Gündem
Son Dakika: Atakum’da Genç Kadından ‘Eski Sevgili Dehşeti’ İddiası
Son Dakika: Atakum’da Genç Kadından ‘Eski Sevgili Dehşeti’ İddiası
Tarih: 25 Kasım 2025
Saat: 14:30
Okuma Süresi: 3 dakika
Olay Yerinden Çarpıcı Detaylar: “Tek Başıma Tuzağa Düşürüldüm”
Samsun’un Atakum ilçesinde genç bir kadın, eski erkek arkadaşı ve onun yeni partneri tarafından darp edildiğini iddia etti. Sosyal medyada paylaştığı fotoğraflarla olayı duyuran Belinay Ceren M. (21), “Beni ‘konuşacağız’ diyerek tek başıma tuzağa düşürdüler” ifadelerini kullandı.

Samsun’un Atakum ilçesinde Belinay Ceren M. (Fotoğrafta) ve eski erkek arkadaşı B.C.K. (26) ile onun kız arkadaşı C.B. (26) çıkan kavgada birbirini darbetti. Fotoğraf: Samsun, (DHA)

Samsun’un Atakum ilçesinde Belinay Ceren M. (Fotoğrafta) ve eski erkek arkadaşı B.C.K. (26) ile onun kız arkadaşı C.B. (26) çıkan kavgada birbirini darbetti. Fotoğraf: Samsun, (DHA)

Samsun’un Atakum ilçesinde Belinay Ceren M. (Fotoğrafta) ve eski erkek arkadaşı B.C.K. (26) ile onun kız arkadaşı C.B. (26) çıkan kavgada birbirini darbetti. Fotoğraf: Samsun, (DHA)
·Olayın Kronolojisi:
Yer & Zaman: 22 Kasım 2025, saa’konuşacağız’ diyerek tek başıma tuzağa düşürdüler” ifadelerini kullandı. 23.30 sıralarında, Atakum Körfez Mahallesi Adnan Menderes Bulvarı.
· Taraflar: Belinay Ceren M., eski erkek arkadaşı B.C.K. (26) ve onun şimdiki kız arkadaşı C.B. (26).
· Gelişme: Taraflar arasında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, her iki tarafın da birbirini darp ettiği öne sürüldü.
—
Karakol Süreci: İki Taraf da Şikayetçi Oldu
Olay sonrasında Belinay Ceren M. polise giderek şikayette bulundu. Eski erkek arkadaşı B.C.K. ve C.B. ise savcı talimatıyla ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Yetkililer, her iki tarafın da birbirinden şikayetçi olduğunu belirtti. Soruşturmanın kamera kayıtları, tanık ifadeleri ve adli tıp raporları üzerinden sürdüğü öğrenildi.
—
Sosyal Medya Tepkisi: “Hesap Sorulmasını İstiyorum”
Belinay Ceren M., darp edildiğini gösteren fotoğrafları sosyal medya hesabından paylaşarak kamuoyuna şu çağrıyı yaptı:
“Merhaba ben Ceren M., bunlar da eski erkek arkadaşımın ‘Konuşacağız’ diyerek tek başıma tuzağa düşürüp bana saldırdıktan sonraki halim”.
Bu paylaşım kısa sürede geniş yankı uyandırdı. Sosyal medya kullanıcıları bir yandan genç kadına destek verirken, bir yandan da adli sürecin titizlikle yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
—
Yetkili Açıklaması: Soruşturma Devam Ediyor
Resmi makamlar, olayla ilgili soruşturmanın devam ettiğini duyurdu. Sürecin;
· Olay yerindeki kamera kayıtları,
· Tanık beyanları,
· Adli tıp raporları ile delillendirilerek yürütüldüğü aktarıldı. Dosyanın, tarafların karşılıklı iddiaları nedeniyle karmaşık bir hal aldığı ifade ediliyor.
—
Editör Yorumu: Sosyal Medya, Mağdurun Sesi Olabilir mi?
Bu olay, şiddet iddialarında sosyal medyanın nasıl bir “hesap sorma aracına” dönüşebildiğini bir kez dışa vurdu. Belinay Ceren M.’nin attığı adım, mağdurların geleneksel yollarla sesini duyuramadığında sosyal medyayı bir “çıkış yolu” olarak gördüğünü gösteriyor. Ancak uzmanlar, bu tür paylaşımların hukuki süreçleri etkileme riskine karşı dijital kanıt toplama ve resmi şikayet mekanizmalarını kullanmanın kritik olduğunun altını çiziyor.
Gündem
Son dakika… Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadına, çocuğa yönelik şiddetle mücadelede en ön safta yer alacağım
Son dakika… Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadına, çocuğa yönelik şiddetle mücadelede en ön safta yer alacağım
Tarih: 25 Kasım 2025 | Saat: 15:30 | Okuma Süresi: 4 dakika
Son dakika… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kadına yönelik şiddet bir insanlık suçudur, insanlığa ihanettir. Kadına el kaldıranın eli de vicdanı da kararmıştır.” dedi. İşte 5. Ulusal Eylem Planı’nın detayları ve Cumhurbaşkanı’nın dikkat çeken açıklamaları.

Ankara – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen anlamlı bir programa katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Programda, 2026-2030 dönemini kapsayan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 5. Ulusal Eylem Planı kamuoyuna tanıtıldı.
“En Ön Safta Yer Alacağım”
Konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadına yönelik şiddet mağduru tüm kadınlar için toplanıldığını vurguladı. Hem Cumhurbaşkanı hem de iki kız evladı babası olarak, kadına ve çocuğa yönelik şiddetle mücadelede bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da en ön safta yer alacağının altını çizdi.
“İnsana, hele hele kadına ve çocuğa karşı şiddet bir insanlık suçudur, insanlığa ihanettir.” diyen Erdoğan, “Kadına el kaldıranın eli de vicdanı da kararmıştır. İzan ve ahlak sahibi hiçbir erkeğin menfi tutum içinde olması düşünülemez.” ifadelerini kullandı.
“Tek Bir Kayıp Bile Çoktur”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadına yönelik şiddetle mücadelede elde edilen başarılara rağmen şiddeti sıfırlayamamanın üzüntüsünü her olayda hissettiklerini belirterek, “Tek bir kayıp bile çoktur. Tek bir kadın şiddete uğruyorsa bu bizim için küçük kıyametin koptuğunun ifadesidir.” dedi.
Gaza’ya Sert Tepki: “Barbarlık Hak Ettiği Tepkiyi Görmedi”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında uluslararası meselelere de değinerek, Gazze’de yaşananlara dikkat çekti. “Gazze soykırımında şehit olan 70 bin Filistinlinin üçte ikisini maalesef kadın ve çocuklar oluşturuyor. Bunlar vicdan sahipleri için ürkütücü rakamlar.” şeklinde konuşan Erdoğan, “Gazzeli kadınlara yönelik barbarlık son iki yılda hak ettiği tepkiyi görmedi. Failin ve mağdurun kimliği verilecek tepkinin dozunu burada da belirledi.” değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, “Zalimin de mazlumun da kimliğine bakmadan hakkı savunacak, hakikatleri her platformda gür bir seda ile haykıracağız.” diyerek Türkiye’nin adalet arayışındaki kararlı duruşunu tekrarladı.
Aile Kurumunun Önemi ve Babalara Çağrı
Toplumun temelini oluşturan aile kurumuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı, “Ailenin kilit taşı kadındır. Kadın mutlu ise aile mutludur. Kadına yönelik şiddet en başta ailenin huzuruna vurulmuş menfur bir darbedir.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, şehir hayatıyla birlikte ailenin omuzundaki yükün arttığını, kadın-erkek arasındaki rol dağılımının adaletli yapılmasının şart olduğunu söyledi. “Çocuk yetiştirmede babalara da önemli sorumluluklar düştüğüne inanıyorum.” diyerek aile içindeki sorumluluk paylaşımının altını çizen Erdoğan, “Hayatı paylaştığımız eşlerimize daha fazla destek olmamız gerekiyor. Babalardan ellerini taşın altına daha fazla koymalarını istirham ediyorum.” çağrısında bulundu.
Şiddetle Mücadelede Yol Haritası: 5. Ulusal Eylem Planı
Programda, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 5. Ulusal Eylem Planı’nın detayları paylaşıldı. 5 hedef, 15 strateji ve 130 faaliyet başlığından oluşan planın 2026-2030 yıllarını kapsadığı açıklandı.
İşte 5 ana hedef:
· Hedef 1: Toplumun tüm kesimlerinde saygı kültürünü bir davranış biçimi haline getirmek.
· Hedef 2: Etkin hukuki koruma ve adalete erişim kapsamında koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkinliğini artırmak.
· Hedef 3: Risk odaklı ve uzmanlaşmış hizmetlerin etkili bir şekilde sunulmasını sağlamak.
· Hedef 4: Şiddete maruz kalan kadınlar ve çocuklar için psikolojik, sosyal ve ekonomik desteklerle çok boyutlu bir güçlendirme ekosistemi oluşturmak.
· Hedef 5: Şiddet uygulayanlara yönelik davranışsal dönüşüm ve toplumsal katılımın sağlanması.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kapsamlı planın kadınlar başta olmak üzere tüm millet için hayırlı olmasını diledi.
Ulusal Eylem Planı: 5 Ana Hedef
Hedef Numarası Ana Odağı Ana Faaliyetler
1. Hedef Toplumsal Dönüşüm Saygı kültürünü yaygınlaştırmak, farkındalığı artırmak, güvenli kamusal/dijital alanlar oluşturmak.
2. HEDEF Hukuki Koruma Koruyucu/önleyici tedbirleri güçlendirmek, ceza adaleti sistemini iyileştirmek.
3. Hedef Uzman Hizmet SUNUMU Erken uyarı sistemleri geliştirmek, risk odaklı müdahaleleri güçlendirmek.
4. Hedef Mağdurları Güçlendirme Psikolojik, sosyal ve ekonomik destek sistemleri kurmak, sürdürülebilir güçlenme sağlamak.
5. Hedef Failere Yönelik ÇALIŞMA Davranış değişikliği programları uygulamak, toplumsal katılımlarını sağlamak.
—
Gündem
Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde iki kadın öldürüldü
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde, Gaziantep ve Elazığ’da iki kadın eşleri tarafından katledildi.
Tarih: 25 Kasım 2025
Okuma Süresi:4 dakika
Bugün 25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele Günü. Bugün de iki ilden kadın cinayetleri haberleri geldi.
GAZİANTEP’TE BİR KİŞİ KARISINI SİLAHLA ÖLDÜRDÜ
Gaziantep’in Nizip ilçesi Fırat Mahallesi Nur Sokak’ta yaklaşık iki aydır amcasının evinde yaşayan Zehra Ö. (45) ile eşi Recep Ö. (46) arasında bilinmeyen nedenle tartışma çıktı.
Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Recep Ö, üzerinde bulundurduğu tabancayla eşine ateş etti.
İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi.
112 Acil Servis ekiplerince Nizip ilçesindeki özel bir hastaneye kaldırılan Zehra Ö., yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı.
Polis ekipleri, olay yerinden kaçan Recep Ö.’yü yakaladı. 3 çocuklu çiftin boşanma aşamasında oldukları öğrenildi.

BİR DİĞER ACI HABER ELAZIĞ’DAN GELDİ
Elazığ’ın Kovancılar ilçesi Bağlar Mahallesi’nde yaşayan E.Y. ve eşi S.Y. (34) arasında da henüz bilinmeyen nedenle çıkan tartışma kavgaya dönüştü.
Kavgada, E.Y. eşine tabancayla ateş etti. İhbar üzerine olay yerine 112 Acil Sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.
Sağlık ekiplerince yapılan incelemede, kadının hayatını kaybettiği belirlendi. Kadının cenazesi, otopsi için Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna götürüldü.
Şüpheli, polis ekiplerince gözaltına alındı.
KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE YENİ DÖNEM
Bu arada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele5’inci Ulusal Eylem Planı’na ilişkin Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de
Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’ın imzasını taşıyan genelgede, kadına yönelik şiddetin önlenmesinin toplumun tüm kesimlerinin ortak irade ve sorumluluğunu gerektirdiği vurgulandı.
KADINA ŞİDDETTE TABLO RAHATSIZ EDİCİ
Kadınlar, hem aile içinde hem de günlük yaşamda çeşitli şiddet türleriyle karşı karşıya kalıyor. Ancak birçok kadın, yaşadıklarının şiddet olduğunun farkında bile değil. İş fiziksel boyuta ulaştığında hatta can güvenliği tehlikeye girdiğinde durumun gerçek yüzü ortaya çıkıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “2024 yılı Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması” düşündürücü tabloyu gözler önüne seriyor.
Araştırmadaki verilere göre, yaşamının herhangi bir döneminde fiziksel şiddete uğramış kadınların oranı yüzde 12,8.
Kadınların yüzde 28,2’si psikolojik, yüzde 18,3’ü ise ekonomik şiddete maruz kaldı.
Kadına yönelik fiziksel şiddetin en çok görüldüğü bölge yüzde 25,9 ile Kuzeydoğu Anadolu olarak belirlendi. En düşük olduğu bölge ise yüzde 8,8 ile Ortadoğu Anadolu oldu.
Ekonomik şiddete maruz kalanlarda bir okul bitirmeyen kadınlar yüzde 31,8 ile ilk sırada. Yükseköğretimi tamamlayan kadınlar ise yüzde 8,9 ile son sırada yer aldı.
25 Kasım’ın Anlamı ve 2025’teki Yeri
25 Kasım’ın, kadına yönelik şiddete karşı mücadelede küresel bir simge günü olarak kökleri, 1960’ta Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlük karşıtı mücadeleleriyle bilinen Mirabal Kardeşler’in vahşice katledilmesine dayanıyor. Birleşmiş Milletler, 1999’da bu anlamlı tarihi, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü ilan etti.
Bugün, dünya genelinde her üç kadından birinin hayatının bir döneminde şiddete maruz kaldığı biliniyor. Türkiye’de ise bu oran, her on kadından dördünü hayatında en az bir kez şiddet görmüş olması gerçeğiyle
Bu anlamlı günde, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı’nı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla kamuoyuna duyuracağını açıkladı. 2026-2030 yıllarını kapsayacak planın hazırlık çalışmaları tamamlandı.
Bakan Göktaş, yeni eylem planını “dijital şiddet dahil olmak üzere, kadınların bugün karşılaştığı tehditlere ve geleceğin risklerine yanıt verecek biçimde” hazırladıklarını belirterek, “veriye dayalı, izlenebilir ve toplum temelli politikaları hayata geçireceğiz” ifadelerini kullandı.
Elazığ’dan Bir Ses: “Diranın Çıkmayan Sesiyiz”
Elazığ’da, Dilara Günana’nın şüpheli ölümüne ilişkin davada duruşma 12 Ocak 2026’ya ertelendi. Duruşma sonrası Elazığ Kadın Platformu adına basın açıklaması yapan Esin Coşkun, kadın cinayetlerinin bireysel olmadığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Erkek şiddetinin toplumsal ve politik bir mesele olduğunu her defasında haykırmaya devam edeceğiz. Kadın cinayetleri bireysel değildir; sistematik, örgütlü ve devletin rızasızlık politikaları ile beslenmektedir.”
Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddetin Görünümü
Araştırmalar, Türkiye’de şiddetin en çok hangi kadın gruplarını etkilediğini ortaya koyuyor. Şiddet riski daha yüksek olan gruplar şunlar:
Risk Grubu Şiddete Maruz Kalma Oranı
15-24 yaş arası KADINLAR Daha yaygın
İlkokul ve altı EĞITIMLILER Daha yaygın
Boşanmış/ayrı yaşayan kadınlar Daha yaygın
18 yaşından önce evlenenler Daha yaygın
Ücretli işte çalışmayan kadınlar Daha yaygın
Düşük refah düzeyine sahip OLANLAR Daha yaygın
💡Şiddet Türleri ve Mücadele Yolları
Kadına yönelik şiddet yalnızca fiziksel boyutta kalmıyor:
· Fiziksel Şiddet: Vurmak, itmek, saç çekmek gibi bedene yönelik eylemler.
· Duygusal Şiddet: Aşağılama, hakaret, küçük düşürme, tecrit etme.
· Cinsel Şiddet: İstenmeyen cinsel eylemlerde bulunma veya bunları dayatma.
· Ekonomik Şiddet: Kadının parasını kontrol etme, çalışmasını engelleme, maddi kaynaklardan mahrum bırakma.
· Dijital Şiddet: Siber takip, utanç verici fotoğraf/video yayma, sosyal medya hesaplarını kontrol etme.
Şiddete Karşı Nasıl Mücadele Edilir?
Kadına yönelik şiddetle mücadelede bireylere ve topluma düşen sorumluluklar bulunuyor:
· 6284 Sayılı Kanun: Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, şiddet mağdurlarına hukuki koruma sağlıyor.
· KADES Uygulaması: Cep telefonuna indirilebilen bu uygulama, kadınların anında polis yardımı talep etmesini sağlıyor.
· Alo 183: Aile, Kadın, Çocuk ve Özürlü Sosyal Hizmet Danışma Hattı, 7/24 profesyonel destek sunuyor.
· Sivil Toplum Kuruluşları: Kadın dernekleri ve platformları, hukuki destekten sığınak yönlendirmesine kadar kapsamlı destek sağlıyor.
—
Gündem
İki saatlik yasak radyo yayını: Dinleyen hapse girebilir
İki saatlik yasak radyo yayını: Dinleyen hapse girebilir
FATİHDOGANMEDYA | Haber Merkezi — Seul
25 Kasım 2025, 11:00 (TRT) · Okuma süresi: 4 dakika
Seul merkezli Özgür Kuzey Kore Radyosu (Free North Korea Radio) uzun yıllardır Kuzey Kore’ye gerçek zamanlı haber ulaştırmaya çalışıyor. Radyo yayını dinlemenin Kuzey Kore’de ağır cezalar doğurabildiği; büyük dış yardımla finanse edilen yayınların son dönemde azalması ise bu çabaları daha kritik hale getirdi. Örgütün başında bulunan Lee Si-young, son gelişmeler nedeniyle görevini “kriz” içinde gördüğünü söylüyor.

Haber metni
Seul merkezli Özgür Kuzey Kore Radyosu (Free North Korea Radio), kısa dalga ve dijital yollarla Kuzey Kore içindeki halka ulaşmaya çalışan en köklü sivil girişimlerden biri. Radyonun başındaki Lee Si-young, yaklaşık 20 yıldır, rejimin kapattığı bilgi kanallarının yerine gerçek zamanlı haber ve temel bilgiler ulaştırmak için çalıştığını belirtiyor. Ancak bu yayınların Kuzey Kore içinde dinlenmesi yasak ve yakalanan kişiler ağır yaptırımlarla karşılaşabiliyor; bazı vakalarda hapis cezaları verildiği rapor ediliyor.
Neden ‘kritik’ döneme girildi?
Uluslararası ve devlet destekli büyük yayın kuruluşlarının Kuzey’e yönelik kısa dalga/özel yayınlarında son dönemde azalma meydana geldi. ABD ve Güney Kore kaynaklı bazı fon ve politika değişiklikleri, yıllardır verilen desteklerin kesilmesine ve radyo yayınının azalmasına yol açtı. Bu gelişme, sivil ve bağımsız yayıncıların yükünü artırıyor; Özgür Kuzey Kore Radyosu gibi küçük ekipler seslerini sürdürmek için daha fazla risk alıyor.
Yayın teknikleri ve riskler
Özgür Kuzey Kore Radyosu kısa dalga (shortwave) yayınlarının yanı sıra, kayıtlı programları USB bellek, SD kart ve diğer cihazlarla sınır ötesine ulaştırma çabalarına da destek veriyor. Rejim tarafından yabancı yayınlara erişim “yasadışı” kabul edildiği için, yakalanan dinleyiciler sık sık baskı, soruşturma ve hapisle karşılaşıyor; uygulama ve cezaların niteliği yerel güvenlik organlarının takdirine göre değişiyor. Uzmanlar, bilgi akışının psikolojik ve toplumsal etkisinin büyük olduğunu vurguluyor.
Kurumsal arka plan — kurucudan devralma
Özgür Kuzey Kore Radyosu’nun kurucularından biri olarak bilinen Kim Seong-Min gibi figürlerin çalışmaları, istisnai bir aktivizm geleneği yarattı. Yakın zamanda Kim Seong-Min’in ölümü ve bazı büyük desteklerin geri çekilmesi, istasyonun sürdürülebilirliğini tehdit eden gelişmeler arasında gösteriliyor; istasyonun liderliğini Lee Si-young sürdürüyor ve ekip misyonunu devam ettirme kararlılığında.
Ne değişebilir?
-
Eğer dış destek tamamen durursa, kısa dalga ve sınır ötesi medya erişimi daha da daralacak; içerik üreticileri dah küçük, daha hedefli ve yaratıcı yollar denemek zorunda kalacak.
-
Rejim kontrolü ve yaptırımlar devam ettiği sürece dinleyiciler hâlâ ciddi risk taşıyor; uzmanlar, bilgi ulaştırmanın hâlâ “hayati” olduğunu savunuyor.
Uzman yorumu
Sivil toplum ve medya uzmanları, dışarıdan gelen bilginin Kuzey Kore toplumunda “farkındalık” yarattığını; bunu durdurmanın hem insani hem stratejik sonuçları olacağını belirtiyor. Öte yandan, haberlere ulaşmanın bireyler açısından risk taşıması, aktivistlerin yöntemlerini sürekli evrimleştirmesini gerektiriyor.
Notlar / Kaynakların öne çıkan maddeleri
-
Lee Si-young’in Seul merkezli Free North Korea Radio’yu yönettiği ve kurumun yaklaşık 20 yıldır faaliyet gösterdiği bilgisi.
-
Kuruculardan Kim Seong-Min’in istasyon tarihindeki rolü ve yakın dönemdeki ölümü.
-
Kuzey Kore’de yabancı yayınları dinlemenin yasak olduğu, radyo jamming ve yaptırımlar uygulandığına dair uluslararası analizler.
-
Büyük kurum/finansman değişikliklerinin dış yayının ölçeğini küçülttüğüne dair raporlar.
-
Gündem3 gün önceGenç Rümeysa, nişanlısının evinde silahlı saldırıda hayatını kaybetti
-
Gündem1 hafta önceKörfez’de dehşet: Eski eşini darbedip, ilişkisi olduğunu iddia ettiği arkadaşını cadde ortasında bıçaklayarak öldürdü — Şüpheli tutuklandı
-
Teknoloji1 hafta önceSamsung’a şok iddia: Galaxy A/M serilerinde “kaldırılamayan” İsrail yapımı AppCloud tartışması
-
Magazin1 hafta önceMuazzez Abacı’ya veda: Torunu konuşmasında gözyaşlarına boğuldu — AKM’de duygusal tören
-
Magazin20 saat önceİlknur Dadaş: İlahi Aşk, Doğa Sevgisi ve İstanbul Şiirleriyle Güfte Yolculuğunda Yükselen İsim
-
Sağlık1 hafta önceAnkara’da ‘sigara’ kabusu: 35 yıl içti, 3. evre gırtlak kanseri çıktı — Gırtlağının yarısı alındı, sesini korudu
-
Teknoloji1 hafta önceBalığın tazeliğini anında söyleyen cihaz tescillendi: “TVB-N/TMA PROB” Erzurum’dan çıktı
-
Ekonomi1 hafta önceDoğum izni artıyor; babaların izni de iki katına çıkacak
