Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Ocak ayı enflasyon verileri açıklandı: Enflasyon verileri ne oldu, yüzde kaç? (2025 TÜİK ocak ayı TÜFE kararı)

Yayımlandı

üzerinde

Ocak ayı enflasyon verileri açıklandı: Enflasyon verileri ne oldu, yüzde kaç? (2025 TÜİK ocak ayı TÜFE kararı)

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ocak ayı enflasyon verileri, memur, emekli, ev, işyeri sahipleri ve kirada oturan vatandaşların gündeminde yer alıyordu. TÜİK, heyecanla beklenen ocak ayı enflasyon verilerini açıkladı. Enflasyon verilerinin belli olmasıyla birlikte, şubat ayı kira artış oranı ve memur ve emekli zammında belirleyici olan 1 aylık enflasyon farkı da belirlenmiş oldu. Peki, ocak ayı enflasyon verileri ne oldu, yüzde kaç?

Ocak ayı enflasyonu ve kira zammında belirleyici olan 12 aylık güncel TÜFE verileri, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklandı. TÜİK’in açıkladığı ocak ayı enflasyon verileri sonrasında, ev, işyeri sahipleri ve kiracıları ilgilendiren şubat ayı kira artış oranı ve memur ve emekli zammında da belirleyici olan 1 aylık enflasyon farkı belli olmuş oldu. Peki, ocak ayı enflasyon verileri ne oldu, yüzde kaç?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2025 ocak ayı enflasyon verileri açıklandı.Buna göre; Enflasyon, ocakta aylık bazda yüzde 5,03 olurken yıllık bazda yüzde 42,12’ye geriledi.
AA Finans’ın Türkiye İstatistik Kurumu tarafından 3 Şubat Pazartesi günü açıklanacak ocak ayı enflasyon verilerine ilişkin beklenti anketi, 20 ekonomistin katılımıyla sonuçlanmıştı.Ankete katılan ekonomistlerin ocak ayı enflasyon beklentilerinin ortalaması yüzde 4,29 olmuştu. Ocak ayı için enflasyon beklentileri yüzde 3,75 ile yüzde 5 aralığında yer aldı.Ekonomistlerin ocak ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına göre (yüzde 4,29), bir önceki ay yüzde 44,38 olan yıllık enflasyonun yüzde 41,11’e ineceği öngörülüyordu.
Öte yandan, ekonomistlerin 2025 sonu enflasyon beklentisi ocak ayı itibarıyla yüzde 27,58 oldu.Tüketici Fiyat Endeksi, Aralık 2024’te yüzde 1,03 artış kaydetmişti.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Sıcaktan bunalan köpek, iki saatte bir oto yıkamacıda kendini yıkatıyor!

Yayımlandı

üzerinde

Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Cumhuriyet Mahallesi’nde yer alan eski Sanayi Sitesi’nde esnafın maskotu haline gelen bir , sıcaklardan serinlemenin yolunu oto yıkamacıda buldu.

Her iki saatte bir oto yıkamacıya giden köpek, işletme çalışanları tarafından tutulan tazyikli su ile serinliyor.

“HER İKİ SAATTE BİR YANIMIZA GELİYOR”

Oto yıkamacıda çalışan Selim Öner, köpeğin sanayinin maskotu haline geldiğini belirterek şunları söyledi:

“Sıcak havadan bunalınca her iki saatte bir yanımıza geliyor. Bizim de onu ıslatmak hoşumuza gidiyor. Bir aracı yıkıyoruz, bir onu. Hem yıkanıyor hem suyu içiyor. Yıkandıktan sonra çimlere gidip uzanıyor. Bir tane daha arkadaşı var, onu da yanında getiriyor. Arabayı yıkamaya başladığımızda suyun sesini duyunca o da geliyor. Boş oturduğumuzda gelmiyor. Gün boyunca altı defa geliyor. Biz sayıyoruz artık, saatlerini biliyoruz.”

Okumaya Devam Et

Gündem

Türkiye, Azerbaycan Üzerinden Cumartesi Günü Suriye’ye Günlük 6 Milyon m³ Doğalgaz Tedarikine Başlıyor

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması:
Türkiye, Cumartesi (2 Ağustos 2025) gününden itibaren Azerbaycan üzerinden Suriye’ye günlük 6 milyon m³ doğal gaz tedarikine başlıyor. Kilis–Halep hattıyla elektrik üretimine destek sunacak bu işbirliği, bölgesel enerji güvenliğini güçlendiriyor.

Öne Çıkanlar

  • Başlangıç Tarihi: 2 Ağustos 2025 Cumartesi

  • Günlük Hacim: 6 milyon metreküp doğalgaz

  • Güzergâh: Azerbaycan – Türkiye – Kilis – Halep

  • Kullanım Alanı: Halep’teki doğal gaz santrallerinde elektrik üretimi


1. Tedarik Planı ve Başlangıç Tarihi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Cumartesi gününden itibaren Azerbaycan üzerinden Suriye’ye doğal gaz tedarikine başlayacağız” açıklamasını yaptı . Türkiye, üç ay içinde akışı planladığı Kilis–Halep boru hattını devreye alarak bölgedeki enerji ihtiyacına hızlı bir yanıt sunmayı amaçlıyor.

2. Altyapı ve Güzergâh

  • Azerbaycan’dan Nakil: Hazar’dan gelen doğalgaz, Güney Gaz Koridoru vasıtasıyla Türkiye’ye ulaşıyor.

  • Türkiye İçinde: İstanbul–Ankara–Gaziantep istikametinden sonra Kilis sınır noktasına yönlendiriliyor.

  • Suriye’ye Geçiş: Kilis’ten Halep’e uzanan mevcut boru hattı üzerinden günlük 6 milyon m³ gaz akışı sağlanaca.

3. Planlanan Hacim ve Zaman Çizelgesi

  • Günlük Teslimat: 6 milyon metreküp

  • Yıllık Hedef: Yaklaşık 2 milyar metrekü

  • Üç Aylık Ön Hazırlık: Altyapı tamamlama ve izin süreçleri, 3 ay içinde akışa geçişi mümkün kılacak.

4. Siyasi ve Ekonomik Etkiler

  • Türkiye-Suriye İlişkileri: Enerji alanındaki işbirliği, iki ülke arasındaki diplomatik temasları güçlendirecek.

  • Bölgesel Güvenlik: Enerji arzı, Suriye’nin kuzeyindeki elektrik santrallerinin çalışmasını sağlayarak altyapı güvenliğini destekleyecek.

  • Ekonomik Boyut: Türkiye, transit ekonomisine ek gelir getirirken, Suriye’nin enerji maliyetlerinde azalma hedefleniyor .

5. Bölgesel Enerji Güvenliği ve Gelecek Adımlar

  • Elektrik İhracatı: Halep’e şimdilik 200 MW elektrik sağlanıyor; kapasitenin 700–800 MW’a çıkarılması planlanıyor .

  • Ek Projeler: Kilis–İdlib arasında yeni elektrik hattı projeleri ve Harem bölgesine ilave enerji bağlantıları gündemde.

  • Uzun Vadeli Hedef: Yıllık 2 milyar m³’ü aşan tedarik kapasitesiyle Suriye’nin enerji ihtiyacının önemli bir kısmı Türkiye üzerinden karşılanacak.


Sonuç olarak, Türkiye’nin Cumartesi günü başlatacağı günlük 6 milyon m³ doğal gaz ihracatı, bölgesel işbirliğini güçlendirmenin yanı sıra Suriye’nin enerji altyapısının iyileştirilmesine katkı sunacak. Enerji projelerinin başarıyla işletilmesi, bölge barışına ve ekonomik kalkınmaya olumlu yansıyacaktır.

Okumaya Devam Et

Gündem

Türkiye Ayaklandı: Avukat Serhat Aslan’ın Minguzzi Ailesine Skandal Sözlerine Tepkiler Çığ Gibi!

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
Kadıköy’de 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin annesi Yasemin Minguzzi’ye yönelik “Evladı ilk ölen o değil, son da olmayacak” ifadeleriyle gündeme gelen İzmir Barosu avukatı Serhat Aslan’a; hukuk camiası, barolar ve halkın tepkisi büyüyor. Çocuk adalet sistemi ve vicdan tartışmalarını derinlemesine ele alan kapsamlı haber.

1. Skandal Paylaşımın Detayları

İzmir Barosu üyesi Av. Serhat Aslan, 30 Temmuz 2025 günü sosyal medya hesabından yayımladığı mesajında, Kadıköy’de bıçaklanarak yaşamını yitiren 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin annesi Yasemin Minguzzi’ye yönelik ağır ifadeler kullandı. “Valla kimse kusura bakmasın bir kadın evlat acısı çekiyor diye bu kadar saçmalamasına müsamaha göstermek zorunda değiliz. Evladı ilk ölen değil. Son da olmayacak…” diyerek tepki çeken Aslan, sözlerine devamla “Not: Tamam inşallah benim çocuğum da ölür de o zaman anlarım” ifadelerini ekledi .

Bu paylaşımın ardından kısa sürede #SerhatAslanİstifa etiketleri Twitter’da trend topic olurken, kullanıcılar “Vicdansızlık bu kadarına da pes” ve “Çocuk acısı üzerinden siyaset olmaz” yorumlarıyla çıkışı kınadı .


2. Hukuk Camiasından Sert Tepkiler

Olay sonrası İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Av. Kardelen Ateşci, yaptığı yazılı açıklamada “Suça sürüklenen çocuk mağdurdur” vurgusunu yaparak, çocuk adalet sisteminin “cezalandırma değil onarma esasına” dayandığını belirtti. Ateşci, Aslan’ın mesajının bağlamından koparıldığını ve toplumda linç kültürünü körüklediğini söyleyerek, baro olarak yas ve adalet süreçlerinin insan onuruna uygun yürütülmesi için çalışmayı sürdüreceklerini vurguladı.

Öte yandan, İzmir Barosu yönetimi de Av. Serhat Aslan hakkında soruşturma başlattı. Baro’dan yapılan açıklamada, “Mesleki ilke ve etik kurallarına aykırı olduğu değerlendirilen paylaşımlarla ilgili disiplin süreçleri işletilecektir.” denildi .


3. Kamuoyu ve Sosyal Medya Patlaması

Aslan’ın sert ifadeleri, sosyal medyada tepkileri büyüttü. Instagram’da @esitlikicin platformu, paylaşımda “Avukatlık görevi, toplum vicdanını savunmaktır; hakareti değil” yorumuyla dikkat çekerken, Ekşi Sözlük ve YouTube’da da kullanıcılar videolar ve başlıklarla durumu “skandal” olarak nitelendirdi . Twitter’da #AdaletİçinSusmayacağız etiketi altında paylaşılan mesajlarda, “Bu ülkenin çocukları suça itilmektense suç mağduru kabul edilmeli” talepleri öne çıktı .

Gelen tepkiler arasında siyasiler de yer aldı; CHP İstanbul Milletvekili Murat Emir “Çocukların haklarını savunmak asli görevimizdir. Afaki söylemlerle acıyı istismar etmek, adaletin doğasına aykırıdır” şeklinde tweet attı .


4. Çocuk Adalet Sistemi Üzerine Tartışma

Söz konusu skandal, tekrar çocuk adalet sistemi ve suça sürüklenen çocukların statüsü tartışmasını alevlendirdi. Hukukçular “SSÇ” (Suça Sürüklenen Çocuk) yerine mağduriyet vurgusu yapılması gerektiğini savunurken; toplumsal algının değişmesi için medyanın sorumlu dil kullanması gerektiğine dikkat çekildi. Yasemin Minguzzi’nin eylemi sırasında dile getirdiği “Suça sürüklenen çocuk mağdurdur” mesajı, bir kez daha ön plana çıktı .

Baro uzmanları, çocukların hem korunma ihtiyacına hem de adli süreçte rehabilitasyona yönlendirilmesine odaklanan düzenlemelerin iyileştirilmesi çağrısında bulundu.


5. Gelecek Adımlar ve Hukuki Süreç

Disiplin soruşturması ve baro açıklamaları sonrası gözler, Aslan’ın istifa edip etmeyeceğine ve olası mahkeme süreçlerine çevrildi. Avukatların meslek kurallarını ihlal ettikleri takdirde Adalet Bakanlığı nezdinde de yaptırımlarla karşılaşabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, “Sahte bir avukat değil gerçek bir hukukçu olarak topluma güven vermek adına bu süreç titizlikle izlenmeli” diyo.

Aile avukatları ise, yas süreci tamamlanana kadar baskı ve linç söylemlerine karşı hukuki koruma taleplerini sürdüreceklerini açıkladı .


Sonuç:
Ahmet Minguzzi aile davası, sadece bir suç dosyası olmanın ötesinde Türkiye’de çocuk adalet sisteminin ve toplumsal vicdanın sınavı haline geldi. Avukat Serhat Aslan’ın sözleri, hukuk camiasında ve kamuoyunda derin bir yara açarken, bu skandalın sonrasında atılacak adımlar, hem adaletin işleyişi hem de toplumsal barış açısından kritik öneme sahip.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar