Teknoloji
Teknoloji Hackerlardan Musk’a Tehdit: “Bir Ay Boyunca Saldıracağız”

Açıklama : “DonRoad Takımı, Elon Musk’a ait web sitelerini bir ay boyunca hedef alacağını duyurdu. İşte siber saldırı tehditlerine dair detaylı analiz ve uzman görüşleri.”
08.04.2025 – [Kaynak: NTV, kibristurk.com]
Kendilerini “DonRoad Takımı” olarak tanımlayan bir hacker grubu, Elon Musk’ın sahibi olduğu şirketlerin internet sitelerini hedef alarak, bu sitelere yönelik siber saldırılar düzenleyeceklerini duyurdu. Grubun Telegram üzerinden yayınladığı mesajda, “Elon Musk’la bağlantılı internet sitelerini 1 ay boyunca hedef alacağız” ifadesi yer alıyor.
Hacker Grubu ve Geçmişteki Saldırılar
DonRoad Takımı, daha önce ABD eski başkanı Donald Trump’a ait şirketlere yönelik saldırılar düzenledikleri bildirilen bir grup. Grubun bu açıklaması, önceki Musk’a yönelik siber saldırıların ardından geliyor. Geçtiğimiz aylarda, Musk’ın sahibi olduğu sosyal medya platformu X’e (eski Twitter) yönelik yapılan DDoS saldırıları sonucu, dünya genelinde erişim sorunları yaşanmıştı. Benzer şekilde, Tesla ve SpaceX gibi Musk’ın önde gelen şirketlerinin dijital altyapısı da bu tür saldırılardan etkilenmişti.
Saldırının Detayları ve Beklentiler
Saldırı Süresi ve Hedefler
Hacker grubu, “Bir ay boyunca” sürecek bir saldırı planladıklarını belirterek, Musk’ın çeşitli dijital varlıklarını hedefe aldıklarını duyurdu. Bu kapsamda;
-
Web siteleri: Musk’ın sahip olduğu şirketlerin resmi web siteleri,
-
E-posta sistemleri: Önceki saldırılarda olduğu gibi, kritik iletişim altyapıları,
-
Sosyal medya platformları: Özellikle X (Twitter) platformu ve bağlı sistemler,
gibi alanlar saldırı hedefi olarak belirtildi.
Kullanılan Yöntemler
Grubun açıklamalarında, saldırılarda yoğunlukla DDoS (Dağıtılmış Hizmet Reddi) yönteminin kullanılması planlanıyor. Bu tür siber saldırılar, hedef sistemlere aşırı trafik yükleyerek, sistemlerin çökmesine veya hizmet dışı kalmasına neden oluyor. Ayrıca, hackerlar bu saldırıların yanı sıra olası veri sızıntıları ve hizmet kesintileri de yapabileceklerini ima ediyor.
Elon Musk ve Siber Güvenlik Uzmanlarının Tepkileri
Musk’ın Açıklamaları
Elon Musk, geçmişte yaşanan DDoS saldırılarına ilişkin sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarda, “Her gün saldırıya uğruyoruz ama bu sefer kaynakları daha yoğun olan bir saldırı söz konusu” ifadelerine yer vermişti. Bu yeni tehdit, Musk’ın şirketlerinin dijital altyapısını ve siber güvenliğini yeniden gözden geçirmesine neden olabilir.
Uzman Görüşleri
Siber güvenlik uzmanları, bu tür saldırıların günümüz dijital dünyasının en önemli risklerinden biri olduğunu belirtiyor. Uzmanlar;
-
Önleyici Tedbirler: Şirketlerin acil olarak siber savunmalarını güçlendirmesi,
-
Yedekleme ve İletişim Planları: Olası kesintiler için alternatif iletişim kanallarının devreye alınması,
-
Saldırı İzleme: Gerçek zamanlı saldırı tespit sistemleriyle olayların anında fark edilmesi gibi önlemleri öneriyor.
Hacker Saldırılarının Genel Etkileri
Ekonomik ve İtibar Kaybı
Musk’ın şirketlerine yönelik bu tür saldırılar, sadece kısa süreli hizmet aksaklıklarıyla sınırlı kalmayıp;
-
Ekonomik Zararlar: Hizmet kesintileri ve olası veri kayıpları, şirketlerin piyasa değerinde düşüşe neden olabilir.
-
İtibar Kaybı: Sürekli saldırı tehdidi, kullanıcı güveninde azalmaya yol açarak, marka imajına zarar verebilir.
Küresel Siber Saldırı Trendleri
Bu saldırı, küresel siber güvenlik ortamında artan saldırı ve tehdit trendlerine işaret ediyor. Hacker gruplar arasında ideolojik temelli saldırılar yaygınlaşırken, yüksek profilli şirketler ve ünlü figürler hedef alınmaya devam ediyor.
Sonuç ve Öneriler
DonRoad Takımı’nın açıklaması, siber saldırı tehdidinin ne kadar ciddiye alınması gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.
-
Şirketlerin: Dijital savunma sistemlerini güçlendirmesi, acil durum planlarını gözden geçirmesi ve siber güvenlik farkındalığını artırması,
-
Kullanıcıların: Kendi verilerini korumak için güncel antivirüs ve güvenlik yazılımlarını kullanması, şüpheli bağlantılara tıklamaması öneriliyor.
Bu gelişmeler, siber dünyada sürekli olarak değişen tehdit ortamının ve dijital varlıkların korunmasının önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
Teknoloji
Nükleer deneyler ve UFO’lar arasında bağlantı bulundu

İnsan dışı bir zekanın uzaydan gözlemlemiş olabileceği yönünde dikkat çekici bir bilimsel çalışma yayımlandı.
İsveç’teki Nordic Institute for Theoretical Physics’ten Dr. Beatriz Villarroel, 1949–1957 yılları arasında yapılan nükleer testlerle gökyüzünde görülen gizemli “parlak noktalar” arasında doğrudan bir bağlantı tespit etti.
AYNA GİBİ PARLAYAN VE DÖNEN NESNELER
Bu geçici ışık kaynaklarının doğal bir olay olmadığı düşünülüyor. Villarroel, bu cisimlerin “ayna gibi yansıtıcı” ve “uçan daire gibi döner” özellikler sergilediğini belirtiyor.
Araştırma, genellikle bilim dünyası tarafından reddedilen tanımlanamayan anormal fenomenler üzerine yapılan çalışmalar arasında önemli bir dönüm noktası oldu.
Çünkü bu çalışma hakemli bir dergide yayımlanarak diğer bilim insanlarının denetiminden geçti ve verilerde hataya rastlanmadı.
NÜKLEER TESTLERLE EŞ ZAMANLI GÖZLEMLER
Sonuçlar, bu gizemli cisimlerin nükleer testlerden hemen önce veya sonra görülme olasılığının yüzde 45 daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Villarroel, “Bunlar Sputnik 1’den önceki yıllarda, yani insanlığın henüz uzaya hiçbir şey göndermediği dönemde tespit edildi. Son derece düz, ayna gibi yansıtıcı olmaları gerekiyor ve ben doğada bu şekilde görünen hiçbir şey bilmiyorum” diyor.
ESKİ FOTOĞRAFLARDAN ELDE EDİLEN BULGULAR
Dr. Villarroel ve Dr. Stephen Bruehl, araştırmalarını Scientific Reports dergisinde yayımladı.
Çalışma, ABD, İngiltere ve Sovyetler Birliği’nin erken dönem nükleer testleri sırasında Palomar Gözlemevi’nin arşiv fotoğraflarındaki yıldız benzeri cisimleri analiz etti.
Ekip, 124 açık hava nükleer patlamasını inceledi. Bu patlamalar yeraltında değil, atmosferde gerçekleştirildiği için gökyüzünü doğrudan etkiliyordu.
Fotoğraflarda beliren ve kısa süre sonra kaybolan bu nesneler, o dönem insan yapımı olamayacak kadar erken tarihlerde görüntülendi.
ANORMAL ARTIŞ VE OLASI AÇIKLAMALAR
Nükleer test günlerinde gökyüzünde görülen tanımlanamayan cisimlerin sayısı yüzde 8,5 arttı.
Bu nesneler genellikle patlamalardan bir gün sonra ortaya çıktı, bu da olayların yalnızca patlama kaynaklı bulutlar ya da ışık izleriyle açıklanamayacağını gösteriyor.
Villarroel, “Doğa bazen hayal bile edemeyeceğimiz şeyler yaratabilir. Ama gördüklerimiz arasında tutarlı bir doğal açıklama bulamıyorum. Bunların yapay olma ihtimali çok daha güçlü” ifadelerini kullandı.
“İNSAN DIŞI ZEKA” OLASILIĞI
Gazeteci Ross Coulthart, bu çalışmanın “insan dışı zekanın varlığına dair ilk bilimsel kanıt” olabileceğini söyledi.
Villarroel ise bu cisimlerin hala Dünya yörüngesinde olup olmadığını bilmediğini, ancak gerçekten yapaylarsa hala gezegen etrafında dolanıyor olabileceklerini belirtti.
Araştırmada 100 binden fazla parlak nokta gözlemlendi. Yalnızca kuzey yarımkürede 35 bin civarında tespit yapıldı. Özellikle nükleer testlerle aynı günlerde yaklaşık 60, yalnızca test veya UFO gözlemi olduğu günlerde ise ortalama 40 tanımlanamayan nesne kaydedildi.
GİZLİ CIA BELGELERİ
Bu çalışma, Soğuk Savaş döneminde Dünya’ya insan dışı varlıkların gelmiş olabileceğine dair ortaya çıkan tek kanıt değil.
Kısa süre önce ortaya çıkarılan gizli CIA belgeleri, 1959’da hükümetin UFO’larla yüz yüze temas kurduğunu iddia eden bir programdan söz ediyor (FBI bu belgelerin sahte olduğunu söylüyor).
Teknoloji
Gizemli yıldızlararası ziyaretçi, NASA’nın uzay aracına yaklaşıyor

Güneş Sistemi’ne dışarıdan gelen gizemli gök cismi 3I/ATLAS, birkaç hafta içinde NASA’nın Europa Clipper ve Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) Hera uzay araçlarının yakınından geçecek.
Bilim insanları, 25 Ekim-6 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleşmesi beklenen bu karşılaşmanın, insanlık tarihindeki ilk “yıldızlararası kuyruklu yıldız iyon kuyruğu gözlemi” olabileceğini söylüyor.
“KUYRUĞUNA DALACAĞIZ”
Avrupalı araştırmacıların henüz hakem onayından geçmeyen makalesine göre, iki uzay aracı 3I/ATLAS’ın iyon kuyruğu içine girecek. Bu durum, Güneş Sistemi dışından gelen bir cismin iyon kuyruğundaki parçacıkları doğrudan inceleme fırsatı sunacak.
İyon kuyruğu, kuyruklu yıldızın çekirdeğinden kopup milyonlarca kilometre uzağa kadar uzanan yüklü parçacıklardan oluşuyor. Bu tür kuyruklarla karşılaşmalar son derece nadir ve değerli, çünkü bilim insanlarına Güneş Sistemi’nin ötesinden gelen ham materyali doğrudan analiz etme imkanı veriyor.
Bu hesaplamalar, araştırmacıların geliştirdiği Tailcatcher adlı programla yapıldı. Yazılım, Güneş rüzgârı yönünü ve hızını dikkate alarak bir uzay aracının iyon kuyruğuna en yakın geçiş noktasını hesaplıyor.
3I/ATLAS için hesaplanan en yakın mesafe ise yaklaşık 8 milyon km.
Bilim insanları, Europa Clipper tüm iyon bileşenlerini ölçemese de, kuyruklu yıldızın iyon kuyruğunun yapısını ve bileşimini anlamada önemli veriler sağlayabileceğini belirtiyor.
“UZAYLI” TARTIŞMASI
Bu arada Güneş Sistemi’nden hızla geçmekte olan yıldızlararası nesne 3I/ATLAS, gökbilimcileri büyülemeye devam ediyor. İlk olarak Temmuz 2025’te keşfedilen ve bir şehir büyüklüğünde olduğu tahmin edilen bu nesne, hem bilimsel hem de spekülatif çevrelerde büyük yankı uyandırdı.
Çoğu bilim insanı onu doğal bir kuyruklu yıldız olarak değerlendirirken, Harvard Üniversitesi’nden astrofizikçi Dr. Avi Loeb, 3I/ATLAS’ın “yabancı bir teknoloji” ürünü olabileceğini öne sürüyor.
Loeb’in kısa süre önce verdiği bir röportajda esprili bir dille 29 Ekim tarihine işaret etmesi sosyal medyada ve basında spekülasyonlara neden oldu.
ANTİ-KUYRUK TARTIŞMASI
Hawaii’deki Keck II Teleskobu ile yapılan son gözlemler, 3I/ATLAS’ın Güneş yönünde uzanan bir “anti-kuyruk” sergilediğini ortaya koydu.
Harvard’lı gökbilimci Avi Loeb, geçtiğimiz hafta yayınladığı blog yazısında, bu fenomenin “alışılmışın dışında bir yönelim gösterdiğini” savunuyor.
Henüz hakem değerlendirmesinden geçmemiş bir çalışmada, araştırmacılar Keck verilerini kullanarak, nesnenin siyanür ve nikel gazı salımı yaptığını doğruladı. Bu gazların hem Güneş’e doğru hem de aksi yönde püskürtülmesi, “anti-kuyruk” olgusunun açık bir kanıtı olarak değerlendirildi.
Loeb’e göre en şaşırtıcı olan, 3I/ATLAS’ın beyaz ışık görüntülerinde klasik bir kuyruklu yıldız kuyruğunun izine rastlanmamasıydı. Normalde Güneş’ten gelen ışık basıncıyla toz parçacıkları geriye doğru itilip parlak bir kuyruk oluşturur. Ancak bu nesnede durum farklı görünüyor.
Diğer bilim insanları ise bu tuhaf görünümün doğal süreçlerle açıklanabileceğini belirtiyor. Dünya’nın uzaydaki konumu nedeniyle, bir kuyruklu yıldızın geniş kuyruğunun optik bir illüzyon yaratabileceği, ya da Güneş rüzgârının itiş gücüne direnebilen büyük toz tanelerinin Güneş yönünde bir uzantı oluşturabileceği düşünülüyor.
Kaliforniya Üniversitesi’nden gezegen bilimci Michael Busch, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Dönen bir kuyruklu yıldız çekirdeğinden çıkan büyük parçacıklar, yörünge boyunca hem önünde hem de arkasında birikerek bu görünümü oluşturabilir” diyor.
GÖZLEM KAMPANYASI
Ancak bu olağandışı davranışlar nedeniyle Uluslararası Asteroit Uyarı Ağı (IAWN), 3I/ATLAS’ı özel inceleme listesine aldı. Bu, ağın tarihinde ilk kez bir yıldızlararası nesnenin “potansiyel tehdit değerlendirme” kampanyasına dahil edilmesi anlamına geliyor.
IAWN, dünya genelindeki teleskoplar ve gözlemevleriyle iş birliği yaparak Dünya’ya yakın nesneleri izliyor ve olası çarpışma risklerini değerlendiriyor.
Yetkililer, 3I/ATLAS’ın yörüngesini tahmin etmenin “benzersiz zorluklar” içerdiğini belirterek nesneyi “Comet Astrometry Campaign” adlı özel izleme programına ekledi.
IAWN, 27 Kasım 2025-27 Ocak 2026 tarihleri arasında küresel bir gözlem ve eğitim tatbikatı başlatacak.
Bu süreçte dünya çapındaki teleskoplar ve takip sistemleri 3I/ATLAS’a odaklanarak, bu yıldızlararası ziyaretçinin gökyüzündeki tam konumunu belirlemeye çalışacak.
Teknoloji
AB Komisyonu, Meta ve TikTok’u DSA Şeffaflık Yükümlülüklerini İhlal Etmekle Ön İncelemede Buldu
AB Komisyonu, Meta ve TikTok’u DSA Şeffaflık Yükümlülüklerini İhlal Etmekle Ön İncelemede Buldu
Yazar: Fatih Doğan / FatihDoganMedya
Tarih.Saat: 25 Ekim 2025 — 10:00 (Europe/Istanbul)
Okuma Süresi: ~3 dakika
Kelime Sayısı: 492
Avrupa Komisyonu, Meta (Facebook/Instagram) ve TikTok’un Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamındaki şeffaflık yükümlülüklerini ihlal ettiğini ön incelemede tespit etti. Araştırmacılara veri erişimi eksiklikleri ve Meta’nın bildirim/itiraz mekanizmalarında ‘dark pattern’ iddiaları öne çıkıyor. (Komisyon basın bildirimi: 24 Ekim 2025)

AB Komisyonu ön incelemede: Meta ve TikTok şeffaflık yükümlülüklerini ihlal etti
Avrupa Komisyonu, 24 Ekim 2025 tarihli ön inceleme açıklamasında Meta (Facebook/Instagram) ve TikTok’un Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamında getirdiği şeffaflık yükümlülüklerini yerine getirmediğine dair ön bulgularını açıkladı. Komisyon, iki platformun araştırmacılara yeterli erişimi sağlamada eksiklikler olduğunu tespit etti.
Neler tespit edildi?
-
Araştırmacılara erişim eksikliği: Komisyon ön incelemesi, TikTok ve Meta’nın bağımsız araştırmacılara kamuya açık verilere yeterli, anlamlı erişim sunmadığını belirtti. Bu tür veriler, platformların sistemik risklerinin bağımsız değerlendirilmesi için kritik sayılıyor.
-
Meta’da bildirim/itiraz mekanizmeleri: Komisyon, Meta’nın Facebook ve Instagram platformlarında kullanıcıların yasa dışı içeriği bildirmesini veya moderasyon kararlarına itiraz etmesini zorlaştıran karmaşık arayüzler ve yönlendirmeler (kamuoyunda “dark patterns” olarak bilinen uygulamalar) tespit etti. Bu durum, içerik şikâyet süreçlerinin etkinliğini zayıflatabiliyor.
-
TikTok cephesinde de şeffaflık sorunu: TikTok hakkında da araştırmacılara veri erişimi konusundaki sınırlamalar öne çıktı; şirket GDPR ile uyum gerekçesiyle bazı veri-paylaşımı taleplerine itiraz etmişti. Komisyonun ön incelemesi erişim eksikliğini özellikle vurguluyor.
Olası yaptırımlar ve süreç nasıl ilerleyecek?
DSA ihlali tespit edilirse, düzenleme çerçevesinde uygulanabilecek idari para cezaları şirketlerin yıllık küresel cironunun %6’sına kadar çıkabiliyor. Komisyonun duyurusu şu aşamada ön inceleme niteliğinde; firmalara savunma yapma, eksikleri giderme ve Komisyon ile iş birliği sürecinde bulunma hakkı tanınıyor. Nihai karar ve olası yaptırımlar takip edilecek.
AB’nin öncelikleri ve yetkili açıklamaları
Komisyon, DSA’nın amaçlarından biri olarak platformların şeffaflık sunmasını, bağımsız araştırmaları mümkün kılmasını ve kullanıcıların yasa dışı içerikleri kolayca bildirebilmesini gösteriyor. Komisyon yetkilileri teknoloji egemenliği, güvenlik ve demokratik süreçlerin korunması bakımından kuralların titizlikle uygulanacağını belirtti.
Şirketlerin açıklamaları
Meta yetkilileri, Komisyonun ön bulgularına katılmadıklarını; DSA’ya uyum için zaten değişiklikler yaptıklarını ve yetkililerle iş birliği içinde olacaklarını açıkladı. TikTok ise Avrupa’daki kullanıcı güvenliğine bağlı kalmaya devam edeceklerini ancak bazı veri erişimi taleplerinin GDPR ile çakışabileceğini öne sürdü.
Uzman görüşü — olası etkiler
Dijital politika uzmanları ve hukukçular, Komisyonun ön incelemesinin sektör genelinde araştırmacı veri erişimi, kullanıcı arayüzü tasarımı ve içerik bildirim süreçleri konusunda daha sıkı düzenleme ve denetim sinyali verdiğini söylüyor. Araştırmacı erişimindeki kısıtlar, genç kullanıcıların maruziyeti gibi önemli konularda bağımsız çalışmaları zorlaştırarak politika yapımını etkileyebilir.
Ne olacak? (Kısa yol haritası)
-
Komisyonun ön incelemesi resmi bir ihlal kararı değil; şirketlere yanıt hakkı verildi.
-
Şirketler savunmalarını yaptıktan sonra Komisyon nihai değerlendirmesini açıklayacak; gerekirse düzeltilmesi istenen uygulamalar veya cezalar gündeme gelecek.
-
Sanat1 hafta önceİlhamı aile mesleği balıkçılıktan aldı: Metal parçalarla sanat eseri üretiyor
-
Teknoloji1 hafta önce5G ihalesinin kazananları belli oldu
-
Teknoloji1 hafta önceChatGPT’nin erkeklere verdiği “korkunç flört tavsiyeleri”
-
Son Dakika1 hafta önceSon dakika deprem mi oldu? Az önce deprem nerede oldu? İstanbul, Ankara, İzmir ve il il AFAD son depremler 17 Ekim 2025
-
Teknoloji6 gün önceNASA astrofizikçisinden yeni teori: Uzaylılar “sıkıcı” olabilir
-
Teknoloji4 gün önceOpenAI, ChatGPT tarayıcısını tanıttı: Mac kullanıcılarına özel
-
Teknoloji1 hafta önceJaponya’da yapay zeka ile deepfake içerik suçuna gözaltı
-
Teknoloji1 hafta önceSamanyolu’nun merkezindeki kara delik uzay-zamanı nasıl büküyor?
