Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Yalı Çapkını’nın İfakat’ı Gülçin Santırcıoğlu’dan Mansur Yavaş’a Destek: “Paçavraya Paçavra Denir”

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama

“Mansur Yavaş’ın Nevruz konuşması sonrasında Yalı Çapkını’nın İfakat’ı Gülçin Santırcıoğlu, ‘Paçavraya paçavra denir’ ifadesiyle destek verdi. Siyasi mesajlar, sosyal medya tepkileri ve medyanın haberi nasıl yorumladığını bu detaylı makalede okuyun.”

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Nevruz kutlamalarına dair yaptığı açıklamalar, siyasi arenada geniş yankı uyandırdı. Bu açıklamalar sonrasında, ünlü isim Gülçin Santırcıoğlu, “İfakat” adıyla bilinen Yalı Çapkını profilinden destek paylaşımında bulunarak, “Paçavraya paçavra denir. Bebek katili hain meşrulaştırılamaz” ifadesini kullandı. İşte bu gelişmelerin detayları, arka planı ve sosyal medyadaki tepkiler…

Mansur Yavaş’ın Nevruz Konuşması ve Siyasi Mesajı

Mansur Yavaş, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek amacıyla düzenlenen mitingde, Şırnak’taki Nevruz kutlamalarına göndermede bulunarak dikkat çekti. Yavaş, “Dün Doğu’da bir yerde bana göre paçavra olan bayraklar sallanırken, o mitinge gidenlere polisler pamuk şekeri verirken buradaki müdahaleyi doğru bulmuyorum. Emniyet güçlerinden buradaki gençlere de pamuk şekeri ikram etmelerini bekliyoruz” sözleriyle görüşünü dile getirdi. Bu açıklama, farklı siyasi kesimler arasında tartışmalara ve sosyal medya üzerinden yoğun yorumlara neden oldu.

Gülçin Santırcıoğlu’nun Destek Paylaşımı

Mansur Yavaş’ın konuşmasının yankıları sürerken, Yalı Çapkını’nın “İfakat” adlı hesabından Gülçin Santırcıoğlu devreye girdi. Santırcıoğlu, sosyal medyada yaptığı paylaşımda “Paçavraya paçavra denir. Bebek katili hain meşrulaştırılamaz” ifadesini kullanarak Yavaş’a destek verdi. Bu paylaşım, destek mesajının yanı sıra, karşıt görüşleri eleştiren sert bir dil içeriyordu. Özellikle “paçavra” kelimesinin kullanımı, konuşmanın aslına göndermede bulunarak, eleştirel bir tutum sergilediğini gözler önüne serdi.

Sosyal Medyada Geniş Yankı Uyandıran Tepkiler

Yayınlanan destek mesajı sonrasında sosyal medya platformlarında farklı görüşler ortaya çıktı. Bir kesim, Gülçin Santırcıoğlu’nun paylaşımını desteklerken; diğer yandan bazı kullanıcılar, kullanılan dilin sert ve tartışmaya açık olduğuna dair eleştirilerde bulundu.

  • Destekleyenler: Bazı sosyal medya kullanıcıları, Mansur Yavaş’ın tutarlı duruşunu ve bölgedeki uygulamalara yönelik eleştiriyi överken, Santırcıoğlu’nun mesajını “adalet ve doğru müdahalenin altını çizen” bir destek olarak değerlendirdi.

  • Eleştirenler: Diğer kullanıcılar ise “paçavra” ifadesinin aşırı sert olduğunu ve siyasi tartışmalarda daha yapıcı bir dil kullanılmasının gerektiğini savundu.

Siyasi Yorumlar ve Analiz

Bu gelişmeler, siyasi arenada yeni tartışma konuları oluşturdu. Mansur Yavaş’ın konuşmasında dile getirdiği “pamuk şekeri ikramı” ifadesi, ülkenin güvenlik politikaları ve bölgedeki uygulamalara yönelik eleştirilerin bir parçası olarak yorumlandı.

  • Yavaş’ın Mesajı: Yavaş’ın sözleri, özellikle Şırnak örneği üzerinden Doğu ve Batı uygulamaları arasındaki farklılıkları vurgulamak amacıyla kullanılmış gibi görünüyor.

  • Gülçin Santırcıoğlu’nun Yaklaşımı: Santırcıoğlu’nun sert ifadeleri ise, bölgedeki adalet ve eşitlik konularında duyulan hassasiyeti yansıtıyor. Onun paylaşımındaki “bebek katili hain” ifadesi, toplumsal değerler ve insan hakları açısından eleştirilerin meşrulaştırılamayacağı görüşünü destekliyor.

Ayrıca, konuşmanın ardından Özgür Özel gibi siyasi figürlerden de yorumlar geldi. Özgür Özel, partinin mesajını genel başkan üzerinden duyurulması gerektiğini ifade ederek, duruma farklı bir bakış açısı sundu. Bu durum, siyasi tartışmaların farklı boyutlarda ele alınmasına ve tarafların birbirlerine yönelik söylemlerinde sertleşmeye neden oldu.

Medyanın ve Habercilik Platformlarının Rolü

Bu tür gelişmeler, medya organlarında geniş yer buluyor. Mynet, Haberler ve Son Dakika gibi önde gelen haber siteleri, Mansur Yavaş’ın konuşması ve Gülçin Santırcıoğlu’nun destek mesajını farklı açılardan ele aldı. Medya, haberi aktarırken, siyasi arenadaki yansımaları ve sosyal medyadaki tepkileri detaylı olarak okuyucularına sunuyor.

  • Mynet ve Haberler: Bu platformlar, haberi detaylandırarak, hem Yavaş’ın konuşmasının içeriğini hem de Santırcıoğlu’nun paylaşımını görseller ve alıntılar eşliğinde okuyucularına aktardı.

  • Sosyal Medya Analizi: Yorumlar ve paylaşım oranları üzerinden, kamuoyunun bu gelişmeye nasıl tepki verdiği değerlendiriliyor. Böylece, haberin sosyal etkisi de gözler önüne seriliyor.

Sonuç ve Geleceğe Yönelik Beklentiler

Mansur Yavaş’ın açıklamaları ve Gülçin Santırcıoğlu’nun destek paylaşımı, siyasi söylemde yeni bir dönemin başlangıcına işaret edebilir.

  • Siyasi Arenada Etki: Bu gelişmeler, bölgedeki uygulamalara yönelik eleştirilerin ve adalet beklentilerinin artmasına neden olabilir.

  • Kamuoyunun Rolü: Sosyal medya üzerinden gelen tepkiler, siyasi aktörlerin söylemlerinde daha dikkatli olmaları gerektiğini gösteriyor.

  • Gelecek Tartışmalar: Özellikle güvenlik, adalet ve toplumsal eşitlik konularında yeni tartışmaların fitilini ateşleyen bu gelişme, ilerleyen dönemlerde siyasi söylemlerin nasıl şekilleneceğine dair önemli ipuçları sunuyor.

Sonuç olarak, Mansur Yavaş’ın konuşması ve Gülçin Santırcıoğlu’nun destek mesajı, siyasi arenada yankı uyandıran bir gelişme olarak kayıtlara geçti. Hem destek hem de eleştiri alan bu açıklamalar, kamuoyunun duyarlılığı ve siyasi tartışmaların daha da derinleşmesi açısından önemli bir rol oynuyor.

Magazin

Altın Portakal’da “geleneksel kortej” coşkusu

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, geleneksel kortej geçişiyle başladı. Türk sineması ve televizyon dünyasının sevilen isimleri, festivalle özdeşleşen kortejde Antalyalıları selamladı.

Türkiye’nin köklü sinema etkinliklerinden Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yıl ‘Kalpten’ temasıyla sinemaseverlerle 62’nci yılında buluştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde bu yıl 104 filmin yer aldığı festivalin geleneksel korteji, gösterimlerin yapıldığı Antalya Kültür Merkezi (AKM) önünden saat 15.30’da başladı.
Kortej, üstü açık araçlarla AKM önünden Sakıp Sabancı Bulvarı, 100’üncü Yıl Caddesi, Güllük ve Cumhuriyet caddelerini takiben Atatürk Caddesi’nden Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin eski hizmet binası önüne kadar 5 kilometre boyunca devam etti.
Ünlü sanatçıların vatandaşları selamladığı korteje, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, onur ödülü sahibi sinema sanatçıları Serap Aksoy ve Settar Tanrıöğen ile Yüksel Arıcı, Mahmut Cevher, Kaan Çakır, Mehmet Kurtuluş, Korhan Yurtsever, Ezel Akay, Yosi Mizrahi, Elvin Köse katıldı.
Büyükşehir Belediyesi’nin bando takımı ve dans ve gösteri ekiplerinin da eşik ettiği kortejde sanatçılar vatandaşlara çiçek attı.
Korteje yoğun ilgi gösteren vatandaşlar sanatçılarla fotoğraf çekti.
Park içerisinde korteje katılan yabancı akrobasi grubu tarafından gösteri düzenlendi.
Kortejde sanatçıları görmek için caddede bekleyenlerden Mehmet Varsak, ailesiyle korteji izlemeye geldiklerini ve sanatçıları görmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi.
Sibel Karaarslan ise “Sinema müzikleriyle büyüdük. Benim için Altın Portakal, bu müzikler, sanatçılar, geçmişimiz, günümüz ve nesilden nesile aktarılan çok güzel etkinlik” dedi.
Tuğçe Nazlı, “Bizi sevindiren heyecanlandıran bir etkinlik. Sinema geleneğimiz. Yıllarca devam etmesini diliyorum. Kızımla geldim. Küçük yaşta öğrenmesini istedim. Bu etkinlik bizim kültürümüz, bu kültürü yaşatmak istoruyuz “diye konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesince bu yıl 62’ncisi düzenlenen festivalde gerçekleştirilecek Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda 12 film “Altın Portakal”ı kazanmak için yarışacak.
Festival, 2 Kasım’da sona erecek.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “Gelin Takımı 2” filminin galası yapıldı

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

Bu yıl 62’ncisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında “Gelin Takımı 2” filmi seyirciyle buluştu.

Festivalin basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda, Doğa Can Anafarta’nın yönettiği “Gelin Takımı 2″nin gösteriminin ardından film ekibi seyirci karşısına çıktı. Gösterimin ardından, yönetmen Anafarta, oyuncular Ecem Erkek, Nilperi Şahinkaya ve Baran Bölükbaşı ile yapımcı Emre Oskay’ın katıldığı söyleşi gerçekleştirildi. Baran Bölükbaşı, oyunculuk eğitimini Antalya’da aldığını belirterek, bu yüzden filmi bu kentte seyirciyle izlemenin keyifli olduğunu ifade etti. Ecem Erkek de sette beş kadın olarak tartışmadan, sorun yaşamadan, güzel çekim süreci geçirdiklerini dile getirerek, her yaş grubundaki kadının aynı şekilde gülüp, eğlenebileceğini anlattı. Oyuncu Nilperi Şahinkaya ise filmdeki karakteri “Deniz” ile ilgili gelen soruları yanıtlayıp, karakterle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapımcı Emre Oskay da ilk profesyonel sinema tecrübesinde Derviş Zaim ile “Gölgeler ve Suretler” filminin yapımcılığını üstlendiğini anımsatarak, her filmin farklı bir yolculuğunun olduğunu kaydetti.

Okumaya Devam Et

Magazin

Sürekli tüketiliyor ama organları bitiriyor: Felç, diyabet, kalp krizi, bunama…

Yayımlandı

üzerinde

Sürekli tüketiliyor ama organları bitiriyor: Felç, diyabet, kalp krizi, bunama...

Kimyasallar, raf ömrünü uzatmak ve görünümünü iyileştirmek amacıyla taşıyıcı olarak kullanılan yüksek oranda işlenmiş gıdalarda bulunur. Ancak artan bilimsel kanıtlar, bu katkı maddelerinin çoğunun sağlık üzerindeki olumsuz etkileriyle bağlantılı olduğunu gösteriyor. Bu kimyasalların ne olduğunu ve vücudumuzda neler yapabileceklerini bilmek, bilinçli seçimler yapmamız ve daha güvenli ve sağlıklı bir vücut için daha besleyici gıda seçeneklerini tercih etmemiz açısından önemlidir.

En yaygın ve düzenli olarak kullanılan herbisitlerden biri glifosattır ve çoğu durumda bu kimyasal, soya fasulyesi, mısır ve buğday gibi genetiği değiştirilmiş gıda maddeleriyle bağlantılıdır. Daha az miktarda organik olmayan tahıllarda ve bazı meyve ve sebzelerde de bulunur.
Birincil işlevi yabancı otları temizlemek olsa da, hazır gıdalar glifosat kalıntısı içerebilir. Kronik kullanımı, bazı sağlık otoritelerinin onu potansiyel bir insan kanserojeni olarak sınıflandırmasıyla birlikte, kanser ve hormon fonksiyon bozukluğu ile olası ilişkileri konusunda korkuları tetiklemiştir.
Tek bir öğün yalnızca eser miktarda sağlayabilse de, sık alım uzun vadede riski artırır. Frontiers’da yayınlanan bir araştırmaya göre , glifosatın nörolojik bozukluklardan inflamatuar bozukluklara kadar her şeye muktedir olduğu öne sürülüyor.
Aspartam, sukraloz ve sakarin gibi yapay tatlandırıcılar diyet meşrubatlarda, yağsız gıdalarda ve çoğu işlenmiş gıdada bulunur. Bunlar, ilave kalori olmadan tatlılık sağlamak üzere tasarlanmıştır. Bazı büyük ölçekli çalışmalar, yüksek miktarda yapay tatlandırıcı alımının bağırsak mikrobiyomundaki değişikliklerle ilişkili olduğunu ve bunun da insülin duyarlılığını ve glikoz metabolizmasını etkilediğini bulmuştur.Çalışmalar, yetişkinlerde kardiyovasküler hastalık riski ve hatta depresyonla potansiyel bağlantıları tespit etmiştir. Bu tatlandırıcılar pik şeker artışlarını en aza indirse de, özellikle bu gıdaları en düzenli tüketen çocuklarda uzun vadeli metabolik etkileri tartışmalıdır. PMC’de yayınlanan böyle bir çalışma , sık sık ASB tüketiminin, vasküler hastalık risk faktörü ayarlandıktan sonra bile felç, diyabet ve bunama dahil olmak üzere vasküler sonuçlarda artmış riskle ilişkili olduğunu belirtmektedir.
Sodyum nitrit ve nitrat, sosisli sandviç, sosis, pastırma, şarküteri etleri vb. işlenmiş etlerde kullanılır. Bu, rengi korumak ve bakteri büyümesini engellemek için yapılır. Bu kimyasallar yüksek sıcaklıkla karşılaştığında, aniden midede asit oluşturmaya başlarlar ve bunu laboratuvar araştırmalarında birkaç kanser riskini artırdığı tespit edilen güçlü maddeler olan nitrozaminlere dönüştürürler.Nüfus araştırmaları ayrıca, işlenmiş et tüketim oranlarının artmasının mide ve kolorektal kanser görülme sıklığının artmasıyla ilişkili olduğunu göstermektedir. Springer Nature tarafından yayınlanan yakın tarihli bir meta-analizde belirtildiği gibi, işlenmiş gıdalar tüketildikten sonra kanser vakalarında %18’lik bir artış olduğunu doğrulamaktadır. Bazı oral maruziyet vakalarında, NIH’deki araştırma , nitritin (potasyum nitrit veya sodyum nitrit kaynaklarından) yutulmasının yetişkinlerde ve çocuklarda ciddi methemoglobinemi ile ilişkilendirildiğini belirtmektedir.
MSG, etin ve tüm umami lezzetlerinin vurgulandığı bilinen bir lezzet arttırıcıdır. İşlenmiş çorbalarda, dondurulmuş yemeklerde ve “sağlıklı” olarak etiketlenen çok sayıda atıştırmalıkta bulunur.
Neredeyse herkes MSG’yi semptomsuz tolere edebilse de, bazı kişilerde MSG tüketirken baş ağrısı, kızarma veya mide bulantısı görülmüştür. Kronik veya aşırı tüketim, MSG’ye karşı aşırı hassasiyeti olan kişilerde hafif nörolojik semptomlara neden olabilir, ancak yaygın sağlık etkileri hala tartışmalıdır. NIH’de yayınlanan bir araştırma , klinik öncesi çalışmaların MSG kullanımını kardiyotoksisite, hepatotoksisite, nörotoksisite, düşük dereceli inflamasyon ve metabolik bozukluklarla ilişkilendirdiğini belirtmektedir.
Kırmızı 40, Sarı 5 ve diğer yapay boyalar gibi sentetik gıda renklendiricileri, atıştırmalıkların, içeceklerin ve tatlıların görsel çekiciliğini artırmak için kullanılır ve özellikle dikkat sorunları olan çocuklarda davranış bozukluklarına neden olduğu sıklıkla söylenir. Bazı renk katkı maddeleri, alerjik reaksiyonlar ve kanserojenlik ile olası ilişkileri açısından incelenmektedir. Uzmanlar ve düzenleyici kurumlar, yapay gıda boyası içeren gıda ürünlerinin alımının azaltılmasına karşı çıkmaktadır. Çevresel Araştırma ve Halk Sağlığı dergisinde yayınlanan bir çalışma , gıdalardaki sentetik boyaların çocuklar için zararlı olabileceğini, hiperaktivite, davranış sorunları, alerjiler ve hatta daha ciddi sağlık sorunları gibi sorunlara neden olabileceğini belirtmektedir. DEHB veya otizm gibi rahatsızlıkları olan çocuklar kötüleşen semptomlar yaşayabilirken, sağlıklı çocuklar bile bilişsel, davranışsal veya beslenmeyle ilgili etkilerle karşılaşabilir.
Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar