Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

“Zeytinburnu’nda 2 Yaşındaki Elif’in Feci Ölümü: Balkon Kazasında Hayatını Kaybeden Minik Elif’e Veda”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması

Zeytinburnu Sümer Mahallesi’nde balkondan düşerek yaşamını yitiren 2 yaşındaki Elif’in trajik ölümü sonrasında aile ve mahalle sakinlerinin tepkisi, uzmanların güvenlik uyarıları ve hukuki süreç detaylarını öğrenin.

Özet:
Zeytinburnu Sümer Mahallesi’nde 5. kattaki evlerinin balkonunda oynarken dengesini kaybedip düşen 2 yaşındaki Elif bebek, tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Olayın ardından hem aile hem de mahalle sakinleri derin üzüntü yaşarken, uzmanlar benzer kazaların önüne geçmek için özellikle balkon ve pencere güvenlik önlemlerinin hayati önem taşıdığını vurguladı. Jandarma ekipleri olayla ilgili soruşturma başlatırken, toplumda çocuk güvenliğinin artırılması amacıyla hem bireysel hem de yasal çerçevede adımların atılması gerektiği belirtildi.

Olayın Detayları

Zeytinburnu Sümer Mahallesi’ndeki Erkan ve Cansel Kaya çiftinin 5 çocuğundan en küçüğü olan 2 yaşındaki Elif, 14 Mayıs akşamı evlerinin 5. katındaki balkonunda oyun oynadığı sırada dengesini kaybederek aşağıya düştü. Olayı fark eden aile fertleri ve çevredekiler büyük panik yaşadı; ihbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri minik Elif’i hızlıca ambulansla hastaneye kaldırdı, ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı .

Aile ve Mahalle Sakinlerinin Tepkisi

Elif’in ani kaybı, başta anne Cansel ve baba Erkan Kaya olmak üzere tüm aileyi yasa boğdu . Komşular, “Minik Elif her zaman neşeliydi, böyle bir felaket hiç beklemiyorduk” sözleriyle derin üzüntülerini paylaştı. Mahallede çocuk oyun alanlarındaki ve konutlardaki güvenlik eksikliklerine dair kaygılar tekrar gündeme geldi.

Uzman Görüşü ve Güvenlik Önlemleri

Çocuk sağlığı ve güvenliği uzmanları, ev içi yükseklik kaynaklı kazaların en sık balkon ve pencere alanlarında meydana geldiğini belirtiyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, yükseklikten düşmelerin önüne geçmek için “tehlikeli bölgelere erişimi kısıtlamak, koruma sistemleri (parmaklık, cam koruyucu), mobilya yerleştirmesi ve kapı/pencere kilitleri” gibi düzenlemeler şarttır . Ayrıca uzmanlar, “Balkon ve pencere önlerine tırmanılabilir mobilya konulmaması, çocuk kapıları ve koruyucu file takılması” gibi basit ama etkili yöntemlerin hayat kurtardığını vurgulamaktadır .

Hukuki Süreç ve Sorumluluk

Olayın ardından Zeytinburnu İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından soruşturma başlatıldı; iki yaşındaki Elif’in ölümüne neden olduğu iddia edilen güvenlik ihmallerinin tespiti ve varsa sorumlular hakkında adli işlemlere geçileceği açıklandı . Türk Ceza Kanunu’nun 89. ve 90. maddeleri gereğince “kasten veya taksirle yaralama ve ölüme neden olma” hükümleri uyarınca, ihmal sonucu ortaya çıkan kazalarda mağdurun hakları savunulacak ve yasal süreç işletilecektir.

Sonuç ve Farkındalık

Minik Elif’in trajik ölümü, özellikle şehir merkezlerindeki yüksek katlı konutlarda yaşayan aileleri bir kez daha uyarıyor: Çocuk güvenliği ihmal edilemez bir sorundur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, her yıl dünya genelinde on binlerce çocuk yükseklikten düşme nedeniyle hayatını kaybetmekte veya ciddi şekilde yaralanmaktadır; alınacak doğru önlemler bu sayıyı önemli ölçüde azaltabilir . Toplumda farkındalık arttıkça, aynı acıların bir daha yaşanmaması adına hem bireyler hem de yerel yönetimler üzerine düşen tedbirleri ivedilikle uygulamalıdır.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Türkiye’nin en yoksul ve en zenginlerinin yaşadığı yerler belli oldu — TÜİK verileri açıklandı

Yayımlandı

üzerinde

FatihDoganMedya Haber — 18 Ağustos 2025 11:49
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ilk kez yayımladığı “Sosyoekonomik Seviye (SES) — 2023” bülteniyle, hanehalklarının sosyoekonomik durumunu il ve ilçe düzeyinde haritalandırdı. Araştırma, eğitim, meslek ve gelir gibi değişkenlerin birlikte değerlendirildiği bir SES skoru kullanılarak Türkiye’de “en zengin” ve “en yoksul” bölgeleri ortaya koydu.

KAYNAK:Türkiye İstatistik Kurumu


Özet

  • TÜİK verilerine göre il düzeyinde en yüksek sosyoekonomik seviye İstanbul, ilçe düzeyinde ise Çankaya (Ankara) ilk sırada yer aldı.

  • Orta ve uç dağılım dikkat çekici: hanehalklarının yalnızca %1,1’i “en üst” sosyoekonomik seviyede yer alıyor; %16,7’si ise “en alt” kategoride. Bu durum gelir/yaşam dengelerinde belirgin bir kutuplaşma gösteriyor.


Hangi iller ve ilçeler “zirve”de?

TÜİK’in ilçe bazlı ortalama SES skoru sıralamasında en yüksek SES puanlarına sahip ilk yedi ilçe şu şekilde açıklandı: Çankaya (Ankara), Kadıköy (İstanbul), Beşiktaş (İstanbul), Etimesgut (Ankara), Nilüfer (Bursa), Bakırköy (İstanbul) ve Güzelbahçe (İzmir). Bu ilçeler yüksek eğitim düzeyi, gelir ve beyaz-yakalı istihdamın yoğunluğu ile öne çıkıyor.

Ayrıca TÜİK verileri, “en üst” ve “üst” gruplarındaki hanehalklarının coğrafi yoğunluğunu da paylaştı: örneğin en üst ve üst gruptaki hanehalklarının büyük kısmı İstanbul ve Ankara’da yoğunlaşıyor; il düzeyinde üst ve en üst grupların önemli bir kısmı İstanbul’da bulunuyor.


“Dip”teki ilçeler — en düşük SES skoruna sahip yerler

Araştırma, ortalama SES skoru en düşük çıkan ilçeler olarak Çamoluk (Giresun), Derebucak (Konya), Doğanşar (Sivas), Felahiye (Kayseri), Dikmen (Sinop), Pınarbaşı (Kastamonu) ve Bayramören (Çankırı) isimlerini veriyor. Bu ilçelerde eğitim, istihdam yapısı ve gelir göstergeleri ülke ortalamalarının oldukça gerisinde kalıyor.


Neden önemli? Metodoloji ve politika etkileri

TÜİK’in SES ölçümü; hanehalkı fertlerinin eğitim düzeyi, meslek grubu, gelire ilişkin gösterge ve benzeri sosyo-ekonomik verilerin birlikte değerlendirilmesiyle oluşturuldu. Bu yaklaşım, yalnızca gelir değil, yaşam koşulları ve fırsat eşitsizliklerini de ortaya koyuyor. Sonuçlar, bölgesel kalkınma politikalarının hedeflenmesi, sosyal yardımların etkinleştirilmesi ve eğitim-istihdam programlarının coğrafi önceliklendirilmesi açısından yol gösterici olacak.


Ne diyor veriler — bazı kilit rakamlar

  • Hanelerin %1,1’i “en üst” seviyede.

  • Hanelerin %11,0’ı “üst” seviyede.

  • “En alt” seviyede bulunan hanehalkı oranı %16,7.
    Bu dağılım, toplumsal uçurumun varlığını ve büyüklüğünü net şekilde ortaya koyuyor.


Uzman görüşü (örn. editör yorumu)

Bölgeler arası bu farklılıklar tek başına ekonomik büyüme rakamlarıyla kapatılabilecek türden değil. Eğitim, nitelikli iş olanakları ve altyapı yatırımlarıyla uzun vadeli müdahaleler gerekiyor. Yerel yönetimler ve merkezi politika yapıcıların, TÜİK’in sunduğu bu detaylı coğrafi veri setini kullanarak hedefe yönelik programlar hazırlaması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Gündem

Tarih profesörü Mete Tunçay hayatını kaybetti (Prof. Dr. Mete Tunçay kimdir?)

Yayımlandı

üzerinde

Sağlık sorunları nedeniyle bir süredir Etiler Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan Tunçay’ın vefat haberini İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyasi Anabilim Dalı Başkanı Mehmet Öznur Alkan duyurdu.

Alkan paylaşımında; “METE TUNCAY HOCAMIZI MAALESEF KAYBETTİK. Çok üzüldüm. Bir devir kapanmış gibi üzüldüm. Hocam, ağabeyim, yoldaşım, akıl hocam ve 45 yıllık dostumdu. Başta değerli eşi Gönül Paçacı olmak üzere bütün sevenlerine başsağlığı ve sabır dilerim. Cenazeyle ilgili bilgi gelince paylaşacağım” ifadelerini kullandı.

METE TUNÇAY KİMDİR?

1936’da İstanbul’da doğdu. A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde okudu. Aynı kurumda 1961’de siyasal bilimler doktoru, 1966’da siyasal teoriler doçenti oldu. 1961’de Rockefeller bursuyla Londra İktisat ve Siyasal Bilimler Okulu’nda incelemeler yaptı. 1972-1973 yıllarında bir yıl süreyle DİSK’te araştırma uzmanlığı görevini yürüttü. 1979’da SSCB Bilimler Akademisi konuğu olarak Sovyetler Birliği’nde, 1979-1980’de Fulbright bursuyla ABD’deki Stanford Üniversitesi Hoover Kurumu’nda araştırmalar yaptı. 1987-1988’de Hür Berlin Üniversitesi Carl von Ossietzsky profesörü oldu. 1984’te ve Toplum (İletişim Yayınları) dergisini yayımlamaya başladı.

Ekonomik ve Toplumsal Vakfı’nın kuruluşunda yer aldı ve aynı kurumun yayımladığı Toplumsal Tarih dergisinin yöneticiliğini yaptı. Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü’nün kurucu başkanı olan ve aynı bölümde çalışmalarına devam eden profesör Mete Tunçay’ın pek çok çevirisi bulunmaktadır. Yayımlanmış eserleri: Türkiye’de Sol Akımlar 1908-1925 (AÜ, SBF Yayınları, 1967; İletişim Yayınları, 2009), Batı’da Siyasal Düşünceler Tarihi I-II-III (AÜ SBF Yayınları, 1969; Bilgi Üniversitesi Yayınları 2006), Sosyalist Siyasal Düşünüş Tarihi I-II (derleme, Bilgi Yayınevi 1976), TC’nde Tek-Parti Yönetiminin Kurulması 1923-1931 (Yurt Yayınları, 1981), Eski Sol Üzerine Yeni Bilgiler (Belge Yayınları, 1982), Bilineceği Bilmek (Alan Yayınları, 1983), 1923 Amele Birliği (BDS Yayınları 1989, Sosyal Tarih Yayınları, 2009), Türkiye’de Sol Akımlar II, 1925-1936 (BDS Yayınları, 1991; İletişim Yayınları, 2009), Cihat ve Tehcir: 1915-1916 Yazıları (Afa Yayınları, 1991), Mustafa Suphi’nin Yeni Dünya’sı (BDS Yayınları, 1995), Eleştirel Tarih Yazıları (Liberte Yayınları, 2006), BKP’nin Türkçe Yayın Organı Ziya Gazetesi (1920-1923) ve Türkiye (Sosyal Tarih Yayınları, 2009), Beynelmilel İşçiler İttihadı (Erden Akbulut ile birlikte, TÜSTAV Yayınları 2009, İletişim Yayınları 2016), Türkiye Halk İştirakiyun Fırkası (1920-1923) (Erden Akbulut ile birlikte, TÜSTAV Yayınları 2007, İletişim Yayınları, 2016), Türkiye Sol Tarihine Notlar: Tarih ve Toplum Yazıları (İletişim Yayınları, 2017). Bilineceği Bilmek: Türkiye’de Siyasal Gelişmenin Evreleri ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Sol Akımlar (İletişim Yayınları, 2019).

Okumaya Devam Et

Gündem

Aşırı sıcaklar yeşil altını yaktı! Fiyatı fırlayacak

Yayımlandı

üzerinde

Siirt Fıstık Üreticileri Birliği Başkanı Şuayip Aslan, bu yıl “var yılı” olmasına rağmen fıstıkta ciddi kayıplar yaşandığını belirterek, yaklaşık 1 milyon fıstık ağacının kuruyabileceği uyarısında bulundu.

Aslan, kentte 450 bin dekar alanda fıstık üretimi yapıldığını, normal şartlarda 45 bin ton rekolte beklenirken yüzde 70-80 oranında kayıp öngörüldüğünü belirterek, “Maalesef bu kaybın cezasını da vebalini de üretici çekiyor. Eğer kuraklık bu şekilde devam ederse milyonlarca ağaç kuruyacak.” dedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar