Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

TATİLCİLERİN DÖNÜŞ YOLCULUĞU:

Yayımlandı

üzerinde

TATİLCİLERİN DÖNÜŞ YOLCULUĞU:

43 İLİN GEÇİŞ NOKTASINDA TRAFİK DURMA NOKTASINA GELDİ

FatihDoganMedya — 16.11.2025 · 21:06 | Okuma süresi: 2 dk

Ara tatilin son gününde binlerce aracın aynı güzergaha yönelmesiyle Kırıkkale’deki “kilit kavşak”ta trafik zaman zaman tamamen durdu. uzun kuyruklar ve dron görüntüleri gündeme damga vurdu.


Kilit kavşakta kilometrelerce kuyruk

Ara tatilin bitmesiyle birlikte Anadolu’dan Batı’ya dönüş yapan araç trafiği Kırıkkale civarındaki D200 ve bağlantı yollarında yoğunlaştı. Uzun araç kuyrukları, özellikle Kırıkkale-Ankara D200 güzergâhında zaman zaman trafiğin durmasına neden oldu; bölgede dron ile çekilen yoğunluk görüntüleri yayınlandı.

Neden bu kadar yoğunluk oluştu?

Tatil dönüşüyle birlikte aynı saatlerde çok sayıda aracın yollara çıkması, bazı kavşaklarda yol çalışmaları ve şehir giriş-çıkış noktalarındaki daralmalar trafiği kilitledi. Ulaşım kaynakları, Kırıkkale’nin 43 ilin geçiş aksı olması nedeniyle bu tür yoğunlukların sık tekrarlandığını vurguluyor.

Ekipler seferber oldu — sürücülere uyarılar

Emniyet ve jandarma ekipleri trafik akışını sağlamak için bölgedeki kavşaklarda görev dağılımı yaptı; alternatif güzergâh yönlendirmeleri ve anonslarla sürücüler bilgilendirildi. Yetkililer, sabah/akşam yoğun saatlerinden kaçınılmasını ve hızla alternatif hatlara yönelmeyi önerdi.

Sürücüler ne dedi?

Trafikte kalan sürücüler, “bekleme sürelerinin uzun olduğu”, “baza noktalarda trafik ışıklarının yeterli gelmediği” ve özellikle akşam saatlerindeki yoğunluğun büyük sürpriz yarattığını belirtti. Görgü tanıkları uzun kuyrukların kavşak çevresinde şehir içi trafiğini de olumsuz etkilediğini aktardı

Alternatifler ve öneriler

  • Yoğun saatlerde seyahatten kaçınmak, gerekiyorsa rota planını değiştirip D765 gibi alternatif hatları tercih etmek.

  • Can güvenliği için takip mesafesi ve dinlenme molalarına dikkat edilmesi.

  • Güncel trafik verileri ve yol durumunu radyodan veya trafik uygulamalarından takip etmek.

Gündem

İstanbul’da Kan Donduran Olay: Boşandığı Eşinin Eski Kocasını Öldürüp Kendini Vurdu

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul’da Kan Donduran Olay: Boşandığı Eşinin Eski Kocasını Öldürüp Kendini Vurdu

Tarih: 16 Kasım 2025
Saat: 19.00
Yer: Sultançiftliği Mahallesi, Ordu Caddesi – İstanbulTahmini Okuma Süresi: 2 dakika

İstanbul’da Kan Donduran Olay: Boşandığı Eşinin Eski Kocasını Öldürüp Kendini Vurdu

İstanbul Sultangazi’de yaşanan olayda, Erdoğan A. boşandığı eşi Hatice K.’nin eski kocası Salih Bozacı sokak ortasında silahla vurduktan sonra aynı silahla kendini vurdu. Cinayet ve intihar girişimi, akşam saatlerinde Ordu Caddesi üzerinde meydana geldi

 

 Olayın Arka Planı

Hatice K., önce Salih Bozacı ile evlenmiş, ardından boşanarak Erdoğan A. ile nikah kıymıştı.
Bu ikinci evlilik de anlaşmalı şekilde sona erdi.
Hatice K., ilk eşi Salih Bozacı ile yeniden bir araya gelerek aynı evde yaşamaya başladı.
Bu durumu öğrenen Erdoğan A., ikiliyi takip etti ve alışveriş sırasında silahlı saldırıyı gerçekleştirdi

Saldırı Anı ve Sonrası

Olay saat 19.00 sularında yaşandı.
Erdoğan A., yanında taşıdığı silahla Salih Bozacı’ya ateş etti.
Ardından aynı silahla kendini vurdu.
Salih Bozacı hastanede hayatını kaybetti, Erdoğan A.’nın ise hayati tehlikesi sürüyor

 

 Güvenlik ve Sağlık Ekipleri Harekete Geçti

Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
– Yaralılara ilk müdahale olay yerinde yapıldı.
– Erdoğan A. hastaneye kaldırıldı, polis olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı.

 FatihDoğanMedya Yorumu

Bu olay, İstanbul’da son dönemde artan bireysel silahlanma ve kıskançlık temelli şiddet vakalarının çarpıcı bir örneği. Toplumsal farkındalık ve psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, benzer trajedilerin önlenmesinde kritik rol oynayabilir.

Okumaya Devam Et

Gündem

Gazze’de soğuk ve yağış: Çadırlarda kalan binlerce aile su baskını ve barınma eksikliğiyle karşı karşıya

Yayımlandı

üzerinde

Gazze’de soğuk ve yağış: Çadırlarda kalan binlerce aile su baskını ve barınma eksikliğiyle karşı karşıya

FatihDoganMedya | 16 Kasım 2025 — 19:30 (TSİ) · Okuma süresi: 3 dakika

Gazze Şeridi’nde 14–15 Kasım’daki yoğun yağışlar, çadırlarda barınan yerlerinden edilmiş aileleri vurdu; yardım kuruluşları ve BM, milyonlarca barınma malzemesinin onay beklediğini, İsrail yetkililerinin ise birçok sevkiyatı reddettiğini bildiriyor. Hayati çadır, battaniye ve izolasyon malzemelerine acil ihtiyaç var.

Gazze Şeridi’ne 14–15 Kasım tarihlerinde düşen güçlü yağış ve soğuk hava, zaten kırılgan koşullarda yaşayan yerinden edilmiş on binlerce Filistinliyi vurdu. Çok sayıda çadır su altında kaldı; aileler eşyalarını kurtarmaya çalışırken, çocuklar ve yaşlılar için sağlık riskleri arttı. Bölgedeki saha raporları ve uluslararası ajanslar, çadırlarda yaşayanların yetersiz kışlık malzeme nedeniyle ciddi tehlike altında olduğunu bildiriyor.

BM yetkilileri ve yardım kuruluşları, ateşkesin başlamasından (10 Ekim) bu yana yaklaşık 4 bin paletlik acil insani yardım malzemesi talebinin reddedildiğini veya onay beklediğini açıkladı; bu stoklar arasında çadır, izolasyon kiti, battaniye ve temel mutfak setleri bulunuyor. Yardım malzemelerinin çoğu Ürdün, Mısır ve İsrail tarafında bekletiliyor.

Uluslararası sivil toplum örgütleri ve barınma uzmanları, kış dönemine girilirken çadırların, ağır yağış ve rüzgara karşı yetersiz olduğunu, özellikle zemin üstü çadırların su baskınına karşı korunmasız kaldığını vurguluyor. Norveç Mülteci Konseyi (NRC) ve diğer yardım örgütleri, milyonlarca barınma öğesinin girişine izin verilmediğini ve yaklaşık 260.000 aileyi (yaklaşık 1,5 milyon kişiyi) etkileyen ciddi bir barınma açığının olduğunu bildiriyor.

İsrail yetkilileri güvenlik gerekçesiyle bazı sevkiyatları sınırladıklarını, belirli malzemelerin “askeri olarak yeniden kullanılma” riskine karşı kontrol edildiğini belirtiyor. Ancak BM ve UNRWA ile çok sayıda yardım kuruluşu, kısıtlamaların insani ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını ve bu durumun uluslararası insani hukuk açısından ciddi sonuçları olduğunu ifade ediyor. UNRWA üst düzey yetkilileri, engellemelerin sürmesi hâlinde insani krizin derinleşeceğine dikkat çekti

Görgü tanıkları ve saha fotoğrafları, bazı kamp alanlarında çadırların komple su altında kaldığını, ailelerin eşyalarını ve küçük çocukları güvenli yerlere taşımaya çalıştığını gösteriyor. Sağlık yetkilileri, ıslak ve soğuk koşulların solunum yolu enfeksiyonları ve hipotermi riskini artırdığını, acil tıbbi müdahale ve ısıtma/battaniye desteğinin kritik olduğunu belirtiyor.

Ne yapılmalı

  • Yardım kuruluşları, acil kışlaştırma (winterization) malzemelerinin hızlı onayını ve giriş kolaylığı talep ediyor.

  • BM, insani erişimin güvence altına alınması için uluslararası arabuluculardan ve ilgili taraflardan daha fazla kolaylaştırma bekliyor.

  • Editörün notu: Bu haber, saha raporları ve uluslararası ajansların son açıklamaları temel alınarak hazırlanmıştır. Durum hızla değişebileceğinden yeni gelişmeler oldukça güncelleme yapılacaktır.
Okumaya Devam Et

Gündem

İstanbul’da bir “zehirlenme” iddiası daha: Adres iddiaya göre Şişli’deki Michelin’li restoran — Çözümü internette aradılar

Yayımlandı

üzerinde

İstanbul’da bir “zehirlenme” iddiası daha: Adres iddiaya göre Şişli’deki Michelin’li restoran — Çözümü internette aradılar

16.11.2025 — 22:45 | Okuma süresi: 3 dakika

stanbul’da bir grup turistin, iddialara göre bir Michelin yıldızlı restoranda yedikleri etten sonra rahatsızlandığı ileri sürüldü. Olay sosyal medyada tartışılırken, aynı dönemde Fatih/Ortaköy merkezli ağır gıda zehirlenmesi soruşturması da gündemde. Yetkililer ve restoran yönetiminden resmi açıklama bekleniyor.

İstanbul’da yeni bir gıda zehirlenmesi iddiası daha gündemde. İddiaya göre Şişli’deki, “dünyaca ünlü” bir şefin işlettiği Michelin ödüllü restoranda yemek yiyen 10 kişilik bir grup içinden 8 kişi mide rahatsızlığı yaşadı; grup çözümü önce restorana, sonuç alamayınca internet yorumlarına yazmakta buldu. İddia Ekol TV kaynaklı olarak medyaya yansıdı.

Olayın ayrıntıları

  • İddialara göre olay Şişli’de, Michelin rehberinde yer alan bir restoranda gerçekleşti; 10 kişilik arkadaş grubundan et yiyen 8 kişi sonrasında rahatsızlık yaşadı. Haberi ilk olarak paylaşan yerel yayınlarda olay “iddia” olarak aktarılıyor.

  • Olay sonrası grup, restoranla iletişime geçtiğini ancak muhatap bulamadığını öne sürdü; bu durumun ardından grup sosyal medya ve yorum bölümlerinde benzer şikâyet arayışına girdiği bildirildi. Mynet

Yetkililer, soruşturma ve benzer vakalar — neden önem taşıyor?

Son günlerde İstanbul’da birkaç ayrı gıda zehirlenmesi/vaka gündeme geldi. Özellikle Fatih/Ortaköy merkezli ve turistlerin etkilendiği olaylarda anne ve iki çocuğun hayatını kaybettiği, otel/restoran çevresinde numuneler alındığı ve soruşturmanın sürdüğü bildirildi; bu gelişmeler toplumda tedirginliğe yol açtı. Sağlık ve kolluk birimlerinin incelemeleri, örnek alma ve kamera kayıtlarının incelenmesi gibi adımları içeriyor.

Sosyal medya ve kamuoyu tepkisi

İddia sosyal platformlarda hızla yayıldı; benzer şikâyetleri olduğunu söyleyenler ile konunun ciddiyetini vurgulayan kullanıcı yorumları öne çıktı. Gıda güvenliği açısından “yüksek profilli” yerlerde bile şikâyetlerin ortaya çıkması kamuoyunda ek kaygı yarattı. (Sosyal medya paylaşımları ve yerel haber ajansları üzerinden yayılan iddialar henüz resmi kurum teyidi almış değil.)

Restoran/şeften ve sağlık kurumlarından açıklama var mı?

  • Şu ana kadar iddia edilen Şişli vakası için restoran yönetimi veya şeften kamuoyuna yansımış kapsamlı bir resmi açıklama medyaya düşmedi. İddialar yerel yayınlar ve sosyal medya üzerinden aktarılıyor; resmi soruşturma/inceleme bilgileri yetkili merciler tarafından açıklanmadığı sürece “iddia” olarak kalacaktır

  • Diğer yüksek profilli zehirlenme vakalarında (Fatih/Ortaköy) ise sağlık ekipleri, otel ve restoran/tezgâh çevresinden numuneler alındığını, adli işlemlerin sürdüğünü bildirdi.

Uzmanlardan kısa not (ne yapılmalı?)

Sağlık uzmanları ve zehirlenme merkezleri, gıda kaynaklı zehirlenme şüphesinde şu adımların önemli olduğunu vurguluyor: kusma/dışkı örneklerinin korunması; mümkünse gıda artıklarının (arta kalan yiyecek) saklanması; vakayı derhal sağlık kuruluşuna bildirme ve gerekiyorsa zehir danışma hatlarına (ülke bazında ilgili numaralara) başvurma. Ağır bulgular (şiddetli kusma, halsizlik, bilinç değişikliği, yüksek ateş, kanlı ishal) halinde acil müdahale gerektiği hatırlatılıyor.

Sonuç — ne bekleniyor?

Bu iddianın akıbeti, yetkili kurumların (Sağlık Müdürlüğü, İl Emniyet, adli tıp laboratuvarları) yapacağı incelemelerle netleşecek. Yüksek profilli işletmelerde ortaya çıkan şikâyetler hem tüketici güvenini sarsıyor hem de gıda denetimlerinin önemini yeniden gündeme getiriyor. Kamuoyunu ilgilendiren gelişmelerle ilgili resmi açıklamalar yapıldıkça haberimiz güncellenecektir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar