Gündem
Leman Dergisi soruşturmasında tutuklama talebi: İfadeler ortaya çıktı

Leman Dergisi’nin 26 Haziran tarihli sayısında Hazreti Muhammed’in karikatürde resmedildiği gerekçesiyle “dini değerleri aşağılama” iddiasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmıştı.
Gözaltına alınan çizimi yapan Doğan Pehlevan, grafiker Cebrail Okcu, yazı işleri müdürü Zafer Aknar ve müessese müdürü Ali Yavuz tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.
Karikatürist hakkında “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla ayrıca tutuklama istendi.
İFADELER ORTAYA ÇIKTI
Cebrail Okcu, Doğan Pehlevan, Zafer Aknar ve Ali Yavuz’un emniyette verdikleri ifadeler de ortaya çıktı.
“GELEN KARİKATÜRÜN İÇERİĞİNE BAKMAM”
Yaklaşık 30 yıldır Leman Dergisi’nde çalıştığını söyleyen Okcu, dergide basın, yayın süreci ile ilgili hiçbir yetkisinin olmadığını sadece sayfa tasarımı yaptığını belirtti.
Cebrail Okcu, söz konusu karikatürü Doğan Pehlevan’ın çizdiğini ifade ederek şöyle devam etti:
“Çizimler genel yayın yönetmeni Tuncay Akgün’e gönderilir. Onun onayından geçtikten sonra bana geldi. Bana karikatürün hangi sayfada hangi ölçüde olacağı bilgileri Tuncay Akgün tarafından gelir ben de bunun yerleştirmesini yaparım. Gelen karikatürün içeriğine bakmam içeriğiyle ilgilenmem sadece verilen işi yaparım. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum.”
“ÇİZERLİKTE ÖĞRENDİĞİMİZ İLK KURAL DİN KONULARINA GİRME, DİNLE ALAY ETMEDİR”
Doğan Pehlevan ise ifadesinde şunları söyledi:
“Benim Leman Dergisi’nde sorumlu olduğum yarım sayfalık bir köşem vardır. Bahse konu karikatürü yaklaşık bir hafta önce çizdim ve Tuncay Akgün’e derginin sahibi olduğu için gönderdim. Aynı süre içerisinde derginin grafik tasarım işlerini yapan Cebrail Okcu ve Murat Yüceşan’a gönderdim. Karikatürün yayınlanmasında yönetmen Tuncay Akgün yetkilidir, onun onayı olmadan karikatür yayınlanmaz. Tuncay Akgün gönderilen karikatürde bahsedildiği gibi bir sorun olsaydı kesinlikle yayınlamazdı. Filistin katliamından bugüne gelen İran savaşı da dahil karşılıklı ölen insanlarla ilgili aslında barış dolu bir karikatürdür ve Muhammed ve Musa isimleri bu toplumların içerisinde çokça kullanılan popüler isimlerdendir. Muhammed Müslümanları temsil eden bir isim gibi dururken Musa’nın da Yahudileri temsil eden bir isim gibi olduğundan dolayı bu karikatürde kullandım. Ayrıca peygamberden bahsedeceksek başında ‘Hz.’ veya ‘S.A.V.’ kullanmamız gerekir ki peygamber olduğu belli olsun. Çok da neşeli ve sevgi dolu bir karikatür olduğunu düşündüm. Bugünkü olaylarla hiç bağdaştırmadım. Ben Türkiye‘de yıllardır çizerlik yaparım, çizerlikte öğrendiğimiz ilk kural din konularına girme, dinle alay etmedir.”
“YETKİM YOKTUR”
Ali Yavuz ise emniyetteki ifadesinde, mali işler müdürü olduğunu belirterek “Dergi üzerinde basın ve yayın süreciyle ilgili hiçbir yetkim yoktur. Ben sadece derginin mali işleri ile ilgileniyorum. Dergideki paylaşımlar hakkında herhangi bir bilgim ve yetkim yoktur. Karikatürü ben çizmedim, ilk kez emniyette öğrendim.” dedi.
“KARİKATÜRÜ ÇİZEN ŞAHSI TANIMIYORUM”
Dergide yazı işleri müdürü olarak çalışan Zafer Aknar da ifadesinde şunları söyledi:
“15 senedir yazı işleri müdürü olarak Leman Dergisi’nde çalışıyorum. Ben dergide karar merci değilim. Olayda bahsi geçen karikatürü derginin yetkilisi kişinin beni araması üzerine öğrendim. Bu olayda uzaktan yakından hiçbir sorumluluğum yoktur. Karikatürü çizen şahsı tanımıyorum.”
DERGİ YÖNETİCİLERİNE MALİ SORUŞTURMA
Öte yandan dergi yöneticileri hakkında mali soruşturma da açıldı. Provokasyon olarak nitelendirilen eylemin gerçekleştirilmesine yönelik yurt içi ya da yurt dışından mali destek alınıp, alınmadığı araştırılacak.
Bu kapsamda elde edilecek bilgilerin mevcut soruşturmaya yön vereceği belirtildi.
Leman Dergisi’nin Beyoğlu’ndaki binası önündeki yoğun güvenlik önlemleri de sürüyor.
Gündem
Özgürlük Filosu’ndaki milletvekili Necmettin Çalışkan son durumu NTV’ye anlattı

02.10.2025 – 19:03
Son Güncelleme : 02.10.2025 – 19:19
NTV Haber
Gündem
ASKİ su kesintisi programı 2 Ekim: Ankara’da sular ne zaman gelecek?

KESİNTİLER 6 EKİm’E KADAR SÜRECEK
Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, kentte 6 Ekim’e kadar dönüşümlü su kesintileri yapılacağını bildirdi.ASKİ’den yapılan açıklamada, Ankara’ya Çamlıdere, Kurtboğazı ve Kesikköprü hatlarından paçallama ile günde ortalama 1530 bin metreküp su sağladığı, verilen suyun üçte birinin Kesikköprü’den gelen 3 hattan tedarik edildiği belirtildi.
Defalarca arızalanan CTP hatların çelik hatlarla değiştirilmesi için imalata başlandığı ve yaklaşık 1 hafta süreceği bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Kuraklık nedeniyle barajlardaki su seviyesi de kritik seviyelere düştüğü için 6 Ekim tarihine kadar Ankara genelinde dönüşümlü olarak su kesintisi yapılacaktır. Su kesintilerinin hayatın olağan akışını asgari düzeyde etkilemesi için her türlü çaba gösterilmektedir. Bu çerçevede, bugün saat 09.00 itibarıyla Eryaman bölgesi, Susuz ile Kazan Saray bölgesinde kesinti yapılmıştır. Hatta yarın saat 09.00 itibarıyla yeniden su verilecektir. Halkımızın kuraklıkla mücadele kapsamında gösterdiği hassasiyet ve anlayış için teşekkür ederiz. Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz.”
Gündem
3 Ekim Cuma hutbesinin konusu: Diyanet cuma hutbesinde Gazze’ye yer verdi

Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan 3 Ekim 2025 tarihli ve “HENDEK’TEN GAZZE’YE: ZAFER İNANANLARINDIR ” konulu Cuma hutbesi yayınlandı. Vatandaşlar, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü resmi internet adresinden bu haftaki hutbe metnine ve diğer haftalara ait hutbelere ulaşabiliyor.
HENDEK’TEN GAZZE’YE: ZAFER İNANANLARINDIR
Muhterem Müslümanlar!
Hicretin beşinci yılıydı. Bedir’de bozguna uğrayan, Uhud’da istediklerine tam olarak ulaşamayan Mekkeli müşrikler, İslam’ı ortadan kaldırmak, Müslümanları yok etmek için Medine’ye büyük bir saldırı hazırlığı yapmışlardı. Durumu öğrenen Peygamber Efendimiz (s.a.s), ashabıyla istişare etti ve Medine çevresine hendek kazılmasına karar verildi. Müminler el birliğiyle hendeği kazarken büyük bir kayaya denk geldiler. Resûl-i Ekrem (s.a.s), bir yandan bu kayayı kırdı, diğer yandan da Kisrâ’nın, Rum diyarının ve San’a’nın fethedileceğini müjdeledi.1 Zorlu bir mücadelenin ardından, Cenâb-ı Hakk’ın lütuf ve inayeti, inananların azim ve gayretiyle düşman bozguna uğradı.
Aziz Müminler!
Günümüzde Hendek Savaşına benzer bir mücadele Gazze’de yaşanmaktadır. Dün, Allah Resûlü (s.a.s) ve ashabına zulmeden zalimler vardı. Bugün de dünyanın gözü önünde hiçbir hukuk tanımadan Gazze’de masum ve mazlumlara karşı soykırım uygulayan katiller var. Gazze’de camiler, mabetler, okullar ve hastaneler bombalanmakta; sadece bir şehir değil, bir medeniyet yok edilmeye çalışılmaktadır. Basın mensupları, yardım görevlileri ve sağlık çalışanları zalimce öldürülmektedir.
Kıymetli Müslümanlar!
Yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen Gazze’de bir avuç mücahit Müslüman, tıpkı Medine’de olduğu gibi kazdıkları hendeklerde dünyada eşine az rastlanır bir kahramanlık mücadelesi vermektedir. Kur’an-ı Kerim’de, “Birtakım insanlar onlara, “İnsanlar size karşı asker toplamışlar, onlardan korkun” dediler de bu, onların imanlarını arttırdı ve ‘Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!’ diye cevap verdiler.”
buyrulduğu üzere; düşmanın çokluğu ve teknik imkânlarının güçlü olması, onların Allah’a olan teslimiyetlerini arttırmaktadır. Sanki onlar; “Müminler içinde Allah’a verdikleri söze bağlı kalan nice yiğitler vardır. Onlardan kimi, sözünü yerine getirip şehit olmuştur; kimi de şehitliği beklemektedir. Onlar verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.”3 ayetinin vücut bulmuş halidir. Cenâb-ı Hak, sırât-ı müstakimden ayrılmayan, zorluklar karşısında sabır gösteren müminleri asla sahipsiz ve yardımsız bırakmaz. “Şüphesiz Allah, kendi dinine yardım edenlere mutlaka yardım eder.”
Değerli Kardeşlerim!
Müslümanlar, ne zaman Allah ve Resûlü’nün çağrısına uydular, gönüllerini birbirlerine açtılar, birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler işte o zaman bütün zorlukların üstesinden geldiler. Ne zaman da ayrılığa düştüler, birbirlerinin dertleriyle ilgilenmediler, ilimde ve teknikte geri kaldılar o zaman güçleri zayıfladı, zalimler pervasızca kötülük yapar hale geldi. Yüce Rabbimiz, bu hususta bizleri şöyle uyarmaktadır: “Allah’a ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.
Öyleyse Aziz Müslümanlar!
Dün olduğu gibi bugün de haklının yanında yer almaya devam edelim. Mezhep ve meşrep ayrılıklarını bir tarafa bırakıp birlik ve beraberliğimizi güçlendirelim. Ümmet bilincini, din kardeşliğini pekiştirelim. Birliğimizi bozmak isteyenlere karşı uyanık olalım. Masumların yanında olduğumuzun nişanesi olan etkinliklere destek verelim. Unutmayalım ki, Gazze bütün insanlık için bir ahlak ve vicdan sınavıdır. İnsanlık ailesi olarak ya el ele, gönül gönüle verip bu sınavı kazanacağız ya da hepimiz kaybedeceğiz. Hutbemi, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in Hendek Gazvesi esnasında yaptığı şu dua ile bitirmek istiyorum: “Ey Kur’an-ı Kerim’i indiren, hesabı çabuk gören Allah’ım! Zalim grupları bozguna uğrat ve perişan eyle!”
-
Spor6 gün önce
Galatasaray–Liverpool maçına PREMIUM bilet 50.000 TL’ye satıldı — Bilet fiyatları açıklandı
-
Magazin6 gün önce
Güllü nasıl öldü? 6. katta neler yaşandı — Son görüntülerde duyulan “ses” dikkat çekti
-
Magazin7 gün önce
Sanatçı Güllü (Gül Tut) balkondan düşerek yaşamını yitirdi
-
Spor1 hafta önce
Dinamo Zagreb 3–1 Fenerbahçe — Avrupa Ligi’ne kötü başlangıç
-
Spor1 hafta önce
Başına dayadığı silahı boş zannedip ateşledi — Eski kulüp başkanı Fatih Balkaya hayatını kaybetti
-
Magazin1 hafta önce
Ankara’daki konser soruşturmasında yeni gelişme: Evren Müzik ve Enfest sahipleri gözaltında
-
Teknoloji1 hafta önce
Bir karede iki zaman: Gemini AI ile çocukluk fotoğrafı birleştirme nasıl yapılır?
-
Ekonomi6 gün önce
Yeni yasa ile Türkiye’de emekli sayısı 20 milyona dayanacak — Genç nüfus 8 milyon sınırının altına gerileyebilir