Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Magazin

Oyuncu Filiz Küçüktepe’den Üzen Haber: Hayatını Kaybetti

Yayımlandı

üzerinde

Türk televizyon ve sinema dünyasının efsanelerinden olan Filiz Küçüktepe’nin vefatı, sanat camiası ve hayranları arasında derin üzüntü yarattı. Bir döneme damga vuran “Bizimkiler” dizisinde “Hacer” karakterini canlandıran usta oyuncunun hayatını kaybetmesi, hem sanatseverleri hem de medya kuruluşlarını yasa boğdu.

Filiz Küçüktepe Kimdir?

Filiz Küçüktepe, 19 Aralık 1949’da İstanbul’da dünyaya gelmiş; genç yaşlarda tiyatro sahnesinde kendini göstererek sinema ve televizyona adım atmıştır. 1965 yılında sanat yaşamına başlayan Küçüktepe, yıllar boyunca gösterdiği başarılı performanslarla izleyicilerin gönlünde taht kurmuş, Türk televizyon tarihinin en uzun soluklu dizilerinden biri olan “Bizimkiler”’de “Hacer” karakteri ile hafızalara kazınmıştır.

Kariyeri ve Unutulmaz Rolleri

  • Bizimkiler (1989-2002): 15 sezon boyunca ekranlarda yer alan dizide “Hacer” rolü ile büyük beğeni toplayan Küçüktepe, dizide Hikmet Karagöz’ün canlandırdığı “Abbas’ın eşi” olarak unutulmaz bir performansa imza atmıştır.
  • Sinema Projeleri:
    • Züğürt Ağa (1985)
    • Fikrimin İnce Gülü / Sarı Mercedes (1987)
    • 72. Koğuş (1987)
    • Selamsız Bandosu (1987)

Bu projeler, Filiz Küçüktepe’nin sadece televizyon dünyasında değil, sinema perdesinde de ne denli önemli bir yere sahip olduğunu kanıtlamıştır.

Vefat Nedeni ve Son Gelişmeler

Ocak ayında beyinde meydana gelen pıhtı atması sonucu hastaneye kaldırılan ünlü oyuncu, uzun süredir Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakımda tedavi görüyordu. Ne yazık ki, yoğun bakım sürecinde sağlık durumunun ciddileşmesi nedeniyle 75 yaşında hayatını kaybettiği bildirildi.

Cenaze ve Veda Programı

Filiz Küçüktepe’nin cenaze töreni, yarın öğlen namazından sonra Kurtköy Şeyhli Mezarlığı’nda gerçekleştirilecek. Sanatçının yakınları ve sevenleri, bu üzücü kayıp karşısında yaslarını paylaşırken, onun sanat dünyasına kattığı değeri bir kez daha anacaklar.

Sanat Dünyasında Bir Dönem Kapanıyor

Filiz Küçüktepe’nin vefatı, sadece “Bizimkiler” dizisine damga vuran bir oyuncunun kaybı olarak değil; aynı zamanda Türk tiyatro ve sinemasının önemli bir parçasının da yitirilmesi olarak görülüyor. Kariyeri boyunca pek çok unutulmaz projeye imza atan Küçüktepe, güçlü ve samimi oyunculuğuyla nesiller boyu izleyicilerde derin izler bırakmıştır.

Sonuç

Oyuncu Filiz Küçüktepe’nin hayatını kaybetmesi, sanat camiası ve hayranları için büyük bir kayıp olarak kabul ediliyor. Onun ekranlardaki unutulmaz performansları, Türk sinema ve televizyon tarihine altın harflerle yazılmaya devam edecek. Vefat haberinin ardından çıkan anma yazıları ve sosyal medya paylaşımları, onun sanat dünyasında bıraktığı derin izlerin ne kadar kalıcı olduğunu gözler önüne seriyor.

Magazin

Meme kanseri tedavisinde umut veren gelişme

Yayımlandı

üzerinde

Meme kanseri tedavisinde umut veren gelişme

Bilim insanları, tedaviye dirençli meme kanserlerinin büyümesini durdurabilen yeni bir antikor geliştirdi.

Uzmanlara göre bu buluş, hastalığın en agresif türlerinden bazılarını tedavi etme potansiyeline sahip ve hastalar için yeni bir umut anlamına geliyor.
Mirror’da yer alan haberde, söz konusu antikorun mevcut tedavilere artık yanıt vermeyen hastalar ve tedavi seçenekleri sınırlı olan üçlü negatif (triple-negative) meme kanseri hastaları için önemli bir ilerleme olarak görüldüğü kaydedildi. Yeni geliştirilen antikor, tümör hücrelerine doğrudan saldırmakla kalmıyor, vücudun kendi bağışıklık sistemini de devreye sokuyor.
Cancer Research dergisinde yayımlanan çalışmada, laboratuvar deneyleri ve hayvan modelleriyle yapılan testlerde, modifiye edilmiş antikorun bağışıklık hücrelerine mevcut tedavilere kıyasla çok daha güçlü biçimde bağlandığı görüldü. Bu sayede, tümörün içinde zaten bulunan bağışıklık hücreleri aktif hale geldi ve tümörlerin büyümesi sınırlandı.
Prof. Sophia Karagiannis, eğer çalışmalar başarılı olursa bu yaklaşımın doğrudan bağışıklık sistemini uyararak tedaviye dirençli kanserlerdeki önemli bir ihtiyacı karşılayabileceğini belirtti.
Dr. Simon Vincent ise “Bu umut verici erken dönem araştırma, Birleşik Krallık’ta her yıl üçlü negatif meme kanseri tanısı alan 8 binden fazla kadın için daha etkili tedavilerin yolunu açabilir” ifadelerini kullandı.
Bilim insanları, bu yeni tedavinin yalnızca meme kanseri değil, yumurtalık ve endometriyal kanser gibi diğer kanser türlerinde de etkili olabileceğini, çünkü hedeflenen antikor reseptörlerinden birinin bu kanserlerde de bulunduğunu aktarıyor.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “geleneksel kortej” coşkusu

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, geleneksel kortej geçişiyle başladı. Türk sineması ve televizyon dünyasının sevilen isimleri, festivalle özdeşleşen kortejde Antalyalıları selamladı.

Türkiye’nin köklü sinema etkinliklerinden Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yıl ‘Kalpten’ temasıyla sinemaseverlerle 62’nci yılında buluştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde bu yıl 104 filmin yer aldığı festivalin geleneksel korteji, gösterimlerin yapıldığı Antalya Kültür Merkezi (AKM) önünden saat 15.30’da başladı.
Kortej, üstü açık araçlarla AKM önünden Sakıp Sabancı Bulvarı, 100’üncü Yıl Caddesi, Güllük ve Cumhuriyet caddelerini takiben Atatürk Caddesi’nden Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin eski hizmet binası önüne kadar 5 kilometre boyunca devam etti.
Ünlü sanatçıların vatandaşları selamladığı korteje, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Büşra Özdemir, onur ödülü sahibi sinema sanatçıları Serap Aksoy ve Settar Tanrıöğen ile Yüksel Arıcı, Mahmut Cevher, Kaan Çakır, Mehmet Kurtuluş, Korhan Yurtsever, Ezel Akay, Yosi Mizrahi, Elvin Köse katıldı.
Büyükşehir Belediyesi’nin bando takımı ve dans ve gösteri ekiplerinin da eşik ettiği kortejde sanatçılar vatandaşlara çiçek attı.
Korteje yoğun ilgi gösteren vatandaşlar sanatçılarla fotoğraf çekti.
Park içerisinde korteje katılan yabancı akrobasi grubu tarafından gösteri düzenlendi.
Kortejde sanatçıları görmek için caddede bekleyenlerden Mehmet Varsak, ailesiyle korteji izlemeye geldiklerini ve sanatçıları görmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi.
Sibel Karaarslan ise “Sinema müzikleriyle büyüdük. Benim için Altın Portakal, bu müzikler, sanatçılar, geçmişimiz, günümüz ve nesilden nesile aktarılan çok güzel etkinlik” dedi.
Tuğçe Nazlı, “Bizi sevindiren heyecanlandıran bir etkinlik. Sinema geleneğimiz. Yıllarca devam etmesini diliyorum. Kızımla geldim. Küçük yaşta öğrenmesini istedim. Bu etkinlik bizim kültürümüz, bu kültürü yaşatmak istoruyuz “diye konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesince bu yıl 62’ncisi düzenlenen festivalde gerçekleştirilecek Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda 12 film “Altın Portakal”ı kazanmak için yarışacak.
Festival, 2 Kasım’da sona erecek.
Okumaya Devam Et

Magazin

Altın Portakal’da “Gelin Takımı 2” filminin galası yapıldı

Yayımlandı

üzerinde

Altın Portakal'da

Bu yıl 62’ncisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında “Gelin Takımı 2” filmi seyirciyle buluştu.

Festivalin basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda, Doğa Can Anafarta’nın yönettiği “Gelin Takımı 2″nin gösteriminin ardından film ekibi seyirci karşısına çıktı. Gösterimin ardından, yönetmen Anafarta, oyuncular Ecem Erkek, Nilperi Şahinkaya ve Baran Bölükbaşı ile yapımcı Emre Oskay’ın katıldığı söyleşi gerçekleştirildi. Baran Bölükbaşı, oyunculuk eğitimini Antalya’da aldığını belirterek, bu yüzden filmi bu kentte seyirciyle izlemenin keyifli olduğunu ifade etti. Ecem Erkek de sette beş kadın olarak tartışmadan, sorun yaşamadan, güzel çekim süreci geçirdiklerini dile getirerek, her yaş grubundaki kadının aynı şekilde gülüp, eğlenebileceğini anlattı. Oyuncu Nilperi Şahinkaya ise filmdeki karakteri “Deniz” ile ilgili gelen soruları yanıtlayıp, karakterle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yapımcı Emre Oskay da ilk profesyonel sinema tecrübesinde Derviş Zaim ile “Gölgeler ve Suretler” filminin yapımcılığını üstlendiğini anımsatarak, her filmin farklı bir yolculuğunun olduğunu kaydetti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar