Politika
Türkiye’yi Nükleer Gücüyle “Havaya Uçururuz” Diyen Hintli Tümgeneralden Skandal Açıklama: Hilafet İddiasıyla Dünya Sarsıldı
Açıklaması:
Emekli Hint Tümgeneral Gagandeep Bakshi, Türkiye’nin hilafeti geri getirmeye çalıştığını öne sürerek “Gerekirse Türkiye’yi havaya uçururuz” dedi. Hindistan’ın nükleer ve uzay gücünü vurgulayan tehdit, bölgesel ve uluslararası dengeleri zorlayacak nitelikte. Detaylar haberimizde.
Özet
Emekli Hint Tümgeneral Gagandeep Bakshi, Neena Rai’nin YouTube kanalı New India Junction’da yaptığı röportajda; Türkiye’nin “hilafeti geri getirip Müslümanların halifesi olmak” amacını taşıdığını iddia ederek sert suçlamalarda bulundu . Bakshi, Hindistan’ın bir nükleer ve uzay gücü olduğunu vurgulayarak, “Gerekirse Türkiye’yi cehenneme çevirebiliriz” şeklinde açık bir tehditte bulundu . Bu açıklamalar, bölgesel gerilimlerin ötesinde küresel barış ve güvenlik dengelerini zedeleme potansiyeli taşıyor .
Arka Plan
Gagandeep Bakshi Kimdir?
Gagandeep Bakshi, Hindistan Ordusu’nda uzun yıllar görev yapan ve Narendra Modi yönetimine yakın olduğu bilinen emekli bir tümgeneraldir . Kargil ve dahili güvenlik operasyonlarında aktif rol almış, savunma konularında sık sık medya yorumlarıyla gündeme gelmiştir .
Türkiye-Hindistan Bağlamı
5–6 Mayıs 2025 tarihlerinde Hindistan ile Pakistan arasında yaşanan tırmanış, Güney Asya’daki bölgesel gerilimleri yeniden gözler önüne serdi . Türkiye’nin Pakistan’a verdiği destek iddiaları, Hindistan’daki bazı milliyetçi çevrelerde rahatsızlık yaratıyor
Bakshi’nin Skandal Açıklamaları
“Hilafeti Canlandırma” Suçlaması
Bakshi, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hilafeti yeniden tesis ederek tüm Müslümanların halifesi olma hedefi güttüğünü öne sürdü . Bu iddia, Türkiye’nin laik devlet yapısına ve diplomatik teamüllere aykırı suçlamalar içeriyor .
Nükleer ve Uzay Gücü Vurgusu
Hindistan’ın nükleer bir güç olduğunu hatırlatan Bakshi, Türkiye’nin bu kapasiteye sahip olmadığını belirtti . “Onların nükleer silahları yok, bizim var. Onların uzay gücü yok, bizim var” ifadelerini kullandı
Açık Tehdit: “Türkiye’yi Havaya Uçururuz”
Bakshi, “Gerekirse Türkiye’yi çok kötü şekilde havaya uçurabiliriz” diyerek doğrudan bir askeri tehdidi dile getirdi . Bu sözler, uluslararası hukuka ve diplomatik nezakete aykırı olarak değerlendiriliyor .
Uluslararası ve Bölgesel Etkiler
Diplomatik Yansımalar
Bu açıklamalar, NATO üyesi Türkiye ile BRICS üyesi Hindistan arasında yeni bir diplomatik kriz yaratabilir . Özellikle Türkiye’nin Stratejik Denge Politikası ve bölgedeki işbirlikleri test altında kalacak .
Güvenlik ve Kamuoyu
Türkiye’de sosyal medya ve basın, Bakshi’nin sözlerini “küresel güvenlik tehdidi” olarak değerlendirerek geniş yankı uyandırdı . Hint kamuoyunda ise milliyetçi gruplar Bakshi’yi desteklerken, diğer çevreler bu tür ifadelerin bölgesel istikrarı zayıflatacağını savunuyor .
Sonuç ve Değerlendirme
Bakshi’nin açıklamaları, kişisel bir yorum olmaktan öteye geçerek devletler arası gerginliği tırmandırma riski taşıyor . Hem uluslararası toplum hem de ilgili iki ülke, bu tür skandal tehditleri diplomatik kanallarla yumuşatmaya çalışmalı . Öte yandan Türkiye-Hindistan ilişkilerinin geleceği, bu krizden nasıl çıkılacağına bağlı olarak şekillenecek
Politika
Paşinyan: “Ermenistan ile Türkiye arasında eşi görülmemiş olumlu bir diyalog tesis edildi”
Paşinyan: “Ermenistan ile Türkiye arasında eşi görülmemiş olumlu bir diyalog tesis edildi
Tarih: 27 Eylül 2025
Saat: 22:00 (TSİ)
Okuma süresi: 3 dakika
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 80. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada “son yıllarda Ermenistan ile Türkiye arasında eşi görülmemiş olumlu bir diyalog tesis edildiğini” söyledi. Paşinyan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile düzenli görüşmeler yaptığını ve karşılıklı güven seviyesinin arttığını vurguladı. Bu diyaloğun diplomatik ilişkilerin kurulması ve sınırların açılmasına zemin hazırlayabileceği belirtildi.
Paşinyan’ın UN Genel Kurulu konuşmasının ana hatları
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, New York’taki 80. BM Genel Kurulu oturumunda bölgesel barış ve diplomasi çabalarına dair değerlendirmelerde bulundu. Paşinyan, son yıllarda Ankara ile yürütülen temasların “eşi görülmemiş olumlu bir diyalog” oluşturduğunu ifade etti ve bu sürecin ilerlemesi hâlinde iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilebileceğini, kapalı sınırların tam anlamıyla açılmasının mümkün olabileceğini söyledi.
Görüşmeler ve pratik adımlar
Paşinyan, Erdoğan ile düzenli temaslar gerçekleştirdiğini; güven seviyesinin yükseldiğini belirtti. Ayrıca Ermenistan tarafının, sınırların açılmasının altyapı projeleri (karayolu ve demiryolu bağlantıları, enerji ve iletişim hatları) için önem taşıdığını vurguladığı bildirildi. Bu çerçevede TRIPP gibi bölgesel ulaşım projeleri ile Avrupa’ya bağlantı imkanlarının arttırılacağına dair beklentiler dile getirildi.
Bölgesel bağlam ve diplomatik arka plan
Paşinyan’ın açıklamaları, Ermenistan’ın hem Azerbaycan’la barış sürecine yaklaşımı hem de Türkiye ile normalleşme adımlarını paralel yürütme çabasının bir parçası olarak okunuyor. Geçtiğimiz aylarda iki liderin üst düzey temasları ve diplomatik görüşmeler, bölgesel istikrar arayışının somut örnekleri olarak değerlendiriliyor. Reuters’in aktardığı bilgilere göre Paşinyan’ın Türkiye ziyaretleri ve Ankara ile koordinasyon çabaları son dönemde yoğunlaştı.
Ne değişebilir? Olası sonuçlar
Uzun süre kapalı kalan Ermenistan–Türkiye sınırının yeniden açılması, ekonomik ve lojistik açıdan bölge için önemli fırsatlar yaratabilir: ticaretin genişlemesi, transit ulaşım hatları ve bölgesel yatırımlar öne çıkabilir. Ancak bu sürecin hukuki, güvenlik ve siyasi boyutları bulunuyor; özellikle sınır demarkasyonu, güvenlik garantileri ve uluslararası aktörlerin rolleri sürecin seyrini etkileyecektir.
Tepkiler ve takip
Paşinyan’ın BM’deki konuşması, hem Ermenistan hem de Türkiye kamuoyunda yakından izleniyor. Uluslararası aktörler ve bölge ülkeleri de olası normalleşme adımlarını dikkatle takip ediyor; ilerleyen günlerde taraflar arasındaki teknik ve diplomatik temasların yoğunlaşması bekleniyor.
Politika
Filistin BRICS’e Üyelik Başvurusu Yaptı — Başvuru RIA’ya Verildi, Çin “Benzer Düşünenleri” Karşıladı
Filistin BRICS’e Üyelik Başvurusu Yaptı — Başvuru RIA’ya Verildi, Çin “Benzer Düşünenleri” Karşıladı
Yayın Tarihi: 27 Eylül 2025 · Saat: 10:00 (İstanbul) · Okuma Süresi: ~3 dakika
Filistin, BRICS’e (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika ve genişleyen üyeler) tam üyelik başvurusu yaptığını açıkladı. Başvuruyu Filistin’in Rusya Büyükelçisi Abdel-Hafiz Nofal’ın RIA/Sputnik’e verdiği röportajda doğruladığı, BRICS cephesinden henüz resmi yanıt gelmediği bildiriliyor. Çin Dışişleri Bakanlığı ise “benzer düşünen ortakları” BRICS’e katılmaya davet ettiklerini söyledi
Haber İçeriği
Filistin yönetimi, BRICS grubuna (BRICS – gelişmekte olan büyük ekonomiler platformu) tam üyelik için resmi başvuru yaptığını duyurdu. Başvuruyu kamuoyuna ilk ilan eden isim, Filistin’in Rusya Büyükelçisi Abdel-Hafiz Nofal oldu; Nofal, başvurunun resmi olarak sunulduğunu ve Filistin’in şartlar sağlanana kadar BRICS toplantı ve mekanizmalarında “konuk” statüsüyle yer alabileceğini belirtti.
Filistin makamları tarafından yapılan başvuruya BRICS kanadından şimdiye dek resmi bir onay veya reddetme yanıtı gelmedi. Diplomatik süreç gereği aday ülke talepleri üye ülkelerce istişare edilip oybirliği veya ilgili prosedüre göre değerlendirilmekte; bu nedenle süreç birkaç ay hatta daha uzun sürebilir.
Çin Dışişleri Bakanlığı, basına yaptığı açıklamada BRICS’in “gelişmekte olan pazarlar ve gelişmekte olan ülkeler için önemli bir işbirliği platformu” olduğunu vurgulayarak, “benzer düşünen ortakların” BRICS işbirliğine katılmasını memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi. Bu ifade, Pekin’in genişleme ve yeni ortakları platforma çekme eğilimi çerçevesinde yorumlanıyor.
Neden önemli?
BRICS, küresel siyasette ve ekonomik işbirliğinde Batı merkezli kurumlara alternatif olarak görülen, bölgesel ve küresel ağ kurma kapasitesi yüksek bir platform haline geldi. Filistin’in başvurusu, son dönemde birkaç ülkenin Filistin devletini tanıma adımlarıyla paralel okunuyor; bu hamle hem diplomatik meşruiyet arayışı hem de ekonomi-ticaret ve kalkınma işbirliği kapılarını genişletme niyeti taşıyor. Ancak BRICS’e tam üyelik, üye devletlerin siyasi değerlendirmeleri ve konsensüsü gerektirdiği için kolay bir süreç olmayacak.
BRICS kimlerden oluşuyor?
BRICS, orijinal olarak Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşuyordu. Son genişleme dalgası ile 2024–2025 döneminde Mısır, Etiyopya, İran, Birleşik Arap Emirlikleri ve 2025’te Endonezya gibi ülkeler tam üyelik kazandı; böylece blok daha geniş bir coğrafi ve ekonomik temsile ulaştı. (Üye listesi ve genişleme ayrıntıları resmi BRICS kaynakları ve Reuters raporlarıyla doğrulanmıştır.)
Ne beklenebilir?
-
Resmi süreç: Başvuru BRICS iç prosedürlerine göre ilgili çalışma grupları ve üye dışişleri makamları tarafından değerlendirilecek; üye ülkeler arasında istişare ile sonuçlanacak
-
Siyasi yansımalar: Eğer üyelik görüşmeleri ilerlerse Batı ülkeleri ve bölgesel aktörlerin tepkileri, Filistin’in uluslararası statüsü üzerine yeni tartışmalar başlatabilir
-
Ekonomik faydalar: BRICS mekanizmaları yoluyla finansal işbirlikleri, yatırım ve ticaret imkânları Filistin için stratejik önem taşıyabilir; ancak fiili ekonomik etki, üye kabul şartları ve pratik engellere bağlı.
Politika
SON DAKİKA: Trump’tan “F-35 için anlaşma mümkündür, ama Erdoğan’dan bir şey bekliyorum” mesajı
Tarih / Saat: 26 Eylül 2025 — 12:45
Okuma Süresi: ~ 3 dakika
Donald Trump, Türkiye ile F-35 savaş uçakları müzakereleri hakkında dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Trump, “Türkiye ile F-35 konusunda kolayca bir anlaşma yapabiliriz, ama Erdoğan önce bizim için bir şey yapacak” sözleriyle, taraflar arasında şartlı bir yaklaşım ortaya koydu
🔍 Açıklamanın içeriği ve mesajı
-
Trump’a göre, ABD ve Türkiye F-35 konusunda “kolay bir anlaşma” yapabilir; ancak bu anlaşma karşılıklı tavizlerle desteklenmeli.
-
Trump, açıklamasında Erdoğan’ın önce ABD’ye yönelik bazı beklentileri yerine getirmesi gerektiği imasında bulundu.
-
Bu tavır, F-35 meselesinin yalnızca teknik/müşteri-satıcı ilişkisi olmaktan çıkarak diplomatik pazarlık unsuruna dönüştüğünü gösteriyor.
Bağlam: Neden şimdi?
-
Türkiye, 2019’da Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri alımı nedeniyle F-35 programından çıkarılmıştı.
-
Trump ile Erdoğan, 25 Eylül 2025’te Washington’da bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşme sırasında hem F-35 hem F-16 alımları, ticaret ve enerji gibi çok yönlü gündem maddeleri ele alındı.
-
Görüşme sonrası ABD Büyükelçisi Tom Barrack, “Çok yakında F-35 ile ilgili haber alacaksınız” açıklamasını yaptı.
-
Ayrıca, Türkiye’nin Boeing uçakları ve savunma sanayi projeleri alımı planları kamuoyunda yer aldı.
Perspektif ve olasılıklar
-
Trump’ın “önce biz için bir şey yap” yaklaşımı, Türkiye’den özellikle S-400 sistemlerinin konumlandırılması, ABD ile enerji/gaz ithalatı, yaptırımlar ya da dış politika açısından adımlar beklenebileceği yönünde bir işaret olabilir.
-
Ancak yasalar, Kongre onayı ve ABD iç siyasi dengeleri nedeniyle F-35 satışının hemen onaylanması mümkün görünmüyor.
-
Türkiye, hâlihazırda kendi beşinci nesil uçak projesi olan KAAN üzerinde çalışıyor; F-35 konusu uzun vadeli stratejiler arasında yer alıyor.
-
Gündem1 hafta önce
Ankara Sincan’da Pompalı Tüfek Dehşeti: 14 Yaşındaki Hiranur Ağır Yaralandı
-
Spor6 gün önce
Galatasaray–Liverpool maçına PREMIUM bilet 50.000 TL’ye satıldı — Bilet fiyatları açıklandı
-
Magazin5 gün önce
Güllü nasıl öldü? 6. katta neler yaşandı — Son görüntülerde duyulan “ses” dikkat çekti
-
Magazin6 gün önce
Sanatçı Güllü (Gül Tut) balkondan düşerek yaşamını yitirdi
-
Spor1 hafta önce
Başına dayadığı silahı boş zannedip ateşledi — Eski kulüp başkanı Fatih Balkaya hayatını kaybetti
-
Spor1 hafta önce
Dinamo Zagreb 3–1 Fenerbahçe — Avrupa Ligi’ne kötü başlangıç
-
Magazin1 hafta önce
Ankara’daki konser soruşturmasında yeni gelişme: Evren Müzik ve Enfest sahipleri gözaltında
-
Teknoloji1 hafta önce
Bir karede iki zaman: Gemini AI ile çocukluk fotoğrafı birleştirme nasıl yapılır?