Daha fazla hava durumu tahmini: 15 günlük hava durumu İstanbul
Bizimle İletişimde Kalın

Gündem

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Sosyal Medyada Boykot Çağrıları Yapanlara Karşı Soruşturma

Yayımlandı

üzerinde

Açıklama:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, sosyal medyada boykot çağrıları yapanlar hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve nefret” suçundan başlattığı soruşturmanın detayları, gelişimi ve olası etkileri bu makalede yer alıyor

Olayın Gelişimi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamaya göre, sosyal medya platformlarında boykot çağrıları yapan bazı kullanıcılar hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve nefret” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Yetkililer, bu tür paylaşımların toplumsal barışı zedeleyebileceği ve kutuplaşmayı artırabileceği gerekçesiyle harekete geçtiklerini belirtti.

Soruşturmanın, sosyal medyada yayılan belirli içerikler ve bu içeriklerin geniş kitlelere ulaşma potansiyeli üzerine odaklandığı bildiriliyor. İddialara göre, paylaşımların amacı belirli gruplara yönelik olumsuz söylemleri yaymak ve toplumda bölücülük yaratmaktı.

Suçlamalar ve Yasal Dayanaklar

Başsavcılık, söz konusu içeriklerin Türk Ceza Kanunu’nda yer alan “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve nefret” suçunu oluşturduğunu savunuyor. Bu suç kapsamında; toplumsal barışı bozacak, insanları ötekileştirecek ve düşmanlığa yönlendirecek söylemlerin cezai yaptırımlarla karşılanması hedefleniyor.

Yasal çerçevede, suçun unsurları arasında kasıt, kitleleri belirli bir düşünceye yönlendirme ve bu yolla toplumsal huzuru bozma gibi faktörler yer alıyor. Yetkililer, soruşturmanın kapsamını geniş tutarak tüm delillerin inceleneceğini ve ilgili kişiler hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatılacağını ifade etti.

Sosyal Medyanın Rolü ve Etkileri

Dijital Dönem ve Bilgi Akışı

Günümüzde sosyal medya, bilgi akışının hızlanmasında ve toplumsal hareketlerin örgütlenmesinde önemli bir rol oynuyor. Ancak bu platformlarda yayılan manipülatif içerikler, yanlış bilgilendirme ve bölücülük yaratma riski de beraberinde geliyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu soruşturmayı başlatması, sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımların ne denli etkili olabileceğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Toplumsal Barış ve Güvenlik

Yetkililer, kamuoyunu bilinçlendirmek amacıyla sosyal medya paylaşımlarında yer alan nefret söylemlerine karşı önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Böylece, toplumsal barışın korunması ve farklı gruplar arasında sağlıklı iletişimin desteklenmesi amaçlanıyor.

Halkın Tepkisi ve Medyanın Yansımaları

Soruşturma haberinin kamuoyunda geniş yankı uyandırdığı gözlemleniyor. Bazı vatandaşlar, ifade özgürlüğü ile toplumsal düzen arasında ince bir çizgi bulunduğunu savunurken; diğer kesimler, nefret söyleminin kesinlikle tolere edilemeyeceğini belirtiyor. Medyada yer alan yorumlar, sosyal medyanın sınırları ve devletin müdahale noktaları üzerine çeşitli tartışmaları da beraberinde getirdi.

Sosyal Medya Analizleri

Uzmanlar, sosyal medyanın hem pozitif hem de negatif etkileri üzerinde dururken; bu tür soruşturmaların, platformlarda yayılan içeriklerin denetlenmesinde önemli bir rol oynayabileceğini ifade ediyor. Ancak, bu durumun ifade özgürlüğü gibi temel haklara zarar vermemesi gerektiği konusunda da uyarılar yapılıyor.

Soruşturmanın Olası Sonuçları ve Yasal Süreç

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmanın, ilerleyen süreçte detaylı bir hukuki değerlendirmeye tabi tutulacağı belirtiliyor. İlgili delillerin toplanması ve analiz edilmesi sonucunda, eğer suç unsurları sabit görülürse; cezai işlemlerin uygulanması bekleniyor.

Yasal süreç boyunca, tarafların ifade özgürlüğü ve toplumsal düzen arasındaki dengeyi korumaya yönelik adımların atılması da büyük önem taşıyor. Uzmanlar, hukuki süreçlerin şeffaf ve adil bir biçimde yürütülmesinin, toplumda güvenin sağlanması açısından kritik olduğunu vurguluyor.

Sonuç ve Değerlendirme

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma, sosyal medya üzerinden yayılan boykot çağrılarının yarattığı toplumsal etkiyi gözler önüne seriyor. Bu tür olaylar, dijital dünyanın getirdiği yeni zorluklar ve sorumluluklar konusunda önemli bir tartışma başlatıyor. Yetkililerin attığı adımlar, hem toplumsal barışın korunması hem de ifade özgürlüğünün sınırlarının belirlenmesi açısından örnek teşkil edebilir.

Öte yandan, kamuoyunun ve medyanın konuya ilişkin eleştirileri, gelecekte benzer durumların önlenmesi için daha kapsamlı stratejilerin geliştirilmesine yol açabilir. Soruşturmanın seyrini yakından takip etmek, sosyal medyada yayılan içeriklerin denetimi ve toplumsal barışın korunması için kritik bir öneme sahip olacaktır.


Paylaşım ve Görüşler:
Bu makale, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sosyal medyada boykot çağrıları yapanlara yönelik başlattığı soruşturmanın detaylarını ele alarak, konunun hukuki ve toplumsal boyutlarını incelemektedir. Siz de düşüncelerinizi yorum kısmında paylaşabilir, makaleyi sosyal medyada arkadaşlarınızla paylaşarak geniş kitlelere ulaştırabilirsiniz.

Gündem

Uçuşlar iptal edildi, mahkumlar kaçtı! Nepal’de gösteriler büyüdü — Medya binası ateşe verildi

Yayımlandı

üzerinde

Tarih: 10 Eylül 2025 · Saat: 15:30 TSİ · Okuma süresi: 4 dk

Özet: Nepal’in başkenti Katmandu merkezli Gen Z kaynaklı protestolar kısa sürede ülke çapına yayıldı. Gösteriler sırasında bazı hükümet ve medya binaları ateşe verildi, başkent havaalanı kapatıldı ve birçok havayolu uçuşlarını iptal etti. Ayrıca protestocuların bazı cezaevi kampüslerini basması sonucunda yüzlerce mahkumun kaçtığı bildirilirken, Türk Dışişleri Bakanlığı vatandaşlarını “zorunlu değilse gitmeyin” uyarısıyla bilgilendirdi.


Olayın kısa kronolojisi

  • 8–9 Eylül 2025: Hükümetin sosyal medya düzenlemesi ve kısa süreli platform engellemeleri üzerine başlayan gençlik protestoları Katmandu’da kitlesel gösterilere dönüştü; polisle çatışmalar ve yaralanmalar rapor edildi.

  • 9 Eylül: Gösteriler sırasında Singha Durbar (hükümet binaları), parlamento çevresi ve bazı siyasi liderlerin konutları ile medya kuruluşlarına ait binalarda yangın ve tahribatlar yaşandı; bazı medya çalışanları kendilerini korumak için binayı terk etmek zorunda kaldı.

  • Aynı gün hava sahası operasyonları aksadı — Tribhuvan Uluslararası Havalimanı başta olmak üzere bazı uçuşlar iptal edildi veya ertelendi; birçok büyük havayolu seferlerini durdurdu.

  • Protestoların etkisiyle birden fazla cezaevi kampüsünde isyan ve kapıların kırılması rapor edildi; yerel kaynaklara göre ülke genelinde yüzlerce mahkumun kaçtığı bildirildi (kaçış sayıları il bazında değişiyor ve yetkililer doğrulama yapıyor)


Detaylar — Nerede, ne oldu?

Gösteriler gençlerin sosyal medya yasağına karşı sokaklara dökülmesiyle başladı; engellemeye tepki gösteren protestolar hızla öfkeye dönüştü. Reuters ve AP gibi uluslararası medya, parlamentonun çevresinde yoğun çatışma ve bazı kamu binalarının tahrip edildiğini aktarıyor. Göstericilerin bazı medya binasını hedef alıp ateşe verdiğine dair görüntüler yayıldı; yetkililer hasarı ve can kayıplarını tespit etmeye çalışıyor.

Ulaşım ve havacılık durumu

Tribhuvan Uluslararası Havalimanı’ndaki (Katmandu) operasyonlar güvenlik gerekçesiyle kısıtlandı; Hindistan merkezli ve bölgesel hava yolları Katmandu seferlerini askıya aldı. Yolcuların çoğu alternatif düzenlemeler, iade veya başka güzergâh seçenekleri için havayollarıyla iletişime yönlendirildi. Seyahat edenlerin güncel sefer bilgilerini havayollarından ve havalimanı duyurularından takip etmeleri gerekiyo

Cezaevleri ve mahkum kaçışları

Protestoların sektirdiği kaos sırasında Pokhra, Nakhu ve bazı diğer cezaevlerinin basıldığı, birçok mahkumun kaçtığı haberleri geldi. Yerel emniyet raporlarında kaçış sayıları farklılık gösterse de — bazı kaynaklar yüzlerce, başka raporlar binlere varan rakamlar veriyor — olayın geniş çaplı olduğu ortak görüş. Yetkililer şu anda kaçak mahkumların takibi ve güvenliğin yeniden sağlanması için çalışıyor.


Türkiye — Dışişleri uyarısı

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Nepal’deki güvenlik durumu nedeniyle vatandaşlarını uyardı: “Zorunlu değilse seyahat etmeyin, tedbirli olun.” Bakanlık ayrıca orada bulunan Türk vatandaşlarına yerel güvenlik talimatlarına uymalarını ve acil durum halinde diplomatik kanallarla irtibata geçmelerini önerdi.


Ne yapılmalı? (Kısa rehber)

  • Nepal’e seyahat planı olanlar, uçuş ve konaklama iptalleri nedeniyle esnek olun; acilen gitmeyin.

  • Halen Nepal’de bulunan vatandaşlar: yerel yetkililerin talimatlarına uyun, toplu gösteri alanlarından uzak durun, büyükelçilik/konsölosluk ile irtibata geçin.

  • Yolcular havayolu ve sigorta şirketleriyle iletişime geçsin; bilet değişikliği, iade veya iptal prosedürlerini öğrenin.

Okumaya Devam Et

Gündem

Boşanan kadınlar için 300 gün yasağı kalkıyor mu? Gözler AYM’de

Yayımlandı

üzerinde

Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesine göre; kadın, boşanmanın ardından 300 gün geçmeden evlenemiyor. Erkekler için ise böyle bir süre sınırı yok.

İstanbul 8. Aile Mahkemesi, önüne gelen bir davada söz konusu düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğu kanaatine vardı.

Mahkeme, iptal istemiyle dosyayı ‘ne (AYM) gönderdi.

Başvuruda, “bekleme süresinin yalnızca kadınlara özgü tutulmasının kadın-erkek eşitliğini zedelediği, özel hayat ve aile kurma hakkını gereksiz şekilde kısıtladığı” vurgulandı.

AYM Genel Kurulu, başvuruyu bugün ele alıyor.

Eğer iptal kararı çıkarsa bu durumda kadınların da boşandıktan sonra yeniden evlenmeleri için 300 gün bekleme şartı ortadan kalkacak, onlar da erkekler gibi boşandıktan sonra isterse hemen evlenebilecek.

TÜRK MEDENİ KANUNU’NUN 132. MADDESİ NE İÇERİYOR?

Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesi; veya eşin ölümü sonrası kadınların yeniden evlenebilmesi için 300 gün beklemesini öngörüyor.

MEVCUT MADDE İLE SOYBAĞINDA KARIŞIKLIĞIN ÖNLENMESİ AMAÇLANIYOR

Mevcut düzenlemeye göre kadın, boşanmanın ardından 300 gün geçmeden evlenemiyor. Ancak doğumla sürenin sona ermesi, gebelik bulunmadığının sağlık raporuyla tespit edilmesi veya boşanan eşlerin yeniden evlenmek istemesi hallerinde bu süre mahkeme kararıyla kaldırılabiliyor. Hükmün amacı, soybağında karışıklığın önlenmesi olarak açıklanıyor.

132. maddede şu ifadeler yer alıyor:

sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak 300 gün geçmedikçe evlenemez. Doğurmakla süre biter. Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması veya evliliği sona eren eşlerin yeniden birbiriyle evlenmek istemeleri hâllerinde mahkeme bu süreyi kaldırır.”

Okumaya Devam Et

Gündem

Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne rüşvet operasyonu: 17 gözaltı

Yayımlandı

üzerinde

Yayın Tarihi: 10 Eylül 2025 | Saat: 09:30 (TSİ)
Okuma süresi: 3 dakika,,

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen rüşvet soruşturması kapsamında sabah saatlerinde düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda hakkında yakalama kararı çıkarılan 20 kişiden 17’si gözaltına alındı. Operasyonda belediye bürokratları, bazı iş insanları ve daha önce soruşturma kapsamında adı geçen kişiler yer alıyor.


Operasyonun ayrıntıları

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda sabah saatlerinde birçok adrese eş zamanlı operasyon yapıldı. Soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı verilen 20 şüpheliden 17’sinin yakalanarak emniyete götürüldüğü belirtildi. Operasyonun rüşvet ve yolsuzluk iddiaları üzerine yürütüldüğü bildirildi.

Bazı kaynaklar operasyon kapsamında Antalya merkezli yayın yapan Kanal V televizyonu ile bazı şirket ve iş insanlarının da hedef alındığını; Kanal V’ye kayyum atandığını aktarıyor.


Gözaltına alınanlar — kimler hakkında bilgi var?

Resmi kaynaklar henüz tüm isim listesini açıklamadı. Ancak haber kaynaklarına göre gözaltına alınanlar arasında belediye bürokratları, bazı iş insanları ve soruşturma dosyasında adı geçen kişiler bulunuyor. Bazı haberlerde Muhittin Böcek’in eski gelini Zeynep Kerimoğlu’nun da gözaltına alınanlar arasında yer aldığı aktarılıyor.

(Not: Kesin isim listesi ve sorgu/mahkeme süreçleriyle ilgili resmi açıklamalar geldikçe güncelleme yapılacaktır.)


Soruşturmaya kısa bakış: neden önemli?

Bu operasyon, Antalya’daki rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının yeni dalgası olarak değerlendiriliyor. Soruşturma daha önce belediye başkanı Muhittin Böcek’in de tutuklanmasıyla gündeme gelmişti; yeni gözaltı kararları dosyanın genişlediğine işaret ediyor.


Resmi açıklamalar ve sürecin bundan sonrası

  • Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmayı yürütüyor; adli süreç ve ifadeler sonrası gözaltındakiler için emniyet ve savcılık işlemleri devam edecek.

  • Kayyum atanan kurumlar ve şirketlerle ilgili yasal işlemler sürüyor; mahkeme kararları ve savcılık açıklamaları takip edilmelidir.


Ne bekleniyor?

Gözaltına alınanların emniyetteki işlemlerinin ardından savcılığa sevk edilmesi ve adli makamlarca karar verilmesi bekleniyor. Ayrıca soruşturmaya ilişkin ek gözaltı veya arama kararları ile resmi açıklamalar gündemi belirleyecektir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar