Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

Google’da asla yazmamanız gereken kelime! Sistemlerinizi kilitleyebilir

Yayımlandı

üzerinde

Google'da asla yazmamanız gereken kelime! Sistemlerinizi kilitleyebilir

Siber güvenlik dünyasında dikkat çeken bir olay yaşandı: Google’da “Bengal kedisi sahiplenmenin yasal olup olmadığı” hakkında arama yapan kullanıcılar, bir siber saldırının hedefi haline geldi. Siber güvenlik firması SOPHOS, olayla ilgili acil bir uyarı yayımlayarak, özellikle “Avustralya’da Bengal kedileri yasal mı?” ifadelerini arama motorlarında sorgulamaktan kaçınılması gerektiğini bildirdi.

Google’da “Avustralya’da Bengal kedileri yasal mı?” ifadesini aratan kullanıcıların, arama sonuçlarının üst kısmında yer alan sahte bağlantılara tıklamaları sonucu kişisel bilgilerinin çalındığı bildirildi. Siber güvenlik şirketi SOPHOS, yaptığı açıklamada, kullanıcıları bu kelimeleri arama motorlarında yazmamaları konusunda uyardı ve konuyla ilgili ciddi risklere dikkat çekti.
SOPHOS’a göre, bu saldırı genellikle “SEO zehirlenmesi” adı verilen bir yöntemle gerçekleştiriliyor. Bu taktikle, saldırganlar kontrol ettikleri kötü niyetli siteleri Google gibi arama motorlarının sonuçlarında en üst sıralara çıkarıyor.
Kullanıcılar, bu zararsız gibi görünen bağlantılara tıklayarak:Kötü Amaçlı Reklam Yazılımlarına yönlendiriliyor,Güvenilir görünen ancak aldatıcı pazarlama sayfalarına giriş yapıyor,Arama sonuçlarında gizlenmiş zararlı bağlantılara maruz kalıyor.
SOPHOS, siber saldırı tehdidine karşı kullanıcıların güvenliğini sağlamak için şu önerilerde bulundu:
Şifrelerinizi Değiştirin: Kötü niyetli bağlantılara tıkladığınızı düşünüyorsanız, tüm hesap şifrelerinizi hemen değiştirin.Antivirüs Yazılımı Kullanın: Güncel bir güvenlik yazılımı, kötü amaçlı yazılımları tespit edebilir ve cihazınızı koruyabilir.
Bağlantıların Güvenilirliğini Kontrol Edin: Tıkladığınız bağlantıların URL’lerini dikkatlice inceleyin. Güvenilir olmayan bağlantılardan kaçının.Resmi Kaynaklara Yönelin: Arama motoru sonuçlarından ziyade, doğrudan bilinen ve güvenilir web sitelerine erişim sağlayın.Tarayıcı Geçmişinizi Temizleyin: Potansiyel olarak tehlikeli bağlantılara giriş yaptıysanız, tarayıcı geçmişinizi ve önbelleğinizi temizleyin.
Bu olay, siber tehditlerin ne kadar hedef odaklı olabileceğini bir kez daha göstermektedir. Siber saldırganlar, popüler konuları kullanarak bireyleri yanıltmaya çalışabilir. Özellikle egzotik hayvanlar gibi ilgi çekici ve çok aranan konular, siber suçlular için bir fırsat haline gelebilir. Kullanıcıların, internet güvenliği konusunda bilinçli olması, sahte sitelerden uzak durması ve bilgiye ulaşırken dikkatli davranması bu tür tehditlerden korunmanın en etkili yollarından biridir.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

iPhone 17 Apple Türkiye’de ön siparişe açıldı: Mağazada satış tarihi belli oldu

Yayımlandı

üzerinde

iPhone 17, yapay zekâ (AI) özelliklerini destekleyecek, hızlı şarj ve geliştirilmiş pil ömrü sunacak. Önceki modele göre sekiz saat daha uzun video oynatma süresi sağlayacak.

Daha büyük ekran ve daha ince çerçevelerle gelen yeni iPhone, 256 GB’tan başlayan depolama seçenekleriyle satışa çıkacak. Cihaz beş farklı renkte sunulacak: siyah, lavanta, sis mavisi, adaçayı yeşili ve beyaz.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Akıllı telefonlarda yeni dönem: eSIM devrimi nedir?

Yayımlandı

üzerinde

Apple’ın tanıttığı yeni ultra ince iPhone Air, tüm dünyada -Çin dahil- yalnızca eSIM desteği sunan ilk cihaz oldu. Çin, katı kuralları nedeniyle eSIM’e direnen en büyük pazarlardan biriydi. Ancak Apple’ın etkisiyle, ülkede ilk kez China Unicom üzerinden eSIM kullanılabilir hale geldi.

İLK SIM KART 1991’DE ÜRETİLDİ

İlk SIM kart 1991’de Alman şirketi Giesecke+Devrient tarafından üretildi ve kredi kartı boyutundaydı.

1996’da mini SIM, 2010’da iPhone 4 ile birlikte micro SIM, 2012’de ise nano SIM hayatımıza girdi.

Nano SIM on yılı aşkın süredir standart olarak kullanılıyor. Ancak Apple’ın öncülüğünde yalnızca eSIM’li cihazlara geçiş artık kaçınılmaz görünüyor.

SIM KARTLAR TARİHE Mİ KARIŞACAK?

BBC’ye konuşan CCS Insight analisti Kester Mann, Apple’ın duyurusunu “fiziksel SIM kartın sonunun başlangıcı” olarak yorumladı.

Ancak Apple, SIM kartı tamamen terk etmiyor. Samsung ve Google gibi diğer büyük üreticiler de eSIM’i seçenek olarak sunsa da, pek çok bölgede SIM kart girişini koruyor.

Buna rağmen uzmanlar, yönün belli olduğunu vurguluyor. CCS Insight’ın tahminine göre, 2024 sonunda dünyada 1,3 milyar eSIM’li kullanılıyordu. Bu sayının 2030’da 3,1 milyara ulaşması bekleniyor.

AVANTAJLARI NELER?

eSIM (embedded / gömülü SIM), fiziksel kart yerine telefonun içine gömülü bir SIM teknolojisi. Kullanıcılar seyahat ettiklerinde kolayca hat ekleyebiliyor, operatör değiştirebiliyor ya da aynı telefonda birden fazla hat saklayabiliyor. Çoğu cihaz sekiz adede kadar eSIM depolayabiliyor, ikisi aynı anda aktif kullanılabiliyor.

eSIM’in kurulumu ve taşınması uzun süredir zahmetliydi. Telefon değiştirirken eSIM’ler, fiziksel kartı takıp çıkarmak kadar kolay değildi. Ancak yeni Android 16 ve iOS 26 güncellemeleri sayesinde artık eSIM’ler cihazlar arasında daha kolay aktarılabiliyor.

Yine de bazı operatörler hâlâ kullanıcıları uygulamalarına yönlendiriyor ya da manuel işlem talep ediyor. Ayrıca telefon bozulursa SIM’i çıkarıp başka cihaza takma seçeneği yok. Zira birçok kullanıcının akıllı telefonu halen eSIM destekler düzeyde değil.

İLK SOMUT FAYDALAR

Apple, bu yıl eSIM cihazlara somut faydalar ekledi. iPhone 17 Pro, “yalnızca eSIM” tasarımı sayesinde daha büyük batarya barındırıyor ve video oynatma süresini iki saat uzatıyor. Bu, eSIM telefonların tüketiciye doğrudan avantaj sağladığı ilk örnek.

Digital Trends’in aktardığı uzman öngörülerine göre, iPhone Air’in küresel etkisi sayesinde operatörler de hızla eSIM desteğini genişletmek zorunda kalacak.

eSIM standardı ilk olarak 2016’da telefonlarda kullanılmaya başlandı (örneğin Google Pixel 2). Motorola da 2020’de ilk “yalnızca eSIM” telefonu piyasaya sürmüş olsa da, Apple’ın adımıyla eSIM artık ana akıma giriyor.

DAHA MI GÜVENLİ?

Bunların yanı sıra eSIM, fiziksel SIM’e göre daha modern, şifreleme tabanlı ve güvenli bir yapı sunuyor.

Örneğin, çıkarılabilir SIM kart olmadığı için telefon çalındığında SIM’i söküp başka cihaza takmak mümkün değil. Hattı kayıp/çalıntı durumda hızlıca devre dışı bırakmak ya da yeni profil yüklemek de daha kolay.

Geleneksel SIM kartların klonlanması ya da kopyalanması yıllardır bir güvenlik riskiydi. eSIM profilleri ise operatörün dijital olarak imzaladığı, şifreli sertifikalarla çalışıyor.

Ancak eSIM’ler söz konusu olduğunda operatörlerin güvenli olması gerekliliği de önem kazanıyor.

Zira dolandırıcılar, operatör üzerinden sizin adınıza eSIM çıkartılmasını sağlayabilir. Örneğin kimlik hırsızlığı, sosyal mühendislik veya operatörün güvenlik zafiyeti gibi durumlardan yararlanabilirler. Yani eSIM dijital güvenliği artırıyor ama operatör tarafında insan hatası varsa risk devam ediyor. eSIM profilleri dijital olarak dağıtıldığı için, operatörün sunucu altyapısı güvenli değilse yine risk ortaya çıkabilir.

TÜRKİYE’DE DURUM NE?

Bu arada iPhone 17 Air modeli Türkiye’ye de yalnızca eSIM ile gelecek.
eSIM teknolojisi yakın zamanda Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) bazı yabancı eSIM sağlayıcılarına erişim engeli getirmesiyle gündeme gelmişti.

10 Temmuz’da; Saily, Airalo, Holafly, Nomad, Instabridge, Mobimatter, Alosim ve BNESIM adlı eSIM hizmet sağlayıcılarını engelleme kararı almıştı.

Bu platformlar, genellikle yurt dışına çıkan kullanıcıların internete uygun fiyatla erişmek için kullandığı eSIM hizmeti veriyordu. O dönemde BTK’nın kararı, Türkiye’deki operatörlerin eSIM hizmetlerini teşvik etme amaçlı olarak yorumlanmıştı.

Yetkililer ise bu yabancı sağlayıcıların Türkiye’de ilgili izin ve lisanslara sahip olmadığını belirterek güvenlik risklerine dikkat çekmişti.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Yapay zeka şirketlerine davalar başladı

Yayımlandı

üzerinde

Perplexity AI, Encyclopedia Britannica ve Merriam-Webster’ın internet aramaları için “cevap motorunda” içeriklerini kötüye kullandığını iddia etmesinin ardından telif hakkı sahipleri tarafından ihlal iddiasıyla dava edilen son şirketi oldu.

Şirketin avukaları, çarşamba günü New York federal mahkemesinde Perplexity’nin kendi materyallerini yasadışı bir şekilde kopyaladığını ve web trafiğini yapay zeka tarafından oluşturulan özetlere yönlendirerek gelirlerini azalttığını iddia eden dilekçeyi sundu. 

Öte yandan, San Francisco’daki bir federal yargıç, yapay zeka şirketi Anthropic ile telif hakkı ihlali nedeniyle şirkete dava açan bir grup yazar arasında, cuma günü duyurulan 1,5 milyar dolarlık tarihi anlaşmayı şimdilik onaylamadı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar