Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

Ekrem İmamoğlu’nun Yerine Adaylığı Gündemde!

Yayımlandı

üzerinde

Dilek İmamoğlu: “Ben Dilek Olarak Değişmedim”

Tutuklanması ve diplomasının iptaliyle gündeme oturan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yaşadığı hukuksuzluk ve adaletsizlik süreci, CHP içinde alternatif adaylık tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Bu tartışmaların en çarpıcı ismi ise, İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu oldu. “Ben Dilek olarak değişmedim” diyen Dilek İmamoğlu, sosyal sorumluluk projeleri ve toplumsal duyarlılıkla yoluna devam edeceğini vurguladı.


Adaylık Tartışmalarının Arka Planı

Ekrem İmamoğlu, görevden uzaklaştırılmasının ardından yaşanan gelişmelerle, üniversite diplomasının sahte olduğuna yönelik iddialar ve tutuklanma süreciyle tüm ülkenin gündemine oturdu. CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak tek aday gösterilen İmamoğlu’nun bu süreci, parti içinde ve kamuoyunda ciddi tartışmalara neden oldu.
Bu süreçte, “alternatif aday” olarak konuşulan isimlerin başında Dilek İmamoğlu yer aldı. Geleneksel söylemde “Bizim evin siyasetçisi Ekrem” olarak anılan İmamoğlu’nun eşi, yaşanan tüm hukuksuzluk ve adalet talepleri karşısında destek sözü verirken, aynı zamanda kendi duruşunu da netleştirdi.


Dilek İmamoğlu’nun Açıklamaları ve Tutum

“Ben Dilek Olarak Değişmedim”

T24 gibi önde gelen haber kaynaklarına verdiği röportajlarda Dilek İmamoğlu, geçen sene ortaya koyduğu duruşunun hâlâ geçerli olduğunu ifade etti. Kendisini hiçbir şekilde değiştirmediğini, aksine sosyal sorumluluk alanında ülkesine, çevresine ve dünyaya duyarlı bir şekilde çalışmaya devam edeceğini belirtti.
Bu açıklamada öne çıkan ifade; “Ben Dilek olarak değişmedim. Geçen sene ne dediysem durum hâlâ aynı” oldu. Dilek İmamoğlu, sosyal sorumluluk projelerine olan bağlılığını ve adalet, demokrasi ile eşitlik gibi temel değerlerin savunulmasına verdiği önemi vurgulayarak, kendi siyasi bir kimlik oluşturma arayışında olmadığını açıkça dile getirdi.

“Bizim Evin Siyasetçisi Ekrem”

Dilek İmamoğlu, siyasete atılma tartışmalarının asıl odak noktasını Ekrem İmamoğlu’nun siyasi mücadelesine odaklanmış olarak yorumladı. “Bizim evin siyasetçisi Ekrem, biz de ailesi olarak onu bu yolculuğunda desteklemeye devam edeceğiz” sözleriyle, eşinin yaşadığı zorlu süreçte yanında olduğunu, ancak kendi siyasi kariyerine adım atma niyetinde olmadığını ifade etti. Bu açıklama, kamuoyunda spekülasyonların önüne geçerken, partinin içindeki alternatif plan tartışmalarına da net bir cevap niteliğinde yer aldı.


Siyasi Perspektif ve Toplumsal Etki

Hukukun ve Adaletin Sorgulanışı

Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve tutuklanma süreci, sadece siyasi arenada değil, aynı zamanda hukuk ve adalet sisteminin işleyişinde de geniş yankı uyandırdı. Vatandaşlar, bu tür hukuksuz uygulamaların tekrarlanmaması için daha güçlü bir adalet sistemine ihtiyaç duyulduğunu belirtirken; gençlerin ve toplumun diğer kesimlerinin sesine kulak verilmesini talep ettiler.

Dilek İmamoğlu’nun açıklamalarında da yer alan “milyonlarca vatandaşımızın aynı adalet, demokrasi, hukuk ve eşitlik talebiyle ses çıkarması” ifadesi, toplumsal duyarlılığın bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Özellikle tutuklanan gençlerin yaşadığı mağduriyet, kamuoyunda adalet sisteminin yeniden sorgulanmasına ve sistemin iyileştirilmesi yönünde taleplerin artmasına neden oldu.

Sosyal Sorumluluk ve Dayanışma Mesajları

Dilek İmamoğlu, yaşanan bu zorlu süreçte toplumsal dayanışmanın önemine vurgu yaptı. “Tüm Türkiye bir araya geldi; birbirimizle dayanışarak ve birlikte mücadele ederek korkularımızı güce dönüştürdük” diyerek, halkın gösterdiği destek ve moralin ne kadar kıymetli olduğunu anlattı. Bu ifadeler, hem siyasi arenada hem de toplumsal düzeyde güçlenme ve birlik mesajı veriyor.

Ayrıca, Dilek İmamoğlu’nun, tutuklanan gençlere duyduğu üzüntüyü dile getirmesi, genç neslin adalet ve demokrasi mücadelesine olan inancını pekiştiriyor. Bu durum, özellikle sosyal medya ve genç kuşak tarafından büyük ilgi görürken, toplumsal bilincin artmasına da katkıda bulunuyor.


Ekrem İmamoğlu ve CHP’nin Geleceği

Ekrem İmamoğlu’nun yaşadığı bu zorlu süreç, CHP içindeki adaylık tartışmalarını da beraberinde getirdi. Parti, cumhurbaşkanı adayını belirlemek için ön seçim sürecine hazırlanırken, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasıyla ilgili sürecin netlik kazanması, partinin stratejisini de etkileyebilecek önemli bir unsur olarak öne çıkıyor.
Dilek İmamoğlu’nun açıklamaları ise, partinin mevcut siyasi duruşunu ve aile içindeki birlikteliği yansıtarak, alternatif adaylık spekülasyonlarına net bir cevap vermiş oldu. CHP içinde ve kamuoyunda, Ekrem İmamoğlu’nun yaşadığı hukuksuzluk sürecine karşı daha güçlü bir duruş sergileme çağrıları artarken, parti içindeki tartışmaların önümüzdeki günlerde de devam edeceği öngörülüyor.


Sonuç: Değişim Yok, Destek Var

Dilek İmamoğlu’nun “Ben Dilek olarak değişmedim” ifadesi, sadece kişisel bir duruşu yansıtmakla kalmıyor; aynı zamanda ekibin ve ailenin Ekrem İmamoğlu’na olan bağlılığını ve desteğini de ortaya koyuyor.
Toplumun ve siyaset arenasının dikkatini çeken bu gelişme, CHP’nin ve ülkenin geleceği açısından da önemli bir tartışma konusu olmaya devam edecek. Hukukun üstünlüğü, adalet ve demokrasi talepleri doğrultusunda, bu tür gelişmelerin sadece bireysel değil, toplumsal bir boyuta sahip olduğu unutulmamalı.

Ekrem İmamoğlu’nun yaşadığı süreç ve Dilek İmamoğlu’nun verdiği net mesaj, gelecekteki siyasi dinamikleri etkilerken, halkın bu konudaki beklentilerini de belirleyecek. Siyasete girmek veya alternatif adaylık tartışmaları, mevcut şartlarda öncelikle Ekrem İmamoğlu’nun mücadelesi ve ailesinin desteğiyle şekillenecek

Gündem

Sadakat indirimi Yargıtay’dan döndü, müebbet hapis aldı

Yayımlandı

üzerinde

4.Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Abdullah Kaya, 22 Eylül 2022’deki karar duruşmasında önce müebbet hapis cezasına mahkum edildi.

Daha sonra ölenin “sadakat yükümlülüğünü” yerine getirmediği gerekçesiyle verilen hapis cezası haksız tahrik uygulanarak 18 yıl hapis cezasına indirildi.

GEREKÇELİ KARAR AÇIKLANDI

Mahkeme, haksız tahrik indiriminin gerekçesini, “Sanık ve maktül resmen evli değilse de maktülün sanığın bir başkası ile resmi nikahla evli olduğunu bilerek olay gününe kadar yaşamaya devam etmiş olması, gayri resmi evliliklerinden bir çocuklarının dünyaya gelmiş olması, sanığın maktülün bakımını üstlenmiş olması dikkate alındığında sanıktan ayrılana kadar sanığa yönelik sadakat yükümlüğü bulunmasına rağmen bu yükümlüğe aykırı davranarak tanık Ç.D. ile ilişki yaşamasının meydana getirdiği haksız tahrik altında bu eylemi gerçekleştirmiş olması, haksız tahrikin niteliği de dikkate alınarak takdiren 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına.” diyerek açıkladı.

MAHKEME SAVCISI İTİRAZ ETTİ

Bu karara, mahkeme savcısı “sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği”, öldürülen Hülya Güllüce’nin yakınları ise “sanık hakkında tasarlayarak kasten öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiği ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği” yönünde Adana Bölge Adliye Mahkemesine itiraz etti.

DOSYA YARGITAY’A GÖNDERİLDİ

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 25.11.2022 tarihli kararında yapılan itirazları reddetmesi ve kararı yerinde bulması üzerine dosya Yargıtay’a gönderildi.

KARAR BOZULDU

Yargıtay 1.Ceza Dairesi yaptığı inceleme sonucunda 2 Ekim 2024’te yerel Adana 4.Ağır Ceza Mahkemesinin sanık Abdullah Kaya’ya haksız tahrik indirimli verdiği 18 yıl hapis cezası kararını ve Bölge Adliye Mahkemesi 1.Ceza Dairesinin itirazların reddi yönündeki kararını bozdu.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanık Abdullah Kaya’ya verilen haksız tahrik indirimli 18 yıl hapis cezasını, “Dosya kapsamına göre, maktulün sanıkla yaşadığı süre boyunca tanık beyanları ile doğrulandığı üzere resmi evlilik talebini ısrarla dile getirdiği, sanığın kabul etmemesi üzerine maktulün sanıkla son dokuz ay boyunca aynı ev içerisinde farklı odalarda yatmaya başladıkları, bu süre zarfında maktulün başka biriyle duygusal bir yakınlık kurduğu ve evlenmek istediği, bu hususu da müşterek çocukları ve sanıkla paylaştığının anlaşılması karşısında, maktulün resmi olarak eşi olmayan sanığa karşı sadakat yükümlülüğü bulunmaması ve maktulden kaynaklanan sanığa yönelen hukuk kuralları ile korunan hiçbir haksız davranış olmadığı halde sanık hakkında şartları oluşmayan haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.” gerekçesiyle bozdu.

DAVA YENİDEN GÖRÜLDÜ

Yargıtay 1.Ceza Dairesinin bozma kararı üzerine dava dosyası Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesine yeniden gönderildi.

Karar duruşmasına sanık Abdullah Kaya ile taraf avukatları katıldı. Duruşmayı, CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, CHP Adana Kadın Kolları Başkanı Özgürtan Çığ da izledi.

Sanık Abdullah Kaya savunmasında, dini nikahla evli olduğu Hülya Güllüce ile ayrı ayrı odalarda yattıkları iddiasının doğru olmadığını söyledi.

Hülya Güllüce’nin sineklerden dolayı içeride yattığını belirten Kaya, eşinin kendisine ayrılmak istediğini söylemediğini, bu sırada başka biriyle görüşmeye devam ettiğini iddia ederek, ”Hülya ile aramız iyiydi. Ben ona her zaman ev işlerinde yardım ederdim. Kendisine hiçbir zamanda şiddet uygulamadım. Hatta kendisine çalışmamasını söylerdim. O da bana, ‘Ben namusumla çalışıyorum’ derdi. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Çünkü bana ayrılmak istediğini, başkasıyla evlenmek istediğini hiçbir şekilde söylemedi. Ben bunu hak etmiyorum.” dedi.

ÖMÜR BOYU HAPİS CEZASI ALDI

Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütaalasında sanığın “Kasten insan öldürme” suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını ve tutukluluğunun devamını talep etti.

Mahkeme heyeti, daha önce 18 yıl hapis cezasına mahkum ettiği sanık Abdullah Kaya’yı müebbet hapis cezasına mahkum edip, tutukluluk halinin devamına karar verdi.

NE OLMUŞTU?

‘nın Çukurova ilçesinde 04 Ekim 2020’de meydana gelen olayda,17 yaşındaki S.N.K., evdeki gürültü seslerine uyanıp, içeriye gittiğinde annesi Hülya Güllüce’yi yerde kanlar içerisinde buldu.

S.N.K.’nin durumu 112 Acil Çağrı Merkezine haber vermesi üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde, başından ve vücudunun çeşitli yerlerinden tabancayla vurulan Güllüce’nin hayatını kaybettiğini belirledi.

Olay sonrası inşaat ustası Abdullah Kaya, cinayette kullandığı tabanca ile polise giderek teslim olup tutuklandı.

Okumaya Devam Et

Gündem

Resmi Gazete’de bugün (25 Nisan 2025 Resmi Gazete kararları)

Yayımlandı

üzerinde

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

YÖNETMELİKLER

– İstanbul Okan Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

– Trakya Üniversitesi Meslek Yüksekokulları Eğitim, Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

– Yeditepe Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

TEBLİĞ

– Binalarda Enerji Performansı Ulusal Hesaplama Yöntemine Dair Tebliğ (Tebliğ No: MHG/2017-26)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ

İLÂN BÖLÜMÜ

a – Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları
b – Çeşitli İlânlar

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Döviz Kurları ve Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

Okumaya Devam Et

Gündem

Satışa çıktı! A101 aktüel katalog 24 Nisan: A101 marketlerde ev gereçleri, beyaz eşya, tekstil ürünleri, oyuncaklar, mobilya çeşitleri satışta

Yayımlandı

üzerinde

Oyuncak Piknik Sepeti 149 TL

Oyuncak Çekçekli Market Arabası 289 TL

Oyuncak Mini Puset 129 TL

Oyuncak Mikser ve Kahve Makinesi 99,50 TL

Oyuncak Pilli Süpürge 399 TL

Oyuncak Sürtmeli İnşaat Araçları 139 TL

Oyuncak Tren Seti 249 TL

Oyuncak Şirin Davul 99,50 TL

Oyun Hamurlu Kuaför Seti 99,50 TL

Oyuncak Güzellik Seti Fön Makineli 219 TL

Oyuncak Batman Oto Taşıyıcı Araç 169 TL

Çantalı Boyama Kitabı 39,50 TL

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar