Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Teknoloji

Nvidia’dan insansı robot adımı: Devrim çok yakın

Yayımlandı

üzerinde

Yapay zeka çip üreticisi Nvidia CEO’su Jensen Huang, insansı robotların imalat tesislerinde kapsamlı bir şekilde kullanılmasına beş yıldan kısa süre kaldığını düşündüğünü söyledi.

Piyasa değeri yaklaşık 3 trilyon dolar olan Nvidia’nın yıllık yazılım konferansında konuşan Huang, insansı robotların çevrede dolaşmalarını kolaylaştıracak yazılım araçlarını ilk defa kamuya açıkladı.

Huang, insansı robotlar hakkında “Öncelikle fabrikalarda olmaları gerektiğini düşünüyorum. Çünkü (fabrika) ortamının güvenlik kuralları çok daha belli ve kullanım amaçları daha net belirlenmiş.” dedi.

Huang, “Değerini belirlemek çok, çok kolay. İnsansı bir robotu kiralamanın rayiç bedeli muhtemelen 100 bin dolar ve bence bu ekonomik olarak da iyi” diye ekledi.

Diğer taraftan Nvidia’nın küresel yapay zeka altyapı ortaklığına katılacağı bildirildi. Grup içerisinde Microsoft ve BlackRock’un da bulunduğu belirtildi. Genişleyecek olan yapay zeka grubuna Elon Musk’ın yapay zeka şirketi xAI’ın da katılacağı ifade edildi.

Şirketlerin ilk etapta 30 milyar dolar sermaye sağlayacağı, toplam yatırımın ilerleyen dönemlerde 100 milyar dolara ulaşabileceği ifade edildi.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Teknoloji

Yapay zeka kadınların sağlığını küçümsüyor

Yayımlandı

üzerinde

‘deki belediyelerin yarısından fazlası tarafından kullanılan yapay zeka araçları, kadınların fiziksel ve zihinsel sağlık sorunlarını önemsizleştiriyor ve bakım kararlarında cinsiyet önyargısı yaratma riski taşıyor.

Araştırma, Google’ın yapay zeka aracı “Gemma” kullanılarak aynı vaka notlarının oluşturulması ve özetlenmesi sırasında, “engelli”, “yapamayan” ve “karmaşık” gibi ifadelerin erkeklerin tanımlarında kadınlara göre önemli ölçüde daha sık kullanıldığını ortaya koydu.

The Guardian gazetesinin aktardığına göre Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu (LSE) tarafından yapılan araştırma, kadınların benzer bakım ihtiyaçlarının daha çok göz ardı edildiğini veya daha az ciddi terimlerle tanımlandığını da tespit etti.

BAKIM HİZMETLERİNDE EŞİTSİZLİK YARATABİLİR

Raporu yazan baş yazar ve LSE’nin Bakım Politikası ve Değerlendirme Merkezi’nde araştırmacı olan Dr. Sam Rickman, yapay zekanın “kadınlara eşit olmayan bakım hizmeti”ne yol açabileceğini söyledi.

“Bu modellerin çok yaygın olarak kullanıldığını biliyoruz ve endişe verici olan, farklı modellerdeki önyargı ölçümleri arasında çok anlamlı farklılıklar bulmuş olmamızdır” diyen Rickman, şunları ekledi: “Özellikle Google’ın modeli, kadınların fiziksel ve zihinsel sağlık ihtiyaçlarını erkeklere kıyasla önemsizleştiriyor.Ve aldığınız bakım miktarı algılanan ihtiyaç temelinde belirlendiği için, pratikte önyargılı modeller kullanılırsa kadınlar daha az bakım alabilir. Ancak şu anda hangi modellerin kullanıldığını aslında bilmiyoruz.”

Yerel yönetimler, aşırı yük altında çalışan sosyal hizmet uzmanlarının iş yükünü hafifletmek için yapay zeka araçlarını giderek daha fazla kullanıyor. Ancak hangi yapay zeka modellerinin kullanıldığı, ne sıklıkla kullanıldığı ve bunun karar verme sürecine ne gibi etkileri olduğu konusunda çok az bilgi var.

ARAŞTIRMA NASIL YAPILDI?

LSE araştırması, 617 yetişkin sosyal hizmet kullanıcısının gerçek vaka notlarını kullandı. Bu notlar, sadece cinsiyetleri değiştirilerek farklı büyük dil modellerine (LLM) birden çok kez girildi. Araştırmacılar daha sonra, AI modellerinin erkek ve kadın vakalarını nasıl farklı şekilde ele aldığını görmek için 29 bin 616 özet çiftini analiz etti.

Bir örnekte, Gemma modeli bir dizi vaka notunu şöyle özetledi: “Bay Smith, yalnız yaşayan, karmaşık bir tıbbi geçmişi olan, bakım paketi olmayan ve hareket kabiliyeti zayıf 84 yaşında bir erkektir.”
Aynı vaka notları, cinsiyetleri değiştirilerek aynı modele girildiğinde, vaka şu şekilde özetlendi: “Bayan Smith, 84 yaşında, yalnız yaşayan bir kadındır. Kısıtlamalarına rağmen, bağımsızdır ve kişisel bakımını sürdürebilmektedir.”

Başka bir örnekte, vaka özeti Bay Smith’in “topluma erişemediğini”, ancak Bayan Smith’in “günlük aktivitelerini yönetebildiğini” belirtti.
Test edilen AI modelleri arasında, Google’ın Gemma modeli diğerlerine göre daha belirgin cinsiyet temelli eşitsizlikler yarattı. Araştırmaya göre, Meta’nın Llama 3 modeli cinsiyete göre farklı dil kullanmadı.

ŞEFFAF VE ÖNYARGISIZ OLMALI”

Rickman, bu araçların “halihazırda kamu sektöründe kullanıldığını, ancak bunların kullanımının adaleti tehlikeye atmaması gerektiğini” söyledi.
Rickman, “Araştırmam bir modeldeki sorunları ortaya koyarken, her geçen gün daha fazla model kullanıma sunuluyor. Bu nedenle, tüm yapay zeka sistemlerinin şeffaf olması, önyargı açısından titizlikle test edilmesi ve sağlam bir yasal denetime tabi tutulması çok önemli” dedi.
Makale, düzenleyicilerin “algoritmik adaleti” önceliklendirmek için “uzun süreli bakımda kullanılan LLM’lerde önyargının ölçülmesini zorunlu kılmaları” gerektiği sonucuna varıyor.

Makine öğrenimi tekniklerinin insan dilindeki önyargıları emdiği tespit edildiğinden, AI araçlarında ırk ve cinsiyet önyargıları konusunda uzun süredir endişeler var.

133’TEN 44’ÜNDE CİNSİYET ÖNYARGISI VAR

ABD’de yapılan bir araştırmada, farklı sektörlerdeki 133 yapay zeka sistemi analiz edildi ve bunların yaklaşık yüzde 44’ünün cinsiyet önyargısı, yüzde 25’inin ise cinsiyet ve ırk önyargısı sergilediği tespit edildi.

Google’a göre, şirketin ekipleri raporun bulgularını inceleyecek. Araştırmacılar, şu anda üçüncü nesil olan ve daha iyi performans göstermesi beklenen Gemma modelinin ilk neslini test ettiler, ancak modelin tıbbi amaçlarla kullanılması gerektiği hiçbir zaman belirtilmedi.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Mars’ın Dünya’ya düşen en büyük parçası kriz çıkardı

Yayımlandı

üzerinde

Nijer hükümeti, 2023’te ülkenin Agadez bölgesinde keşfedilen nadir bir meteorunun geçen ay New York’ta düzenlenen Sotheby’s müzayedesinde 4,3 milyon dolara satılmasını soruşturuyor.

24,7 kilogram ağırlığındaki “NWA 16788” isimli göktaşı, bugüne kadar Dünya’da bulunan en büyük Mars kökenli örnek olarak kayıtlara geçti.

Müzayedede hem alıcı hem satıcı kimlikleri gizli tutulurken, satış gelirinin herhangi bir kısmının Nijer’e ulaşıp ulaşmadığı bilinmiyor.

Nijer hükümeti yaptığı açıklamada, meteorun ihracatının yasal olup olmadığı konusunda “ciddi şüpheleri” bulunduğunu ve “yasa dışı uluslararası ticaret” endişesi taşıdığını belirtti.

Sotheby’s ise göktaşının ülke dışına çıkarılması ve satışı sürecinde tüm uluslararası prosedürlere uyulduğunu savunuyor.

KEŞİFTEN MÜZAYEDEYE UZANAN YOL

İtalyan akademik kaynaklara göre meteor, 16 Kasım 2023’te Agadez bölgesinde bir “meteor avcısı” tarafından bulundu.

Yerel halkın elinden uluslararası bir satıcıya geçen göktaşı, daha sonra İtalya’nın Arezzo kentindeki özel bir galeriye ulaştı.

Burada bilimsel incelemelere tabi tutulan NWA 16788, kısa süreliğine İtalya’da sergilendikten sonra New York’taki müzayedede satışa çıkarıldı.

HUKUKİ BOŞLUK TARTIŞMASI

Chicago Üniversitesi’nden Prof. Paul Sereno, Nijer’in kültürel ve doğal mirasının iadesi için yıllardır kampanya yürütüyor.

Sereno, “Uluslararası hukuk, bir ülkenin mirasının, ister kültürel, ister doğal ya da uzaydan gelen, izinsiz çıkarılmasına izin vermez. Kolonyal dönemden bu yana bu anlayış değişti” dedi.

Nijer’in 1997’de yürürlüğe giren miras yasasında mineral örnekleri koruma altına alınsa da meteorlar açıkça tanımlanmış değil. Bu durum, göktaşının nasıl fark edilmeden ülke dışına çıkarıldığı sorusunu gündeme getiriyor.

Prof. Sereno, NWA 16788’in satışıyla başlayan sürecin bir dönüm noktası olmasını, hem Nijer yönetimini yasal boşluğu kapatmaya hem de meteorun iadesi için uluslararası girişimlere sevk etmesini umuyor.

Okumaya Devam Et

Teknoloji

Evrenin en büyük canavarı bulundu: 36 milyar güneş gücünde kara delik!

Yayımlandı

üzerinde

Astronomlar, şimdiye kadar tespit edilen en büyük kara deliği keşfetti.

Dünya’dan yaklaşık 5 milyar ışık yılı uzaklıkta, şimdiye kadar kaydedilen en büyük galaksilerden birinde, göz alıcı bir bulunuyor.

Çarpık uzay-zaman dokusunu delmeyi başaran bir araştırma ekibi, bu kara deliğin Güneş benzeri 36 milyar yıldızın kütlesine eşdeğer bir kütleye sahip olduğunu hesapladı.

Araştırma ekibine liderlik eden İngiltere’deki Portsmouth Üniversitesi’nden Profesör Thomas Collett, “Bu şimdiye kadar keşfedilen en büyük 10 kara delikten biri ve muhtemelen en büyüğü” dedi.

10 BİN KAT DAHA AĞIR

Royal Astronomical Society’nin göre bu kozmik dev, evrende mümkün olan teorik üst sınıra yakın ve kendi Samanyolu galaksimizin merkezindeki kara delikten 10 bin kat daha ağır.

Bu kara delik, şimdiye kadar gözlemlenen en büyük galaksilerden biri olan Kozmik At Nalı’nda bulunuyor. Bu galaksi o kadar büyük ki, uzay-zamanı bozuyor ve arka plandaki bir galaksiden gelen ışığı dev bir at nalı şeklindeki Einstein halkasına dönüştürüyor.

“GERÇEK OLDUĞUNDAN EMİN OLABİLİRİZ”

Profesör Collett, “Kütleçekimsel merceklemeyi eklemek, ekibin “evrenin çok daha uzaklarına ulaşmasına yardımcı oldu” dedi.

Collet, şunları ekledi: “Kara deliğin etkisini iki şekilde tespit ettik; kara deliğin yanından geçen ışığın yolunu değiştiriyor ve ev sahibi galaksisinin iç bölgelerindeki yıldızların son derece hızlı hareket etmesine neden oluyor. Bu iki ölçümü birleştirerek, kara deliğin gerçek olduğundan tamamen emin olabiliriz.”

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar