Gündem
Pençe‑Kilit Bölgesi’nde Metan Gazı Faciası: Kuzey Irak’ta 12 Mehmetçiğimiz Nasıl Şehit Oldu?
Açıklaması :
Pençe‑Kilit Harekat Bölgesi’ndeki 852 Rakımlı Tepe’de 6 Temmuz 2025’te gerçekleştirilen mağara arama‑taraması sırasında metan ve karbonmonoksit gazına maruz kalan 12 askerin şehit düşme süreci ve MSB’nin açıklamaları detaylarıyla ele alındı.
Olayın Arka Planı
Irak’ın kuzeyinde 2019’dan bu yana süren Pençe Serisi Harekâtlar kapsamında tespit edilen 3.765 mağara ve sığınağın arama‑imha faaliyetleri yürütülmektedir. Bahse konu mağara, 23–24 Haziran 2024 tarihlerinde terör unsurlarından temizlenmiş, giriş ve mazgalları kapatılmıştır Şehit Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un naaşını arama çalışmaları ise 1 Temmuz 2025’ten itibaren 852 rakımlı tepede bulunan bu mağarada yoğunlaştırılmıştır .
Olayın Gelişimi
1–5 Temmuz 2025 tarihleri arasında mağaraya keşif köpeğiyle girilmiş, ardından Mayın ve El Yapımı Patlayıcı Tespit ve İmha Timi ile birinci kat arama‑taraması gerçekleştirilmiştir. İkinci katta da benzer keşif faaliyetleri yürütülmüştür . 6 Temmuz sabahı, mağaraya girilmeden önce tekrar köpekle keşif yapılmış ve olumsuzluk tespit edilmeyince üç ayrı grupta (6+4+2 kişilik) toplam 12 asker mağaraya adım atmıştır .
Gazın Etkisi ve Sebebi
Mağaranın ikinci katında ilerleyen personelde sendeleme ve bayılmalar görülmüş, dışarıda bekleyen ekip yardım çağırmıştır. İlk müdahalede dışarı çıkarılan askerler ile yardım için tekrar girenler de gazdan etkilenmiş; haber verilmesi üzerine AFAD ve Türkiye Taş Kömürü Kurumu uzman ekipleri görevlendirilmiştir. Ölçümlerde mağara içinde metan, karbonmonoksit ve hidrojen sülfür gazlarına rastlanmış, oksijen seviyesi yüzde 19’a düşmüştür. Fanlarla oksijen sevk edilerek yüzde 60 seviyesine çıkarıldıktan sonra uzman ekipler şehit askerlerin naaşlarına ulaşmıştır
Şehit Sayısının Artışı
Hastaneye sevk edilen 19 askerden ilk gün 5’i, ertesi gün ise 7’si tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit olmuştur. Böylece toplam şehit sayısı 12’ye yükselmiştir .
MSB’nin Açıklamaları ve Soruşturma
Milli Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, olayın “istisnai, öngörülemez ve olağan dışı” bir durum olduğunu vurgulayarak idari tahkikatın derinlemesine sürdüğünü bildirmiştir. Ayrıca, benzer bir gaz faciasının bölgede temizlenen 3.765 mağarada yaşanmadığına dikkat çekilmiştir Kamuoyuna, yalnızca resmî makamlardan yapılan açıklamalara itibar edilmesi çağrısı yapılmıştır.
Alınan Dersler ve Gelecek Adımlar
MSB, mağara arama‑taramalarında ek tedbirlerin alınacağını, benzer acıların tekrar yaşanmaması için süreçlerin titizlikle gözden geçirileceğini duyurmuştur Ayrıca, arama‑kurtarma ekiplerine ve uzman kurumlara gösterilen özverili çalışmalar için teşekkür edilmiştir.
Gündem
Halit Yukay’ın naaşı böyle çıkarılacak: “Dalgıç asansör” nedir, 68 metredeki zorlu operasyon nasıl yapılacak?
Spot: Yalova’dan Bozcaada’ya giderken kaybolan iş insanı Halit Yukay’ın (43) cansız bedeni, arama-kurtarma ekiplerinin YTS (yan taramalı sonar) ve ROV (uzaktan kumandalı sualtı aracı) çalışmasıyla deniz tabanında 68 metre derinlikte tespit edildi. Yetkililer, naaşın vücut bütünlüğünün korunması amacıyla Deniz Kuvvetleri koordinasyonunda özel bir “dalgıç asansör” (sualtı kaldırma/asansör sistemi) ile çıkarılacağını açıkladı.
Olayın özeti — nerede, ne zaman, nasıl bulundu?
-
Olay ve arama süreci: Halit Yukay, 4 Ağustos’ta Yalova’dan Bozcaada’ya seyahat etmek üzere “Graywolf” adlı teknesiyle denize açıldı. Tekne bir süre sonra parçalanmış/yrı batık halde bulundu; aramalar 19 gün sürdü.
-
Tespit: Deniz Polisi ve Kıyı Emniyeti botlarının yan taramalı sonar (YTS) çalışmasında belirlenen koordinatlarda yapılan incelemede, insansız sualtı aracı (ROV) ile 68 metre derinlikte bir cansız beden görüntülendi; naaşın etrafında tekne parçaları ve motor plakası parçaları tespit edildi. Çıkarma çalışmalarına başlandı.
“Dalgıç asansör” ne demek? (Teknik açıklama)
Medya haberlerinde geçen “dalgıç asansör / asansör sistemi” tabiri, sahadaki ekiplerin kullanacağı birkaç farklı sualtı kaldırma yönteminden veya bunların kombinasyonundan bahseder. Uygulamada şu teknikler öne çıkıyor:
-
Yükseltilmiş kaldırma (lift bag) — Sualtı lift bag (şişirilebilir kaldırma kesesi): Kuvvetli, hava ile doldurulduğunda nesnenin (veya naaşın) kaldırılmasını sağlayan hava torbalarıdır. Torba; nesneye güvenli şekilde bağlanır, kontrollü olarak hava verilip boşaltılarak yüzeye doğru kontrollü bir yükseliş sağlanır. Hacim/kapasite hesapları ve emniyet valfleri kritik önemdedir.
-
Sualtı kademe / kafes-asansör (subsea elevator / recovery cage) — Özellikle beden bütünlüğünün korunması isteniyorsa, yerinde montajlanan bir kafes veya sert taşıyıcı platform ile naaş sabitlenir; bu kafes vinçle/çekme sistemleriyle yüzeye vinç aracılığıyla çıkarılır. Bu yöntem lift-bag’den daha kontrollü kaldırış sağlar ve yüzeye iniş/çıkışta hacim-genleşmesi (Boyle yasası) kaynaklı riskleri azaltır. (Medya kaynaklarının “asansör” diye aktardığı uygulama genellikle bu kontrollü kafes/askı düzeneklerine işaret eder.)
-
ROV destekli müdahale ve tutma-aygıtları — ROV’lar yüksek çözünürlüklü kamera, manipülatör (tutucu) kol ve bağlama ekipmanlarıyla ilk tespit ve hazırlık aşamasını yapar; lifti bağlayacak dalgıç veya robotik kollar için ön hazırlık yapar. 300 m’ye kadar görev yapabilen ROV’lar, hassas yerleştirme ve kontrol için hayati önemdedir.
Operasyonun adımları (beklenen/uygulanan genel cerceve)
Aşağıdaki adımlar, saha raporlarında ve sualtı kurtarma standartlarında açıklanan uygulamaların özeti niteliğindedir; yetkililerin tercihine göre kombinasyon halinde uygulanır:
-
Konum doğrulama ve görüntüleme: YTS (yan taramalı sonar) ile koordinat belirlenir; ardından ROV ile bölge canlı görüntülenir, naaşın pozisyonu ve çevresel koşullar (batık tekne parçaları, halatlar, zemine gömülme durumu) değerlendirir.
-
Operasyon planlaması: Derinlik (68 m), su ve akıntı koşulları, zemindeki enkaz durumu göz önünde bulundurularak hangi yöntem(ler) seçileceği kararlaştırılır — doğrudan ROV-tutucu + kafes mi, lift bag mı, yoksa her ikisi birlikte mi? Bu aşamada Deniz Kuvvetleri / askeri dalgıç ekipleri ve kıyı emniyeti koordinasyonu belirleyici olur.
-
Sabitleme ve bağlama: ROV veya dalgıçlar tarafından naaşa zarar vermeyecek şekilde bağlama/askılama yapılır; enkazdan ayrıma gerekiyorsa önce ROV manipulasyonlarıyla temizleme yapılır.
-
Kontrollü kaldırma: Kafes-asansör vinç sistemi ya da kontrollü hacim artışıyla lift bag kullanılarak yüzeye transfer gerçekleştirilir. Yüzeye çıkış sırasında hava genleşmesine bağlı ani hızlanma (runaway ascent) riskini önlemek için mutlaka kontrollü valfleme / taktik uygulanır.
-
Yüzeyde tespit, nakil ve adli işlemler: Yüzeye çıkarılan naaş, sahadaki tıbbi/adalet ekiplerine teslim edilir; kimlik doğrulaması ve otopsi için Adli Tıp Kurumu’na sevk yapılır. Medya kaynakları kimlik ve adli süreçlerin sürdürüleceğini bildiriyor.
Neden “asansör” tercih ediliyor? — 68 metre derinliğin zorlukları
-
Derinlik riski: Rekreasyonel dalışta standart güvenli limitler genellikle 40 metre civarıdır; 68 metre, insanlı dalış için çok daha zorlu ve riskli bir derinliktir. Ticari/satürasyon dalgıçları veya özel ekipler olsa da operasyonun insanlı dalışlarla yürütülmesi ciddi tıbbi/dekompresyon riskleri getirir. Bu nedenle mümkün olduğunca ROV ve mekanik kaldırma tercih edilir.
-
Vücut bütünlüğünü koruma gereği: Medikal ve adli süreçler için naaşın zarar görmeden çıkarılması istenir; kontrolsüz çekme veya enkazla birlikte hızla yükseltme adli incelemeyi (ve tıbbi bulguları) zorlaştırır. Bu yüzden “asansör” tabirindeki kontrollü kaldırma yöntemleri seçiliyor.
-
Çevresel / enkaz faktörü: Parçalanmış tekne ve etraftaki metal/halat/çarpışma izleri işleri zorlaştırır; önce enkazdan güvenli ayrıştırma gerekebilir — yine ROV ve deneyimli dalgıçların iştirakiyle.
Kim yapıyor — kim koordine ediyor?
Medya ve kurum açıklamalarına göre tespit ve çıkarmada Deniz Polisi / Kıyı Emniyeti ekipleri ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı koordineli çalışıyor; ROV görüntüleri ve YTS tespitiyle başlayan süreç, özel askeri dalgıç ekipleriyle devam edecek şekilde planlanıyor. Kimlik ve otopsi süreci için adli makamlarla koordinasyon sağlanacak.
Kısa not — ne bekleniyor?
Operasyon teknik ve riskli olduğundan, çıkarma çalışması saatler/ günler sürebilir; yetkililer önce güvenliği ve naaşın bütünlüğünü garanti altına almak için acele etmeden hareket etmeyi tercih edeceklerdir. Çıkarma tamamlandığında naaş adli tıp incelemesi için ilgili kuruma sevk edilecek; soruşturma ve adli süreç devam edecektir. (Bu bölüm için yetkili kurumlardan gelecek resmi açıklamalar takip edilmelidir.)
Gündem
5 günde 4 kez yandı: “Bu evde kendiliğinden yangın çıkıyor”
Düzce’nin Kaynaşlı ilçesinde aynı evde beş gün içinde dört ayrı yangın çıktı — incelemeyi elektrik şirketi, jandarma ve itfaiye yaptı; çıkış nedeni belirlenemedi
Özet (lead)
Düzce’nin Kaynaşlı ilçesine bağlı Yeşiltepe köyünde Kıyak ailesine ait tek katlı ev, 19–24 Ağustos tarihleri arasında beş gün içinde dört ayrı kez alev aldı. Yangınlar ev sakinlerinin müdahalesiyle büyümeden söndürülürken, inceleme yapan ekipler yangınların çıkış nedenini tespit edemedi. Ev sahibi Kadir Kıyak, “Eşyalarımız durduk yere yanıyor, elektrik olmayan yerlerde bile alev çıktı” diyerek yaşadıkları mağduriyeti anlattı.
Olayın detayları
-
Yer: Yeşiltepe köyü, Kaynaşlı (Düzce).
-
Zaman: İlk yangın 19 Ağustos gecesi çıktı; aynı evde 24 Ağustos’a kadar üç kez daha yangın meydana geldi (toplam 4 yangın).
-
Hasar: Beş günlük süreçte evin duvarında, gardırop içlerinde ve iki ev eşyasının kenarında yangınlar görüldü; aile eşyalarını dışarı çıkardı, bazı eşyalar kullanılamaz hale geldi. Yangınlar genelde aile tarafından söndürüldü.
Aile ne diyor?
Ev sahibi Kadir Kıyak (52), yangınların elektrikle ilgili görünmediğini, alevlerin gece veya sabaha karşı, elektrik olmayan bölgelerde de çıktığını anlattı. Kıyak, daha önce (2020) benzer şekilde nedeni belirlenemeyen bir yangın geçirdiklerini ve evlerini yeniden yaptıklarını söyledi. Aile şu an dışarıda kalıyor ve mağdur durumda olduklarını belirtti.
Resmi inceleme ve yetkili açıklamaları
-
Olay yerinde inceleme yapan elektrik dağıtım şirketi, itfaiye ve jandarma ekipleri yangınların çıkış nedenini belirleyemedi. Resmi kurumlar, bulgularla ilgili net bir açıklama yapana dek soruşturmanın sürdüğünü bildirdi.
Benzer olay geçmişi ve olası değerlendirmeler
Kamuoyunda “kendi kendine yanan ev” olarak nitelendirilen vakalar zaman zaman gündeme geliyor; bunların bir kısmında teknik, elektriksel veya insan kaynaklı nedenler tespit ediliyor; bazen ise kesin sebep bulunamıyor. Bu tür durumlarda resmi adımlar — detaylı yangın adli incelemesi, elektrik tesisatı kontrolü ve çevresel etkenlerin araştırılması — önem taşıyor. (Bu paragrafta genel bilgi verilmiştir; somut vakadaki resmi bulgular için yetkili açıklamaları beklemek gerekir.)
Aileye ve okurlara pratik öneriler (genel güvenlik hatırlatmaları)
Aşağıdaki öneriler yangın güvenliği açısından genel niteliktedir:
-
Elektrik tesisatında görünür hasar, gevşek priz veya eski kablo varsa derhal yetkili elektrikçiye başvurun.
-
Evin her katında yangın söndürücü ve yangın battaniyesi bulundurun; kullanımı bilinmeyen kişiler için basit talimatlar asın.
-
Gece boyunca şüpheli ısı/koku hissedilirse 112/110 acil çağrısını yapın; mümkünse kamera veya fotoğraf/ video ile durumu belgeleyin.
-
Mahalle muhtarı veya ilçe belediyesiyle irtibata geçip geçici barınma ve hasar tespit desteği talep edin.
(Not: Bu öneriler genel güvenlik tavsiyesidir; olayla ilgili kesin teknik değerlendirme resmi bir inceleme raporuyla netleşecektir.)
Sonuç ve takip
Kıyak ailesinin evinde ardı ardına çıkan yangınlar mahallede tedirginlik yaratırken, yetkililer tarafından yapılan ilk incelemelerde yangın sebebi belirlenemedi. Olayla ilgili soruşturma ve teknik tespitlerin sonucunun kamuoyuna duyurulması bekleniyor. Gelişmeler oldukça haberimiz güncellenecektir.
Gündem
Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Sınavı başvuru süreci: Sınav tarihi duyuruldu

BAKAN TUNÇ’UN AÇIKLAMALARI
Ülkenin dört bir yanında adaletin tecellisi için fedakârca görev yapan bakanlık personelinin kariyer hedeflerini ve gelişimlerini desteklemeyi sürdürdüklerini kaydeden Bakan Tunç, şu ifadeleri kullandı:
“Adalet hizmetlerimizin etkinliğinin artmasında ve vatandaşlarımızın memnuniyetini en üst noktaya çıkarmada en önemli unsur, güçlü ve nitelikli insan kaynağıdır. Bu bilinçle hareket ediyor, ülkemizin dört bir yanında adaletin tecellisi için fedakârca görev yapan çalışma arkadaşlarımızın kariyer hedeflerini ve gelişimlerini desteklemeyi sürdürüyoruz. Liyakat esasına dayalı bir kariyer sistemi oluşturma kararlılığıyla bu yıl içerisinde açılacağını müjdelediğimiz Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Sınavı ilanlarını yayımladık. Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Sınavını 30 Kasım 2025 tarihinde yapacağız. Başvurular 25 Ağustos 2025 tarihinde başlayacak olup 5 Eylül 2025 tarihinde saat 23.59’da sona erecektir. Sınav sürecinin tüm çalışma arkadaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyor, sınava katılacak adaylara şimdiden başarılar diliyorum.”
-
Teknoloji1 hafta önce
76 yaşındaki adam yapay zekâya aşık oldu, buluşmaya gitti — randevu ölümle bitti
-
Teknoloji1 hafta önce
Dünyada bir ilk: Robot anneler insan bebekler doğuracak
-
Magazin1 hafta önce
SON DAKİKA —“Jrokez” lakaplı yayıncı Oğuzhan Dalgakıran balkondan düştü — Olayla ilgili inceleme başlatıldı
-
Gündem1 hafta önce
MSB işçi alımı kura sonuçları sorgulama ekranı 2025: MSB 3097 işçi alımı sonuçları isim listesi yayımlandı mı?
-
Gündem1 hafta önce
Isparta’da Dehşet: Baba Kalça Ağrısıyla Gittiği Hastanede Cinsel Saldırı Sonucunu Öğrendi
-
Sağlık1 hafta önce
Sağlık Bakanlığı’ndan Yeni Uygulama: Ücretsiz Kanser Taramaları İçin SMS Bilgilendirme Dönemi Başladı
-
Magazin1 hafta önce
Genç oyuncunun talihsiz kazası — İbrahim Yıldız yoğun bakımda, yaşam mücadelesi sürüyor
-
Spor6 gün önce
Fenerbahçe, Dorgelés Nene ile 5 yıllık sözleşme imzaladı — Sarı-Lacivertler kanadını güçlendirdi