ifadeleriyle tepkisini dile getirdi . Bulut, ikinci paylaşımında “Gökhan kardeşimiz, ev hapsiyle serbest bırakıldı. Geçmiş olsun.” diyerek karara ilişkin memnuniyetini belirtti .

    Mahkeme Süreci ve Uygulanan Tedbirler

    • Suçlama: Zincirleme şekilde görevli memura mukavemet

    • Mahkemeye Sevk: Tutuklama talebiyle Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi

    • Karar: Yurt dışına çıkış yasağı ve konutu terk etmeme (ev hapsi) tedbiri uygulanarak serbest bırakıldı

    Hukuki Değerlendirme ve Sonuç

    Avukatlar, adli kontrol tedbirinin gözaltı sürecine kıyasla daha hafif bir önlem olduğunu, uygulamanın failin kaçma, delil karartma veya toplumu tehlikeye atma riski taşımaması halinde tercih edildiğini belirtiyor. Bu kapsamda verilen ev hapsi kararı, suçlamanın niteliği ve olayın seyri göz önüne alınarak makul bulundu .

    Sonuç olarak, CHP otobüs şoförü Gökhan Gülyurt hakkında başlatılan soruşturma, iddialar ve uygulanan ev hapsi tedbiriyle devam ederken, olay siyasi tartışmalara ve hukuki değerlendirmelere konu oldu.H

  3. Hazırlayan: [FATİH DOĞAN ] • 02 Mayıs 2025 • ADANA

Gündem

Hastanede düşürüldüğü iddia edilen Ahsen Meva bebeğin ölümü — 6 sağlık çalışanına dava açıldı

Yayımlandı

üzerinde

Hastanede düşürüldüğü iddia edilen Ahsen Meva bebeğin ölümü — 6 sağlık çalışanına dava açıldı

FatihDoganMedya | Haber
Tarih: 04 Kasım 2025
Saat: 12:50 (İstanbul)
Okuma süresi: ~3 dakika

Ankara’da 17 günlükken yaşamını yitiren Ahsen Meva bebeğin ölümüyle ilgili olarak, Adli Tıp Kurumu raporu doğrultusunda özel hastanede görevli 6 sağlık çalışanı hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçundan dava açıldı. Dava, şüpheliler için 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası talep ediyor.


Olayın kronolojisi ve Adli Tıp bulguları

Ankara’da Hacer Ersoy Çetiner’in 35’inci haftada doğurduğu bebeği Ahsen Meva, doğum sonrası “yenidoğanın geçici taşipnesi” nedeniyle yoğun bakımda izlendi. Üçüncü gün durumunun ağırlaşması üzerine bebek önce aynı hastanenin başka bir şubesine, ardından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne sevk edildi. Burada yapılan beyin tomografisinde kafatasında kırıklar ve yüz-baş bölgesinde morluklar saptandı; Adli Tıp Kurumu raporu “kafa travmasına bağlı kafatası kemik kırıkları” ile ölüm geliştiğini belirtti.

Kimlere dava açıldı, suçlama ve ceza talebi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturması sonucunda, özel hastanede görevli başhekim N.D., başhekim yardımcısı S.D.Y., nöbetçi doktor A.A.K., çocuk kardiyoloji doktoru İ.U.S., yoğun bakım hemşiresi N.K. ve kadın doğum hemşiresi A.Y. hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Yargılama Ankara 75. Asliye Ceza Mahkemesi’nde sürüyor.

Ailenin iddiaları — anne Hacer Ersoy Çetiner’in anlatımı

Anne Hacer Ersoy Çetiner, DHA’ya verdiği ifadede bebeğin doğumda kilosu ve reflekslerinin normal olduğunu; ilk iki gün her şeyin iyi göründüğünü söyledi. Çetiner, hastaneye çağrıldıklarında bebeğin reflekslerinin olmadığını, “kafasının şişmiş” ve “sağ gözünün üstünün kızarmış” olduğunu belirttiğini aktardı. Anne, yaşananlara ilişkin cevap alamadıklarını ve dosyayı adalete taşıdıklarını söyledi.

Hukuki süreçte önümüzdeki adımlar

Savcılık iddianamesiyle başlayan süreçte mahkeme, delillerin ayrıntılı biçimde değerlendirilmesini sürdürecek. Adli Tıp raporu soruşturmanın önemli dayanaklarından biri oldu; duruşmalarda vaka zamanlaması, nöbet kayıtları, hasta izlem formları ve görevli personel beyanları ayrıntılı biçimde incelenecek. Mahkeme sürecinin tamamlanması zaman alabilir; taraflar tanık ve bilirkişi beyanlarına başvurulmasını talep edebilir.


Neden önem taşıyor?

Bu dava, yenidoğan bakımındaki ihmal iddialarının ve özel sağlık kuruluşlarındaki nöbet/sorumluluk düzenlemelerinin hukuki ve etik boyutlarını tekrar gündeme getiriyor. Benzer olaylar toplumsal güven, sağlık hizmetlerinin denetimi ve hasta güvenliği uygulamalarına ilişkin tartışmaları alevlendiriyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

İstanbul’da yola yağ döküldü: Motosikletliler peş peşe kayarak düştü

Yayımlandı

üzerinde

Olay, sabah saatlerinde Adnan Menderes Bulvarı’nın Aksaray istikametinde meydana geldi. Henüz belirlenemeyen nedenle bulvarın sağ şeridine dökülen yağ, sürücüler için tehlike oluşturdu.

Direksiyon hakimiyetini kaybeden bazı motosikletliler peş peşe kayarak yere düştü. Kazayı fark eden diğer sürücüler, düşen motosikletlilerin uyarısıyla son anda olası kazalardan kurtuldu.

İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, durumu belediye ekiplerine bildirdi. Ekipler, yolu temizleyip kum dökerek kaygan zeminde önlem aldı. Yaşanan kazalar, çevredekiler tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

Okumaya Devam Et

Gündem

Bursa’da vahşet: Arzu’nun katilinin ilk ifadesi — “Çocuklara bak dedi”

Yayımlandı

üzerinde

Bursa’da vahşet: Arzu’nun katilinin ilk ifadesi — “Çocuklara bak dedi”

Tarih: 04 Kasım 2025 · Saat: 13:00 · Okuma süresi: 4 dakika

Bursa’nın Yıldırım ilçesinde birlikte yaşadığı Azerbaycan uyruklu sevgilisi tarafından bıçaklanarak hayatını kaybeden 20 yaşındaki Rus uyruklu Arzu Khalılova’nın (20) katil zanlısı Salican Mehmet (27) ilk ifadesinde, “Alışverişe çıkacağım, çocuklara bak” sözünün tartışmaya yol açtığını, sinirlenip mutfaktan aldığı bıçakla saldırdığını söyledi. Olayda genç kadının vücudunda çok sayıda bıçak darbesi tespit edildi; fail gözaltında, soruşturma sürüyor.


Olay nasıl gerçekleşti?

Olay, 3 Kasım 2025 Pazartesi günü saat 15.00 sıralarında Bursa’nın Yıldırım ilçesi Değirmenlikızık Mahallesi’ndeki bir evde meydana geldi. İddiaya göre birlikte yaşayan Arzu Khalılova ile Azerbaycan uyruklu sevgilisi Salican Mehmet arasında alışveriş ve ev işleri konularında çıkan tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Komşuların ihbarı üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi; Arzu Khalılova, ağır yaralı olarak kaldırıldığı Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.

Vücudunda tespit edilen yara sayısı: Birden çok kaynağa göre genç kadının vücudunda 75’e yakın bıçak darbesi olduğu bildirildi.


Zanlının ifadesi ve geçmişi

Gözaltına alınan şüpheli Salican Mehmet’in ifadesinde, Arzu’nun “alışverişe çıkacağım, çocuklara bak” demesinin kendisini sinirlendirdiğini; aralarında tartışma çıktığını ve mutfaktan aldığı bıçakla saldırdığını söylediği öğrenildi. Mehmet’in emniyetteki ifade sürecinin ardından adli işlemler devam ediyor.

Yerel haber kaynakları ve gazetecilik servisleri, şüphelinin daha önce “kasten yaralama”, “uyuşturucu bulundurmak”, “ateşli silah kanununa muhalefet” gibi suçlardan kayıtlarının bulunduğunu; hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçlaması yönünde de işlemler olduğunun belirtildiğini aktarıyor. Bu bilgiler soruşturma dosyasına yansıdığı takdirde adli mercilerce değerlendirilecek.


Mağdurun yakınları, çocuklar ve sosyal boyut

Çiftin 3,5 ve 2 yaşlarında iki kız çocuğunun olduğu; olay sonrası çocukların bakımının yetkililer ve yakınlar tarafından üstlenildiği bildirildi. Olayın yaşandığı mahallede ve sosyal medyada büyük üzüntü ve tepki var. Yetkililer, çocukların korunması ve psikososyal desteğe yönlendirilmesi konusunun takip edileceğini açıkladı (resmi açıklama bekleniyor)

Kadın cinayetlerinin artışı, sivil toplum kuruluşlarının ve kamuoyunun gündeminde. 2025’in ilk yarısına ilişkin bazı raporlar, Türkiye genelinde kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümlerine dikkat çekiyor; bu tür olaylar tekrar tekrar yasaları, önlemleri ve koruma mekanizmalarını tartışmaya açıyor.


Soruşturmanın seyri

  • Olay yeri incelemesi ve adli tıp raporu çalışmaları sürüyor; cenaze otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiği bildirildi.

  • Şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilebilir; savcılık soruşturmayı yürütüyor. (Resmi iddianame ve tutuklama kararı açıklanana kadar “şüpheli” ifadesi kullanılacaktır.)


Görgü tanıkları ve mahalle tepkisi

Mahalle sakinleri, evden gelen kavga sesleri sonrasında polisin geldiğini, olayın ardından bölgenin büyük üzüntüye boğulduğunu aktardı. Hastaneye gelen yakınlarının fenalaştığı haberleri yerel kaynaklarda yer aldı.


Sonuç ve yetkililerin çağrısı

Olay, kadın cinayetleri meselesinin acı yüzünü bir kez daha ortaya koydu. Yetkililerden beklenti, kapsamlı soruşturma, adli sürecin şeffaf yürütülmesi ve özellikle çocukların korunmasına dair hızlı müdahale. Sivil toplum kuruluşları ve kamuoyu, benzer trajedilerin önüne geçmek için koruma mekanizmalarının güçlendirilmesi çağrısını tekrarlıyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar