Dilovası faciasında can kaybı 7’ye yükseldi

Yayın: FatihDoganMedya — 15 Kasım 2025, 09:30
Okuma süresi: 3 dakika
Kategori: Gündem / Kocaeli

Kocaeli’nin Dilovası ilçesindeki parfüm/kozmetik dolum tesisinde 8 Kasım’da çıkan yangın/patlama sonrası ağır yaralanan vardiya amiri Tuncay Yıldız tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Böylece olayda yaşamını yitirenlerin sayısı 7’ye çıktı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor; bazı şüpheliler hakkında tutuklama işlemleri gerçekleştirildi.

Olayın seyri

8 Kasım’da Dilovası Mimar Sinan Mahallesi’ndeki parfüm/kozmetik dolum tesisinde meydana gelen patlama ve yangın sonrası ilk belirlemelere göre birden fazla çalışan ağır yaralandı. Olayın ardından bölgeye itfaiye, sağlık ve emniyet ekipleri sevk edildi; yaralılar çevre hastanelere kaldırıldı. Başlangıçta 6 kişinin hayatını kaybettiği duyurulmuştu; ağır yaralı olarak tedavi gören vardiya amiri Tuncay Yıldız’ın vefatıyla can kaybı 7’ye yükseldi.

Kimler hayatını kaybetti?

Yerel ve ulusal ajansların aktardığı bilgiye göre, yangında ölenler arasında Tuğba Taşdemir (17), Nisanur Taşdemir (15), Cansu Esetoğlu (15), Hanım Gülek (52), Esma Gikan (31) ve Şengül Yılmaz (59) ile ağır yaralı olan Tuncay Yıldız bulunuyor. Olayda yaralananların tedavisi halen sürüyor.

Soruşturma ve yasal süreç

Olayın ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile adli makamlar soruşturma başlattı. Bakanlık incelemeleri sürdürdüğünü ve kusuru/ihmali olduğu değerlendirilenlerle ilgili hukuki süreçlerin takip edileceğini açıkladı. Yerel kaynaklar, soruşturma kapsamında bazı işyeri yetkilileri ve ilişkili kişiler hakkında tutuklama kararları verildiğini bildiriyor.

Yetkililerin açıklamaları ve bölgede alınan önlemler

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile yerel valilik/itfaiye ekipleri olay yerinde incelemeler yaptı; olayın kesin sebebi adli ve idari soruşturma sonucunda belirlenecek. İlgili birimlerin, bölgedeki diğer tesislerde benzer riskleri azaltmaya yönelik denetimleri sıklaştırdığı belirtiliyor.

Arka plan — Dilovası ve sanayi bölgeleri

Dilovası, Kocaeli’nin yoğun sanayi bölgelerinden biri; kimyasal, plastik ve kozmetik gibi üretim yapan tesislerin bulunduğu bir endüstri havzası. Endüstriyel tesislerde iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları ile denetimlerin önemi, bu tür olaylarla bir kez daha gündeme geldi. (Genel bağlam.)

Ne bekleniyor?

Yetkili kurumların adli ve idari soruşturmaları tamamlaması, bilirkişi raporlarının hazırlanması ve sorumlular hakkında verilecek kararlar bekleniyor. Ailelere ve yakınlarına gerekli destek sağlanması için yerel yönetimler ve ilgili kurumlar koordineli çalışıyor.

Arsa-tarla fiyatlarının en çok arttığı ve azaldığı iller

Tarih / Saat: 15 Kasım 2025 | 10:30 (Istanbul)
Okuma süresi: ~4 dakika

• Türkiye genelinde konut imarlı arsa ortalama birim fiyatı 6.353 ₺/m², son 1 yılda konut imarlı arsalarda yıllık artış %19,94 olarak hesaplandı.

• Arazi-bağ-tarla ortalama birim fiyatı 706 ₺/m², tarla/bağ/bahçe tipindeki arazilerde son 1 yıldaki artış %17,28.

• Endeksa verilerine göre konut imarlı arsalarda en yüksek yıllık değer artışı Diyarbakır’da görüldü (Ekim 2025 verisiyle %66,12, 8.140 ₺/m²)

• Arazi/tarla kategorisinde en çok değer kazanan iller Hakkâri, Bingöl, Diyarbakır, Tunceli, Şanlıurfa olarak sıralanıyor. En az artan iller arasında Bitlis, Karabük, Sakarya, Çankırı, Konya öne çıkıyor.

• 

Veri tablosu — Öne çıkan 5 (+5) (Endeksa, Ekim 2025 verileri)

Konut İmarlı Arsa — Öne Çıkanlar (seçme)

• Diyarbakır: 8.140 ₺/m² — Yıllık +%66,12.

• Ağrı: 1.971 ₺/m² — Yıllık +%51,62.

• Bitlis: 5.196 ₺/m² — Yıllık +%51,18.

• (Not: Endeksa şehir bazlı listeleri ayrıntılı; haberde öne çıkanlar bu veri setinden seçilmiştir.)

Arazi / Tarla / Bağ — En Çok Artan (sıralama)

1. Hakkâri — (Endeksa: en yüksek değer kazanımlardan biri olarak raporlandı).

2. Bingöl

3. Diyarbakır

4. Tunceli

5. Şanlıurfa.

Arazi / Tarla — En Az Artan

• Bitlis, Karabük, Sakarya, Çankırı, Konya.

Neden böyle bir ayrışma var? (Kısa analiz)

1. Bölgesel talep farklılıkları: Bazı Doğu ve Güneydoğu illerinde konut ve altyapı yatırımlarına bağlı olarak konut imarlı arsalara yönelim artıyor; bu, nominal fiyatları yukarı çekiyor.

2. Uzun dönemli değer kazanımı — kısa dönem düzeltmesi: Son 4–5 yıllık dönemde arsa-tarla fiyatları yüksek oranda artmıştı; fakat 2025 son çeyreği verileri piyasanın yavaşladığına işaret ediyor; REIDIN verileri sektör güveninde ve fiyat beklentilerinde düşüş eğilimi gösteriyor.

3. Likidite ve arz-stoku: Endeksa stok verileri, bazı illerde pazarda sınırlı arz olması nedeniyle metrekare fiyatlarının yükseldiğini; büyükşehir yakın çevrelerinde ise stok ve erişilebilirlik fiyatları sınırlayabiliyor.

Yatırımcıya kısa notlar

• Kısa vadede bölgesel oynaklık yüksek; Ekim 2025 verileri bazı illerde çift haneli yıllık artış gösterse de piyasa duyarlılığı ve kredi koşulları sıkılaşırsa kısa vadede geri çekilmeler yaşanabilir.

• Uzun vadede (Ocak 2021–Ekim 2025 dönemine bakıldığında) arsa ve tarla yatırımının yüksek getiri sağladığı raporlanıyor — ancak son 1 yılda artışın enflasyonun altında kaldığı yönünde uyarılar var; bu nedenle yatırım kararları için hem bölgesel hem makro değerlendirilmeli.

TARİHTE BUGÜN — 15 Kasım 1983: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) İlanı ve Ardından Gelen 42 Yıl

Yayın Tarihi: 15 Kasım 2025 | Yayın Saati: 00:15
Okuma süresi: 4 dakika

Bugün, 15 Kasım 1983’te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) ilan edilmesinin 42. yılı. O tarihte Türk-Cypriot parlamentosu, Rauf Denktaş liderliğinde bağımsızlığı ilan etti; bu karar uluslararası alanda geniş çapta tanınmadı ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarıyla geçersiz sayıldı. Türkiye, KKTC’yi tanıyan tek ülke olarak kaldı.

Olayın ayrıntıları

15 Kasım 1983’te Türk toplumunun siyasi temsilcileri, Kuzey Kıbrıs’ta bağımsız bir devlet ilan eden tek taraflı bir bildiriyi onayladı. Bildiriyi o dönemki Kuzey Kıbrıs lideri Rauf Denktaş sundu ve yeni devletin yasama organı tarafından kabul edildi. Bu adım, 1974 sonrası adanın fiili bölünmesini resmiyete döken önemli bir dönüm noktası oldu.

Uluslararası tepki ve hukuki çerçeve

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, KKTC ilanını hukuken geçersiz kabul eden 541 sayılı kararı 18 Kasım 1983’te oyçokluğuyla kabul etti; karar diğer devletleri Kuzey Kıbrıs’ı tanımamaya çağırdı. O günden beri KKTC’yi yalnızca Türkiye tanımakta; dünya genelinde tanınma sağlanamadı ve ada üzerindeki çözüm arayışları BM gözetiminde sürüyor.

Tarihçe — kısa zaman çizelgesi

• 1960: Kıbrıs Cumhuriyeti kuruldu (ortak yönetim).

• 1974: Rum yönetimine yönelik darbe sonrası Türkiye’nin adaya müdahalesi ve fiili bölünme.

• 1975: Türk Federatif Devleti (TFC) ilan edildi.

• 15 Kasım 1983: KKTC’nin tek taraflı ilanı; Rauf Denktaş ilk cumhurbaşkanı oldu.

Bugün ne değişti? (Siyasi ve ekonomik güncelleme)

KKTC, 42 yılda kendi idari kurumlarını güçlendirirken; uluslararası alanda sınırlı tanınma, ekonomik ambargolar ve diplomatik izolasyon gibi sorunlarla karşılaştı. Türkiye ile ilişkiler hem siyasal hem ekonomik açıdan belirleyici oldu. Son dönemde Türkiye tarafından gündeme getirilen iki devlet çözümü tartışmaları ve BM sürecine atılan vurgular, adadaki müzakere dinamiklerini etkilemeye devam ediyor.

Analiz — Neden hâlâ gündemde?

KKTC’nin ilanı, adadaki iki toplum arasındaki güven sorununun ve dış aktörlerin (Türkiye, Yunanistan, Birleşik Krallık) rollerinin sonucu olarak okunuyor. Çözüm arayışları zaman zaman hareketlense de; temel ayrılıklar — güvenlik, mülkiyet, yönetim yapısı — çözümsüzlüğü besliyor. Uluslararası toplumun isteksizliği ve güç dengeleri, bugüne dek kapsamlı bir anlaşmayı engelledi.

Görüşler ve anma

KKTC’de yayılan resmi törenlerde 15 Kasım, “Bağımsızlık Günü” olarak kutlanıyor; devlet yetkilileri ve sivil toplum kuruluşları anma etkinlikleri düzenliyor. Türkiye ve KKTC yetkilileri, bu günü hem geçmişi yâd etmek hem de ulusal kimliği vurgulamak için kullanıyor