Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Yavuz Top neden öldü, kimdir? Türk halk müziği sanatçısı Yavuz Top 75 yaşında vefat etti

Yayımlandı

üzerinde

Yavuz Top son yolculuğuna uğurlandı

Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Türk halk müziği sanatçısı Yavuz Top için İstanbul’da tören düzenlendi. Top’un cenazesi Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.

Geçen hafta beynine pıhtı atması sonucu İstanbul’da Siyami Ersek Hastanesi’ne kaldırılan ve ameliyata alınan Türk halk müziği sanatçısı Yavuz Top, tedavisinin sürdüğü yoğun bakım servisinde 75 yaşında yaşamını yitirdi.
Usta sanatçı için Büyükşehir Belediyesi (İBB) Bülent Ecevit Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene; sanatçı Arif Sağ, Musa Eroğlu, Necla Akben, Erdal Erzincan ile Yavuz Top’un ailesi, sevenleri, arkadaşları ve öğrencileri katıldı.
Törende konuşan Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, büyük bir ustanın hayatını kaybettiğini belirterek, “Hayatını Kartal’da geçirmiş, öğrencilerini burada yetiştirmiş, ülkeye, topluma ve kültüre büyük hizmetleri olan hocamızı uğurlamanın bizde derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Hepimizin başı sağ olsun. Hepinize sabırlar diliyorum” dedi.
Törende konuşan Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, büyük bir ustanın hayatını kaybettiğini belirterek, “Hayatını Kartal’da geçirmiş, öğrencilerini burada yetiştirmiş, ülkeye, topluma ve kültüre büyük hizmetleri olan hocamızı uğurlamanın bizde derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Hepimizin başı sağ olsun. Hepinize sabırlar diliyorum” dedi.
Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği Başkanı Recep Ergül, Yavuz Top’un çok yönlü bir sanatçı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: “Yön Radyo’da program yaparken Yavuz ağabey ile pek çok program yapma ve onu yakından tanıma şerefine nail oldum. Pırıl pırıl bir aydın, demokrat bir insan, insanlığın ortak değerlerini savunan, Yaşar Kemal’in tabiriyle insan evrende boyu posu, gövdesi kadar değil, yüreği kadar yer tutan biriydi. Onun yol arkadaşları Arif Sağ, Musa Eroğlu’ya da uzun ömürler diliyor. Ellerinden öpüyorum.”
Usta sanatçının kızı Ezgi Top, babasının Türk deyişlerine ve ezgilerine sazıyla sözüyle aşık olmuş bir ozan olduğunu ifade ederek, “Yarattığın eserler ve yetiştirdiğin öğrenciler yarınlarımızı aydınlatmaya devam edecek. Sana minnettarım. Hoşça kal. Onu yalnız bırakmadınız. Sizlere çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Sanatçı Arif Sağ da 50 yıllık dostunu kaybettiğini belirterek, “Birlikte uğraştık, zaman zaman kavga ettik, zaman zaman birbirimize küstük. Ama birbirimize ihanet etmedik. Birkaç ay önce evine gitmiştim. Oturduk, muhabbet ettik. Benim hayatımda onun çok ciddi yeri vardı. Oraya gittiğim zaman orada konuşuruz. Sıra bize de geliyor çünkü. Onu çok seviyorum, çok öpüyorum.” ifadelerini kullandı.
Musa Eroğlu ise Yavuz Top’un Türk kültürünün yaşatılmasında önemli isimlerden biri olduğunu, “muhabbet” geleneğini daha ileri götürecek insanlar yetiştirdiğini anlattı.
ÜSKÜDAR’DA TOPRAĞA VERİLDİ
Usta sanatçının Türk bayrağına sarılı tabutu, törenin ardından cenaze namazı için Kartal Cem Evi’ne getirildi. Top’un cenazesi kılınan namazın ardından Üsküdar’daki Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.
Cenaze namazına katılanlar arasında İBB Başkanvekili Nuri Aslan, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği Başkanı Recep Ergül ile usta sanatçı Orhan Gencebay da yer aldı.
Yavuz Top, 1950 yılında Erzincan’ın Tercan ilçesinde doğdu. 7 yaşından beri bağlama çalan Top, 1967’de TRT İstanbul Radyosu sınavlarını kazandı ve “Yetişmiş Bağlama Sanatçısı” olarak, hiçbir staj ve kursa tabi tutulmaksızın yayınlara katılmaya başladı.Halk müziğinin çağdaşlaşabilmesi ve evrensel düzeye gelebilmesi için birçok çalışmaya imza atan Top, 1976’da İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarında bağlama hocası olarak 1980’e kadar görev yaptı.Halk müziği tarihinde ilk kez “çok sesli halk müziği” denemeleri yaparak, televizyon ve radyolarda yayımlanmasını sağlayan Yavuz Top, 7 kişisel, “Muhabbet Grubu” diye bilinen arkadaşlarıyla da 7 albüm çıkardı.Sanatçı, yurt dışında da halk müziğiyle Türkiye’yi başarıyla temsil etti. Bestelediği film müzikleri ile çeşitli ödüller alan Yavuz Top, 300’e yakın halk türküsü derleyerek halk müziği repertuvarına kazandırdı.
Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Magazin

Sahipsizler’de Azize-Devran çifti Yavuz’un peşinde

Yayımlandı

üzerinde

Sahipsizler yeni bölümde neler olacak?

Sahipsizler dizisi yarın akşam 37’nci bölümüyle izleyici karşısına çıkacak. Yeni bölümde; Devran ve Azize, Samet’i kaçıran Yavuz’u peşine düşecek.

Başrollerini Hazal Subaşı ve Burak Berkay Akgül’ün paylaştığı Sahipsizler, çarşamba akşamlarına damga vurmaya devam ediyor.
5 Kasım Çarşamba akşamı 37’nci bölümüyle ekranlara gelecek Sahipsizler’in konusu şöyle;
Sahte Hazar’ın ölümünün ardından ortalık karışır.
Devran, Aras’ın oyununa gelip İlyas ve Çavuş’un aşiretin liderliğine göz diktiklerini düşünür ve harekete geçer.
Ancak bu kez hedef yalnız o değildir: Yavuz, intikam planını devreye sokar ve Samet’i kaçırır.
Öte yandan Firuze, Bahar’ın hastalığının ilerlediğini ve karaciğer nakli gerektiğini öğrenir; Yusuf’tan yeniden Bahar’ın yanında olmasını ister.
Devran ve Azize, Yavuz’un izini bulmak için seferber olurken, Aras ve Bade, Devran’ı köşeye sıkıştıracak Azize ile ilgili bir bilgiyi ele geçirir.
Senaryosunu Selin Arapkirli, Ramazan Demirli, Özgür Ağaoğlu ve Elif Hamamcı’dan oluşan senaryo grubunun kaleme aldığı Sahipsizler’in yönetmen koltuğunda Cem Karcı oturuyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

Almak için herkes sıraya girdi: Bu kahvenin fincanı 42 bin lira

Yayımlandı

üzerinde

Bu kahvenin fincanı 42 bin lira

Lüks tüketimin yaygın olduğu Dubai’de özel bir kahve bin dolardan (yaklaşık 42 bin lira) satışa çıktı.

Dubai’de Serkan Sağsöz isimli kişi, dünyanın en pahalı kahvesini satıyor.
Sağsöz’ün ortağı olduğu Julith isimli kahve dükkanında bir fincan kahve içmek için bin dolar (42 bin lira) ödemek gerek.
Julith kahve dükkanı, fincanı 42 bin lira olan kahveyi Panama’daki açık artırmadan satın aldı. Sağsöz, 20 kilogramına 600 bin dolar (25 milyon 250 bin lira) ödedi.
Bunun şimdiye kadar bir kahveye ödenen en yüksek fiyat olduğu belirtilirken Julith, rekor fiyata aldığı kahveden Dubai’de 400 fincan satmayı hedefliyor.
Panama’da Baru volkanı yakınlarında yetiştirilen çekirdeklerden yapılan kahvenin özel bir tadı olduğu ifade ediliyor.
Fincanda, yasemin gibi çoğunlukla beyaz çiçekler ve portakal, mandalina, bergamot gibi narenciye aromaları ile kayısı ve şeftali gibi çekirdekli meyvelerin hafif kokuların hissedileceği aktarıldı.
Asyalı alıcılar ve kahve çekirdeği koleksiyonerleri de bu özel kahveden almak için sıraya girdi.
Ancak Julith, bu kahveyi paylaşmayı planlamıyor. Sadece Dubai emirlik ailesi için bir miktar kahve ayrıldı.
Okumaya Devam Et

Magazin

Blake Lively’ye açılan 400 milyon dolarlık dava düştü

Yayımlandı

üzerinde

Blake Lively'ye açılan dava düşürüldü

ABD’li oyuncu ve yönetmen Justin Baldoni’nin eski rol arkadaşı Blake Lively’ye “itibarını zedelediği” gerekçesiyle açtığı 400 milyon dolarlık karşı dava, mahkeme tarafından kapatıldı.

ABD basınında yer alan haberlere göre New York Federal Yargıcı Lewis Liman, Baldoni’nin açtığı davaya ilişkin kararını açıkladı.

Liman, Baldoni ve yapım şirketi Wayfarer Stüdyosu’nun 400 milyon dolarlık dava iddialarını yenilemek için verilen sürede herhangi bir başvuruda bulunmadığını belirterek, davayı tamamen düşürdü.

Lively’nin eski rol arkadaşı Baldoni’ye açtığı dava ise devam ediyor. Mahkeme, 17 Ekim’de taraflara davanın nihai olarak kapatılabileceğine dair bildirimde bulunmuş, yalnızca Lively tarafı yanıt vererek kararın kesinleştirilmesini istemişti. Yargıç Liman, 9 Haziran’da Baldoni’nin, Lively’ye karşı açtığı “karalama kampanyası” davasını, suçlamaları yetersiz bularak reddetmişti. SETTE İDDİALAR HAVADA UÇUŞTU Aralık 2024’te açtığı davada Lively, Baldoni’nin yanı sıra basın danışmanı ve sahibi olduğu Wayfarer Stüdyosu’ndan şikayetçi olmuş ve oyuncuyu “taciz”le suçlamıştı. Lively, şikayetinde, Baldoni’nin setteyken “izinsiz olarak” karavanına girdiğini ve film çekimleri sırasında “doğaçlama” fiziksel temasta bulunduğunu iddia etmişti. Filmin yönetmeni ve başrolü Baldoni’nin yanı sıra diğer yapımcılarla toplantı yapıldığını belirten Lively, bu görüşmeye kendisi gibi oyuncu eşi Reynolds’un da katıldığını ve set koşullarını iyileştirmeye yönelik plan yapıldığını ifade etmişti.

Lively, çekimlerinin tamamlanmasının ardından da Baldoni ve ekibinin, iç mesajlaşmaların görüntülerini paylaşarak kendisi hakkında “karalama kampanyası” başlattığını iddia etmişti.

Justin Baldoni ise söz konusu iddiaları reddederek Lively ve eşine karşı dava açmıştı.

Baldoni’nin avukatı Bryan Freedman de setteki tüm görüntülerin yanı sıra özel mesajları ve e-postaları yayımlayacağını duyurmuştu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar