Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

İzmir’de Aile Boyu Dolandırıcılık Skandalı: Balya Balya Paralar TikTok’ta Sergilendi!

Yayımlandı

üzerinde

Açıklaması
İzmir’de perdecilik işi yapan Yıldırım ailesinin, tefecilik ve dolandırıcılıkla ele geçirdikleri milyonları TikTok’ta mizansen videolarla paylaştığı soruşturma süreci ve mağdurların yaşadıkları detaylarıyla öğrenin,

Olayın Perde Arkası

İzmir’in Menemen ilçesinde perdecilik işiyle tanınan Hasan ve Nuri Yıldırım kardeşler ile aile fertlerinin, bir süredir “satın alma” bahanesiyle kurdukları dolandırıcılık ağı ortaya çıktı. Şüpheliler; villasını satmak isteyen mağdur Cengiz Ünal’dan 3 milyon TL alıp ne evi ne de parayı iade ederek büyük çaplı bir vurgun yaptı. Ardından tefecilik faaliyetleriyle elde ettikleri haksız kazancı, TikTok videolarında bavul ve bavullarla sergileyerek gündeme geldi

Mağdurların İfadesi

61 yaşındaki Füsun Enserçakan, Yıldırım ailesinin verdiği 5 bin TL’lik senedi tahrif ederek 300 bin TL’ye çevirdiklerini ve faiziyle 1 milyon TL’yi bulduğunu anlattı. Diğer mağdur 54 yaşındaki Cengiz Ünal ise, 3 yıl önce villa alışverişi için güvenerek gönderdiği 3 milyon TL’nin peşine düşmüş, ne taksi plakası ne de ev sözleşmesi elde edebilmiş. Ünal, dolandırıldığını belirterek savcılığa suç duyurusunda bulundu.

TikTok’ta Paylaşılan Şov

Şüpheliler, TikTok hesapları üzerinden paraları bavuldan çıkarıp üst üste dizdikleri videolarla şov yaptı. Videolarda balya balya banknotlar, bavullar ve kasalar dikkat çekti. Yetkililer bu paylaşımları delil niteliğinde değerlendirirken, toplumsal tepki sonucu TikTok’a da iletişim hattından ihbarda bulunuldu

Soruşturma ve Gözaltılar

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla başlatılan derinlemesine soruşturmada, Yıldırım ailesi üyelerinden bazılarının cep telefonları ve TikTok hesaplarına el konuldu. Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, paranın kaynağı ve aklanma yöntemleri üzerinde çalışıyor. Ayrıca mağdurların tazminat talepleri için de hukuki süreç başlatıldı.

Uzmanlardan Uyarı

Adli bilişim uzmanları, sosyal medyada zenginlik gösteren içeriklerin suç delillerini aklayıcı değil açığa çıkarıcı nitelikte olduğunu; kullanıcıların bu tür paylaşımları mutlaka emniyete bildirmesi gerektiğini vurguluyor. Hukukçular ise “senet tahrifine” karşı düzenli senet kontrolü ve noter onayı gibi önlemler alınmasını öneriyor.

Toplumsal Yansımalar

Bu olay, dijital platformların suç faaliyetlerinin hem sergilendiği hem de delil toplamada kullanıldığı ilk örneklerden biri olarak kayıtlara geçti. Sosyal medya üzerinden “zenginlik gösterisi” yapan suç şebekeleri, toplumsal güveni zedelerken; kullanıcıları da daha dikkatli olmaya zorluyor.

Okumaya Devam Et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Halit Yukay’ın naaşı böyle çıkarılacak: “Dalgıç asansör” nedir, 68 metredeki zorlu operasyon nasıl yapılacak?

Yayımlandı

üzerinde

Spot: Yalova’dan Bozcaada’ya giderken kaybolan iş insanı Halit Yukay’ın (43) cansız bedeni, arama-kurtarma ekiplerinin YTS (yan taramalı sonar) ve ROV (uzaktan kumandalı sualtı aracı) çalışmasıyla deniz tabanında 68 metre derinlikte tespit edildi. Yetkililer, naaşın vücut bütünlüğünün korunması amacıyla Deniz Kuvvetleri koordinasyonunda özel bir “dalgıç asansör” (sualtı kaldırma/asansör sistemi) ile çıkarılacağını açıkladı.

Olayın özeti — nerede, ne zaman, nasıl bulundu?

  • Olay ve arama süreci: Halit Yukay, 4 Ağustos’ta Yalova’dan Bozcaada’ya seyahat etmek üzere “Graywolf” adlı teknesiyle denize açıldı. Tekne bir süre sonra parçalanmış/yrı batık halde bulundu; aramalar 19 gün sürdü.

  • Tespit: Deniz Polisi ve Kıyı Emniyeti botlarının yan taramalı sonar (YTS) çalışmasında belirlenen koordinatlarda yapılan incelemede, insansız sualtı aracı (ROV) ile 68 metre derinlikte bir cansız beden görüntülendi; naaşın etrafında tekne parçaları ve motor plakası parçaları tespit edildi. Çıkarma çalışmalarına başlandı.


“Dalgıç asansör” ne demek? (Teknik açıklama)

Medya haberlerinde geçen “dalgıç asansör / asansör sistemi” tabiri, sahadaki ekiplerin kullanacağı birkaç farklı sualtı kaldırma yönteminden veya bunların kombinasyonundan bahseder. Uygulamada şu teknikler öne çıkıyor:

  1. Yükseltilmiş kaldırma (lift bag) — Sualtı lift bag (şişirilebilir kaldırma kesesi): Kuvvetli, hava ile doldurulduğunda nesnenin (veya naaşın) kaldırılmasını sağlayan hava torbalarıdır. Torba; nesneye güvenli şekilde bağlanır, kontrollü olarak hava verilip boşaltılarak yüzeye doğru kontrollü bir yükseliş sağlanır. Hacim/kapasite hesapları ve emniyet valfleri kritik önemdedir.

  2. Sualtı kademe / kafes-asansör (subsea elevator / recovery cage) — Özellikle beden bütünlüğünün korunması isteniyorsa, yerinde montajlanan bir kafes veya sert taşıyıcı platform ile naaş sabitlenir; bu kafes vinçle/çekme sistemleriyle yüzeye vinç aracılığıyla çıkarılır. Bu yöntem lift-bag’den daha kontrollü kaldırış sağlar ve yüzeye iniş/çıkışta hacim-genleşmesi (Boyle yasası) kaynaklı riskleri azaltır. (Medya kaynaklarının “asansör” diye aktardığı uygulama genellikle bu kontrollü kafes/askı düzeneklerine işaret eder.)

  3. ROV destekli müdahale ve tutma-aygıtları — ROV’lar yüksek çözünürlüklü kamera, manipülatör (tutucu) kol ve bağlama ekipmanlarıyla ilk tespit ve hazırlık aşamasını yapar; lifti bağlayacak dalgıç veya robotik kollar için ön hazırlık yapar. 300 m’ye kadar görev yapabilen ROV’lar, hassas yerleştirme ve kontrol için hayati önemdedir.


Operasyonun adımları (beklenen/uygulanan genel cerceve)

Aşağıdaki adımlar, saha raporlarında ve sualtı kurtarma standartlarında açıklanan uygulamaların özeti niteliğindedir; yetkililerin tercihine göre kombinasyon halinde uygulanır:

  1. Konum doğrulama ve görüntüleme: YTS (yan taramalı sonar) ile koordinat belirlenir; ardından ROV ile bölge canlı görüntülenir, naaşın pozisyonu ve çevresel koşullar (batık tekne parçaları, halatlar, zemine gömülme durumu) değerlendirir.

  2. Operasyon planlaması: Derinlik (68 m), su ve akıntı koşulları, zemindeki enkaz durumu göz önünde bulundurularak hangi yöntem(ler) seçileceği kararlaştırılır — doğrudan ROV-tutucu + kafes mi, lift bag mı, yoksa her ikisi birlikte mi? Bu aşamada Deniz Kuvvetleri / askeri dalgıç ekipleri ve kıyı emniyeti koordinasyonu belirleyici olur.

  3. Sabitleme ve bağlama: ROV veya dalgıçlar tarafından naaşa zarar vermeyecek şekilde bağlama/askılama yapılır; enkazdan ayrıma gerekiyorsa önce ROV manipulasyonlarıyla temizleme yapılır.

  4. Kontrollü kaldırma: Kafes-asansör vinç sistemi ya da kontrollü hacim artışıyla lift bag kullanılarak yüzeye transfer gerçekleştirilir. Yüzeye çıkış sırasında hava genleşmesine bağlı ani hızlanma (runaway ascent) riskini önlemek için mutlaka kontrollü valfleme / taktik uygulanır.

  5. Yüzeyde tespit, nakil ve adli işlemler: Yüzeye çıkarılan naaş, sahadaki tıbbi/adalet ekiplerine teslim edilir; kimlik doğrulaması ve otopsi için Adli Tıp Kurumu’na sevk yapılır. Medya kaynakları kimlik ve adli süreçlerin sürdürüleceğini bildiriyor.


Neden “asansör” tercih ediliyor? — 68 metre derinliğin zorlukları

  • Derinlik riski: Rekreasyonel dalışta standart güvenli limitler genellikle 40 metre civarıdır; 68 metre, insanlı dalış için çok daha zorlu ve riskli bir derinliktir. Ticari/satürasyon dalgıçları veya özel ekipler olsa da operasyonun insanlı dalışlarla yürütülmesi ciddi tıbbi/dekompresyon riskleri getirir. Bu nedenle mümkün olduğunca ROV ve mekanik kaldırma tercih edilir.

  • Vücut bütünlüğünü koruma gereği: Medikal ve adli süreçler için naaşın zarar görmeden çıkarılması istenir; kontrolsüz çekme veya enkazla birlikte hızla yükseltme adli incelemeyi (ve tıbbi bulguları) zorlaştırır. Bu yüzden “asansör” tabirindeki kontrollü kaldırma yöntemleri seçiliyor.

  • Çevresel / enkaz faktörü: Parçalanmış tekne ve etraftaki metal/halat/çarpışma izleri işleri zorlaştırır; önce enkazdan güvenli ayrıştırma gerekebilir — yine ROV ve deneyimli dalgıçların iştirakiyle.


Kim yapıyor — kim koordine ediyor?

Medya ve kurum açıklamalarına göre tespit ve çıkarmada Deniz Polisi / Kıyı Emniyeti ekipleri ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı koordineli çalışıyor; ROV görüntüleri ve YTS tespitiyle başlayan süreç, özel askeri dalgıç ekipleriyle devam edecek şekilde planlanıyor. Kimlik ve otopsi süreci için adli makamlarla koordinasyon sağlanacak.


Kısa not — ne bekleniyor?

Operasyon teknik ve riskli olduğundan, çıkarma çalışması saatler/ günler sürebilir; yetkililer önce güvenliği ve naaşın bütünlüğünü garanti altına almak için acele etmeden hareket etmeyi tercih edeceklerdir. Çıkarma tamamlandığında naaş adli tıp incelemesi için ilgili kuruma sevk edilecek; soruşturma ve adli süreç devam edecektir. (Bu bölüm için yetkili kurumlardan gelecek resmi açıklamalar takip edilmelidir.)

Okumaya Devam Et

Gündem

5 günde 4 kez yandı: “Bu evde kendiliğinden yangın çıkıyor”

Yayımlandı

üzerinde

Düzce’nin Kaynaşlı ilçesinde aynı evde beş gün içinde dört ayrı yangın çıktı — incelemeyi elektrik şirketi, jandarma ve itfaiye yaptı; çıkış nedeni belirlenemedi

Özet (lead)

Düzce’nin Kaynaşlı ilçesine bağlı Yeşiltepe köyünde Kıyak ailesine ait tek katlı ev, 19–24 Ağustos tarihleri arasında beş gün içinde dört ayrı kez alev aldı. Yangınlar ev sakinlerinin müdahalesiyle büyümeden söndürülürken, inceleme yapan ekipler yangınların çıkış nedenini tespit edemedi. Ev sahibi Kadir Kıyak, “Eşyalarımız durduk yere yanıyor, elektrik olmayan yerlerde bile alev çıktı” diyerek yaşadıkları mağduriyeti anlattı.


Olayın detayları

  • Yer: Yeşiltepe köyü, Kaynaşlı (Düzce).

  • Zaman: İlk yangın 19 Ağustos gecesi çıktı; aynı evde 24 Ağustos’a kadar üç kez daha yangın meydana geldi (toplam 4 yangın).

  • Hasar: Beş günlük süreçte evin duvarında, gardırop içlerinde ve iki ev eşyasının kenarında yangınlar görüldü; aile eşyalarını dışarı çıkardı, bazı eşyalar kullanılamaz hale geldi. Yangınlar genelde aile tarafından söndürüldü.


Aile ne diyor?

Ev sahibi Kadir Kıyak (52), yangınların elektrikle ilgili görünmediğini, alevlerin gece veya sabaha karşı, elektrik olmayan bölgelerde de çıktığını anlattı. Kıyak, daha önce (2020) benzer şekilde nedeni belirlenemeyen bir yangın geçirdiklerini ve evlerini yeniden yaptıklarını söyledi. Aile şu an dışarıda kalıyor ve mağdur durumda olduklarını belirtti.


Resmi inceleme ve yetkili açıklamaları

  • Olay yerinde inceleme yapan elektrik dağıtım şirketi, itfaiye ve jandarma ekipleri yangınların çıkış nedenini belirleyemedi. Resmi kurumlar, bulgularla ilgili net bir açıklama yapana dek soruşturmanın sürdüğünü bildirdi.


Benzer olay geçmişi ve olası değerlendirmeler

Kamuoyunda “kendi kendine yanan ev” olarak nitelendirilen vakalar zaman zaman gündeme geliyor; bunların bir kısmında teknik, elektriksel veya insan kaynaklı nedenler tespit ediliyor; bazen ise kesin sebep bulunamıyor. Bu tür durumlarda resmi adımlar — detaylı yangın adli incelemesi, elektrik tesisatı kontrolü ve çevresel etkenlerin araştırılması — önem taşıyor. (Bu paragrafta genel bilgi verilmiştir; somut vakadaki resmi bulgular için yetkili açıklamaları beklemek gerekir.)


Aileye ve okurlara pratik öneriler (genel güvenlik hatırlatmaları)

Aşağıdaki öneriler yangın güvenliği açısından genel niteliktedir:

  • Elektrik tesisatında görünür hasar, gevşek priz veya eski kablo varsa derhal yetkili elektrikçiye başvurun.

  • Evin her katında yangın söndürücü ve yangın battaniyesi bulundurun; kullanımı bilinmeyen kişiler için basit talimatlar asın.

  • Gece boyunca şüpheli ısı/koku hissedilirse 112/110 acil çağrısını yapın; mümkünse kamera veya fotoğraf/ video ile durumu belgeleyin.

  • Mahalle muhtarı veya ilçe belediyesiyle irtibata geçip geçici barınma ve hasar tespit desteği talep edin.

(Not: Bu öneriler genel güvenlik tavsiyesidir; olayla ilgili kesin teknik değerlendirme resmi bir inceleme raporuyla netleşecektir.)


Sonuç ve takip

Kıyak ailesinin evinde ardı ardına çıkan yangınlar mahallede tedirginlik yaratırken, yetkililer tarafından yapılan ilk incelemelerde yangın sebebi belirlenemedi. Olayla ilgili soruşturma ve teknik tespitlerin sonucunun kamuoyuna duyurulması bekleniyor. Gelişmeler oldukça haberimiz güncellenecektir.

Okumaya Devam Et

Gündem

Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Sınavı başvuru süreci: Sınav tarihi duyuruldu

Yayımlandı

üzerinde

Ülkenin dört bir yanında adaletin tecellisi için fedakârca görev yapan bakanlık personelinin kariyer hedeflerini ve gelişimlerini desteklemeyi sürdürdüklerini kaydeden Bakan Tunç, şu ifadeleri kullandı:

“Adalet hizmetlerimizin etkinliğinin artmasında ve vatandaşlarımızın memnuniyetini en üst noktaya çıkarmada en önemli unsur, güçlü ve nitelikli insan kaynağıdır. Bu bilinçle hareket ediyor, ülkemizin dört bir yanında adaletin tecellisi için fedakârca görev yapan çalışma arkadaşlarımızın kariyer hedeflerini ve gelişimlerini desteklemeyi sürdürüyoruz. Liyakat esasına dayalı bir kariyer sistemi oluşturma kararlılığıyla bu yıl içerisinde açılacağını müjdelediğimiz Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Sınavı ilanlarını yayımladık. Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Sınavını 30 Kasım 2025 tarihinde yapacağız. Başvurular 25 Ağustos 2025 tarihinde başlayacak olup 5 Eylül 2025 tarihinde saat 23.59’da sona erecektir. Sınav sürecinin tüm çalışma arkadaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyor, sınava katılacak adaylara şimdiden başarılar diliyorum.”

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar