Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Sansar Salvo Tutuklandı: Rapçi Ekin Can Arslan’ın Babasına Uyguladığı Şiddetin Detayları

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
Sansar Salvo, gerçek adıyla Ekin Can Arslan, babasına şiddet uyguladığı anları sosyal medyada paylaşıp gözaltına alındı. Rapçinin basit yaralama suçundan tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildiği olayın tüm detayları burada.


Giriş

Son dakika haberleri arasında yerini alan Sansar Salvo olayı, Türk rap dünyasında geniş yankı uyandırdı. Rapçi Ekin Can Arslan, sahne adıyla bilinen Sansar Salvo, babasına uyguladığı şiddeti içeren videoyu sosyal medya üzerinden paylaşmasının ardından gözaltına alındı. Olayla ilgili olarak “basit yaralama” suçlamasıyla tutuklama talebi mahkemeye sevk edildi. Bu makalede, Sansar Salvo’nun geçmişi, olayın gelişimi ve hukuki süreç detaylı bir şekilde ele alınmaktadır.


Sansar Salvo Kimdir?

Sansar Salvo, 1989 yılında İstanbul Kadıköy’de doğmuş olan ve uzun yıllardır Türkçe rap dünyasında aktif olan sanatçıdır.

  • Sosyal Medya ve İmaj: Sansar Salvo, kliplerinde sık sık tartışmalı içeriklere yer vermiş; uyuşturucuya özendirme gibi suçlamalarla daha önce de adını duyurmuştu.

  • Geçmiş Davalar: 2024 yılında, kliplerinde yer alan yasaklı madde kullanımını teşvik ettiği gerekçesiyle tutuklanmış, ardından serbest bırakılmıştı.

  • Vesayet Durumu: Sanatçının vesayetinin ailesine verilmiş olması, geçmişte yaşanan davaların devam ettiğini göstermektedir.

Bu bilgi, Sansar Salvo’nun kariyerindeki tartışmalı geçmişi ve kamuoyundaki imajını anlamada önemli bir yer tutmaktadır.


Olayın Gelişimi

Şiddet Görüntülerinin Sosyal Medyada Paylaşılması

  • Videonun Yayılması: Sansar Salvo, babasına şiddet uyguladığı anların kaydını sosyal medya üzerinden paylaştı. Bu video, geniş kitleler tarafından hızla yayıldı ve yoğun tepkilere yol açtı.

  • Kamuoyunun Tepkisi: Paylaşılan görüntüler, aile içi şiddetin kabul edilemez olduğuna dair eleştiriler ve sosyal medyada yoğun tartışmalar başlattı.

  • Sanatçının İfadesi: Gözaltına alındığı esnada sosyal medya hesabından “Gözaltı… Para için hayatımı mahvettiler” şeklinde bir paylaşımda bulunması, olayın dikkat çekici detaylarından biri oldu.

Gözaltı ve Tutuklama Süreci

  • Polis Operasyonu: Olayın ardından, Sansar Salvo’nun Ataşehir’deki evinde polis ekipleri tarafından gözaltına alındığı bildirildi.

  • Hukuki Süreç: Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından, “basit yaralama” suçundan tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.

  • Mahkeme Süreci: Şu anda olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği ve rapçinin yargı sürecinin işlediği belirtiliyor


Sansar Salvo’nun Geçmiş Davaları ve İtibar Sorunu

Uyuşturucuya Özendirici Klipler

  • Geçmiş Suçlamalar: Sansar Salvo, 2024 yılında kliplerinde uyuşturucu madde kullanımını özendirdiği iddiasıyla tutuklanmış, ancak kısa bir süre sonra serbest bırakılmıştı.

  • Toplumsal Algı: Bu geçmiş suçlamalar, sanatçının kamuoyundaki güvenilirliğini ciddi şekilde zedelemiş ve medyada geniş yer bulmuştur.

Aile İçindeki Vesayet ve Şiddet İddiaları

  • Vesayet Durumu: Daha önce, vesayetinin ailesine verilmiş olması, Ekin Can Arslan’ın özel hayatındaki sorunları gözler önüne sermiştir.

  • Yeni İddialar: Babasına uyguladığı şiddetin videoya alınarak sosyal medya üzerinden paylaşılması, aile içi şiddetin boyutunu ve toplumdaki yankısını artırmıştır.


Hukuki Süreç ve İddiaların Analizi

Basit Yaralama Suçu ve Yasal Dayanaklar

  • Suçun Tanımı: Türk Ceza Kanunu kapsamında “basit yaralama”, kişinin vücut bütünlüğüne veya sağlığına yönelik kasıtlı bir müdahaleyi ifade eder. Sansar Salvo’nun eylemi, bu kapsama girmesi nedeniyle yargı sürecine alınmıştır.

  • Tutuklama Talebi: Edinilen deliller ve sosyal medya üzerinden yayılan video görüntülerinin etkisiyle, tutuklama talebi mahkemeye sunulmuş ve savcılık tarafından desteklenmiştir.

İlgili Hukuki Süreçler

  • Soruşturma Aşamaları: Gözaltı sonrası, olayla ilgili detaylı incelemeler ve ifadeler alınırken, hukuki süreç titizlikle yürütülmektedir.

  • Toplumsal ve Medya Baskısı: Olayın geniş kitlelere ulaşması, yargı sürecinde de ekstra kamuoyu baskısına neden olmakta; bu durum, yargı kararlarını yakından takip eden medya ve kamuoyu tarafından yoğun ilgiyle izlenmektedir.

  • Sansar Salvo Olayı: Toplumsal ve Kültürel Etkiler

Medyanın Rolü ve Kamuoyunun Tepkileri

  • Medya İzlenimleri: Olay, çeşitli haber sitelerinde geniş yer bulmuş; her kaynak, Sansar Salvo’nun geçmişi ve yeni eylemleri hakkında detaylı raporlar yayımlamıştır.

  • Kamuoyu Eleştirileri: Sosyal medya platformlarında paylaşılan yorumlar ve eleştiriler, aile içi şiddetin toplum tarafından asla mazur görülemeyeceğini açıkça ortaya koymaktadır.

Sanat ve Sorumluluk Tartışmaları

  • Sanatçıların Sorumluluğu: Sansar Salvo olayı, sanatçıların toplumsal mesajları ve davranışlarının ne kadar önemli olduğunu yeniden gündeme getirmiştir.

  • Etik Değerler ve Meslek Standartları: Kamuoyunda, ünlü kişilerin etik ve toplumsal sorumlulukları konusunda tartışmalar yeniden alevlenmiştir.


Sonuç: Olayın Geleceği ve Beklentiler

Sansar Salvo’nun babasına uyguladığı şiddet ve sosyal medya üzerinden yayılan video, sanatçının hem özel hayatında hem de kariyerinde derin izler bırakabilir. Hukuki sürecin sonunda verilecek kararın, benzer olaylarda bir emsal teşkil etmesi bekleniyor. Kamuoyu ve medya, olayla ilgili gelişmeleri yakından izlemeye devam ederken, aile içi şiddetin önlenmesi ve genç sanatçıların sorumluluk bilinci kazanması yönünde çağrılar artmaktadır.

Gündem

Resmi Gazete’de bugün (26 Ekim 2025 Resmi Gazete kararları)

Yayımlandı

üzerinde

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

YÖNETMELİK

– Trakya Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği

TEBLİĞ

– Ulusal Meslek Standartlarına Dair Tebliğ (No: 2025/5)

İLÂN BÖLÜMÜ

a – Yargı İlanları
b – Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları
c – Çeşitli İlânlar

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

Okumaya Devam Et

Gündem

“Eşim ve ben bir ağaçtan kopmuş dallar gibiyiz. Dayanılmaz acılarla yaşıyoruz.”

Yayımlandı

üzerinde

“Eşim ve ben bir ağaçtan kopmuş dallar gibiyiz. Dayanılmaz acılarla yaşıyoruz.”

hazırlayan: Fatih Doğan

Gazze’ye dönen bir aile, buldozerlerle yıkılmış mezarlar ve çok az umutla karşılaşır.
Hiba ve Muhammed, İsrail’in Gazze’ye yönelik savaşında çok acı çekmişlerdir ve geleceğe dair pek bir beklentileri yoktur.

Gazze Şehri – Hiba el-Yazji ve eşi Muhammed, son iki yıldır cehennem azabı çektiler ve geri döndüler. İsrail saldırılarında onlarca aile üyesini kaybettiler. Evleri yok oldu. Birçok kez yerlerinden edildiler. Ve şimdi, geleceğin kendilerine ve 10 yaşındaki kızları İman’a ne getireceğinden emin olmadan bekliyorlar.

Aile, Gazze ateşkesinin başlamasından birkaç gün sonra, ancak İsrail saldırılarının anlaşmayı çökertmekle tehdit etmesinden sadece bir gün önce, geçen Cumartesi günü Kuzey Gazze’ye geri döndü.

Hiba, çadırının yanında dağınık eşyalarını düzenlerken uzaktan gelen patlamaları duyduğunu ve savaşın geri dönüp dönmediğini merak ettiğini söyledi. Bu durum, aileyi muhtemelen güneye geri dönmeye ve savaş sırasında defalarca yaptıkları bir yolculuğu tekrarlamaya zorlayacaktı.

Hiba, günler sonra Al Jazeera’ya, ailesinin çadırının kurulu olduğu kum yığınının üzerine bir sandalye çekip otururken, “Dürüst olmak gerekirse artık hiçbir şey anlamıyoruz,” dedi.

Aile öldürüldü
İsrail’in geçen Pazar günü en az 42 kişiyi öldürdüğü şiddetli şiddet olaylarının ardından ateşkes büyük ölçüde sürdürüldü.

Ancak Hiba ve Muhammed son iki yılda o kadar çok acı çektiler ki, gelecekleri konusundaki belirsizlikleri anlaşılabilir.

Çift, savaş başladığında Kuzey Gazze’de kalmıştı. Ancak savaşın başlamasından iki aydan kısa bir süre sonra bu karar onlara pahalıya mal oldu.

“Bütün ailemi kaybettim: Babamı, annemi, tüm kardeşlerimi. Aynı zamanda kuzenim olan kocam da tüm ailesini kaybetti,” dedi. Gözleri yaşlarla doluyken, Mohammad sessizce yanında oturuyordu ve kendi gözleri kıpkırmızıydı.

3 Aralık 2023’te, Gazze Şehri’nin Şeyh Rıdvan semtindeki dört katlı aile evleri bombalandı. Bu ev, diğer bölgelerden gelen birkaç akrabanın da sığındığı evdi.

Hiba, Mohammad, kızları İman ve Hiba’nın küçük erkek kardeşi, enkazın altından hafif yaralı olarak çıkarılan tek kurtulanlardı.

Saldırıda, geniş ailelerinden 60 kişi hayatını kaybetti.

“Neredeyse tüm ailem yok oldu: annem, babam, altı kardeşim, eşleri ve çocukları. Eşimin ailesi de -anne babası, kardeşleri ve çocukları. Amcalarım ve ailelerinin hepsi öldürüldü,” dedi Mohammad.

Mohammad, anne babası, altı kardeşi, çocukları ve eşleri de dahil olmak üzere toplam 36 akrabasını kaybetti.

Hiba aynı grevde anne babasını, dört kardeşini ve iki yeğenini kaybetti.

 

Buldozerle yıkılmış mezarlar
Dışarıdan bakan biri için Hiba ve Muhammed’in yaşadığı kayıplar neredeyse akıl almaz. Savaş sona ermiş olsa bile, bu öylece geçip gidebilecekleri bir şey değil.

“Ölmek istiyordum,” dedi. “Kocam ve ben bir ağaçtan koparılmış dallar gibiyiz. Dayanılmaz bir acıyla yaşıyoruz. Keşke bir saldırı bizi de alsaydı. Hayatta kalmak bir ceza gibi.”

Eylül ayında, İsrail tankları yaklaşırken çift, güneye gitmek üzere Gazze Şehri’nden ayrıldı. Ancak bildikleri her şeyden uzakta, mülteci kamplarındaki hayatın dayanılmaz olduğunu gördüler.

Ateşkes nedeniyle İsrail’in Gazze Şehri’ne ilerlemesi durdurulunca geri dönmeye karar verdiler.

Ama hiçbir şey onları bulacakları şeye hazırlamamıştı.

Gazze’de emlak işleriyle tanınan ailesinden Muhammed, “Tüm aile evlerimiz yıkıldı, hatta yakın zamanda taşındığımız ev, eşimin ailesinin evi bile yok oldu. Arabalarımız, düğün salonu işletmemiz, hepsi yerle bir oldu,” dedi.

FatihDoganMedya

 

 

Okumaya Devam Et

Gündem

Donald Trump’tan Hamas’a 48 saatlik uyarı: “Esir cenazelerini geri verin, aksi halde diğer ülkeler harekete geçecek”

Yayımlandı

üzerinde

Tarih: 26 Ekim 2025
Saat: 03:10 
Okuma süresi: ~4 dakika

Eski ABD Başkanı ve o günkü yetkili açıklamalarında etkin rol oynayan isim Donald Trump, Truth Social üzerinden paylaştığı mesajda Hamas’a 48 saatlik bir süre vererek elinde tuttuğu “ölü esir cenazelerini” iade etmesi gerektiğini; aksi hâlde “barış anlaşmasına taraf diğer ülkelerin harekete geçeceğini” söyledi. Trump, açıklamasında aralarında iki Amerikan vatandaşının cenazelerinin de bulunduğunu belirtti.

PALM BEACH, FLORIDA – DECEMBER 16: U.S. President-elect Donald Trump speaks at a news conference at Trump’s Mar-a-Lago resort on December 16, 2024 in Palm Beach, Florida. In a news conference that went over an hour, Trump announced that SoftBank will invest over $100 billion in projects in the United States including 100,000 artificial intelligence related jobs and then took questions on Syria, Israel, Ukraine, the economy, cabinet picks, and many other topics. (Photo by Andrew Harnik/Getty Images)


Başlık altı (lead)

Trump, Gazze-İsrail hattında sağlanan barış/ateşkes mutabakatının işlemesi için Hamas’ın kalan ölü esir cenazelerini derhal iade etmesini talep etti ve “48 saat içinde somut bir ilerleme” beklediğini vurguladı; aksi durumda anlaşmaya taraf ülkelerin adımlar atacağını belirtti.


Haber Detayı

Trump’ın mesajı ve platformu

Trump, söz konusu uyarıyı Truth Social hesabından yaptı; mesajında “Hamas, ölü esir cenazelerini hemen iade etmeye başlayacak; bazı cenazeler ulaşılması zor yerlerde olabilir ama birçoğunu hemen verebilirler” ifadelerini kullandı ve sürecin yakın takibinde olduğunu yazdı.

Neden bu talep önemli?

Son dönemde yürütülen ateşkes/ceasefire görüşmeleri kapsamında karşılıklılık esasına dayanan bir protokol üzerinde anlaşma sağlanmıştı: canlı esirlerin ve ölü cenazelerin iadesi, karşılığında belirli sayıda mahkûmun serbest bırakılması ve kademeli tavizler öngörülüyordu. Trump’ın açıklaması, bu takvimin aksaması halinde anlaşmanın işlemez hâle gelme riskine işaret ediyor.

“Diğer ülkeler harekete geçecek” iddiası

Trump, mesajında anlaşmaya taraf diğer ülkelerin—özellikle sürece arabuluculuk eden veya garantör pozisyonundaki ülkelerin—Hamas’ın işbirliği yapmaması hâlinde müdahaleye veya yaptırımlara yönelebileceğini ima etti. Haber ajansları ve bölge medyası, Trump’ın bu ifadelerini “uyarı/ultimatom” olarak değerlendirdi.

Sürecin mevcut durumu ve belirsizlikler

Bazı haber kaynaklarına göre (resmî kaynak açıklamaları ile karşılaştırıldığında), Gazze içindeki kaotik durum ve farklı silahlı grupların varlığı nedeniyle tüm cenazelerin hemen iade edilmesi lojistik ve güvenlik sorunları doğuruyor; buna rağmen Trump ve anlaşma ortakları geri dönüş bekliyor. Uzmanlar, zaman baskısının hem siyasi gerilimi tırmandırabileceği hem de tanımlama ve adli süreçleri zorlayabileceği uyarısında bulunuyo


Olası sonuçlar

  • Hamas’ın iade talimatına uyması: Ateşkes hattında güvenin güçlenmesi; esir aileleri için hızlı bir sonuç; anlaşma mekanizmalarının devreye girmesi.

  • Hamas’ın isteksiz veya gecikmeli yanıtı: Anlaşma ortaklarının yaptırım veya daha geniş diplomatik/askeri baskı araçlarını konuşmaya başlaması; bölgesel gerilimin tırmanması.


Bölge uzmanları, “48 saatlik baskının pratikte kısa” olduğunu; ancak siyaseten bir hareketlilik yaratma amacı taşıdığını belirtiyor. Uzmanlar ayrıca tespit, adli inceleme ve kimliklendirme süreçlerinin aceleye getirilmemesi gerektiğini; aksi hâlde insani ve hukuki problemlerin derinleşebileceğini vurguluyor.


Trump’ın 48 saatlik uyarısı, hem sahadaki insani drama hem de diplomatik sürecin kırılganlığını bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Önümüzdeki 48 saat içinde Hamas’tan somut bir iade adımı gelirse süreç rahatlayabilir; gelmezse bölgesel aktörlerin devreye girme ihtimali güçlenecektir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar